Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Engelli üniversite: İstanbul Aydın Üniversitesi

yalnizbiropera

Yeni Üye
Üyelik
16 Haz 2005
Konular
13
Mesajlar
32
Reaksiyonlar
0
Özürleri kabahatlerinden büyük, üstelik üniversite. buyrun bakalım:)

Engellilere ayrımcılık ÖSS kılavuzuna girdi

İstanbul Aydın Üniversitesi, ÖSYS kılavuzuna giren bilgi yazısında "Özürlü öğrencilere eğitim-öğretim verecek olanağımız olmadığından, özürlü öğrencilerin tercih etmemesi gerekir" dedi. Engelli dernekleri suç duyurusunda bulundu

Asım GÜNEŞ
07/09/2009 03:03
Radikal İnternet

İSTANBUL Aydın Üniversitesi’nin, 2009 ÖSYM Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu’nda, özürlü öğrencilere eğitim veremeyeceklerini belirtmesi, engelli derneklerinin tepkisini çekti. Dört dernek, Aydın Üniversitesi, YÖK ve ÖSYM yetkilileri hakkında, özürlülere yönelik ayrımcılık yapmak suçundan savcılığa şikayette bulundu.
Aydın Üniversitesi öğretim görevlilerinden Haldun Domaç ise, özürlülerle ilgili ibarenin yanlışlık sonucu yazıldığını belirterek ifadenin bir sonraki kılavuzda yer almamasını istediklerini belirtti.

2009 ÖSS KILAVUZUNDA YERALDI
2009 ÖSS sınavıyla ilgili YÖK tarafından yayımlanan, ÖSYS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu’nun, Yükseköğretim Programlarının Koşul ve Açıklamaları bölümünde, Aydın Üniversitesi’nin koşullarının yer aldığı 52’nci maddenin en sonunda "Özürlü öğrencilere eğitim-öğretim verecek olanağımız olmadığından, özürlü öğrencilerin tercih etmemesi gerekir" ifadesi yer aldı.

DERNEKLER TEPKİ GÖSTERDİ
Bu yazı engelli derneklerini ayağa kaldırdı. Görme Özürlüler Derneği, Toplumsal Haklar ve Araştırmalar Derneği, Türkiye Kas Hastalıkları Derneği ve Türkiye Sakatlar Derneği, TCK’nın ayrımcılıkla ilgili 122’nci maddesine muhalefetten dolayı savcılığa suç duyurusunda bulundular. Savcılığın davayı kabul etmesi halinde, aralarında YÖK Başkanı Prof.Dr. Yusuf Ziya Özcan, ÖSYM Başkanı Prof.Dr. Ünal Yarımağan ve İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Mustafa Aydın’ın da aralarında bulunduğu görevliler, 6 aydan 1 yıla kadar hapis istemiyle yargılanacaklar.
Türkiye Sakatlar Derneği Genel Müdürü Ergün İşeri "Türk Ceza Kanununda, ayrımcılık yapılamayacağı net olarak belirtiliyor. ÖSYS kılavuzuna böyle bir şey yazdırmak açıkça ’ayrımcılık’ yapmaktır. Bu bir suç ve bizde hukuki olarak gereğinin yapılmasını istiyoruz. Kabul edilebilecek bir şey değil. Sınava giren engelli öğrenciler seçimlerini buna göre yaptılar. Bundan sonra düzeltilse de insanlar mağdur oldu" dedi.

AYDIN ÜNİVERSİTESİ: YANLIŞLIK SONUCU YAZILDI
Aydın Üniversitesi öğretim görevlilerinden Haldun Domaç ise, özürlülerle ilgili ibarenin yanlışlık sonucu yazıldığını belirterek "25 Ağustos 2009’da, ÖSYM Başkanlığı’na gönderdiğimiz yazıyla, Yüksek Öğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu’ndaki, " Özürlü öğrencilere eğitim-öğretim verecek olanağımız olmadığından, özürlü öğrencilerin tercih etmemesi gerekir" ifadesinin kaldırılmasını ve bundan sonraki kılavuzda yer almamasını istedik.
Dernekler direk bize gelseler sorun kolayca çözülürdü. Zaten halen üniversitemizde eğitim gören engelli öğrencilerimiz var. Üniversitemizde herşey onlara uygun demek doğru olmaz ama elimizden geleni yapıyoruz. Türkiyede’ki birçok üniversitede engelli öğrenciler için benzer sorunlar mevcut" dedi.
ÖSYM, kitapçığın basımından YÖK’ün sorumlu olduğunu belirtirken, YÖK Başkanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Nuraydın Arıkan, kendilerine bu konuda resmi bir başvuru olmadığını belirtti. Nuraydın "Başkanımız bu konuda çok duyarlı. Aydın Üniversitesi’nin neden böyle birşey yazdığını bilemiyoruz. Konuyu araştıracağız" dedi.
2002 yılında yaptırılan araştırmaya göre engelliler, Türkiye nüfusunun yüzde 12.29’unu oluşturuyor. Bu engellilerin ise sadece yüzde 2.42’si yüksek öğretimi tamamlayabiliyor.

İYİ ÖRNEKLER VAR
İstanbul Teknik Üniversitesi’nde Haziran 2006’da staj yaparken kaza geçirip felç kalan Koray Arslan’a öğrencisi olduğu İTÜ Rektörlüğü sahip çıkmıştı. Rektörlük, Dekanlık ve Staj Komisyonu toplanarak Arslan’ın ihtiyaçları belirleyerek kampus içinde rahat yaşaması için gerekenler listesini hazırladı. İnşaat Fakültesi Arslan için yeniden düzenlendi. Okulun yakınında Koray Arslan’ın annesiyle birlikte yaşayabilecekleri bir yer ayarlandı. Tuvaletler yıkılarak engelli öğrencilerin kullanabileceği hale getirildi. İTÜ İnşaat Fakültesi binasına dışarıdan bir asansör yapıldı. Arslan’ın alacağı dersler belirlenerek, asansörle kolayca ulaşabileceği 3. kattaki dersliklere alındı. Daha rahat hareket etmesini sağlayacak otomatik sandalye için yardım kampanyası başlatıldı. Rektörlük, fakülteyi bir engellinin rahatça yaşayabileceği bir hale getirdi.

AYRIMCILIK MADDESİ
Ayrımcılık iddiasıyla savcılığa yapılan suç duyurusuna dayanak olan TCK’nın 122 maddesinde: Kişiler arasında dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım yaparak; a) Bir taşınır veya taşınmaz malın satılmasını, devrini veya bir hizmetin icrasını veya hizmetten yararlanılmasını engelleyen veya kişinin işe alınmasını veya alınmamasını yukarıda sayılan hallerden birine bağlayan, b) Besin maddelerini vermeyen veya kamuya arz edilmiş bir hizmeti yapmayı reddeden, c) Kişinin olağan bir ekonomik etkinlikte bulunmasını engelleyen, kimse hakkında altı aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası verilir. (dha)
 
Bu olayın çözümü o kadar kolayki aslında.. Engellilerin kullanma Olanağın olmayan okulu YÖK açmayacak.. Düzeltmeyenleri ise kapatacak.. Öyle 10 sene içinde filan değil.. Bir ay içinde.. Sanki atla deve rampa ve asansör yapımı..İki tane WC koyacaklar alt tarafı.. Asıl amaçları engellileri aralarına almamak..
İşte buna benzer yasalar olursa iki tane geri zekalıya kalmaz bizlere bakış açısı..
 
bende engelim yüzünden ilk tercihi yapmadım
 
Bu üniversitenin bu özürlü haline bende tanık oldum. Evime yakın olması nedeniyle burada öğretim görevlisi olmak için baş vurduğumda bana "Özür dileriz ama okulumuz engelli birisi için uygun değil" şeklinde yanıt verdiler. Kuyucakın görüşüne katılıyorum, ya önlemini aldır yada o okulu açtırma,ey devlet burdada isen ses ver. hadi eski bir bina olsa anlarım ama böyle yeni binalarda bu tip önlemlerin alınmaması bir eğitim kurumu için yüz karasıdır. Sizleri bu kurumun e-maline protesto mesajları çekmeye davet ediyorum
 
Mimari planlar yapılırken engellilerinde yaşadığı neden unutuluyor. Sanki çok büyük bir ayrıcalık tanınacakmış gibi korkuyorlar. Bir rampa yapmak 1 günlerini almaz. Engelli klozeti takmak 1 gün bile sürmez. Belki asansör biraz uzun yapımda olur ancak bu da zor değil.
Aydın Üniveristesini kınıyorum. Bir de yeni açılan bir eğitim kurumu.
Kınama maili için adres araştıracağım. Buraya da eklerim.
Hep birlikte mail atar kınarız. Utansınlar.
Bu adresten şikayet formu doldurabiliriz: http://www.aydin.edu.tr/ adresinde sağ üst köşede "iletişim" e tıklıyoruz. ve form çıkıyor.
 
yazıklar olsun..

okuma hakkı kımsenın elinden alınamaz anayasal haktır.

engellilere uygun hale getirmek sayın rektörlerin işleri değildir sadece aldıkları faiş para onlar için önemlidir istisnalar hariç.

unutmayalımki bu ülkede başbakanımız olan değerli mekanı cennet olsun syn: bülent ecevit,e asansör yapıldı .bir rampa yapmak ve yahut bir dışarıdan asansör koymak insana verilen degeri yansıtıyor beyin farkındalığı olmayan toğlum dan birşey beleyemessiniz arkadaşlar..
 
Bu yerleşke yapılırken bulunduğu yerel birimden inşaat ruhsatı alarak inşaatını bitirmiştir. İnşaat bittiğinde de yerel yönetim birimi teknikeri, mühendisi, tus birimleri yapıyı kontrol ederek yapıya kullanabilirlik (iskan) ruhsatı için olur vermişlerdir. Yani buradaki temel eksiklik üniversite biriminde değil,
yerel yönetimlerdedir. Asıl merak ettiğim, yerleşkenin inşaat ruhsatında engellilerin yaşamlarını kolaylaştırıcı çözümler var mıdır? Projedeki bu ayrıntı atlandıysa binanın projeye uygunluğundan bahsedilemez. Vakıf üniversitelerinin birer ticarethane olduğunu düşünürsek asıl suçlu bu ticarethanelere izin veren yerel yönetimlerdir.
 
Üniversiteler böyle bir ayrımcılığa göz yumarsa,vay halimize..Bilime,gelişmeye engelli kişilerin ihtiyacı yokmuş gibi davranıyorlar..Üniversitenin fiziksel engelinden ziyade,yöneticilerin beyinlerindeki engel asıl sorun..
Umarım,birgün kendilerinin ihtiyacı olmaz,ulaşılmaz kıldıkları fiziksel kolaylıklara..
 
eğitim her insanın hakkıdır engelli olmak eğitim almaya engel olarak görülmemelidir sürekli engelli eğitim verilmelidir okumayan engelli kalmasın derken neden üniversitelerin biçoğunda liselerde sürekli önümüze birtakım engeller çıkıyor yurtdışında engelli miletvekilleri görevini yaparlarken neden engellilerin hiçbir engelle karşılaşmayacakları en iyi egitimi alabilecekleri bir üniversite yok önümüzdeki bütün engellerin kalkmasını diliyorum
 
Merhaba,
Ben İstanbul'da yaşayan ve bu sene üniversite sınavlarına girmiş ve özel bir üniversiteyi burslu olarak kazanmıs bir kişiyim.Tercihlerim arasında Aydın Üniversite'sin burslu bölümleri de yer alabilirdi ancak üniversitenizin engelli bireylere uygun olmadıgını öğrendim ki siz de bunu acıkca belirtmişsiniz.Burdan da anlamıssınızdır ki engelli bir bireyim.
Sizi gerçekten kınıyorum.Üniversite olarak kuruluşunuz 2003 yani eski bir bina değil.Yaptırdıgınız bu binayı engellilere uygun olarak yapabilirdiniz.Bunun çok da maliyetli olacagını hiç sanmam.Ama siz bunu yapmak yerine ayrımcılık yapmayı daha uygun buldunuz.Üniversitemiz engellilere uygun değildir deyip kestirip atmak daha kolay tabi.
Günümüzde gerçekten ileri görüşlü aydın dediğimiz insanlar toplumdaki eşitsizliği,ayrımcılığı ortadan kaldırmak için ellerinden geleni yaparken farklılıkları olduğu gibi kabul edip hep birlikte yaşamanın yollarını ararken siz maalesef isminiz gibi'' aydın'' bir üniversite olamayacagınızı gösteriyorsunuz.
Yazık!!! Siz akademik anlamda ne kadar başarılı olursanız olun,mevcut öğrencilere en iyi eğitim vermeye çalışırsanız çalışın asla tam anlamıyla bir bilim yuvası olamayacaksınız.Eğitim almaya hakkı olan bir kesimi ki aslında bu toplumda en çok ihtiyacı olan engellileri,aslında engelli olması engel çıkaranlardan kaynaklanan ve hiçbir farklılığı olmayan ama her seferinde farklı muamelelere maruz kalan bi kesimi dışarda tutmakla asla gereken sorumluluğu yerine getirmiş olmayacaksınız.
Yazımı bitirirken yapılan bu hatanın bir an önce düzeltilmesini ve binanın engellilere uygun hale getirilmesini istiyorum.
arkadaslar üniversitenin şikayet kısmına böyle birşey yazdık sizce nasıl olmus :S...bu konularda cok iyi değilim aslında fikir verirseniz sevinirim cünkü haliyle cogu zaman böyle seyler yazmak zorunda kalabiliyoruz ...
 
o zmn engelliler içinde ayrı üniversite açılsın
 
Resmi cevap "yok ya, sanki profesör olacak, dünyayı kurtaracaksınız. Oturun oturduğunuz yerde" olan cevap, biraz daha resmileştirilip " engelli vatandaşlarımız önündeki engeller kaldırılacaktır, bu biz yapacağız, ...cuğuz, ....ceğiz" şeklinde damardan cümleler kurulacak ve içimiz akide şekeri yemiş gibi ferahlatılacaktır. Onun için ferah olalım, ferahlayalım, isyan etmeyelim, şükredelim(!)...
 
ben adü"de okurken kaza gelip okuluma dondugumde o zamanki mudur anneme siz daga tırmanmaya calısıyorsunuz, ozel universiteye yada acık ogretime devam etsin demişti.. ama yılmadım mudur yardımcısıyla tartıstık,ben 1 ay uzaklastırma cezası aldım ama rampam yapıldı.. o arada YÖKe kadar mail-tlf-dilekçe sayısız defa ugrastım ama dedikleri sadece hep beni baska birini yonlendirmek oldu,sonuç olarak universiteler ozerk,idari mahkemeye verin demek oldu.. hatta sonrada üni. hast. raporumu saymadılar.. bi senede devamsızlıktan bıraktılar ama yılmadım aldım diplomamı..
 
Yeraltı_86 gerçekten güzel bir yazı olmuş... Tepki dile getirilirse anlamlılaşır...
 
senin bu dediğin kac seneleriydi nova? kac senesinde yasadın bu olayı
 
Aydın Üniversitesi’nin Florya kampüsüne sık sık gidip geldim ve halen de zaman zaman gidip geliyorum. Buradaki kampus mevcut hali ile gerçekten de tekerlekli iskemle kullanan bir arkadaşımızın kullanımına kesinlikle mümkün değil. Kampüste bir yere gidebilmek için ya merdiven çıkacaksınız, ya merdiven ineceksiniz başka çareniz yok. Merdivenler de öyle üç beş basamak değil onlarca basamaktan oluşuyor. Hele hele avludaki merdiven en azından 30 basamak belki daha faza. Yani bir iki rampa ile işin kurtarılması mümkün değil. Kullandığım iki farklı yerdeki tuvalette de tekerlekli iskemledeki arkadaşlara uygun değildi. Asansörü kullanmadım lakin kapısının aklımda kalan boyutlarına göre tekerlekli iskemleye uygun değil. Yani üniversitenin Florya kampüsü için dedikleri doğru, tekerlekli iskemledeki bir arkadaşın orada okuması mümkün değil. Peki bu durumda haklı olan üniversite yönetimi mi? Yani işin doğrusu üniversitenin “arkadaş benim okulum siz sakatlara uygun değil, gidin başka kapıya” demesi mi, yoksa bir nebze de olsun insanca düşünüp hareket etmesi mi? Velhasıl üniversitenin yapması gereken “arkadaş sen buraya gelme” demek yerine kampüsün belli yerlerine tekerlekli iskemledeki arkadaşların yaşam standartlarını kolaylaştıracak önlemleri almaları idi.
Ancak ben, bu üniversitede ders vermiş birisi olarak, şunu söylemeliyim ki bana “sakat birisi burada ders veremez üniversitemiz sakatlara uygun değil” şeklinde tek kelime edilmedi.Böyle bir yaklaşım sergilenmek bir yana son derece kibar ve nazik bir şekilde davranıldı bana. Ama dediğim gibi mevcut hali ile tekerlekli iskemledeki bir arkadaş için maalesef okul uygun değil. Güncel olay yaşanan sel felaketi olduğu için bu hadiseden yola çıkarak çözüm önerimi ifade edeyim ben de. Başbakan ve yetkililer dere yataklarına ev yapanları suçluyor. Haksız değiller, dere yataklarına ev yapılmaması gerekirken inadına ev yapıp da bütün uyarılara rağmen başlarına bir felaket gelince “devlet nerede” diye bağıranlara kusura bakmayın hiç acımıyorum. Lakin bütün suç buralara ev yapanlarda mı? Yapılan bu evlere oy için göz yumanların hiç mi suçu yok. Devlet veya belediye adam olsalardı da dere yatağına ev yapıldığının ertesi sabahı bunları yıksalardı. Yani ev/bina/iş yeri yapılmasının yasak olduğu yerde ev/bina/işyeri mi gördün hemen anında yıkacaksın arkadaş başka yolu yok. Aynı şekilde biz sakatlara uygun olmayan bir üniversite mi gördün o zaman bunu kapatacaksın, ticarethanenin çalışma ruhsatını elinden alacaksın veya kendisine kusurlarını düzeltmesi için Kuyucak’ın da dediği gibi çok kısa bir süre vereceksin. Kapatmazsan işte böyle konuşur adamlar ve “yallah başka kapıya” derler rahatlıkla. Kısaca kabahat bunlarda değil bunların bu şekilde konuşmalarına fırsat veren sözde büyüklerimizde.
 
Üst Alt