Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Bahçelievler Necip Fazıl Kısakürek Lisesi'nde 'Engelliyse okula gitmesin kardeşim'

Capricorn

Aktif Üye
Üyelik
11 Haz 2007
Konular
75
Mesajlar
3,411
Reaksiyonlar
12
  • 'Engelliyse okula gitmesin kardeşim'
    766B0DDD7B865845A99038B7b.jpg


    Nermin Şimşek, Kocasinan Lisesi'nde okuyan engelli kızı Aysel'i, ulaşım problemi yüzünden NFK Lisesine kaydettirmek istedi. Müdür Abdülkadir Korkmaz, "Kızın engelliyse okumasın" diyerek anneyi okuldan kovdu.

    ***
    Engel zihniyette
    Yürüyemeyen kızını evinin yakınındaki Necip Fazıl Kısakürek Lisesi'ne kaydettirmek istedi. Ancak okul müdürü, öğrenci 'engelli' diye kaydını yapmadı. Annesine de 'Kızın engelliyse okumasın' dedi.

    İstanbul Bahçelievler'de yaşayan Nermin Şimşek, geçirdiği romotizmal bir hastalık nedeniyle yürüyemez hale gelen kızı Aysel'i (15) tüm olumsuz şartlara rağmen okutmak istedi. Anne Şimşek, ortaokulu takdirname ile bitiren kızını, ulaşım problemleri nedeniyle evinin yakınında bulunan Necip Fazıl Kısakürek Lisesi'ne yazdırmak için girişimde bulundu.

    Müdür hakkında şikayetçi oldu
    Okul Müdürü Abdülkadir Korkmaz ile görüşen Şimşek iddiaya göre, müdürün tepkisi karşısında şok oldu. Çünkü Korkmaz, Aysel'in engelli olmasını gerekçe göstererek kaydını yapmadı. Bununla da yetinmeyen Korkmaz, sert bir üslupla "Kızın engelli ise okumasın" dedi. Bunun üzerine kızı Aysel'i yanına alan Nermin Şimşek, soluğu Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nda aldı. Anne Şimşek'in şikayetçi olduğu okul müdürü Korkmaz ise suçlamaları reddederek "Ben kimse için okumasın demedim" diyerek kendisini savundu.

    Gökay USANMAZ Kaynak
Evet arkadaşlar ben bu haberi duyduktan sonra gerçekten çok üzüldüm ve birşeyler yapmak istedim. Küçük Aysel'in yalnız olmadığını bu okul yönetimine göstermemiz gerek. Bu haber kamuoyu tarafından unutulacak belki ama ufak bir araştırma yapıp bu bahsi geçen Necip Fazıl Kısakürek Lisesi'nin yönetimine ulaşabileceğimiz ve tepkimizi gösterebileceğimiz Tel. no'ları ve Okula E-posta yollayabileceğimiz adresler buldum.
Duyarlı olup bu konuyla ilgili tepkilerimizi ve duygularımızı Okul yönetimine gösterelim.

Tel: 0(212) 551.22.64
Faks: 0(212) 551.99.44

Okulun sitesinii ziyaret edip e-postalarla da Küçük Aysel'e destek çıkabilirsiniz: Necip Fazıl Kısakürek Lisesi İletişim

Konuyla ilgili tepkinizi göstermek için:
İSTANBUL İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ
e-mail: istanbulmem@meb.gov.tr
web: http://istanbul.meb.gov.tr

www.engelliler.biz ailesi olarak nasılda biz olabileceğimizi herkese gösterelim
 
Türkiye'den manzaralar....
Sanırsınız halkın okulu müdürün özel ofisi... :roll: :roll:
 
o mudure oyle bi ceza vermelerini dilerdimkiii
okul egitim hakkina bidaa engel olmaya kalkmasin
ne gezer burasi turkiye...
 
Buhaberi okuduğumda kendimi hatırladım çünkü aynı olay benimde başıma geldi liseye benide almak istemediler kayıdım oldu okul başladı ilk günü müdür anneme bu çoçuğu engelliler okuluna götür demiş vr üzmüş.Fakat arkadaşlarım beni bırakmadı çok şükür ve birlik olup müdürün düşüncelerini cürüttük haksız olduğunu anlattık.Liseyi bitirdim ve hergün müdür beni gülerek karşıladı.Hala  gördüğünde hatırımı soruyor.Bunu anlatmam asla yenilmemeliyiz.Eğer biz orta okulu normal okulda bitirdiysek liseyide bitirebiliriz ve ben bitirdim şu anda üniversite okuyorum.Duyduğuma göre o kardeşim umutsuzluğa kapılıp üzülmüş. Ben hiç üzülmedim biliyordum başaracağımı o da azmi elinden bırakmasın.Öyle düşüncesiz insanlar müdür oluyorsa bizden neler olur  kimbilir.
 
engelliye engel, çengel

müdür sözünü inkar ediyor.kayıt yapmama nedeni nedir. savcılık ne yapmış milli eğitim müdürü ne yapmış bunları bilmek lazım.genç yaşlarda romatizma tedavi edilebiliyor.çocuk hangi ilaçları kullanıyor .bunları yazarsanız daha etkili olabiliriz.
 
Bana bu haber çarpıtılmış geldi.Medyanın abartması,bir eğitimci o şekilde bir cümle kurmaz ,ben bu haberin gerçekliğine inanmıyorum.Müdürün öyle bir ifade kullandığını biz bizzat duyduk mu,gördük mü,söylerken yanında mıydık?Bu haberi beyan eden nasıl biri,güvenilir mi?Boş yere sui zanda bulunmak istemiyorum.Şu annenin kızı tutuş pozisyonuna bakın,beli açılmış,karga tulumba bir yere yetiştiriyormuş gibi.Bir anne çocuğunu hiç böyle tutar mı ya,ne kadar sırıtıyor.Olayı iyice dramatize etmeye bayılıyorlar bunlar.Müdür'ün ağzından böyle ifadeler çıkmış mı,önce haberi saih mi diye araştırıp öğrenip öyle tepki vermeli.Evet öyle dedi ise hep birlikte kınayalım.
 
Arkadaşlar bu konunun abartıldığını sanmıyorum.Malesef bu tür düşünceler hala var.Bende bir işyerine iş görüşmesine gittiğimde bu tür bi tavırla karşılaşmıştım işe alındığım halde tüm evraklarımı geri isteyip işi kabul etmediğimi belirtip arkama bile bakmadan çıktım.Bu geri düşünceli insanlar hala var.Ve ne yazık ki bu tür bir görevde barındırılıyorlar.Acı ama gerçek....
 
Bu haber doğru yanlış yada çarpıtılmış onu bilmiyorum ama o kızın kucakta taşınması çok zoruma gidiyor.

Ya gazete olayı trajik hale getirmek için, anneye çocuğu kucağına al öyle çekelim dedi yada gerçekten bir tekerlekki sandalyesi yok.

İstanbul gibi bi yerde tekerlekli sandalye temin etmek çok zor olmasa gerek.
 
Sabah zapping yaparken anne ve kızı Özel bi tv kanalının kadın programında görünce dikkatimi çekti , yaklaşık bi yarım saat izledim.

Konuşuldu , yorumlar yapıldı, İl Milli Eğitim Müdürü programa bağlandı vs vs

-kesinlikle böyle bişey olamaz , en kısa zamanda çözeceğiz yanıma uğrasın anne ve kızı dedi müdür..

Sonra ne oldu? Hiç bişey :)
 
tıpkı sığınacak bi yer ararken müracaat ettiğim bi yetkilinin bana söylediği söz gibi:
-ama müdür bey ben sakatım oraya nasıl çıkarım çok merdivenli
-sakatsan o senin sorunun.
-müdür bey beni bu kuruma alın kendime yer buluncaya kadar yardım edin bana.
-hadi sen o merdivenleri çıkarken düşsen millertin başına bela olursun artık.uğraş işin yoksa.
 
Valla ben defalarca e-mail attım okulun adresine ama hiç bir cevap gelmedi, demek ki var bişeyler.
 
Necip Fazıl Kısakürek Lisesi

http://www.gazete365.com/index.php?sayfa=haberigoster&id=1280
Necip Fazıl Kısakürek Lisesi’ne geldiği günden bu yana 7 yıldır okulun çevresini ve çehresini değiştiren Müdür Abdulkadir Korkmaz eğitimde de önemli hizmetler verdi. Okulu Bahçelievler’de ilk üçün içine soktu. Yılın eğitimcisi seçilen Korkmaz’ın başarılı bir eğitimci olduğunu dile getiren Bahçelievler Kaymakamı Şevket Cinbir, Müdür Korkmaz’ın karalanmaya çalışıldığını fakat, bu karalama kampanyasını yürütenlerin emellerine ulaşamadıklarını anlattı.
Bahçelievler Kaymakamı Şevket Cinbir gazete ve televizyonlarda haber konusu olan 15 yaşındaki Aysel hakkında gazetemize önemli açıklamalarda bulundu. Söz konusu olayda yanlış anlamaların olduğuna işaret eden Cinbir, “Aysel kızımızın, ailesi tarafından ilk önce Kocasinan Lisesi’ne kaydı yaptırılmış. Romatizmal hastalık nedeniyle yürüme güçlüğü çeken bir öğrenci. Zaten ailesinin yaşadığı ev de Kocasinan Lisesi’ne yakın. Annesi de kendilerine ait bir kırtasiye dükkânında çalışıyor. Yenibosna’da oturan bir amcası var. Üniversite son sınıfta okuyor. Amcası, ‘çocukla ben ilgileneceğim’ diyor. Yenibosna’daki Necip Fazıl Kısakürek Lisesi’ne kaydettirmek istiyorlar” dedi.

Olayın şahitlerini dinledik

Cinbir olayın devamını şöyle anlatıyor: “Kocasinan Lisesi’nden kaydı alıp, Necip Fazıl Kısakürek Lisesi’ne gidiyorlar. Okul da adres istiyor. Sonra adres değişikliği yapıyorlar. Necip Fazıl Kısakürek Lisesi’nde velisi olacak olan amca, aynı zamanda Kocasinan Lisesi’nde de velisi. Kocasinan Lisesi’ne kayıt yaptırılırken amcanın adresi Kocasinan Lisesi kayıt alanında. Sonra amca, adresini değiştiriyor. Ve çocuğu Necip Fazıl Kısakürek Lisesi’ne kaydettirmek istiyor. Evraklarını tamamlıyor. Müdür kayıt yapmayınca Milli Eğitim Müdürlüğü’ne gidiyor. Şube Müdürü okula “Bu öğrenciyi alın” diye yazı yazıyor. O arada Kocasinan Lisesi Müdürü, Necip Fazıl Kısakürek Lisesi müdürünü arıyor. İyi niyetle “Kaydını yapmadığın çocuk sana bir daha gelirse, kaydını yapma. Onu bana yönlendirin. Özürlülerin okuyabileceği okul buldum. Onları oraya yönlendirelim.” diyor. Necip Fazıl Kısakürek Lisesi Müdürü de aileyi o şekilde yönlendiriyor. Şahitleri var” diye konuştu.

Aile çocuğu istismar ediyor

Ailenin çocuğu istismar ettiğini belirten Cinbir, “Çocuğun annesiyle görüştüm ve rica ettim, “Bu çocuğu istismar etmeyin. Bu çocuk bizim çocuğumuzdur. Bu çocuğun bütün sıkıntılarını çözeceğiz. Bu çocuğu kullanma. Televizyon kanallarında gezdirip, ruhunu örseleme.” dedim. Tamam, dedi ve gitti. Tespitimi söylüyorum; ailenin kendi penceresinden baktığınız zaman, ailenin işleri bozulmuş, Bağ-Kur borçlusu. Çocuğun kullanacağı ilaçları alabilecek durumda değil. Onun için de toplumdan da yardım bekleyen bir aile. Böyle bir gündemle de yardım almaya çalışıyor. Ancak, o ailenin sıkıntısını, çocuğun ilaçlarını bizim karşılayabileceğini, 19 Eylül günü programa çıkmadan önce söyledik. Yine karşılayacağız. Programa çıkıp, çıkmaması önemli değil. Bizim vatandaşımız, bizim çocuğumuz, yine sıkıntılarını gidereceğiz.
Necip Fazıl Kısakürek Lisesi Müdürü, bu çocuğu okula kaydetmeme sebebi, çocuğun engelli olması değil. Necip Fazıl Kısakürek Lisesi’nde şu anda altı tana çocuğumuz eğitimlerine devam ediyor. Zaten okul müdürümüzde bu yaklaşımda bir arkadaş değil. Gayet ince, şair ruhlu bir arkadaş. Onun da bir engelli çocuk karşında duyarsız kalacağını sanmıyorum. Çocuğu daha da iyiye yönlendirme çabası olmuştur. Aileye de düşen öğretmenlerimizin, müdürlerimizin yönlendirmelerine çocuğunun geleceği için saygı göstermeleri. Olayın özeti ve gerçeği budur” ifadelerini kullandı.

İdari soruşturma tamamlandı
İdari soruşturmanın tamamlandığını ifade eden Kaymakam Cinbir, “Bu inceleme ve soruşturmayı bir şube müdürü bir de okul müdürü görevlendirerek yaptık. Necip Fazıl Kısakürek Lisesi okul müdürümüzün ve şube müdürünün yazılı emrini uygulamama gibi bir niyeti yok. Kocasinan Lisesi Müdürü arayıp, kendilerine yönlendirmelerini istediği için, tekrar Kocasinan Lisesi’ne yönlendirmiş. Ve o emri uygulamadığı görünüyor. Bu da bir ihtarı gerektiriyor. Okul müdürümüzün geçmiş başarılı çalışmaları, sicili pırıl pırıl. Dolayısıyla okul müdürümüzün sadece daha dikkatli olması konusunda uyarılması yoluna gidildi. Uyarı cezası verilmedi. Okul müdürü herhangi bir ceza almadı. İl Milli Eğitim Müdürü, “Eğer sizin dediğiniz gibi bir davranış biçiminde bulunulmuşsa, öyle bir okul müdürüyle biz çalışamayız.” dedi. Doğru söylüyor. Basına yansıtılmaya çalışıldığı gibi bir hadise olmuş olsaydı, tabiî ki öyle bir müdürün, okulda müdürlüğüne devam etmesi, İl Milli Eğitim Müdürünün de ifade ettiği gibi doğru değil. Ama bütün bunlar olduysa, iddialar doğruysa. Biz de bütün bunların doğru olmadığını yapmış olduğumuz incelemede ortaya koyduk. Burada sadece bir gündem oluşturulmuştur. Okul müdürümüz bu olayda dikkatli davranmamıştır. Daha doğrusu uyanık davranmamıştır” dedi.

Cinbir şöyle devam etti: “Televizyon kanallarındaki görüntülere bakarsanız, bu çocuk oradan oraya taşınıyor, poz verdiriliyor. Burada bu çocuğun istismarı söz konusundur. Onu, okul müdürü görememiştir. Görememesi de okul müdürün cezalandırılmasını gerektirmemektedir. Ekstradan bir uyanıklık gösterip, perde arkasını hissedememiştir. Olayda saf davranmıştır. Karşıda cin gibi bir aile var. Kamuoyunun aslında bilmesi gereken en önemli şey, Necip Fazıl Kısakürek Okul Müdürünün engelliye bir öğrenciye, engelli olduğu için kötü muamelesi söz konusu değildir. Bu da bizim yaptığımız inceleme sonucu ortaya çıkmıştır. İki okul müdürü arasındaki telefon görüşmeleriyle hadise karışmıştır. Okul müdürümüzün arkasındayız. Ailenin iyi niyeti şuradan da şüphe doğuruyor. Kendilerine Necip Fazıl Kısakürek Lisesine almak istememize rağmen, aile vermedi. Çünkü aile Kocasinan Lisesi’ne yakın bir yerde oturuyor. Çocuk şu anda Kocasinan Lisesi’nde okuyor. Hani Yenibosna’da oturacaktı, hani orada okuyacaktı. Dolayısıyla burada okul müdürümüzün böyle bir nakle şüphe ile bakması normaldir. “Niye buraya getirmek istiyorsun” demek durumunda. Çocuğun şu anda Kocasinan Lisesi’nde okuyor olması ailenin aslında Necip Fazıl Kısakürek Lisesi’ne nakledecek bir mazereti olmadığını ortaya koyuyor. Şu anda Kocasinan Lisesi’nde okumakta, aile de bundan memnun. Çocuğun şu anda Kocasinan Lisesi’nde eğitim, öğretime devam ediyor olması zaten okul müdürünü haklı çıkarıyor”

..........................................

Necip Fazıl Kısakürek Lisesi Müdürü Abdulkadir Korkmaz:

‘Haberler doğru değil’

Bahçelievler, Güngören, Bakırköy ve Bağcılar bölgelerinde 2007 Yılının En İyi Eğitim Kurumu seçilen Necip Fazıl Kısakürek Lisesi Müdürü Abdulkadir Korkmaz, “Basında çıkan haberin gerçekle hiçbir ilgisi yok” dedi ve gerçekleri gazetemize anlattı.

Bahçelievler, Güngören, Bakırköy ve Bağcılar bölgelerinde 2007 Yılının En İyi Eğitim Kurumu seçilen Necip Fazıl Kısakürek Lisesi Müdürü Abdulkadir Korkmaz, göreve geldiği günden bugüne okulun fiziki yapısı ve çevresini değiştirdi. Eğitimdeki başarısının yanı sıra spor ve kültürel başarılara da imza atan Korkmaz, liseyi Bahçelievler’in en başarılı okullarından biri haline getirdi.
Necip Fazıl Kısakürek Lisesi Müdürü Abdulkadir Korkmaz hakkında çıkan iddialarla ilgili Gazetemize açıklamalarda bulundu ve iddiaların asılsız olduğun belirtti.
Korkmaz, “Ulusal basında engelli öğrenciyi okula engelli olması sebebiyle kayıt etmediğimiz şeklinde çıkan haberler asılsız ve gerçeğe aykırı haberlerdir. Şöyle ki, söz konusu öğrenci Kocasinan Lisesi’ne kayıtlı bir öğrenci iken, o okuldan tasdikname ile okulumuza kayıt olmak için müracaat etmiş, müracaat yapan kişi amcası olduğunu beyan etmiştir. Amcası olduğunu söyleyen kişiye kayıt evraklarını hazırlaması, kaydının ondan sonra gerçekleşebileceğini, öğrencinin esas anne ve babasının Şirinevler bölgesinde oturduğu için bizim kayıt alanımıza girmediği anlatılmıştır. Amcası olduğunu beyan eden kişi eski okuluna ilgili okulun müdürü özürlü öğrenciler ile ilgili okul konusunda yardımcı olacağını kayda gelen kişiyi ona yönlendirmemizi gerektiğini söyledi. Biz de ilgili kişiyi eski okuluna bu bilgileri aktararak yönlendirdik. Kaydını da yapacağı görüşmeden sonra beyan ettik. Ayrıca öğrencinin özrü ile alakalı hiçbir husus kayıt için ilgili veliye engel olarak çıkarılmamıştır. Kaldı ki okulumuzda sürekli kucakta taşınan, ama, görmeyen, yürüyemeyen ve buna benzer özellikte öğrenciler mevcuttur. Hiçbirisine de bu özelliklerinden dolayı olumsuz bir yaklaşım sergilememişizdir. Basında çıkan olaylar gerçeği yansıtmamaktadır” diye konuştu.
 
arkadaşlar ben bu okulu ve müdürü gördüm. müdür okulu gerçekten mükemmel hale getirmiş. özel okullarda olabilecek bir konforu her türlü bürokratik engeli aşıp bizzat kendi gayretiyle halletmiş.
sınıfları, kapıları, donanımı bir görseniz diğer okullardan gerçekten çok farklı.
tüm bunları velilerden 1 kuruş bile para almadan yapmış.

şahsen buraya konu olan olayın gerçekleşme şansını zayıf görüyorum.
pek fazla araştırmadan yargısız infaz da yapmayalım, derim.
 
Bu cümleye o kadar sinirlendim ki. Orman kanunlarını uygulamak geldi içimden. Kıracaksın ayağını o müdürün. Ondan sonra müdürlük yap diyeceksin. Kendi işini bile yapamayacaktır. Diyeceksin ona ayağın yoksa müdürlük yapma. Girt evinde otur. O zaman o kızın ne çektiğini anlayacak cahil adam.
 
ya arkadaşlar inanmayın böyle haberlere

bende necip fazılda okuyorum olayıda gördüm müdürümüz kesinlikle öyle bir şey demedi o anne kız yalan söylüyo o adam okul bitik haldeyken o okulu yeniden kurdu o lise şimdi kalite bakımından çok iyi bi lise haline geldi eski ve yeni halini görseniz şaşırırsınız müdürümüz çok iyi fedakar bir müdürdür lütfen kulaktan dolma haberlere inanmayın ben o ana kızı bizim dersanenin karşısındaki kırtasiyede gördüm orayı işletiyorlarmış kadın o kadar cazgır ki inanamazsınız lütfen müdürümüz hakkında olayı bilmeden böyle ithamlarda bulunmayınız o bence en iyi müdürlerden biri
 
Bu lisede 2016-2019 arası okudum eğer okulda müdür yardımcısı arkamda durmasaydı atılacaktım haber doğru olabilir. Hatta nöbet geçirdim (ruhsal bir problemim yok) diye başka bir müdür yardımcısı ambulansla zorla akıl hastanesine yollamıştı 2 gün sonra çıkarabildi annem. Sırf müslüman olmadığım için en iyi dersim olan din dersinden kanaat notuyla 49.5'da kaldığımı biliyorum.

Yine de atılmadan en uzun süre gittiğim okul (3 sene). En anlayışlı hocalarımla burda tanıştım. Şu anda meslek lisesi olmasına rağmen eğitimi de çoğu anadolu lisesinden kaliteli.

Kurgu diyenleri ya engelli değil (engelli olmayıp yok bir bacağım diğerinden kısa yok psikolojim iyi değil diye rapor alanlar var) ya engeli eğitimde sıkıntı yaratmayacak kadar hafif.
 
Sevgili dostlar, medya ve sosyal platformlar ne yazık ki yalan üretim merkezi gibi çalışıyorlar. Her bir müessese/kurum kendi menfaatine uygun bir şekilde haberi yayınlıyorlar. Aynı haber için kimisi ak derken, kimisi de bakıyorsunuz ki kara demiş. Dolayısıyla okuduğumuz her habere doğru haber gözüyle yaklaşmamak gerekir. Bu haber de doğru olabilir ama olmayabilir de. Provokasyona açık bir haber mahiyetindedir bu tür haberler. Müdür ile anne bir konuda tartışmış, akabinde de anne bu palavrayı atarak müdürü şikayet etmiş de olabilir. Selametle..
 
Haberin doğruluğu hakkında net bir bilgim yok. Fakat keşke bu tarz olaylar bir haber ile sınırlı olsa. Hayatın her alanında, her ne kadar çözülmüş gibi dursa da, buna benzer bir çok soruna şahit oldum. İnsan vücudunda herhangi bir uzuvda problem olması eğitim, iş vb. alanlarda imkanların kısıtlanmasının gerekçesi olamaz.
 
Üst Alt