Genç çift sabah erkenden uyanmış ve kadın işe gitmek üzere olan kocasına güzel bir kahvaltı hazırlamıştı. Adam aceleyle kahvaltısını ederken karısı söze başladı ve
- biliyormusun dün çok güzel bir kazak gördüm keşke onu alsaydık dedi.
Adam iyice düşündü ve dört gün sorna sevgililer günü olduğu aklına geldi. Tamam canım alırız derken bu işi dört gün uzatıp sevgililer gününde karısına o kazağı almayı ve o zamana kadar karısını nasıl oyalayacağını düşünüyordu. Akşam eve geldi ve karısını onu kapıda karşıladı. Hani benim kazağım deyince adam ya hayatım işler çok yoğundu yarın hallederim hem nasılsa kazak bitecek değil ya dedi ve çeriye geçti. Bir günü kurtarmıştı ve önünde sadece üç gün daha vardı. Üç gn sonra hem karısının istediği kazağı alacaktı hemde sevgililer günü hediyesinden kurtulacaktı. Akıllı bir adamdı ve bir taşla iki kuş vuracağı için kendi kendiyle gurur duyuyordu.
Yine sabah erkenden kalktı ve karısıyla kahvaltı ettikten sonra kapıdan çıktı. Arkasına dönüp baktı ve eşinin ona el salladığını gördü. O da döndü el salladı ve bir günü daha kurtarmanın planlarını yapmaya başladı. Arabasına bindi işyerine geldi ve kazağı yine almamak için eşini aradı. Canım işlerim çok yoğun ve senin kazağı yarın alsam olurmu dedi. Karısı tabiki canım sen nasıl istersen diyerek cevap verdi ve adam bir zafer daha kazanmış olmanın verdiği gururla arkasına yaslandı. Çok zeki bir adamdı ve sevgililer gününe sadece bir gün kalmıştı. Bir taşla iki kuş vuracaktı.
İş yerinde işlerini bitirdi ve karısı anlamasın diye cep telefonunu sessize alıp parkalarda dolaştı. Vakit iyice geçipte mağazalar kapanınca arabasına bindi ve kendine yorgun adam süsü verip doğruca evine yöneldi. Eve gelip kapıyı çaldı ama karısı kapıyı duymuyordu. Tekrar tekrar çaldı ama ses yoktu. halbuki karısının onu kapıda güleryüzle karşılamasına ne kadarda alışmıştı. Hem nasılsa yarın sevgililer günüydü ve ona istediği kazağı alacaktı. Kapıyı defalarca çaldı ve yumrukladı ama kapıyı açan yoktu. Söylene söylene arabasına doğru gitti ve torpido gözünden anahtarını çıkarıp evin kapısı önüne geldi. Ama bugünü de kurtarmış olabilmek için cep telefonunu çıkardı ve eşine bir mesaj yazmayı düşündü. O anda gözü ekrandaki arama kayıtlarına takıldı. Sayısız cevapsız arama vardı ve heyecanla cevapsızlar listesine girince tüm aramaların eşi tarafından yapıldığını gördü. Kalbi delice çarparken titrek ellerle kapıyı açtı ve içeriye girdi. Harika bri sofra hazırlanmıştı ama eşi görünmüyordu. Odaları gezdi ve banyonun önüne gelince durdu. banyo kapısını yavaşça açınca eşinin küvetin kenarında uzandığını gördü. Ona doğru yönelince eşinin kafasınına rdındaki kanları farketti. hemen 112 acil servisi aradı ve gelen ekip eşini alıp hızlıca hastaneye kaldırdı.
Hastane koridorlarında aklında eşinin çok istediği kazak ve gözlerinde yaşlarla dolaşırken doktor yanına geldi ve maalesef eşinizi ve bebeğinizi kurtaramadık dedi. O anda dizlerinin kendisini taşıyamadığını anlayan adam yere yığıldı kaldı. Artık ondan kazak isteyen biri yoktu ve her hediyeyi bir güne saklamanın,her mutluluğa bir gün giydirmenin ne kadar yanlış olduğunu en acı şekilde anlamıştı. Eşi düşüpte kafasını çarpınca kocasını aramış ve yardım istemişti. Hayatta en çok sevdiğinden başkası en zor anında bile aklına gelmemişti ama kocası onu bir kazak parasına bebeğiyle birlikte bilmeden ölüme terketmişti.
Doktor omuzuna dokundu ve keşke 5 dakika daha erken arasaydınız bizi dedi. Eşinizi kurtarabilirdik
Sizde sevdiklerinize hediye almak için günleri kovalayanlardan veya belirli gün ve haftalar misali sevdiklerinizi hatırlayanlardansanız unutmayın ki dünya hayatı belirsiz bir süre ile yoğrulmuştur ve en güzeli sevdiğinize heran onu sevdiğinizi göstermeniz ve hatırlatmanızdır.
ahmet_hoca 15.02.2011
- biliyormusun dün çok güzel bir kazak gördüm keşke onu alsaydık dedi.
Adam iyice düşündü ve dört gün sorna sevgililer günü olduğu aklına geldi. Tamam canım alırız derken bu işi dört gün uzatıp sevgililer gününde karısına o kazağı almayı ve o zamana kadar karısını nasıl oyalayacağını düşünüyordu. Akşam eve geldi ve karısını onu kapıda karşıladı. Hani benim kazağım deyince adam ya hayatım işler çok yoğundu yarın hallederim hem nasılsa kazak bitecek değil ya dedi ve çeriye geçti. Bir günü kurtarmıştı ve önünde sadece üç gün daha vardı. Üç gn sonra hem karısının istediği kazağı alacaktı hemde sevgililer günü hediyesinden kurtulacaktı. Akıllı bir adamdı ve bir taşla iki kuş vuracağı için kendi kendiyle gurur duyuyordu.
Yine sabah erkenden kalktı ve karısıyla kahvaltı ettikten sonra kapıdan çıktı. Arkasına dönüp baktı ve eşinin ona el salladığını gördü. O da döndü el salladı ve bir günü daha kurtarmanın planlarını yapmaya başladı. Arabasına bindi işyerine geldi ve kazağı yine almamak için eşini aradı. Canım işlerim çok yoğun ve senin kazağı yarın alsam olurmu dedi. Karısı tabiki canım sen nasıl istersen diyerek cevap verdi ve adam bir zafer daha kazanmış olmanın verdiği gururla arkasına yaslandı. Çok zeki bir adamdı ve sevgililer gününe sadece bir gün kalmıştı. Bir taşla iki kuş vuracaktı.
İş yerinde işlerini bitirdi ve karısı anlamasın diye cep telefonunu sessize alıp parkalarda dolaştı. Vakit iyice geçipte mağazalar kapanınca arabasına bindi ve kendine yorgun adam süsü verip doğruca evine yöneldi. Eve gelip kapıyı çaldı ama karısı kapıyı duymuyordu. Tekrar tekrar çaldı ama ses yoktu. halbuki karısının onu kapıda güleryüzle karşılamasına ne kadarda alışmıştı. Hem nasılsa yarın sevgililer günüydü ve ona istediği kazağı alacaktı. Kapıyı defalarca çaldı ve yumrukladı ama kapıyı açan yoktu. Söylene söylene arabasına doğru gitti ve torpido gözünden anahtarını çıkarıp evin kapısı önüne geldi. Ama bugünü de kurtarmış olabilmek için cep telefonunu çıkardı ve eşine bir mesaj yazmayı düşündü. O anda gözü ekrandaki arama kayıtlarına takıldı. Sayısız cevapsız arama vardı ve heyecanla cevapsızlar listesine girince tüm aramaların eşi tarafından yapıldığını gördü. Kalbi delice çarparken titrek ellerle kapıyı açtı ve içeriye girdi. Harika bri sofra hazırlanmıştı ama eşi görünmüyordu. Odaları gezdi ve banyonun önüne gelince durdu. banyo kapısını yavaşça açınca eşinin küvetin kenarında uzandığını gördü. Ona doğru yönelince eşinin kafasınına rdındaki kanları farketti. hemen 112 acil servisi aradı ve gelen ekip eşini alıp hızlıca hastaneye kaldırdı.
Hastane koridorlarında aklında eşinin çok istediği kazak ve gözlerinde yaşlarla dolaşırken doktor yanına geldi ve maalesef eşinizi ve bebeğinizi kurtaramadık dedi. O anda dizlerinin kendisini taşıyamadığını anlayan adam yere yığıldı kaldı. Artık ondan kazak isteyen biri yoktu ve her hediyeyi bir güne saklamanın,her mutluluğa bir gün giydirmenin ne kadar yanlış olduğunu en acı şekilde anlamıştı. Eşi düşüpte kafasını çarpınca kocasını aramış ve yardım istemişti. Hayatta en çok sevdiğinden başkası en zor anında bile aklına gelmemişti ama kocası onu bir kazak parasına bebeğiyle birlikte bilmeden ölüme terketmişti.
Doktor omuzuna dokundu ve keşke 5 dakika daha erken arasaydınız bizi dedi. Eşinizi kurtarabilirdik
Sizde sevdiklerinize hediye almak için günleri kovalayanlardan veya belirli gün ve haftalar misali sevdiklerinizi hatırlayanlardansanız unutmayın ki dünya hayatı belirsiz bir süre ile yoğrulmuştur ve en güzeli sevdiğinize heran onu sevdiğinizi göstermeniz ve hatırlatmanızdır.
ahmet_hoca 15.02.2011