Değerli arkadaşlar,
Türkiye'de yaşayan sakatlar da Avrupa ve Amerika'daki sakatlar gibi özgürce otomobil kullanabilmek ve pozitif hakların düzenlenmesiyle otomobil sahibi olmak istiyor...
Sizlerden ilgili e-mail adreslerine hazırladığımız metni göndererek bu çabamıza destek olmanızı, ilgili kişi ve kurumlardan da taleplerimize karşılık vermelerini bekliyoruz...
Not: Başbakanlık BİMER'deki başvurumuzun güncel işlem takibini ve diğer kurumların verdiği yanıtların takibini bir alttaki mesajda yapabilirsiniz.
Engelliler.Biz Platformu
Gönderilecek e-mail adreslei: bimer@basbakanlik.gov.tr, mgygm@basbakanlik.gov.tr, kkgm@basbakanlik.gov.tr, arem@icisleri.gov.tr, mkilci@gelirler.gov.tr, bilgiedinme@ozida.gov.tr
Gönderilecek metin ([SIZE=1]lütfen metinde yer alan Adınız Soyadınız kısmını kendinize göre düzenleyin[/SIZE]):
Türkiye'de yaşayan sakatlar da Avrupa ve Amerika'daki sakatlar gibi özgürce otomobil kullanabilmek ve pozitif hakların düzenlenmesiyle otomobil sahibi olmak istiyor...
Sizlerden ilgili e-mail adreslerine hazırladığımız metni göndererek bu çabamıza destek olmanızı, ilgili kişi ve kurumlardan da taleplerimize karşılık vermelerini bekliyoruz...
Not: Başbakanlık BİMER'deki başvurumuzun güncel işlem takibini ve diğer kurumların verdiği yanıtların takibini bir alttaki mesajda yapabilirsiniz.
Engelliler.Biz Platformu
Gönderilecek e-mail adreslei: bimer@basbakanlik.gov.tr, mgygm@basbakanlik.gov.tr, kkgm@basbakanlik.gov.tr, arem@icisleri.gov.tr, mkilci@gelirler.gov.tr, bilgiedinme@ozida.gov.tr
Gönderilecek metin ([SIZE=1]lütfen metinde yer alan Adınız Soyadınız kısmını kendinize göre düzenleyin[/SIZE]):
İlgili Makama,
Biz sakatlığı olan vatandaşlar otomobil alımı, satımı ve kullanımı konusunda çok büyük zorluklar ve haksızlıklar yaşamaktayız.
Aşağıda bilgilerinize sunduğumuz konuyla ilgili önerilerimizin değerlendirilmesini ve yaşadığımız bu sıkıntılardan kurtulmamız için gereğinin yapılmasını arz ederim.
Saygılarımla
Adınız Soyadınız
Araç alım-satım ve kullanımı ile ilgili taleplerimiz:
1- Yurt içinden vergi muafiyetiyle satın alınan aracın vergisiz olarak 5 yılda değil 3 yılda, yurt dışından vergi muafiyetiyle satın alınan aracın ise vergisiz olarak 10 yılda değil 5 yılda satışı mümkün olabilmelidir.
2- Yurt içinden alınan otomobillerde KDV muafiyeti sağlanmalıdır.
3- Muayene istasyonlarınca alınacak muayene ücretleri konulu “Karayolları Trafik Muayene İstasyonlarında Yapılacak Araç Muayenelerinde Alınacak Harçlar Hakkında Sirküler / 1 “de değişiklik yapılmalı ve eskiden olduğu gibi sakatlar üzerine kayıtlı otomobillerden harç alınamamalıdır.
4- Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 53. maddesine bir ekleme yapılarak, "vergi muafiyetiyle satın alınan araç" ile, "vergi muafiyeti olmaksızın satın alınan araç" şeklinde ayrım yapılmalı ve beraberinde vergi muafiyeti olmaksızın satın alınan aracın alım-satımı ve kullanımı ile ilgili hiçbir kısıtlamanın olamayacağı hükme bağlanmalıdır. Böylece hem en temel insan haklarından birinin çiğnenmesi önlenmiş, hem de şirketler/kurumlar sakat personel istihdam ettiklerinde, o kişiler için otomobil tahsis edilebilmelerinin önündeki engeller kaldırılmış olacaktır.
5- Vergi muafiyetli otomobil satın alabilmek için araçta özel donanım bulunması şartı kaldırılmalıdır. Onun yerine, sakatlığından dolayı toplu taşıma araçlarından yararlanmak veya uzun mesafeli yürüyüşler yapmak konusunda engelleri olmak, ve aynı zamanda H sınıfı sürücü belgesine sahip olmak şartı getirilmelidir.
6- Özel donanımlı otomobil satın almak için verilecek sağlık kurulu raporlarına, başvuru sahibinin hangi uzuvlarını kullanamayacağı net olarak yazılmalı, ve beraberinde, o uzvun kullanılmasını gerektirmeyecek özel donanımlı araç kullanmasının uygun olduğu açıkça belirtilmelidir. Yani raporda sadece "özel donanımlı araç kullanır" ya da "sürücü olamaz" denmemeli, onun yerine, "sağ bacağını kullanmasına gerek olmayacak şekilde özel donanıma sahip araç kullanmalıdır" veya, "sol elini kullanmasına gerek olmayacak şekilde özel donanımlı, direksiyonda topuzu bulunan, otomatik vitese sahip otomobil kullanması uygundur" vb. denmelidir. Böylece sağlık kurulu raporu veren kişilerin özel donanım konusundaki teknolojik gelişmelerden bihaber olup, başvuruları, "sen bu halinle araç kullanamazsın" şeklinde geri çevirmelerinin de önüne geçilmelidir.
7- Vergi muafiyetli otomobil satın almak için gerekli sağlık kurulu raporunu bir kez alan kişilerden daha sonraki araç alımlarında yeniden sağlık raporu istenmemelidir. Araç tescil işlemi ve vergi dairesindeki muafiyet işlemi aşamasında bir kez bu hakkın olduğu kayda geçirildiğinde, daha sonraki araç alımlarında tescil şubelerinden bu hakkın olduğuna dair belge almak, araç alımı için yeterli sayılmalıdır.
8- 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 38 inci maddesinde yer alan ‘H sınıfı sürücü belgesi’ tanımı, sağlık raporunda “otomatik vitesli otomobil kullanabilir” ibaresi yer alan kişileri de kapsayacak şu şekilde değiştirilmelidir: “H Sınıfı Sürücü Belgesi otomatik vites, veya özel tertibatlı olarak imal, tadil veya teçhiz edilmiş motosiklet veya otomobil türünden araçları kullanacak hasta veya sakatlara” verilen belgedir.
9- Plakada sakat damgası bulunması uygulaması tamamen kaldırılmalı veya araç sahibinin tercihine bırakılmalıdır.
10- Otoparklardan yararlanabilmek için Engelli Oto Park Kimlik Kartı uygulamaya geçirilmelidir. Böylece sadece sakat kişiye ait araçların değil, sakat kişinin içinde bulunduğu araçların da sakatlar için ayrılan otoparklardan yararlanabilmelerinin önü açılmalıdır.
11- H sınıfı sürücü belgesine sahip kişinin üzerine kayıtlı olan otomobil 2. dereceye kadar kan ve sıhri yakınları tarafından; sakatlığından dolayı sürücü belgesi alamayan kişinin üzerine kayıtlı otomobil ise 3. dereceye kadar kan ve sıhri yakınları tarafından kullanılabilmelidir. Ayrıca otomobil sahibi araçta olduğu sürece, otomobili kimin kullandığı önemsiz olmalıdır.
Bunların yanı sıra aynı ‘özel donanımlı araç kullanabilir’ ibareli ehliyete sahip (sakat) kişiler birbirlerinin otomobillerini kullanabilmelidir. Yani akrabalık aranmamalıdır. Zira zaten o kişinin de aynı haktan yararlanarak otomobil satın alma hakkı vardır ve suistimal/kazanç sözkonusu değildir.
12- Sakatlığından dolayı sürücü belgesi alması mümkün olamayan kişiler adına, sakatlık oranı her ne olursa olsun vergi muafiyetli otomobil satın alınabilmelidir; varolan %90 oran sınırı kaldırılmalıdır.
Biz sakatlığı olan vatandaşlar otomobil alımı, satımı ve kullanımı konusunda çok büyük zorluklar ve haksızlıklar yaşamaktayız.
Aşağıda bilgilerinize sunduğumuz konuyla ilgili önerilerimizin değerlendirilmesini ve yaşadığımız bu sıkıntılardan kurtulmamız için gereğinin yapılmasını arz ederim.
Saygılarımla
Adınız Soyadınız
Araç alım-satım ve kullanımı ile ilgili taleplerimiz:
1- Yurt içinden vergi muafiyetiyle satın alınan aracın vergisiz olarak 5 yılda değil 3 yılda, yurt dışından vergi muafiyetiyle satın alınan aracın ise vergisiz olarak 10 yılda değil 5 yılda satışı mümkün olabilmelidir.
2- Yurt içinden alınan otomobillerde KDV muafiyeti sağlanmalıdır.
3- Muayene istasyonlarınca alınacak muayene ücretleri konulu “Karayolları Trafik Muayene İstasyonlarında Yapılacak Araç Muayenelerinde Alınacak Harçlar Hakkında Sirküler / 1 “de değişiklik yapılmalı ve eskiden olduğu gibi sakatlar üzerine kayıtlı otomobillerden harç alınamamalıdır.
4- Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 53. maddesine bir ekleme yapılarak, "vergi muafiyetiyle satın alınan araç" ile, "vergi muafiyeti olmaksızın satın alınan araç" şeklinde ayrım yapılmalı ve beraberinde vergi muafiyeti olmaksızın satın alınan aracın alım-satımı ve kullanımı ile ilgili hiçbir kısıtlamanın olamayacağı hükme bağlanmalıdır. Böylece hem en temel insan haklarından birinin çiğnenmesi önlenmiş, hem de şirketler/kurumlar sakat personel istihdam ettiklerinde, o kişiler için otomobil tahsis edilebilmelerinin önündeki engeller kaldırılmış olacaktır.
5- Vergi muafiyetli otomobil satın alabilmek için araçta özel donanım bulunması şartı kaldırılmalıdır. Onun yerine, sakatlığından dolayı toplu taşıma araçlarından yararlanmak veya uzun mesafeli yürüyüşler yapmak konusunda engelleri olmak, ve aynı zamanda H sınıfı sürücü belgesine sahip olmak şartı getirilmelidir.
6- Özel donanımlı otomobil satın almak için verilecek sağlık kurulu raporlarına, başvuru sahibinin hangi uzuvlarını kullanamayacağı net olarak yazılmalı, ve beraberinde, o uzvun kullanılmasını gerektirmeyecek özel donanımlı araç kullanmasının uygun olduğu açıkça belirtilmelidir. Yani raporda sadece "özel donanımlı araç kullanır" ya da "sürücü olamaz" denmemeli, onun yerine, "sağ bacağını kullanmasına gerek olmayacak şekilde özel donanıma sahip araç kullanmalıdır" veya, "sol elini kullanmasına gerek olmayacak şekilde özel donanımlı, direksiyonda topuzu bulunan, otomatik vitese sahip otomobil kullanması uygundur" vb. denmelidir. Böylece sağlık kurulu raporu veren kişilerin özel donanım konusundaki teknolojik gelişmelerden bihaber olup, başvuruları, "sen bu halinle araç kullanamazsın" şeklinde geri çevirmelerinin de önüne geçilmelidir.
7- Vergi muafiyetli otomobil satın almak için gerekli sağlık kurulu raporunu bir kez alan kişilerden daha sonraki araç alımlarında yeniden sağlık raporu istenmemelidir. Araç tescil işlemi ve vergi dairesindeki muafiyet işlemi aşamasında bir kez bu hakkın olduğu kayda geçirildiğinde, daha sonraki araç alımlarında tescil şubelerinden bu hakkın olduğuna dair belge almak, araç alımı için yeterli sayılmalıdır.
8- 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 38 inci maddesinde yer alan ‘H sınıfı sürücü belgesi’ tanımı, sağlık raporunda “otomatik vitesli otomobil kullanabilir” ibaresi yer alan kişileri de kapsayacak şu şekilde değiştirilmelidir: “H Sınıfı Sürücü Belgesi otomatik vites, veya özel tertibatlı olarak imal, tadil veya teçhiz edilmiş motosiklet veya otomobil türünden araçları kullanacak hasta veya sakatlara” verilen belgedir.
9- Plakada sakat damgası bulunması uygulaması tamamen kaldırılmalı veya araç sahibinin tercihine bırakılmalıdır.
10- Otoparklardan yararlanabilmek için Engelli Oto Park Kimlik Kartı uygulamaya geçirilmelidir. Böylece sadece sakat kişiye ait araçların değil, sakat kişinin içinde bulunduğu araçların da sakatlar için ayrılan otoparklardan yararlanabilmelerinin önü açılmalıdır.
11- H sınıfı sürücü belgesine sahip kişinin üzerine kayıtlı olan otomobil 2. dereceye kadar kan ve sıhri yakınları tarafından; sakatlığından dolayı sürücü belgesi alamayan kişinin üzerine kayıtlı otomobil ise 3. dereceye kadar kan ve sıhri yakınları tarafından kullanılabilmelidir. Ayrıca otomobil sahibi araçta olduğu sürece, otomobili kimin kullandığı önemsiz olmalıdır.
Bunların yanı sıra aynı ‘özel donanımlı araç kullanabilir’ ibareli ehliyete sahip (sakat) kişiler birbirlerinin otomobillerini kullanabilmelidir. Yani akrabalık aranmamalıdır. Zira zaten o kişinin de aynı haktan yararlanarak otomobil satın alma hakkı vardır ve suistimal/kazanç sözkonusu değildir.
12- Sakatlığından dolayı sürücü belgesi alması mümkün olamayan kişiler adına, sakatlık oranı her ne olursa olsun vergi muafiyetli otomobil satın alınabilmelidir; varolan %90 oran sınırı kaldırılmalıdır.