Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Bir Günün Ardından...

Üyelik
27 Ocak 2011
Konular
31
Mesajlar
4
Reaksiyonlar
0
Bugün çok güzel bir pazar günü ve biraz buruk biraz moralsiz fakat bir o kadar da henüz bitmedi der gibi karmakarışık duygular içerisinde bir günü daha geride bıraktık.Ankara bugün bana hergünkünden daha farklı bakıyordu sanki sabah uykudan uyandım güzel kar manzarası ve lapa lapa yağan kar ve mutluluğun resmi olmaz diyenlere inat bir mutluluk resmi çizmiştim sanki çok böyle harkulade bir güzellik olmasada bu benim kendi içimde yaşadığım bir güzellikti.Diyeceksiniz ki ne yaptın bu mutluluk yada seni üzen şey nedir?
Mutluydum dışarıda oynayan çocukları gördüm karların arasında sanki onlar hiç olmaz sanki insan değil insan üstü varlıklar gibi davranışları hoşuma gitti ben ise evde masanın başında sandalyeme oturmuş onları izliyorum pencereden ve düşünüyorum.
Demek ki çocukların dünyası böyle birşey karların üzerinde yuvarlanan kendi boyuna bakmadan karlardan kocaman bir kaya parçası büyüklüğünde karları toplayan,kardanadamın burnuna takacağı havuç,kardanadamın gözleri ağzı hepsi fabrikasyon sanki büyük bir fabrika kurulmuş ve herşey bir uzman kontrolünde ilerliyor,fakat o arada dikkatimi birşey çekmişti biz yıllar önce kardanadam yaparken malzeme de kömürde vardı agız ve gözler için baktım yıllar geçmiş yeni nesil 2011 kardanadamlar piyasaya çoktan sürülmüş bile fakat yeni model kardanadamın gözleri zeytin zeytin parlıyordu biran baktım gözlerime inanamadım ama kardanadamın gözleri zeytindi.Çıktım balkona sordum çocuklar benim bildiğim kardanadamın gözleri kömür olur bu neden zeytin dedim.İçlerinden en afacanı sanırım o abi bu milenyum kardanadamı diye patlattı espriyi,bak ben işin bu kısmını hiç düşünmemiştim dedim.İçlerinden sessiz sakin olanlarından birisi yani adam olacak çocuk derler ya aynı bu tabire uyan bir uslübla abi kömür yok evler doğalgaz sizin zamanınız nerde dedi.O an derinden bir off çektim.Ne oldu abi dedi o çocuk,tabi ben hemen o an olayı fazla abartmışım hemen doksan yaş psikolojisine büründüm doğru evlat bizim zamanlarımız zor bizim zamanımızda teknoloji yoktu dumanla haberleşiyorduk diyeceğim zaman,Annemin sesiyle gençleştim o an oğlum kapıyı kapat ev buz oldu diye bir ses kapıyı açmışım ev doğal soğutma modunda yapay bir morg icat etmişim bile ama inanın haberim yok bundan.içimden nerde o eski anneler kapı açık annem bana kızmıyor hemen gidelim on beş yıl önceye hayal kuralım yine bir kişi kapıyı açık bırakıyor annenin cevabı ne olurdu?Oğlum kapıyı kapat belki oğlum sözüde yok biraz daha ağır tabirle şimdi bu kısmı iyi okuyalım.Oğlum kapıyı kapat dediği anda ses ve bir hareket aynı anda bu bazen sesin önüne geçebilir buna biz halk arasında anne terliği diyoruz.Tam kıyamaz annenin vurduğu yerde gül biter moduyla olur buda her iddiasına girerim anneden değilde o terlik darbesini babadan alsa bir çocuk on gün rapor gerekir.Birazda işin espri ve şaka boyutunuda yazıma katarak sizlerin yüzünüzü biraz olsun güldürdüysem ne mutlu bana.Neyse çocuklar dağıldı akşam üzeri ve ben biraz yorgunluk birazda kafayı taktığım noktaları düşünürken,tam moral olarak çökecekken tıpkı bir futbol maçında kaleye giden topun çizgiden çevrilmesi gibi golun kurtarılması gibi bir olay oldu.Ve benim çok değer verdiğim zatlardan bir tanesinin sözü geldi aklıma,Malik bin dinar hz ne diyordu biliyormusunuz?Sanki bu zat beynime söylüyordu bu sözü kulağıma değil inanın ve o zaman utandım kendimden bu zatın sözü şuydu ''Bugünü düşünürsün dün geçti yarın var mı?Gençliğine güvenme ölen hep ihtiyar mı? Ve bu sözün ardından ne varda ince hesaplar peşindesin lan dedim kendime.Ve çocukların sesleriyle başladığım pazar günümü o sesin ahengiyle güzel bir melodi gibi kulağımda tamamladım bugünümüde selametle... (yalnız kurt):D
 
sen süpersin ya :D yüzümde hala bir gülümsemeyle yazıyorum yorumu :D:D
 
Teşekkür ederim bu yazımda birazcık sıradanlık ve birazda gülücükler olsun istedim umarım beğendin sağolasın;)
 
Bir saniye sonrasına çıkmaya garantimizin olmadığını arada kendimize hatırlatırsak yaşadığımız sıkıntıların hayatımızı gölgelemesine izin vermeyiz elimizden geldiğince illaki bazen sıkılıp bunalıyoruz ama mühim olan farkına varıp uzatmamak bak yazında da dediğğn gibi kendini iyi hissedecek bir çocuk kahkahası bulmak veya bir çikolata yiyip onun tadına varmak bir insanı güldürmek onu mutlu etmek en basitinden bir gülümseme ne bileyim minik detaylardan büyük mutluluklar çıkarabilmek:confused::)
 
gerçekten harikasın hatice bu pozitif yorumun için sana çok teşekkür ederim inan güldüm he sağolasın:D:confused:
 
İlk önce yazının uzunluğundan ve paragrafsızlığından olsa gerek üşenip okumayıp döndüm geriye tam kapıdan çıkarken kahkaha kelimesi ilişti gözüme ve sonrasında ilmik ilmik söküldü cümleler:)O anı öyle güzel tasvir etmişsiniz ki yüzümde hala gülümseme var:) Hatice'nin de dediği gibi minik detaylardan büyük mutluluklar çıkartabilmek zor zanaat olsa gerek,aslında doğrusu bu değil mi mutluluk küçük detaylarda gizli ve ne yazıkki gözleri yukarlarda olanlar onu kaçırır!Teşekkürler...
 
ÇOK HAKLISINIZ ben teşekkür edrim bazen hata (yazıda parağraf gibi)benden kaynaklı acele yazyorum ondan düzensizlik ama bugünde bırktım nedense blog gıcıklık yapıyor bana:)Bununla beraber 4. denemem inşallah en güzele doğru ilerliyeceğim desteklerinizi beklerim:)yazılamı okursanız bana en büyük desteği vermiş olursunuz;)yorumunuz için ayrıca teşekkür ederim...:)yalnız kurt...
 
Üst Alt