Başvurumu ocak ayında yapmıştım, dün nihayet iki görevli bayan evimize geldiler. Zaten Ocak ayınında yapılan başvuruların bugünler içinde bitmesi gerekiyormuş. Görevlilerin ikisi de çok uyumlu kişilerdi. Salonda oturdular. Kızım yanımıza geldi. Tuvalete kendisi gidebiliyor mu gibi sorular sordular. Doğruları Söyledim. Ama 16 yaşında engelli bir genç kızın annesinin bakımına ihtiyacı olduğunu söyledim. Tabiki hayatını yalnız sürdüremez. Down sendromlu bireylerin, daima desteğe ihtiyacı vardır.
Daha önce söylemiştim yaşadığım ev görünüşte çok güzel, tabi bu girer girmez dikkatlerini çekti. Ben de gene doğruyu söyledim. Hatta evimde, emekli olup kızının yanına taşınan ablamın eşyaları da vardı. Ev eşya doluydu. Kurulmamış mobilyalar bile duruyordu. Eşyaların hangilerinin benim hangilerinin benim olmadığını söylüyordum ki. Görevliler bunun önemli olmadığını, tabiki yaşanan evde eşya olacağını söylediler. Hatta evin düzenli olmasının kendi açılarından olumlu olduğunu söylediler. Eşimin işini sordular, zaten size vergi levhasını verdik orada belli dedim. Zararda olduğu görünüyor. Eşimin üzerine bir şey olup olmadığını sordular, araba olduğunu ama vergi borcundan dolayı bağlı olduğunu Söyledim.
Zaten artık arabadan umudumuz kalmadı. Sağolsun devlet, sürüyle arabayı çürümeye bıraktı. Sanki arabalar orada beklerken borç ödenebiliyor. Neyse hapse girmediğimize şükür. İyi ki üzerimize ev yokmuş, yoksa sokağa atacaklardı.
Arabanın plakasını istediler. Plakasını unuttum, ev telefonum yok, eşime cep telefonu ile sorayım dedim ki.
Telefon kayıp. Görevliler geldiğimizde kanepenin üzerinde idi dediler, yookkk. Hemen anladım, kaşla göz arası kızım saklamış telefonu.
Neyse bu işi de hallettik. Ama giderken hesap numarası açın demediler. Bunu olumsuz olarak gördüm.
Birde düşündüm acaba, arabanın bağlı olup olmadığını kesin öğrenmek için mi yaptılar diye.
Neyse ben şansımı denedim. Gerisi onların insafiyetine kalmış.
Şunu yazmayı unuttum. Buyrun evi gezdireyim dedim. Hayır gerek yok dediler. Oturdukları yerden kalkıp gittiler. Hiç bir yere bakmadılar. Hani, tuvalete varıncaya kadar bakıyorlar deniliyordu ya, ben de burada'da öyle olacak sandım. Demek ki, kurumda çalışan insanlar istedikleri gibi davranıyorlar.
Kısacası, işim olur olmaz bilmiyorum ama, gelen kişilerin davranışları hem bana, hem de kızım Ezgi'ye karşı son derece güzeldi. Bazı yazılanlardan dolayı bayağı bir stres içindeydim. Çünkü, asla aşalayıcı bir davranışı sindiremem. Sonuçta herkes insan, bugün senin evine bakmaya gelirler, yarın kendileri bakım aylığı almak zorunda kalırlar, allah göstermesin. Hayat bu ne göstereceği belli olur mu. Kendi hayatımdan biliyorum tecrübeyle sabittir.