Ramazan Bayramını kim unutmaz?
Şükürler olsun Allah'a, bir bayrama daha kavuşuyoruz. Yarın 28 Temmuz 2014 Ramazan bayramının birinci günü...
Her bayramda olduğu gibi, çocukluğumuzdaki bayramlara hasretimiz giderek artıyor.
Teknoloji ilerledikçe giderek insanlar mutsuzlaşıyorlar, birbirinden kopuyor, yalnızlaşıyorlar.
Geçenlerde bir yerde okudum: Japonya’da heryıl yaklaşık otuz bin insan intihar ediyormuş. Adamlarda teknoloji var, para var, ama stres ve intihar son safhada...
Demek maddiyat mutlu olmaya yetmiyormuş.
Japonlar buraya gelseler, bir ay Ramazanı, üç gün bayramlaşmayı,
Bayram Namazının sonrasında camide bütün cemaatin birbiriyle bayramlaşmasını,
Bayram namazından sonra evde çıtır simitlerle o ilk kahvaltıyı bir görseler,
Bir sabah ezanı dinleseler; eminim ki hepsi toptan müslüman olurlar.
Evet bu bayram, eski bayramların tadını bulamayabiliriz. Ama eski bayramlarda biz çocuktuk, sorumluluğumuz yoktu. O yüzden o bayramlar çok güzeldi.
Ama inanın şimdiki ramazanlar ve bayramlar daha güzel...
Her kanalda ramazan, sahur programları, sokaklar akşamları cıvıl cıvıl, iftar çadırları, lokantaların özel iftar menüleri, ramazana özel tatlılar, tahinli börek ve pideler bol, eskiden saatlerce pide beklerdik...
Ne olur kendi çocuklarımıza, komşu çocuklarımıza, yeğenlerimize öyle unutulmaz bir Bayram sabahı yaşatalım ki, onlarda bizim yaşımıza gelince,
"Ah nerede o Celal amcam/dayım varken yaşadığımız bayramlar..." (Yeğenlerim desin inşallah) desin.
Tıpkı benim rahmetli Faik dedem varken yaşadığımız bayramlar gibi. Cebindeki son parayı bana harçlık vermesi gibi. (yeni öğrendim)
Ramazan Bayramınızı tebrik ederim.
Allah'ın af ve mağfiretine erişmiş kulları olarak doya doya bir bayram geçirmenizi Cenab-ı Hak’tan niyaz ederiz...
Celalcelik@gmail.com Ankara ( Konya-Ereğli )
http://celal1973.blogspot.com/
Şükürler olsun Allah'a, bir bayrama daha kavuşuyoruz. Yarın 28 Temmuz 2014 Ramazan bayramının birinci günü...
Her bayramda olduğu gibi, çocukluğumuzdaki bayramlara hasretimiz giderek artıyor.
Teknoloji ilerledikçe giderek insanlar mutsuzlaşıyorlar, birbirinden kopuyor, yalnızlaşıyorlar.
Geçenlerde bir yerde okudum: Japonya’da heryıl yaklaşık otuz bin insan intihar ediyormuş. Adamlarda teknoloji var, para var, ama stres ve intihar son safhada...
Demek maddiyat mutlu olmaya yetmiyormuş.
Japonlar buraya gelseler, bir ay Ramazanı, üç gün bayramlaşmayı,
Bayram Namazının sonrasında camide bütün cemaatin birbiriyle bayramlaşmasını,
Bayram namazından sonra evde çıtır simitlerle o ilk kahvaltıyı bir görseler,
Bir sabah ezanı dinleseler; eminim ki hepsi toptan müslüman olurlar.
Evet bu bayram, eski bayramların tadını bulamayabiliriz. Ama eski bayramlarda biz çocuktuk, sorumluluğumuz yoktu. O yüzden o bayramlar çok güzeldi.
Ama inanın şimdiki ramazanlar ve bayramlar daha güzel...
Her kanalda ramazan, sahur programları, sokaklar akşamları cıvıl cıvıl, iftar çadırları, lokantaların özel iftar menüleri, ramazana özel tatlılar, tahinli börek ve pideler bol, eskiden saatlerce pide beklerdik...
Ne olur kendi çocuklarımıza, komşu çocuklarımıza, yeğenlerimize öyle unutulmaz bir Bayram sabahı yaşatalım ki, onlarda bizim yaşımıza gelince,
"Ah nerede o Celal amcam/dayım varken yaşadığımız bayramlar..." (Yeğenlerim desin inşallah) desin.
Tıpkı benim rahmetli Faik dedem varken yaşadığımız bayramlar gibi. Cebindeki son parayı bana harçlık vermesi gibi. (yeni öğrendim)
Ramazan Bayramınızı tebrik ederim.
Allah'ın af ve mağfiretine erişmiş kulları olarak doya doya bir bayram geçirmenizi Cenab-ı Hak’tan niyaz ederiz...
Celalcelik@gmail.com Ankara ( Konya-Ereğli )
http://celal1973.blogspot.com/