Engelliler Biz sitesinin bir tenha ucunda
Duruşun,bakışınla güler gülümser biriydin
Zümrüt saçların
delip geçen bakışlarınla
yakınlaşan uzaklık misali
gerçekten çok hayaliydin.
Büyümüş güzelleşmiştin
Sende bunun farkındaydın
Dalıp dalıp giderken uzaklara
sevimli şirin kız olmadığının
birşeyler gelmiş
çokşeyler gitmişti yaşamından.
Seni tanımak istedim
farklılığına
hayallerime yakınlığına bakarak
bulamayacaktım belki sende
aradığım güzellikleri
şaşırıp üzülecek
ağlayacaktım.
Değermiydi bunca çaba
seni tanımanın vereceği tada..
Anlamsızdın önce
söyleyeceğini bilmeyen
davranışlarını kestiremeyen
sessizce susan bir ruhtun
bir açık kapı
bir aralı pencere bırakmadın
girmem için düşsel fantazilerine.
Ugraştırdın beni
beni yordun
belki kısa bir an
belki uzunca bir zaman.
Ve birgün bozdun susma yeminini
anlattın birşeyler
durup durup yeniden anlattın
dürüsttün aynı zamanda
belkide ben olmasını istediğimden
böyle düşünüyorum.
Çok sonra farkettim gizemini
kuşandırıp çekiciliğini gizemine
davetsizce dalardın düşlerime
düşlerime umutlar salardın
sarılır düşlerimde ağlardın.
Utanıp içini çeker
içli içli aplardın.
Acırdım her seferinde
kırılan incinen duygularına
seni üzen ne varsa o an
düşman kesilirdim.
Bilmem nedendir?gizemli olduğunu düşünürdüm
Yanılmalarımdamıydı? gizemin
boşluğunda
doluluk olduğunu düşünmemdemiydi?
suskunluklarına aldanarak.
Katışıksız bir sevdanın ortasında
bir romanın orta sayfasında
bir şiirin son mısrasında
yakalamıştım hernasılsa gizemini.
Her çözülüşünde
ilginçliğin artıyor
kişiliğin berraklaşıyordu.
Hedefsiz bir ırmaktın
rotan başkalarında
uysalca akıp gidiyordun.
Bilmiyordun
Bilemiyordun
kime,nereye coşkunca aktığını.
Azıcık durulmaya kalksan
birileri taş atıyor
Durgunluğun
acıya üzüntüye boğuluyor.
Ağlıyordun.
Zaman zaman sevmeyi deniyordun
Beceriksiz değildin aşkta
fırsat vermiyorlardı.
Her sevgi sunuşunda
irkilip kaçıyorlardı.
Bogulmak istemiyorlardı
sevmelerinin inceliğinde
sevgisizliği haketmiyordun
yıkılışlarına
bırakılışlarına aldırmaksızın
cesurca
inadına
dimdik
ve birazcıkta
embesilce seviyordun.
Çok sadakatliydin
sonsuzdu aşka inancın
öylede saftın ki
kullanılmalarına ses edemedin
''bırakın yakamı'' da diyemedin
sevgi parazitlerine.
Sevilmek benimde hakkım
birazcık benide düşünün
beni anlayın diyemedin.
Çıkamadın çıkmazlarından
Çıkar yolun
bildik bir yaşam tarzın yoktu.
İhanetlere yataklık ettin.
Ağladıkça aldatıldın
Aldatıldıkça ağladın
gözyaşlarını bile sakladın
Karanlık odaları,tenha sokakları
gözyaşlarınla ıslattın.
Ellerini tutup
Bir damlacık sevgiyi akıtıp gözlerine
Dostça daldırıp parmaklarını saçlarına
''ağlama''
diyeninde olmadı.
Yıkılmıştı
Onurun
Gururun
Neyin varsa insan olmana vesile
yıkılmıştı.
Acılar ,yalnızlık ve sendin
Uçurum kenarlarında başbaşa kalan
boş gözlerle sevişirken boşlukla
kartalların kanat sesi
Rüzgarların ugultusuydu
Teselli olacağın dostların.
İnce bir kızdın
Sevgin çocuksuydu
çocuksuydu mutlulukların
Dokunsan kırılacak
antika bir vazo misali
öyle güzel ve paha biçilmezdin ki
Dokunaklı gelirdi bu yanın bana
düşündükçe
Ağlamak isterdim
Ağlamak istedikçe düşünürdüm.
İnceliğini koparıp
alıp yüreğimde yeşertmek isterdim
Dalgacı olduğonda bir yalandı.
Oynadığın
Sahte bir oyundu yaşamınla
Saklardın kendini
Korktuğundan
Yorulduğundan
Zavallılığından
gülmelerinin ardına saklanırdın.
Güçlü olduğunu kanıtlamak için
verirdin kendini gülmelere
verirdin sevmelere
Her çırpınışında
düşüverirdin
acılara hüzünlere.
Sende seni yaşamak istedim
Durmadan
Bıkmadan
Usanmadan
Açıp her kapını
Mutsuzluğunda mutluluk
Umutsuzluğunda umut
Aldatılmışlığında güven
olmak isterdim.
Buydu yasam
inancım böyleydi.
Dengesizliğim sevdi seni
Seninle buldu dengesini
Duygusal yanım farketti
Kabarıp duran yüreğini
Eski ben degildim ben
Bir başkasını
Birbaşka senaryoda oynuyordum
Avutuyordum kendimi
Bunca akıl putperesti içinde
Seni anlamam sana benzememdendi
Benzer acıları farklı çekmemdendi
Katlanamıyordum bunca yalanlara
Çığlık dolu ilişkilere
Katlanamıyordum senin gibi acılara
Sessizliğe yalnızlığa
ve
Ucunda ölümün hükümran olduğu
Uçurum kıyılarına.
Benden çok daha cesurdun
Daha yürekli
Ama bir okadarda
saftın.
Alabildiğine dürüst
Olabildiğine iyi niyetli
Hasret çiçeğiydin
Seven yüreklerde açan
Buram buram özlem
Sevda kokan bir çiçektin.
Koklamak vardı
koparmak yoktu
Yoktu artık unutmak
Unutmak yok olmaktı.
İlk benmiydim anlayan
Yada
Cesurca anlatan yanılgılarını
Benmiydim? ilk söyleyen
Yaşamının boşlugunu
Olurlarının,olmazlığını
Pervasızca hatırlatan benmiydim?
Büyük acılara dayanmışsın
dayanırsında
Ne getirip ne götüreceği bilinmez zamanın
Mutluluk belkide çok yakın
Bulursan sevgiyle seven birini
Geri çevirme sakın..
Anlamak ne zor seni
Seni anlamktan öte
Yaşamak gerek.
Çünkü sevgiydi bölüştüğün
AŞK içindi milyonca kez ölüşün
Seni anlayan
Sana
YA SAYGI DUYAR!!
YA SEVDALANIR!!
Sen
sevilmeye
dostluğa
nutluluğa
Güzel olan ne varsa yaşanacak
layıksın.
TÜM İNANCIM BUNDAN İBARET... VİLANJİK.
Duruşun,bakışınla güler gülümser biriydin
Zümrüt saçların
delip geçen bakışlarınla
yakınlaşan uzaklık misali
gerçekten çok hayaliydin.
Büyümüş güzelleşmiştin
Sende bunun farkındaydın
Dalıp dalıp giderken uzaklara
sevimli şirin kız olmadığının
birşeyler gelmiş
çokşeyler gitmişti yaşamından.
Seni tanımak istedim
farklılığına
hayallerime yakınlığına bakarak
bulamayacaktım belki sende
aradığım güzellikleri
şaşırıp üzülecek
ağlayacaktım.
Değermiydi bunca çaba
seni tanımanın vereceği tada..
Anlamsızdın önce
söyleyeceğini bilmeyen
davranışlarını kestiremeyen
sessizce susan bir ruhtun
bir açık kapı
bir aralı pencere bırakmadın
girmem için düşsel fantazilerine.
Ugraştırdın beni
beni yordun
belki kısa bir an
belki uzunca bir zaman.
Ve birgün bozdun susma yeminini
anlattın birşeyler
durup durup yeniden anlattın
dürüsttün aynı zamanda
belkide ben olmasını istediğimden
böyle düşünüyorum.
Çok sonra farkettim gizemini
kuşandırıp çekiciliğini gizemine
davetsizce dalardın düşlerime
düşlerime umutlar salardın
sarılır düşlerimde ağlardın.
Utanıp içini çeker
içli içli aplardın.
Acırdım her seferinde
kırılan incinen duygularına
seni üzen ne varsa o an
düşman kesilirdim.
Bilmem nedendir?gizemli olduğunu düşünürdüm
Yanılmalarımdamıydı? gizemin
boşluğunda
doluluk olduğunu düşünmemdemiydi?
suskunluklarına aldanarak.
Katışıksız bir sevdanın ortasında
bir romanın orta sayfasında
bir şiirin son mısrasında
yakalamıştım hernasılsa gizemini.
Her çözülüşünde
ilginçliğin artıyor
kişiliğin berraklaşıyordu.
Hedefsiz bir ırmaktın
rotan başkalarında
uysalca akıp gidiyordun.
Bilmiyordun
Bilemiyordun
kime,nereye coşkunca aktığını.
Azıcık durulmaya kalksan
birileri taş atıyor
Durgunluğun
acıya üzüntüye boğuluyor.
Ağlıyordun.
Zaman zaman sevmeyi deniyordun
Beceriksiz değildin aşkta
fırsat vermiyorlardı.
Her sevgi sunuşunda
irkilip kaçıyorlardı.
Bogulmak istemiyorlardı
sevmelerinin inceliğinde
sevgisizliği haketmiyordun
yıkılışlarına
bırakılışlarına aldırmaksızın
cesurca
inadına
dimdik
ve birazcıkta
embesilce seviyordun.
Çok sadakatliydin
sonsuzdu aşka inancın
öylede saftın ki
kullanılmalarına ses edemedin
''bırakın yakamı'' da diyemedin
sevgi parazitlerine.
Sevilmek benimde hakkım
birazcık benide düşünün
beni anlayın diyemedin.
Çıkamadın çıkmazlarından
Çıkar yolun
bildik bir yaşam tarzın yoktu.
İhanetlere yataklık ettin.
Ağladıkça aldatıldın
Aldatıldıkça ağladın
gözyaşlarını bile sakladın
Karanlık odaları,tenha sokakları
gözyaşlarınla ıslattın.
Ellerini tutup
Bir damlacık sevgiyi akıtıp gözlerine
Dostça daldırıp parmaklarını saçlarına
''ağlama''
diyeninde olmadı.
Yıkılmıştı
Onurun
Gururun
Neyin varsa insan olmana vesile
yıkılmıştı.
Acılar ,yalnızlık ve sendin
Uçurum kenarlarında başbaşa kalan
boş gözlerle sevişirken boşlukla
kartalların kanat sesi
Rüzgarların ugultusuydu
Teselli olacağın dostların.
İnce bir kızdın
Sevgin çocuksuydu
çocuksuydu mutlulukların
Dokunsan kırılacak
antika bir vazo misali
öyle güzel ve paha biçilmezdin ki
Dokunaklı gelirdi bu yanın bana
düşündükçe
Ağlamak isterdim
Ağlamak istedikçe düşünürdüm.
İnceliğini koparıp
alıp yüreğimde yeşertmek isterdim
Dalgacı olduğonda bir yalandı.
Oynadığın
Sahte bir oyundu yaşamınla
Saklardın kendini
Korktuğundan
Yorulduğundan
Zavallılığından
gülmelerinin ardına saklanırdın.
Güçlü olduğunu kanıtlamak için
verirdin kendini gülmelere
verirdin sevmelere
Her çırpınışında
düşüverirdin
acılara hüzünlere.
Sende seni yaşamak istedim
Durmadan
Bıkmadan
Usanmadan
Açıp her kapını
Mutsuzluğunda mutluluk
Umutsuzluğunda umut
Aldatılmışlığında güven
olmak isterdim.
Buydu yasam
inancım böyleydi.
Dengesizliğim sevdi seni
Seninle buldu dengesini
Duygusal yanım farketti
Kabarıp duran yüreğini
Eski ben degildim ben
Bir başkasını
Birbaşka senaryoda oynuyordum
Avutuyordum kendimi
Bunca akıl putperesti içinde
Seni anlamam sana benzememdendi
Benzer acıları farklı çekmemdendi
Katlanamıyordum bunca yalanlara
Çığlık dolu ilişkilere
Katlanamıyordum senin gibi acılara
Sessizliğe yalnızlığa
ve
Ucunda ölümün hükümran olduğu
Uçurum kıyılarına.
Benden çok daha cesurdun
Daha yürekli
Ama bir okadarda
saftın.
Alabildiğine dürüst
Olabildiğine iyi niyetli
Hasret çiçeğiydin
Seven yüreklerde açan
Buram buram özlem
Sevda kokan bir çiçektin.
Koklamak vardı
koparmak yoktu
Yoktu artık unutmak
Unutmak yok olmaktı.
İlk benmiydim anlayan
Yada
Cesurca anlatan yanılgılarını
Benmiydim? ilk söyleyen
Yaşamının boşlugunu
Olurlarının,olmazlığını
Pervasızca hatırlatan benmiydim?
Büyük acılara dayanmışsın
dayanırsında
Ne getirip ne götüreceği bilinmez zamanın
Mutluluk belkide çok yakın
Bulursan sevgiyle seven birini
Geri çevirme sakın..
Anlamak ne zor seni
Seni anlamktan öte
Yaşamak gerek.
Çünkü sevgiydi bölüştüğün
AŞK içindi milyonca kez ölüşün
Seni anlayan
Sana
YA SAYGI DUYAR!!
YA SEVDALANIR!!
Sen
sevilmeye
dostluğa
nutluluğa
Güzel olan ne varsa yaşanacak
layıksın.
TÜM İNANCIM BUNDAN İBARET... VİLANJİK.