"Çoğu kişi için bir kediydi o lakin benim için nefes kadar gerekli birşeydi"
CİMGA bana giden bir başka meleğin yerine GALATASARAY sayesinde kazandırılmış bambaşka bir melekti. O yüzden adını GALATASARAY'dan aldı.
Onunla hikayemiz şu şekilde başladı; 16/12/2012 tarihindeki GALATASARAY - Fenevbahçe maçı için Babamla iddaya girmiştik, ben eğer maçı biz alırsak kaybolan meleğiin yerine yeni bir can istiyordum eğer Fenevbahçe maçı alırsa ben bir daha evde kedi muhabbeti açmayacaktım ki o kaybolan kedimin üstüne evde sürekli "Bir kedim bile yok, anlıyor musun?" modunda gezdiğim için babamlar için bir kurtuluştu bu maç. Ama olmadı babamın evde hazırladığı hesap çarşıya uymadı ve biz o maçı 2-1 aldık. Babamla izlemediğim için maçı "Geçmiş olsun, gelirken çocuğumuda getir" diye bir mesaj attım. Tabiki o akşam getirmedi benim meleğimi, ben o gece uyumadım çünkü çocuğuma isim bulmak zorundaydım ve nitekim gecenin ilerleyen saatlerinde en güzel ismi buldum "CİMBOM'un CİM'i GALATASARAY'ın GA'sıyla birleştirdiğimde çıktı... CİMGA... Babamla tartıştığımız bir akşam yemeği sofrasında ağlayarak masayı terketttiğim 29 Aralık akşamı Babamın yaptığı rutin akşam yürüyüşü sonrasında geldi bana kızım... Babamla küs olduğum için bana kızımı küçük kardeşim Eren getirdi, büyük bir heyecanla... Ve aslında o an ısınamadığım kediye birkaç hafta sonra aşık olacaktım. Her ne kadar ısınamasamda bunun üstünde cinsinin Tekir olması etkendiki benim o güne kadar baktığım kediler gene bir Tekir cinsi olan Sarman olmasıydı, hemen alıp yatağımın üstüme yatırdım ve onu okşayınca o mükemmel sesi çıkarmaya başladı... Mırmırmırmır...
Bu kısım sadece CİMGA'yla tanışmamızı anlatmakla beraber onunla yaşadığım diğer şeyleri fırsat buldukça anlatacağım...
CİMGA bana giden bir başka meleğin yerine GALATASARAY sayesinde kazandırılmış bambaşka bir melekti. O yüzden adını GALATASARAY'dan aldı.
Onunla hikayemiz şu şekilde başladı; 16/12/2012 tarihindeki GALATASARAY - Fenevbahçe maçı için Babamla iddaya girmiştik, ben eğer maçı biz alırsak kaybolan meleğiin yerine yeni bir can istiyordum eğer Fenevbahçe maçı alırsa ben bir daha evde kedi muhabbeti açmayacaktım ki o kaybolan kedimin üstüne evde sürekli "Bir kedim bile yok, anlıyor musun?" modunda gezdiğim için babamlar için bir kurtuluştu bu maç. Ama olmadı babamın evde hazırladığı hesap çarşıya uymadı ve biz o maçı 2-1 aldık. Babamla izlemediğim için maçı "Geçmiş olsun, gelirken çocuğumuda getir" diye bir mesaj attım. Tabiki o akşam getirmedi benim meleğimi, ben o gece uyumadım çünkü çocuğuma isim bulmak zorundaydım ve nitekim gecenin ilerleyen saatlerinde en güzel ismi buldum "CİMBOM'un CİM'i GALATASARAY'ın GA'sıyla birleştirdiğimde çıktı... CİMGA... Babamla tartıştığımız bir akşam yemeği sofrasında ağlayarak masayı terketttiğim 29 Aralık akşamı Babamın yaptığı rutin akşam yürüyüşü sonrasında geldi bana kızım... Babamla küs olduğum için bana kızımı küçük kardeşim Eren getirdi, büyük bir heyecanla... Ve aslında o an ısınamadığım kediye birkaç hafta sonra aşık olacaktım. Her ne kadar ısınamasamda bunun üstünde cinsinin Tekir olması etkendiki benim o güne kadar baktığım kediler gene bir Tekir cinsi olan Sarman olmasıydı, hemen alıp yatağımın üstüme yatırdım ve onu okşayınca o mükemmel sesi çıkarmaya başladı... Mırmırmırmır...
Bu kısım sadece CİMGA'yla tanışmamızı anlatmakla beraber onunla yaşadığım diğer şeyleri fırsat buldukça anlatacağım...