selamlar arkadaşlar ben acemi bir ms hastasıyım 1 yıl oldu 2 atak geçirdim sırasıyla gözlerim kör oldu biri çıldı biri bulanık kaldı bu yüzden günlük iğne kullanmak duruöumdayıö ve iğne orucu bozarmış acaba nerden ferva alabilirim yada dini hassasiyetleri olan arkadaşlarım iğne kullanan varsa benim gibi nasıl yapıyorlar acaba ben tutmak istiyorum. konu yanış yerde sanırım buraya açmak durumunda kaldım mazur görün.
Merhabalar
Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.
Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.
MS hastası oruç tutabilir mi?
- Konbuyu başlatan dret
- Başlangıç tarihi
Oruç Tutmamayı Mübah Kılan Haller?
a) Yolculuk. Yolculuk, Ramazan ayında orucu tutmamak için ruhsat olarak kabul edilmiştir. Yolculuk esnasında tutulmayan oruçlar, daha sonra kaza edilir. Kur'an'da "Ey inananlar! Oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi, Allâh'a karºi gelmekten sakinasiniz diye, size de sayili günlerde farz kilindi. Içinizden hasta olan veya yolculukta bulunan, tutamadigi günler sayisinca diger günlerde tutar. Oruca dayanamayanlar, bir düºkünü doyuracak kadar fidye verir. Kim gönülden iyilik yaparsa, o iyilik kendisinedir. Eger bilirseniz, oruç tutmaniz sizin için daha iyidir." buyurulmaktadır (Bakara 2/183-184).
Geceden oruca niyetlenip de, gündüz yolculuğa çıkan kimse, dilerse bu orucunu bozar, dilerse tamamlar. Ancak, ayette de belirtildiği gibi orucunu tamamlaması daha iyidir. Hz. Peygamber, Mekke'nin fethi için sefere çıktığında oruçlu iken, Kedîd denilen yere varınca orucunu bozmuştur (Buharî, Sıyam, No: 1808, Müslim, Sıyam, No: 1113). Bu da sefere çıkılınca başlanmış orucun bozulabileceğinin delilidir.
b) Hastalık. Oruç tuttuğu zaman, hastalığının artmasından veya uzamasından endişe edilen kimse ile, hastalığı sebebiyle orucu tutmakta zorlanan kişilerin Ramazan ayında oruç tutmayıp, iyileştikten sonra bunları kaza etmelerine izin verilmiştir. Biraz önce zikredilen ayet buna işaret etmiştir. Tıbben oruç tutması halinde hasta olacağı bildirilen kimse de hasta hükmündedir.
c) Gebelik ve Çocuk Emzirme. Gebe olan kadınların, oruç tuttukları takdirde kendilerine veya çocuklarına bir zarar gelmesinden korkulması halinde oruçlarını tutmayabilirler. Emzikli kadınlar da, sütlerinin kesilmesi ve çocuklarının zarar görmesi tehlikesi bulunması halinde oruçlarını tutmayabilirler. Hz. Peygamber hadislerinde buna müsaade etmişlerdir (Nesâî, Sıyam, 50-51, 62; İbn Mace, Sıyam,3).
d) Yaşlılık. Oruç tutamayacak kadar yaşlı olan kimseler de, oruç tutmayıp yerine fidye verebilirler. Bakara suresinin 184. ayetinde, bu şekilde olup da oruca güç yetiremeyenlerin, orucu tutmayıp fidye vermeleri gerektiği hükme bağlanmıştır. İyileşme umudu olmayan hastalar da aynı hükme tabidir.
e) İleri derecede açlık, susuzluk. Oruçlu bir kimse, açlıktan veya susuzluktan dolayı beden ve ruh sağlığının ciddi derecede bozulması tehlikesi ile karşılaşması halinde orucunu bozup daha sonra kaza edebilir. Böyle bir kimsenin orucuna devam etmesi ölümüne sebep olacak nitelikte ise, orucunu açmaması haram olur.
f) Zor ve meşakkatli işlerde çalışmak. Esas itibariyle bir insanın ibadetlerini normal bir şekilde yapmasını engelleyecek zor ve ağır işlerde çalışması veya çalıştırılması doğru değildir. Ancak kişisel veya toplumsal zorunluluklar, bazılarının böyle işlerde çalışmalarını gerektirmektedir. Böyle bir durumda bulunan kişi, oruç tuttuğu takdirde sağlığına bir zarar gelmesinden korkuluyorsa, oruçlarını tutmaya bilirler. Bunlar, izin günlerinde tutamadıkları oruçları kaza etmelidirler. Yıllık izninin bulunmaması ve haftalık izninin de yeterli olmaması gibi mazeretlerle buna da imkanı yok ise, fidye vermelidirler.
geçmiş olsun.rabbim izin vermiş arkadaşım.bizler aciz kullarız,düşmez kalkmaz bir Allah.rabbim affeder inşallah.
a) Yolculuk. Yolculuk, Ramazan ayında orucu tutmamak için ruhsat olarak kabul edilmiştir. Yolculuk esnasında tutulmayan oruçlar, daha sonra kaza edilir. Kur'an'da "Ey inananlar! Oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi, Allâh'a karºi gelmekten sakinasiniz diye, size de sayili günlerde farz kilindi. Içinizden hasta olan veya yolculukta bulunan, tutamadigi günler sayisinca diger günlerde tutar. Oruca dayanamayanlar, bir düºkünü doyuracak kadar fidye verir. Kim gönülden iyilik yaparsa, o iyilik kendisinedir. Eger bilirseniz, oruç tutmaniz sizin için daha iyidir." buyurulmaktadır (Bakara 2/183-184).
Geceden oruca niyetlenip de, gündüz yolculuğa çıkan kimse, dilerse bu orucunu bozar, dilerse tamamlar. Ancak, ayette de belirtildiği gibi orucunu tamamlaması daha iyidir. Hz. Peygamber, Mekke'nin fethi için sefere çıktığında oruçlu iken, Kedîd denilen yere varınca orucunu bozmuştur (Buharî, Sıyam, No: 1808, Müslim, Sıyam, No: 1113). Bu da sefere çıkılınca başlanmış orucun bozulabileceğinin delilidir.
b) Hastalık. Oruç tuttuğu zaman, hastalığının artmasından veya uzamasından endişe edilen kimse ile, hastalığı sebebiyle orucu tutmakta zorlanan kişilerin Ramazan ayında oruç tutmayıp, iyileştikten sonra bunları kaza etmelerine izin verilmiştir. Biraz önce zikredilen ayet buna işaret etmiştir. Tıbben oruç tutması halinde hasta olacağı bildirilen kimse de hasta hükmündedir.
c) Gebelik ve Çocuk Emzirme. Gebe olan kadınların, oruç tuttukları takdirde kendilerine veya çocuklarına bir zarar gelmesinden korkulması halinde oruçlarını tutmayabilirler. Emzikli kadınlar da, sütlerinin kesilmesi ve çocuklarının zarar görmesi tehlikesi bulunması halinde oruçlarını tutmayabilirler. Hz. Peygamber hadislerinde buna müsaade etmişlerdir (Nesâî, Sıyam, 50-51, 62; İbn Mace, Sıyam,3).
d) Yaşlılık. Oruç tutamayacak kadar yaşlı olan kimseler de, oruç tutmayıp yerine fidye verebilirler. Bakara suresinin 184. ayetinde, bu şekilde olup da oruca güç yetiremeyenlerin, orucu tutmayıp fidye vermeleri gerektiği hükme bağlanmıştır. İyileşme umudu olmayan hastalar da aynı hükme tabidir.
e) İleri derecede açlık, susuzluk. Oruçlu bir kimse, açlıktan veya susuzluktan dolayı beden ve ruh sağlığının ciddi derecede bozulması tehlikesi ile karşılaşması halinde orucunu bozup daha sonra kaza edebilir. Böyle bir kimsenin orucuna devam etmesi ölümüne sebep olacak nitelikte ise, orucunu açmaması haram olur.
f) Zor ve meşakkatli işlerde çalışmak. Esas itibariyle bir insanın ibadetlerini normal bir şekilde yapmasını engelleyecek zor ve ağır işlerde çalışması veya çalıştırılması doğru değildir. Ancak kişisel veya toplumsal zorunluluklar, bazılarının böyle işlerde çalışmalarını gerektirmektedir. Böyle bir durumda bulunan kişi, oruç tuttuğu takdirde sağlığına bir zarar gelmesinden korkuluyorsa, oruçlarını tutmaya bilirler. Bunlar, izin günlerinde tutamadıkları oruçları kaza etmelidirler. Yıllık izninin bulunmaması ve haftalık izninin de yeterli olmaması gibi mazeretlerle buna da imkanı yok ise, fidye vermelidirler.
geçmiş olsun.rabbim izin vermiş arkadaşım.bizler aciz kullarız,düşmez kalkmaz bir Allah.rabbim affeder inşallah.
arkadasım sen zaten hastasın ve oruc tutarsan kendı vucuduna işkence yapmış oldugun ıcın gunah olur, bende nöropati hastasıyım yakın hastalık ıkımızınkıde ve yanı bıraz mantıklı ol derim,, kendine nıye işkence edeceksın ve gunaha gıreceksın
Bak dostum İslam İlmihalini bilmek İNANÇLI her Müslüman için zorunluluktur.. Türkiye'deki Müslümanların ekseriyetinin mezhebi Hanefi olduğundan Diyanet İşleri Başkanlığı'nın web sitesinde Hanefi mezhebine göre hazırlanmış İlmihal mevcuttur.. Burada aynı zamanda diğer mezheplere (Şafi, Maliki, Hambeli) göre de çeşitli uygulamanın nasıl olacağı izah edilmekte ve bu mezheplerin görüşlerine yer verilmektedir.. Konuyu burada bize sormak yerine Diyanet İşleri Başkanlığının sitesindeki İlmihal kısmından kendin okuyup öğrenebilirsin.. Haaa takıldığın bir yer mi var o zaman yine Diyanet İşleri Başkanlığının resmi web sitesinde fetva sorma bölümü var.. Oradan sualini düzgün ve detaylı bir şekilde yazıp kendilerine yolladığında bir kaç gün içerisinde sana cevabı e-posta yolu ile yolluyorlar.. Bizler buradaki arkadaşlar dini konularda alim değiliz, sana yanlış fikir verebiliriz, o nedenle en güzeli bahsettiğim yere sorunu yollamandır..
ne iğnesi kullanıyorsun bilmiyorum o nedenle net bişey diyemem ama şunu söyleyim vucuda direnç sağlama özelliği olan iğneler orucu bozar, ağrı kesici ve vucuda direnç sağlamamak kaydıyla kullanımı zorunlu olan iğneler hanefi mezhebine göre bozar, diğer mezheplere göre bozmaz islamda bedenin korunması esastır oruç tutmak senin bedeninde kalıcı rahatsızlıklara neden olacak ise oruç tutmaman tutmandan daha hayırlıdır bu sorunun esas cevabını doktorundan alırsın
Arkadaşım bende MS hastasıyım. Biliyorsunki MS bağışıklık sistemi merkezi sinir sistemi hastalığıdır. Aç olup vücudun ihtiyaçlarını karşılayamayacaksın. Bunun yanı sıra kullanılan iğne harici ilaçlarda var. Ben 8 yıllık MS hastası olarak tutma derim ama karar senin.Doktoruna danış derim ama cevabı hayır olacaktır. Geçmiş olsun
Unutmaki bizim ençok yaşanılan atak dönemleri NİSAN-MAYIS ,TEMMUZ-AĞUSTOS, EYLÜL -EKİM Geçiş dönemidir
Unutmaki bizim ençok yaşanılan atak dönemleri NİSAN-MAYIS ,TEMMUZ-AĞUSTOS, EYLÜL -EKİM Geçiş dönemidir
Kronik hastalığı olan kişilerin sağlıkları açısından oruç tutmamaları gerekir.
Bedenin gün içinde belli bir dengesi, biyoritmi vardır. Oruç tutulurken bu denge ve ritim bozulur. Uzun süreli su almama nedeniyle kan koyulaşır, bedenin düzgün çalışması için gereken bazı elementlerin aşırı kaybı olur, bazı kimyasallarda birikme olur. Kandaki şeker dengesi değişir.
Tüm bunlar bedeni zorlayan, sınırlarını esneten olaylardır. Sağlıklı bir kişi bu değişikliklere tolerans gösterebilir. Ancak kalp, tansiyon, şeker vs. gibi kronik hastalığı olan kişilerde vücut dengesi zaten kritik eşiklerdedir. Bu eşiklerin zorlanması durumun beklenmedik şekilde ve aniden kötüye gitmesine yol açabilir. Özellikle yaz sıcaklarında kronik hastalığı olan kişilerin daha dikkatli olması lazım. Su ve elektrolit kaybı ölüme kadar götürebilir.
Burada oruç nedeniyle ilacını alıp alamamadan çok bu hususlara dikkat edilmelidir. İlacın alınamıyor olması zaten başlı başına bir engeldir.
Bedenin gün içinde belli bir dengesi, biyoritmi vardır. Oruç tutulurken bu denge ve ritim bozulur. Uzun süreli su almama nedeniyle kan koyulaşır, bedenin düzgün çalışması için gereken bazı elementlerin aşırı kaybı olur, bazı kimyasallarda birikme olur. Kandaki şeker dengesi değişir.
Tüm bunlar bedeni zorlayan, sınırlarını esneten olaylardır. Sağlıklı bir kişi bu değişikliklere tolerans gösterebilir. Ancak kalp, tansiyon, şeker vs. gibi kronik hastalığı olan kişilerde vücut dengesi zaten kritik eşiklerdedir. Bu eşiklerin zorlanması durumun beklenmedik şekilde ve aniden kötüye gitmesine yol açabilir. Özellikle yaz sıcaklarında kronik hastalığı olan kişilerin daha dikkatli olması lazım. Su ve elektrolit kaybı ölüme kadar götürebilir.
Burada oruç nedeniyle ilacını alıp alamamadan çok bu hususlara dikkat edilmelidir. İlacın alınamıyor olması zaten başlı başına bir engeldir.
Oruçla ilgili ayet ve hadisleri okuyup üzerinde düşünürseniz kalbiniz size aradığınız cevabı verecektir... Allah yardımcınız olsun...
Arkadaşım iğne vurulmak orucu bozar... Burada yorum yazanlar bilmedikleri konularda yorum yazmasa iyi olur ... İnsanların ibadetlerini bozmasınlar.. Orucun hiçbir hastalığa zararı olmaz, hatta şifa olur inşallah... Tanıdığım 15 yıllık MS hastaları var hiçbir orucunu bırakamadan tutuyorlar. Buradaki yorumlara bakma sen iğnenin saatlerini iftar ya da sahura göre ayarlarsın olur biter...
Konuyla ilgili buradan bilgi alabilirsiniz...
Orucu bozan ve bozmayan durumlar - Dinimiz İslam
Oruç, fecrin ağarmasından, güneş batıncaya kadar, yiyip içmeyi ve orucu bozan diğer şeyleri terk etmektir. Diğer bozan şeyler nelerdir? Yaradılışta bulunan deliklerden içeri giren şeyler orucu bozduğu gibi, vücuttaki yaraya konulan ilaç, sindirim yollarına sızarsa, yine oruç bozulur. İğne [enjeksiyon], serum orucu bozar. Çünkü bunlar sindirim yoluna gider.
Konuyla ilgili buradan bilgi alabilirsiniz...
Orucu bozan ve bozmayan durumlar - Dinimiz İslam
Oruç, fecrin ağarmasından, güneş batıncaya kadar, yiyip içmeyi ve orucu bozan diğer şeyleri terk etmektir. Diğer bozan şeyler nelerdir? Yaradılışta bulunan deliklerden içeri giren şeyler orucu bozduğu gibi, vücuttaki yaraya konulan ilaç, sindirim yollarına sızarsa, yine oruç bozulur. İğne [enjeksiyon], serum orucu bozar. Çünkü bunlar sindirim yoluna gider.
