Kimimiz sonradan kimimizse doğduğumuz anda hayata engelli olarak merhaba diyoruz. Ve asıl sorun o veya bu şekilde engelli olarak yaşamımızı bir şekilde idame ettirmek zorundayız. Bana göre asıl önemli olan bu engellilik kavramını özel hayatımıza yansıtmadan yaşamımızı sürdürebilmemiz. Bunu başaramayanlar kendilerini içinde yaşadıkları sosyal ve kültürel ortamdan soyutlayarak, kendi kabuklarına çekilerek, içe dönük bir hayat sürdürüyorlar. Tabiri caizse kendilerini görünmez bir içsel hapishaneye hapsediyorlar ve acı olan, çoğu yaşamlarının sonuna dek bu hapishanenin varlığının bile farkında olmadan yaşayıp gidiyorlar.
Siz nasıl bir hayat sürdürmek istersiniz? Bu görünmeyen kabuğu kırıp toplumun içine karışarak ve kendinizle barışık bir şekilde yaşamak mı, yoksa kendinizi o hapishaneye kapatıp ömrünüzün sonuna dek orda kapalı kalmak mı?
Unutmayın o hapishaneye kendinizi hapseden de sizsiniz, o hapishaneden sizi çıkaracak kilidin anahtarıda siz de. O halde hep beraber o anahtarı o kilide sokup kendimizi o hapishaneden kurtaralım.
Siz nasıl bir hayat sürdürmek istersiniz? Bu görünmeyen kabuğu kırıp toplumun içine karışarak ve kendinizle barışık bir şekilde yaşamak mı, yoksa kendinizi o hapishaneye kapatıp ömrünüzün sonuna dek orda kapalı kalmak mı?
Unutmayın o hapishaneye kendinizi hapseden de sizsiniz, o hapishaneden sizi çıkaracak kilidin anahtarıda siz de. O halde hep beraber o anahtarı o kilide sokup kendimizi o hapishaneden kurtaralım.