Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Unutulmayacak Unutulası Anılar3!

mac72

Emektar Üye
Üyelik
17 Ocak 2009
Konular
60
Mesajlar
16,204
Reaksiyonlar
42
Tamam tamam birdaha yazmak konusunda kararsızım demeyeceğim.

Akşamlar bobbinin (harbi bobbi niye koymuşlar ki o itin adını anlamsız J Bence rintintini kıskandıracak kadar salak bi itti :) rintintin daha uygun olabilirdi )çok büyük bi iş yaptım edasıyla su içmeye inen keçi geyik ne varsa kovalamalarıyla ve tavla partileriyle geçiyordu. Kazananı hep belli olan .. Bobbi yatmak için barakaya alınınca mecburen alınıyordu bu sefer de sivrisinekler ve su içmeye ve hocanın koca bi çuval serpiştirdiği makarnaları yiyen keçilerin zamanı başlıyordu..(allahım o nasıl bi ses :) “Eşşeğin arpa yediği gibi kütür kütür yeme ” denir ya hani, keçilerde eşşeklerden aşağı kalmazdı )

Sabahları dinlenmiş olarak kalkan bi surat görmek imkansızdı ıssız adamızda.. Erkenden kalkılıyordu yapacak hiçbir iş olmayınca tabi haydi denize.. 3. Günün sabahı hoca asla vazgeçemediği kaştaki hastasına gitmek için akşamdan çağırdığı bota avukat teyzemide alarak binip gidince artık mecburen mutfak konusunda iş bölümü yapılmaya karar verildi. Denizden su çekmek ve bulaşıkları yıkamak erkeklerin yemek yapmak hazırlamak serviste bayanların işiydi artık..Neyseki bayanlar işe el koyunca adamakıllı bi kahvaltı yaptık 3. Günde..

Kahvaltı bitirildi denizden su çekildi bulaşıklar yıkandı hatta yanan o büyük ateşe yeniden bi çay suyu daha konuldu ki bi keyif çayı içebilsin herkes.. Büyük çam ağacımızın altında oturup sohbet etmek de keyifliydi aslında herkes birbirini daha iyi tanımaya başlamıştı . (Adanadan gelen amcanın kuzenimin eşinin iş arkadaşı olduğunu da o sohbette öğrendim:) ) sanki başka yapacak iş vardı da..

Artık adadaki herkes ıssız bi adaya düşerse alacağı üç şeyden birinin ne olduğunu biliyordu jeneratörden çıkışı sağlayacak 3’lü 6’lı varsa 9’ lu fiş almak :) telefon a nasıl alışmışız ki hiç sorma hele özel bi durum da varsa ..


Saat 11 e doğru gelen motor bizi daha da şaşırttı. Bana telefonla ulaşamayan babam sen kalk 150 km gel birde o yetmiyormuş gibi yarım saat te motorla gel :) Biraz kızmış olsamda babamı göndermenin hemen böyle durumlarda senaryolar üreten ablamın marifeti olduğunu öğrenince ablama fırça atmak için dayanılmaz bi istek duydum ama telefon olmayınca ancak içime atabildim:)Allahtan eniştem akşam yollamamış yoksa kafa 1500 yollara düşecekmiş babam..


Gerçi Finike Demre arasında öyle bi 26 km var ki adamı içmeden sarhoş edecek cinsten virajın birinden çıkıp birine giriyorsun yol bittiğinde kafan hafiften güzel oluyo başdönmesinden :)

Gelipte herşeyin yolunda olduğunu gören babamı şimdi nasıl karaya dönecem endişesi alıyor. Allahtan akşama bi tekne iskelede mangal yakıyor da onunla gidiyor babam :)
 
Gün içerisinde yine iskeleye yaklaşıp mangal yakan teknelerin biri sayesinde “oha lan” oluyoruz hepbirlikte :) denizden çıkıp duş alan bi teyzeyle göz göze geliyoruz teyze bana tanıdık geliyor ama “demrenin ıssız bi adasında hadi canım diyorum kendi kendime” benzetmişimdir diyorum ki Bi Kırıkkale geçiyor Teyze de aynı şekil beni benzettiğini düşünmüş ama ikimizde benzetmemişiz. (teyze desemde 45- 46 lı yaşlarda teyze :)) .
 
Teyze benim lise 2 . sınıfta gittiğim dershanenin sekreteri, Kırıkkalenin köklü ailelerinden birinin kızı ,aynı hastane odasında 3 ay kaldığımız ve çok sevdiğim babamlarında arkadaşı olan, kanserden kaybettiğimiz bi abimizin baldızı :) vee hemen hemen hergün Hyundai getz’iyle caddemizden geçen teyze..:) Adadaki arkadaşlardan bir tanesi “Ya kardeşim sen git yaa yanımızdan hatta sen karşı adaya git, ben kendime tanınmış diyorum derken adama bak yaa ıssız adada tanıyan çıkıyor ”diye espiri yapıyor. Ohooo daha bu neki diye bende tüm mütevaziliğimi takınıyorum :D
 
Gün içerisinde Adanalı aileden yoga konusunda birçok yeni şeyler öğreniyoruz.Rus olan eş çok ilginç 2 yerden belini kırmasına rağmen kalkıp yürümüş .Benide görünce epey bi tecrübesini paylaştı sağolsun. Yeniliklere epeyce bi açıktı çiğ balık yemekten kekik böceği yemekten çekirge yemeye kadar:)çekirgeye çevirge dese de :)..

Bobbie nin aile denize girmeye karar verince zorla bobbie de denize sokuldu. Bir köpeğin bu kadar korkacağını ilk defa orda gördüm.İskele olunca ve çıkamayınca annesinin tepesine tırmanmaya çalışıyordu. :) Denize girelim dendimi bobbie yi görene aşk olsun anın da arazi. Aile ancak gel bobbie keçilere bak deyince geliyordu salak..:D
 
Akşama doğru hoca ve avukat teyze elleri nevalelerle dolu geldiler tabiiki su da! :) ama bizi ençok sevindiren getirdikleri 6’lı elektrik fişiydi.. :D havanın kararması beklenip jeneratör çalıştırılır çalıştırılmaz herkes şarj sırasına girdi.. Jeneratör çalışırken kafayı olduğundan bi iki misline çıkartmış olsa da “ beklenen an gelecekse çekilen gürültü kutsaldır” deyip sevindirik olduk..:D
 
Üst Alt