Uzun zamandır aklımda olan bir düşünce veciz bir cümle olarak dudaklarımdan dökülüverdi: “Bir insana katlanmak zorunda değilsem neden onu sevmeyeyim ki!” Bir insanın bana verebileceği zararlardan uzak durabiliyorsam, ona yakın olmak ihtiyacında değilsem ona kötü duygular beslemek, içimden gelmiyor.
Bunun nedeni üzerinde düşündüm. Kişiliğimin içinde başka başka kişiler, bilinçaltımın dehlizlerinde bastırılmış caniler barındırdığımdan olabilir… Kötüyü, mahkum edemiyorum kolayca. Onda içimdeki canilerden birini buluyorum. Sanki ona gösterdiğim hoşgörü bana da hoş görülme hakkını veriyor. Belki bu, tutarlı olma ihtiyacının, beni götürdüğü nokta… onda yani kötüde açığa çıkan şey, benim de içimde var. Cesaret bulamayışından, karanlıkta kalmaya razı oluyor.
Bunun nedeni üzerinde düşündüm. Kişiliğimin içinde başka başka kişiler, bilinçaltımın dehlizlerinde bastırılmış caniler barındırdığımdan olabilir… Kötüyü, mahkum edemiyorum kolayca. Onda içimdeki canilerden birini buluyorum. Sanki ona gösterdiğim hoşgörü bana da hoş görülme hakkını veriyor. Belki bu, tutarlı olma ihtiyacının, beni götürdüğü nokta… onda yani kötüde açığa çıkan şey, benim de içimde var. Cesaret bulamayışından, karanlıkta kalmaya razı oluyor.