Özürleri kabahatlerinden büyük, üstelik üniversite. buyrun bakalım
Engellilere ayrımcılık ÖSS kılavuzuna girdi
İstanbul Aydın Üniversitesi, ÖSYS kılavuzuna giren bilgi yazısında "Özürlü öğrencilere eğitim-öğretim verecek olanağımız olmadığından, özürlü öğrencilerin tercih etmemesi gerekir" dedi. Engelli dernekleri suç duyurusunda bulundu
Asım GÜNEŞ
07/09/2009 03:03
Radikal İnternet
İSTANBUL Aydın Üniversitesi’nin, 2009 ÖSYM Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu’nda, özürlü öğrencilere eğitim veremeyeceklerini belirtmesi, engelli derneklerinin tepkisini çekti. Dört dernek, Aydın Üniversitesi, YÖK ve ÖSYM yetkilileri hakkında, özürlülere yönelik ayrımcılık yapmak suçundan savcılığa şikayette bulundu.
Aydın Üniversitesi öğretim görevlilerinden Haldun Domaç ise, özürlülerle ilgili ibarenin yanlışlık sonucu yazıldığını belirterek ifadenin bir sonraki kılavuzda yer almamasını istediklerini belirtti.
2009 ÖSS KILAVUZUNDA YERALDI
2009 ÖSS sınavıyla ilgili YÖK tarafından yayımlanan, ÖSYS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu’nun, Yükseköğretim Programlarının Koşul ve Açıklamaları bölümünde, Aydın Üniversitesi’nin koşullarının yer aldığı 52’nci maddenin en sonunda "Özürlü öğrencilere eğitim-öğretim verecek olanağımız olmadığından, özürlü öğrencilerin tercih etmemesi gerekir" ifadesi yer aldı.
DERNEKLER TEPKİ GÖSTERDİ
Bu yazı engelli derneklerini ayağa kaldırdı. Görme Özürlüler Derneği, Toplumsal Haklar ve Araştırmalar Derneği, Türkiye Kas Hastalıkları Derneği ve Türkiye Sakatlar Derneği, TCK’nın ayrımcılıkla ilgili 122’nci maddesine muhalefetten dolayı savcılığa suç duyurusunda bulundular. Savcılığın davayı kabul etmesi halinde, aralarında YÖK Başkanı Prof.Dr. Yusuf Ziya Özcan, ÖSYM Başkanı Prof.Dr. Ünal Yarımağan ve İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Mustafa Aydın’ın da aralarında bulunduğu görevliler, 6 aydan 1 yıla kadar hapis istemiyle yargılanacaklar.
Türkiye Sakatlar Derneği Genel Müdürü Ergün İşeri "Türk Ceza Kanununda, ayrımcılık yapılamayacağı net olarak belirtiliyor. ÖSYS kılavuzuna böyle bir şey yazdırmak açıkça ’ayrımcılık’ yapmaktır. Bu bir suç ve bizde hukuki olarak gereğinin yapılmasını istiyoruz. Kabul edilebilecek bir şey değil. Sınava giren engelli öğrenciler seçimlerini buna göre yaptılar. Bundan sonra düzeltilse de insanlar mağdur oldu" dedi.
AYDIN ÜNİVERSİTESİ: YANLIŞLIK SONUCU YAZILDI
Aydın Üniversitesi öğretim görevlilerinden Haldun Domaç ise, özürlülerle ilgili ibarenin yanlışlık sonucu yazıldığını belirterek "25 Ağustos 2009’da, ÖSYM Başkanlığı’na gönderdiğimiz yazıyla, Yüksek Öğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu’ndaki, " Özürlü öğrencilere eğitim-öğretim verecek olanağımız olmadığından, özürlü öğrencilerin tercih etmemesi gerekir" ifadesinin kaldırılmasını ve bundan sonraki kılavuzda yer almamasını istedik.
Dernekler direk bize gelseler sorun kolayca çözülürdü. Zaten halen üniversitemizde eğitim gören engelli öğrencilerimiz var. Üniversitemizde herşey onlara uygun demek doğru olmaz ama elimizden geleni yapıyoruz. Türkiyede’ki birçok üniversitede engelli öğrenciler için benzer sorunlar mevcut" dedi.
ÖSYM, kitapçığın basımından YÖK’ün sorumlu olduğunu belirtirken, YÖK Başkanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Nuraydın Arıkan, kendilerine bu konuda resmi bir başvuru olmadığını belirtti. Nuraydın "Başkanımız bu konuda çok duyarlı. Aydın Üniversitesi’nin neden böyle birşey yazdığını bilemiyoruz. Konuyu araştıracağız" dedi.
2002 yılında yaptırılan araştırmaya göre engelliler, Türkiye nüfusunun yüzde 12.29’unu oluşturuyor. Bu engellilerin ise sadece yüzde 2.42’si yüksek öğretimi tamamlayabiliyor.
İYİ ÖRNEKLER VAR
İstanbul Teknik Üniversitesi’nde Haziran 2006’da staj yaparken kaza geçirip felç kalan Koray Arslan’a öğrencisi olduğu İTÜ Rektörlüğü sahip çıkmıştı. Rektörlük, Dekanlık ve Staj Komisyonu toplanarak Arslan’ın ihtiyaçları belirleyerek kampus içinde rahat yaşaması için gerekenler listesini hazırladı. İnşaat Fakültesi Arslan için yeniden düzenlendi. Okulun yakınında Koray Arslan’ın annesiyle birlikte yaşayabilecekleri bir yer ayarlandı. Tuvaletler yıkılarak engelli öğrencilerin kullanabileceği hale getirildi. İTÜ İnşaat Fakültesi binasına dışarıdan bir asansör yapıldı. Arslan’ın alacağı dersler belirlenerek, asansörle kolayca ulaşabileceği 3. kattaki dersliklere alındı. Daha rahat hareket etmesini sağlayacak otomatik sandalye için yardım kampanyası başlatıldı. Rektörlük, fakülteyi bir engellinin rahatça yaşayabileceği bir hale getirdi.
AYRIMCILIK MADDESİ
Ayrımcılık iddiasıyla savcılığa yapılan suç duyurusuna dayanak olan TCK’nın 122 maddesinde: Kişiler arasında dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım yaparak; a) Bir taşınır veya taşınmaz malın satılmasını, devrini veya bir hizmetin icrasını veya hizmetten yararlanılmasını engelleyen veya kişinin işe alınmasını veya alınmamasını yukarıda sayılan hallerden birine bağlayan, b) Besin maddelerini vermeyen veya kamuya arz edilmiş bir hizmeti yapmayı reddeden, c) Kişinin olağan bir ekonomik etkinlikte bulunmasını engelleyen, kimse hakkında altı aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası verilir. (dha)
Engellilere ayrımcılık ÖSS kılavuzuna girdi
İstanbul Aydın Üniversitesi, ÖSYS kılavuzuna giren bilgi yazısında "Özürlü öğrencilere eğitim-öğretim verecek olanağımız olmadığından, özürlü öğrencilerin tercih etmemesi gerekir" dedi. Engelli dernekleri suç duyurusunda bulundu
Asım GÜNEŞ
07/09/2009 03:03
Radikal İnternet
İSTANBUL Aydın Üniversitesi’nin, 2009 ÖSYM Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu’nda, özürlü öğrencilere eğitim veremeyeceklerini belirtmesi, engelli derneklerinin tepkisini çekti. Dört dernek, Aydın Üniversitesi, YÖK ve ÖSYM yetkilileri hakkında, özürlülere yönelik ayrımcılık yapmak suçundan savcılığa şikayette bulundu.
Aydın Üniversitesi öğretim görevlilerinden Haldun Domaç ise, özürlülerle ilgili ibarenin yanlışlık sonucu yazıldığını belirterek ifadenin bir sonraki kılavuzda yer almamasını istediklerini belirtti.
2009 ÖSS KILAVUZUNDA YERALDI
2009 ÖSS sınavıyla ilgili YÖK tarafından yayımlanan, ÖSYS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu’nun, Yükseköğretim Programlarının Koşul ve Açıklamaları bölümünde, Aydın Üniversitesi’nin koşullarının yer aldığı 52’nci maddenin en sonunda "Özürlü öğrencilere eğitim-öğretim verecek olanağımız olmadığından, özürlü öğrencilerin tercih etmemesi gerekir" ifadesi yer aldı.
DERNEKLER TEPKİ GÖSTERDİ
Bu yazı engelli derneklerini ayağa kaldırdı. Görme Özürlüler Derneği, Toplumsal Haklar ve Araştırmalar Derneği, Türkiye Kas Hastalıkları Derneği ve Türkiye Sakatlar Derneği, TCK’nın ayrımcılıkla ilgili 122’nci maddesine muhalefetten dolayı savcılığa suç duyurusunda bulundular. Savcılığın davayı kabul etmesi halinde, aralarında YÖK Başkanı Prof.Dr. Yusuf Ziya Özcan, ÖSYM Başkanı Prof.Dr. Ünal Yarımağan ve İstanbul Aydın Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Mustafa Aydın’ın da aralarında bulunduğu görevliler, 6 aydan 1 yıla kadar hapis istemiyle yargılanacaklar.
Türkiye Sakatlar Derneği Genel Müdürü Ergün İşeri "Türk Ceza Kanununda, ayrımcılık yapılamayacağı net olarak belirtiliyor. ÖSYS kılavuzuna böyle bir şey yazdırmak açıkça ’ayrımcılık’ yapmaktır. Bu bir suç ve bizde hukuki olarak gereğinin yapılmasını istiyoruz. Kabul edilebilecek bir şey değil. Sınava giren engelli öğrenciler seçimlerini buna göre yaptılar. Bundan sonra düzeltilse de insanlar mağdur oldu" dedi.
AYDIN ÜNİVERSİTESİ: YANLIŞLIK SONUCU YAZILDI
Aydın Üniversitesi öğretim görevlilerinden Haldun Domaç ise, özürlülerle ilgili ibarenin yanlışlık sonucu yazıldığını belirterek "25 Ağustos 2009’da, ÖSYM Başkanlığı’na gönderdiğimiz yazıyla, Yüksek Öğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu’ndaki, " Özürlü öğrencilere eğitim-öğretim verecek olanağımız olmadığından, özürlü öğrencilerin tercih etmemesi gerekir" ifadesinin kaldırılmasını ve bundan sonraki kılavuzda yer almamasını istedik.
Dernekler direk bize gelseler sorun kolayca çözülürdü. Zaten halen üniversitemizde eğitim gören engelli öğrencilerimiz var. Üniversitemizde herşey onlara uygun demek doğru olmaz ama elimizden geleni yapıyoruz. Türkiyede’ki birçok üniversitede engelli öğrenciler için benzer sorunlar mevcut" dedi.
ÖSYM, kitapçığın basımından YÖK’ün sorumlu olduğunu belirtirken, YÖK Başkanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Nuraydın Arıkan, kendilerine bu konuda resmi bir başvuru olmadığını belirtti. Nuraydın "Başkanımız bu konuda çok duyarlı. Aydın Üniversitesi’nin neden böyle birşey yazdığını bilemiyoruz. Konuyu araştıracağız" dedi.
2002 yılında yaptırılan araştırmaya göre engelliler, Türkiye nüfusunun yüzde 12.29’unu oluşturuyor. Bu engellilerin ise sadece yüzde 2.42’si yüksek öğretimi tamamlayabiliyor.
İYİ ÖRNEKLER VAR
İstanbul Teknik Üniversitesi’nde Haziran 2006’da staj yaparken kaza geçirip felç kalan Koray Arslan’a öğrencisi olduğu İTÜ Rektörlüğü sahip çıkmıştı. Rektörlük, Dekanlık ve Staj Komisyonu toplanarak Arslan’ın ihtiyaçları belirleyerek kampus içinde rahat yaşaması için gerekenler listesini hazırladı. İnşaat Fakültesi Arslan için yeniden düzenlendi. Okulun yakınında Koray Arslan’ın annesiyle birlikte yaşayabilecekleri bir yer ayarlandı. Tuvaletler yıkılarak engelli öğrencilerin kullanabileceği hale getirildi. İTÜ İnşaat Fakültesi binasına dışarıdan bir asansör yapıldı. Arslan’ın alacağı dersler belirlenerek, asansörle kolayca ulaşabileceği 3. kattaki dersliklere alındı. Daha rahat hareket etmesini sağlayacak otomatik sandalye için yardım kampanyası başlatıldı. Rektörlük, fakülteyi bir engellinin rahatça yaşayabileceği bir hale getirdi.
AYRIMCILIK MADDESİ
Ayrımcılık iddiasıyla savcılığa yapılan suç duyurusuna dayanak olan TCK’nın 122 maddesinde: Kişiler arasında dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım yaparak; a) Bir taşınır veya taşınmaz malın satılmasını, devrini veya bir hizmetin icrasını veya hizmetten yararlanılmasını engelleyen veya kişinin işe alınmasını veya alınmamasını yukarıda sayılan hallerden birine bağlayan, b) Besin maddelerini vermeyen veya kamuya arz edilmiş bir hizmeti yapmayı reddeden, c) Kişinin olağan bir ekonomik etkinlikte bulunmasını engelleyen, kimse hakkında altı aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası verilir. (dha)