Tamam tamam birdaha yazmak konusunda kararsızım demeyeceğim.
Akşamlar bobbinin (harbi bobbi niye koymuşlar ki o itin adını anlamsız J Bence rintintini kıskandıracak kadar salak bi itti rintintin daha uygun olabilirdi )çok büyük bi iş yaptım edasıyla su içmeye inen keçi geyik ne varsa kovalamalarıyla ve tavla partileriyle geçiyordu. Kazananı hep belli olan .. Bobbi yatmak için barakaya alınınca mecburen alınıyordu bu sefer de sivrisinekler ve su içmeye ve hocanın koca bi çuval serpiştirdiği makarnaları yiyen keçilerin zamanı başlıyordu..(allahım o nasıl bi ses “Eşşeğin arpa yediği gibi kütür kütür yeme ” denir ya hani, keçilerde eşşeklerden aşağı kalmazdı )
Sabahları dinlenmiş olarak kalkan bi surat görmek imkansızdı ıssız adamızda.. Erkenden kalkılıyordu yapacak hiçbir iş olmayınca tabi haydi denize.. 3. Günün sabahı hoca asla vazgeçemediği kaştaki hastasına gitmek için akşamdan çağırdığı bota avukat teyzemide alarak binip gidince artık mecburen mutfak konusunda iş bölümü yapılmaya karar verildi. Denizden su çekmek ve bulaşıkları yıkamak erkeklerin yemek yapmak hazırlamak serviste bayanların işiydi artık..Neyseki bayanlar işe el koyunca adamakıllı bi kahvaltı yaptık 3. Günde..
Kahvaltı bitirildi denizden su çekildi bulaşıklar yıkandı hatta yanan o büyük ateşe yeniden bi çay suyu daha konuldu ki bi keyif çayı içebilsin herkes.. Büyük çam ağacımızın altında oturup sohbet etmek de keyifliydi aslında herkes birbirini daha iyi tanımaya başlamıştı . (Adanadan gelen amcanın kuzenimin eşinin iş arkadaşı olduğunu da o sohbette öğrendim ) sanki başka yapacak iş vardı da..
Artık adadaki herkes ıssız bi adaya düşerse alacağı üç şeyden birinin ne olduğunu biliyordu jeneratörden çıkışı sağlayacak 3’lü 6’lı varsa 9’ lu fiş almak telefon a nasıl alışmışız ki hiç sorma hele özel bi durum da varsa ..
Saat 11 e doğru gelen motor bizi daha da şaşırttı. Bana telefonla ulaşamayan babam sen kalk 150 km gel birde o yetmiyormuş gibi yarım saat te motorla gel Biraz kızmış olsamda babamı göndermenin hemen böyle durumlarda senaryolar üreten ablamın marifeti olduğunu öğrenince ablama fırça atmak için dayanılmaz bi istek duydum ama telefon olmayınca ancak içime atabildimAllahtan eniştem akşam yollamamış yoksa kafa 1500 yollara düşecekmiş babam..
Gerçi Finike Demre arasında öyle bi 26 km var ki adamı içmeden sarhoş edecek cinsten virajın birinden çıkıp birine giriyorsun yol bittiğinde kafan hafiften güzel oluyo başdönmesinden
Gelipte herşeyin yolunda olduğunu gören babamı şimdi nasıl karaya dönecem endişesi alıyor. Allahtan akşama bi tekne iskelede mangal yakıyor da onunla gidiyor babam
Akşamlar bobbinin (harbi bobbi niye koymuşlar ki o itin adını anlamsız J Bence rintintini kıskandıracak kadar salak bi itti rintintin daha uygun olabilirdi )çok büyük bi iş yaptım edasıyla su içmeye inen keçi geyik ne varsa kovalamalarıyla ve tavla partileriyle geçiyordu. Kazananı hep belli olan .. Bobbi yatmak için barakaya alınınca mecburen alınıyordu bu sefer de sivrisinekler ve su içmeye ve hocanın koca bi çuval serpiştirdiği makarnaları yiyen keçilerin zamanı başlıyordu..(allahım o nasıl bi ses “Eşşeğin arpa yediği gibi kütür kütür yeme ” denir ya hani, keçilerde eşşeklerden aşağı kalmazdı )
Sabahları dinlenmiş olarak kalkan bi surat görmek imkansızdı ıssız adamızda.. Erkenden kalkılıyordu yapacak hiçbir iş olmayınca tabi haydi denize.. 3. Günün sabahı hoca asla vazgeçemediği kaştaki hastasına gitmek için akşamdan çağırdığı bota avukat teyzemide alarak binip gidince artık mecburen mutfak konusunda iş bölümü yapılmaya karar verildi. Denizden su çekmek ve bulaşıkları yıkamak erkeklerin yemek yapmak hazırlamak serviste bayanların işiydi artık..Neyseki bayanlar işe el koyunca adamakıllı bi kahvaltı yaptık 3. Günde..
Kahvaltı bitirildi denizden su çekildi bulaşıklar yıkandı hatta yanan o büyük ateşe yeniden bi çay suyu daha konuldu ki bi keyif çayı içebilsin herkes.. Büyük çam ağacımızın altında oturup sohbet etmek de keyifliydi aslında herkes birbirini daha iyi tanımaya başlamıştı . (Adanadan gelen amcanın kuzenimin eşinin iş arkadaşı olduğunu da o sohbette öğrendim ) sanki başka yapacak iş vardı da..
Artık adadaki herkes ıssız bi adaya düşerse alacağı üç şeyden birinin ne olduğunu biliyordu jeneratörden çıkışı sağlayacak 3’lü 6’lı varsa 9’ lu fiş almak telefon a nasıl alışmışız ki hiç sorma hele özel bi durum da varsa ..
Saat 11 e doğru gelen motor bizi daha da şaşırttı. Bana telefonla ulaşamayan babam sen kalk 150 km gel birde o yetmiyormuş gibi yarım saat te motorla gel Biraz kızmış olsamda babamı göndermenin hemen böyle durumlarda senaryolar üreten ablamın marifeti olduğunu öğrenince ablama fırça atmak için dayanılmaz bi istek duydum ama telefon olmayınca ancak içime atabildimAllahtan eniştem akşam yollamamış yoksa kafa 1500 yollara düşecekmiş babam..
Gerçi Finike Demre arasında öyle bi 26 km var ki adamı içmeden sarhoş edecek cinsten virajın birinden çıkıp birine giriyorsun yol bittiğinde kafan hafiften güzel oluyo başdönmesinden
Gelipte herşeyin yolunda olduğunu gören babamı şimdi nasıl karaya dönecem endişesi alıyor. Allahtan akşama bi tekne iskelede mangal yakıyor da onunla gidiyor babam