Askerlik için sağlık raporu almaya gittiğim sırada doktor benim dış görünüşüme göre karar verdi. Gelene geçene bağırıyor, azarlıyordu. Muayeneye girmem ve sağlıklı raporu almam 2 dakika sürdü. Rapora itiraz edebileceğimi bildiğim için hiçbir şey yapmadım ama doktoru dövüp, kafasını ciddi ciddi kırıp, zevk için kaburgalarını da kırmayı çok isterdim ama bir pislik için hapis yatmayı göze alamazdım.
Takip eden günlerde doktoru "cimere" şikayet ettim. aynı zamanda hasta dosyamı vermeleri için hastaneye bilgi edinme başvurusunda bulundum, üzerine de "tedavimin devam edebilmesi ve toplum güvenliği" için talep ettiğimi yazdım, burası önemli.
Hastane görevlileri başhekim sekreterlerinden hasta hakları birimine kadar bana istediğim raporları veremeyeceklerini söylediler ama 15 gün içerisinde evime bir rapor gönderilmedi (15 gün içinde yazılı olarak cevaplamaları gerek).
Daha sonra cimer'den başhekimliğin yataklı hasta tedavi kurumları yönetmeliğindeki görevini yerine getirmeyerek hastaların mağdur olmasına sebep olduğunu şikayet ettim.
15 gün dolunca, sekreterlerin akıl fukarası olduklarını bildiğim ve mahkemeye gitmek istemediğim için (avukat tutacak param yok ve rer yemekten korkuyorum) ilgili mevzuatı (anayasa, yasalar, uluslar arası sözleşmeler ve yönetmeliklerden doğan haklarımı) yazıp tekrar dilekçe verdim fakat cimer'den doktor hakkında yaptığım dilekçenin cevaplandıktan sonra egm'ye gönderildiğini gördüm. Yani doktor hakkında hissettiklerimi yazdığım için ya soruşturma başlatılmasını istiyor ya da göz dağı veriyorlardı. (Aslında beyinsiz oldukları için hiçbir işe vakıf olmamaları sebebiyle yaptıklarını düşünüyorum).
Gelinen aşamada
1) dosyamı bana aptal oldukları ve kanunları bilmedikleri için vermediklerini
2) doktorun başhekimlikçe korunması sebebiyle bana dosyamı vermemeye çalıştıklarını
3) doktorun o kadar da arkası olmada dahi, doktor hakkındaki şikayetimde onu çok feci bir şekilde dövebileceğimi ama bunu yapmadığımı yazmam sebebiyle bana gıcıklık yaptıklarını düşünüyorum.
Bu üç ihtimalden en kuvvetli olanı birincisi.
Hal böyleyken şahıslara tck 257'den vazifeyi ihmal ve görevi kötüye kullanmaktan şikayetçi olup, doktor tarafından maruz bırakıldığım durum akabinde rahatsızlanıp mağdur edildiğim (dilekçemi hatırladınız mı?) ve raporlarımı vermemeleri sebebiyle diğer hastanede tedavimin gecikmesi sebebiyle sağlık bakanlığından tazminat isteyip cezanın ilgililere rücu etmesini sağlayıp üzerine bir de belgelerimi vermemelerinin ve zamanında (hem de 2 defa) cevap yazmamaları sebebiyle idari ceza almalarını sağlamalı mıyım?
Hastaneye gitmek istemiyorum çünkü tek gideceğim için yalan şahitlik yapıp bana iftira atabilirler ve hiçbir karşılık veremeyeceğim için mağdur edilirim.
Anlayışlı insanlara benzemeleri dolayısıyla hastaneye gidip görüşme talep etmeli miyim (başhekimliğin kapısı hukuksuz bir şekilde kapalı ve hasta mahremiyetine halel getirdiği için kaldırılması gerekiyor, kapıda bekletiliyorsunuz ve dediğim iftira olayı bu aşamada gerçekleşebilir) yoksa onlara bir kötülüp yapıp hak ettiklerini buldurmalı mıyıım? Bana kasıtlı olarak kötülük yaptıklarına inanmıyorum ama şüphelenmiyor değilim.