Dünyaya Tamah Etmemenin Çaresi
Merhaba sevgili gönül dostlarımız,
Yüce Allah’tan hayırlarla dolu güzel bir HAFTA geçirmenizi niyaz ederiz.
Allah'ın, Resulünün SAV ve de sevdiklerinin selam ve bereketi üzerinize olsun.
Efendim bu hafta yine Hz Mevlana’nın asırlardır Hak aşıklarının gönlüne ılık meltemler estiren Hikmet pınarı bir Kuran tefsiri olan eşsiz eseri Mesnevi’den alıntılara devam ediyoruz.
Şimdi yine sözü çok uzatmadan 31. Mesnevi yazısına başlamak istiyoruz:
BEBEK NEDEN ANA KARNINA TAMAH EDER (çok beğenip açgözlü davranmak)
Nasıl ki, ana karnındaki çocuk o pis kokulu, iğrenç yerde içtiği kana tama' ederek dünya nimetlerinden habersiz kalırsa; ıstıraplarla, kederlerle, bin türlü sıkıntılarla' dolu bu dünya hayatının ötesinde, çok geniş, çok hoş, manevî güzelliklerle dolu bir hayatın bulunduğundan insan habersiz yaşamaktadır.
© Ana karnındaki çocuğa birisi deseydi ki: "Dışarda pek düzgün, pek hoş bir dünya var.
© Enine boyuna geniş, kutlu yeryüzü var. Orada nice nimetler, nice sayısız yiyecek şeyler var.
© Dağlar, denizler, çöller, bostanlar, bağlar, bahçeler, çayırlıklar, çimenlikler var.
© Çok yüksek ve ışıklarla dolu aydınlık bir gökyüzü, güneş, ay, yıldızlar ve suhâ yıldızı vardır.
® Güneyden, kuzeyden, doğudan, batıdan rüzgârlar esiyor. Bağlar, bahçeler gelinler gibi süslenmiş, sanki düğünler yapılıyor.
® Dünyanın şaşılacak güzellikleri, acayip hâlleri dille anlatılamaz ki... Sen ana rahminde, o karanlık yerde sıkıntılar, mihnetler içindesin.
® Ey çocuk! Sen, o daracık işkence yerinde çarmıha gerilmiş, kan emmektesin. Hapse düşmüşsün; pislikler, eziyetler içindesin."
© Çocuk kendi hâline bakar, durumu gereği bir şikâyette bulunmaz ve söylenen bu sözleri inkâr ederdi» bu haberlere inanmazdı.
© "Bu söylenen sözler, olmayacak şeylerdir. Siz, çocuk kandırıyorsunuz, beni aldatıyorsunuz." derdi. Çünkü kör bir kimse dahi, dünyanın bu kadar güzel, süslü olduğundan habersizdir.
© O körün, yahut ana rahmindeki çocuğun anlayışı, anlatılana benzer bir şey görmediği için, inkâra sapıyordu. Böyle güzel şeylerin olacağına akıl erdiremiyordu.
İNSANLARDA BU MİSAL GİBİ AHİRETİ İNKAR EDİP DÜNYAYA TAMAH EDİYORLAR
® İşte dünyadaki insanların çoğu da böyledir. İlahî abdalların, yâni yaşayan seçkin velîlerin sözlerini, onların mânâ âleminden haberlerini inkâr ederler.
© Hakk abdalı, onlara; "Bu dünya pek karanlık, pek dar bir kuyu gibi dir. Bu dünyanın ötesinde ise, kokusuz, renksiz, hoş bir dünya vardır." der.
® Fakat bu söz onların hiçbirinin kulağına girmez. Çünkü insanların dünya nimetlerine karşı duydukları tama' onlara pek büyük ve kalın perde olmuş da, Hakk'ı ve hakikati onlardan gizlemiştir. .
© Tama'; kulağı, söz duymaz bir hâle kor. Garaz da gözü bağlar, insanı kör eder.
® Nasıl ki, ana karnındaki çocuk o pis kokulu iğrenç yerde içtiği kana tama' eder de,
® Tama'ı ona, bu dünyaya ait sözleri duyurmâz, onu bu dünyanın sözlerine karşı perde ardında bırakır, bedenindeki kanı, yâni anasının kanını gönlüne sevdirirse,
® Sen de ey zavallı insan, bu dünyanın güzelliğine tama' etmektesin de, bu tama' o sonsuz âlemin, o mânâ âleminin güzelliğine perde oluyor.
© Gururla dopdolu olan bu hayatın zevki, seni gerçek hayattan, doğruluk hayatından uzaklaştırmadadır.
© İyi bil ki, dünya malına aşırı düşkünlük, maddeye karşı duyulan tama' seni kör eder. Senden "yakîn"i, yâni tam inancı alır götürür de, seni şüphelere düşürür.
® Tama' yüzünden Hakk sana bâtıl görünür. Tama' yüzünden sende yüzlerce körlükler meydana gelir.
© Hakk yolunda yürüyen temiz insanlar gibi sen de tama'dan kaç, kurtul da, ayağını hakîkat dergâhının eşiğinin başına bas!
® O kapıdan içeri girebilirsen, şu dünya hayatının kötülüklerinden, iğrenç hâllerinden kurtulursun, olgunlaşırsın da, dünyanın gamından da, neşesinden de dışarıya ayak atmış olursun.
® O zaman senin gönül gözün, can gözün aydınlanır. Hakk'ı, hakikati görür, küfür karanlığından kurtulur, din ve iman nuru ile parlar.
® Sen aklını başına al da, velîlerin öğütlerini canla başla dinle! Dinle de, üzüntüden, korkudan kurtul, manevî rahata kavuş, eminliğe eriş!
DÜŞÜNCELER
Hz. Mevlanamız, Mesnevi’nin 3. Cildinin bu bölümünde insanların dünyaya tamah etmemelerinin çaresini gösterdi, Hakk yolunda yürüyen velilerin öğütlerine sarılmak. Allah ondan razı olsun.
Şefik Can dedemizin tercümesinden alıntılar yapmama izin veren, Rahmetli Şefik Can Hocamızın talebesi, yaşayan son Mesnevihan sevgili Hayat Nur Artıran Hanımefendiye çok teşekkür ederiz.
Bu yazıdan tek gayemiz Allah rızası için faydalı olmak inşallah.
Cenabı Allah Mesnevi’yi okuyup anlamayı ve uygulamayı cümlemize nasip etsin.
Celalin Penceresinden
Merhaba sevgili gönül dostlarımız,
Yüce Allah’tan hayırlarla dolu güzel bir HAFTA geçirmenizi niyaz ederiz.
Allah'ın, Resulünün SAV ve de sevdiklerinin selam ve bereketi üzerinize olsun.
Efendim bu hafta yine Hz Mevlana’nın asırlardır Hak aşıklarının gönlüne ılık meltemler estiren Hikmet pınarı bir Kuran tefsiri olan eşsiz eseri Mesnevi’den alıntılara devam ediyoruz.
Şimdi yine sözü çok uzatmadan 31. Mesnevi yazısına başlamak istiyoruz:
BEBEK NEDEN ANA KARNINA TAMAH EDER (çok beğenip açgözlü davranmak)
Nasıl ki, ana karnındaki çocuk o pis kokulu, iğrenç yerde içtiği kana tama' ederek dünya nimetlerinden habersiz kalırsa; ıstıraplarla, kederlerle, bin türlü sıkıntılarla' dolu bu dünya hayatının ötesinde, çok geniş, çok hoş, manevî güzelliklerle dolu bir hayatın bulunduğundan insan habersiz yaşamaktadır.
© Ana karnındaki çocuğa birisi deseydi ki: "Dışarda pek düzgün, pek hoş bir dünya var.
© Enine boyuna geniş, kutlu yeryüzü var. Orada nice nimetler, nice sayısız yiyecek şeyler var.
© Dağlar, denizler, çöller, bostanlar, bağlar, bahçeler, çayırlıklar, çimenlikler var.
© Çok yüksek ve ışıklarla dolu aydınlık bir gökyüzü, güneş, ay, yıldızlar ve suhâ yıldızı vardır.
® Güneyden, kuzeyden, doğudan, batıdan rüzgârlar esiyor. Bağlar, bahçeler gelinler gibi süslenmiş, sanki düğünler yapılıyor.
® Dünyanın şaşılacak güzellikleri, acayip hâlleri dille anlatılamaz ki... Sen ana rahminde, o karanlık yerde sıkıntılar, mihnetler içindesin.
® Ey çocuk! Sen, o daracık işkence yerinde çarmıha gerilmiş, kan emmektesin. Hapse düşmüşsün; pislikler, eziyetler içindesin."
© Çocuk kendi hâline bakar, durumu gereği bir şikâyette bulunmaz ve söylenen bu sözleri inkâr ederdi» bu haberlere inanmazdı.
© "Bu söylenen sözler, olmayacak şeylerdir. Siz, çocuk kandırıyorsunuz, beni aldatıyorsunuz." derdi. Çünkü kör bir kimse dahi, dünyanın bu kadar güzel, süslü olduğundan habersizdir.
© O körün, yahut ana rahmindeki çocuğun anlayışı, anlatılana benzer bir şey görmediği için, inkâra sapıyordu. Böyle güzel şeylerin olacağına akıl erdiremiyordu.
İNSANLARDA BU MİSAL GİBİ AHİRETİ İNKAR EDİP DÜNYAYA TAMAH EDİYORLAR
® İşte dünyadaki insanların çoğu da böyledir. İlahî abdalların, yâni yaşayan seçkin velîlerin sözlerini, onların mânâ âleminden haberlerini inkâr ederler.
© Hakk abdalı, onlara; "Bu dünya pek karanlık, pek dar bir kuyu gibi dir. Bu dünyanın ötesinde ise, kokusuz, renksiz, hoş bir dünya vardır." der.
® Fakat bu söz onların hiçbirinin kulağına girmez. Çünkü insanların dünya nimetlerine karşı duydukları tama' onlara pek büyük ve kalın perde olmuş da, Hakk'ı ve hakikati onlardan gizlemiştir. .
© Tama'; kulağı, söz duymaz bir hâle kor. Garaz da gözü bağlar, insanı kör eder.
® Nasıl ki, ana karnındaki çocuk o pis kokulu iğrenç yerde içtiği kana tama' eder de,
® Tama'ı ona, bu dünyaya ait sözleri duyurmâz, onu bu dünyanın sözlerine karşı perde ardında bırakır, bedenindeki kanı, yâni anasının kanını gönlüne sevdirirse,
® Sen de ey zavallı insan, bu dünyanın güzelliğine tama' etmektesin de, bu tama' o sonsuz âlemin, o mânâ âleminin güzelliğine perde oluyor.
© Gururla dopdolu olan bu hayatın zevki, seni gerçek hayattan, doğruluk hayatından uzaklaştırmadadır.
© İyi bil ki, dünya malına aşırı düşkünlük, maddeye karşı duyulan tama' seni kör eder. Senden "yakîn"i, yâni tam inancı alır götürür de, seni şüphelere düşürür.
® Tama' yüzünden Hakk sana bâtıl görünür. Tama' yüzünden sende yüzlerce körlükler meydana gelir.
© Hakk yolunda yürüyen temiz insanlar gibi sen de tama'dan kaç, kurtul da, ayağını hakîkat dergâhının eşiğinin başına bas!
® O kapıdan içeri girebilirsen, şu dünya hayatının kötülüklerinden, iğrenç hâllerinden kurtulursun, olgunlaşırsın da, dünyanın gamından da, neşesinden de dışarıya ayak atmış olursun.
® O zaman senin gönül gözün, can gözün aydınlanır. Hakk'ı, hakikati görür, küfür karanlığından kurtulur, din ve iman nuru ile parlar.
® Sen aklını başına al da, velîlerin öğütlerini canla başla dinle! Dinle de, üzüntüden, korkudan kurtul, manevî rahata kavuş, eminliğe eriş!
DÜŞÜNCELER
Hz. Mevlanamız, Mesnevi’nin 3. Cildinin bu bölümünde insanların dünyaya tamah etmemelerinin çaresini gösterdi, Hakk yolunda yürüyen velilerin öğütlerine sarılmak. Allah ondan razı olsun.
Şefik Can dedemizin tercümesinden alıntılar yapmama izin veren, Rahmetli Şefik Can Hocamızın talebesi, yaşayan son Mesnevihan sevgili Hayat Nur Artıran Hanımefendiye çok teşekkür ederiz.
Bu yazıdan tek gayemiz Allah rızası için faydalı olmak inşallah.
Cenabı Allah Mesnevi’yi okuyup anlamayı ve uygulamayı cümlemize nasip etsin.
Celalin Penceresinden