Bakamayacak durumda olup bakmak istememeniz halinde eve yakın bir yerde bakıcı olabilecek bir akraba seçeneğini düşünebilirsiniz. Yine bunun için de Kurum'a danışmanız şart.
Böyle bir durum kabul edilirse bakıcı ve bakıcının hanesindekiler de gelir hesabına katılır ayrıca. Siz bakmakla yükümlü birey kapsamından çıkarsınız bu şekilde.
Yani 2. bölüme geçilir:
İkinci bölüm: “kanunen bakmakla yükümlü kimsesi bulunamayan özürlü ile aynı evde yaşayan ve bakım hizmeti vermeyi yazılı olarak taahhüt eden akraba, vasi ve bunlarla birlikte aynı evde yaşayan kişiler
[İkinci bölümde yer alan “kanunen bakmakla yükümlü” ifadesi; eş ile 18 yaşından küçük özürlünün anne ve/veya babasını kapsamaktadır.
Bu durumda evli olan veya 18 yaşından küçük olup anne ve/veya babası bulunan özürlü ikinci bölüm kapsamında değerlendirilemeyecektir. Ancak buradaki eş ile 18 yaşından küçük özürlünün anne ve/veya babasının özürlüye bakamayacak durumda olup özürlüye bakmak istememesi halinde bu kişiler de kanunen bakmakla yükümlü kişiler dışında değerlendirilecektir.]
Tabi bu durumda bakıcının yine aynı evde olması soyleniyor. Bakım hizmetinin aynı evde verilmesi esastır çünkü.
bakamayacak durmda olur, şartlarınız uygun olmaz, mazeretiniz kabul edilir ve bakmak istemezsiniz bu durumda başka bakıcıya yönebilirsiniz ama ayrı adreste bulunan bakıcının bakım hizmeti esasları için kesinlikle bakım Hizmetleri degerlendirme heyetinin olumlu kanaati gerekir. heyet olumsuz karar verirse olmaz asla. O yüzden sosyal hizmetlerle işbirliğine girmeden bir iş yapmaya kalkmayın.