Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Bugün ki iç sesim

Ne_Mutlu

Aktif Üye
Üyelik
2 Eyl 2013
Konular
62
Mesajlar
1,564
Reaksiyonlar
1
Edinilen her tecrübe gelişen zeka demek.
Ne kadar az tecrübe,o kadar az zeka.
Ve bir o kadar çok akılsız davranış demek.
Bu da demek oluyor ki akıl; zeka ve tecrübelerin bir bütünüdür.
Tecrübe + Zeka = AKIL
Başkalarının tecrübeleri de bizim için ders olmakla birlikte ek zeka demek olmuyor mu?
Biz başkalarının tecrübelerinden ders almaktan ziyade, sadece birbirimizi eleştiriyor, yargılıyor yada suçlamıyor muyuz?
Başkalarının tecrübelerinden faydalanmama isteği bizim kibrimizle alakalı olabilir mi?
Bu durumda olası mümkün olan; başkalarının tecrübelerini kaale almayanların akıllarının başa gelebilmesi için kendi tecrübelerini yaşaması değil mi?

Bireysel konularda hataların faturası bireysel ödenir elbet.
Ama ilerisinde aileye, aile ile birlikte topluma mal olur.
Ve de toplumsal bir konu haline gelir.
Toplumsal birlikteliğin rolü, toplumsal zekayı da beraberinde getirmez mi?

Her durumda oldu gibi bu durumda da,
Aklımızın sınırlarını zorlayarak ilk önce kendimizi sorgulamamız gerekmiyor mu?
Bu sayede faturaların bedeli hafiflemez,
Bu sayede kırgınlıklarımız,
Bu sayede küskünlüklerimiz ,
Bu sayede umutsuzluklarımız azalmaz mı?
 
Üst Alt