Güzel yürümek veya güzel konuşmak nedir!?

kendimin engelim ile ilgili bir yazı yazdım sizlere sunmak istediğim yorumlarızı istiom...

Normalden daha hırslı daha azimli
nedense günümüzde engelli dedimizde hemen akla ilk zihinsel engel geliyor. Her zaman sorduğumuz ve özellikle bazen boş yere sorduğumuz ‘’neden,nasıl sorularını’’ soramıyoruz. Kestirmeden atıyoruz yada belki de hakikatten engelli denince aklımıza zihinsel engel geliyor. Birini karalamak hoşumuza gidiyor belkide kim bilir? Bunu içimizdeki benlik bilir ama yinede dışarı yansıtacak olduğumuzda ayna gibi yansıtamıyoruz bu benliğimizi . . .

Ben herkesten yavaş yürüyen ve de konuşmamda yavaşlık olan biriyim. Ama herkesten daha iyi yürüdümü vede daha iyi konuştuğumu düşünüyorum. çünkü iyi yürümek hızlı yürümek değildir. Kendinden emin, güvenilir adım atmaktır.bazen bir yere yetişmek zorunda kaldımığımızda hızlı yürümek gerekerir. Ama günümüzdeki teknoloji o kadar gelişti ki artık hızlı yürümemize gerek kalmıyor.
Ya kekemelik güzel konuşmamıza engel mi? Asla değil tabikide güzel konuşmak kekelemeden konuşmak değildir. Güzel konuşmak, ne düşündüğümüz ifade edebilmektir.ama bunu konuşma kekemesi olmayan bir çok insan beceremiyor.yazık !!!

Birinle konuşması için belkide yürüşüyle dalga geçiyoruz.ama hiç düşündük mü dalga geçtiğimiz kişi kadar güzel konuşuyor muyuz.
Belki de onların tek avantajları hırslı ve azimli olmasıdır j
ama şunu unutmayalım ki insanı hayata bağlayan hırsı ve azimidir

İşte bu ya hayata 4 elle sarılmak......

saolun

seni tebrik etmekten başka bir şey gelmez elimden helal olsun sana

haklısın güzel konuşmak belkide güzel sözlerde söylemektir biri bana güzel şeyler söylesin isterse yarım saat sürsün daha güzel olur.

neden nagatif anlıyam ki eksiklerimi öğrendim tşk ederim bir öğretmenim rica etmişti kendi engelimle yazı yazmamı kıramadım yazmıştım ben yazı yazmam ödev gibi düşünmüştüm o anda aklıma bunlar gelmişti yazmıştım ...

----------

ensar bey tabiki ister istemez yaşamımda böle olmuyor

kendini çok güzel ifade etmişin ama muratın dediği gibi yazında cümle düşükleri var

ok bidaha o düşkleri yapmamaya çalışırım kendimle barışık olmasam hayat çekilir beni kabul edenler böle kabullensin kabul etmiyenleri ben hiç kabule etmem

Elbette söylemler ile eylemler bir olmalıdır. Yoksa ortada bir çelşki olacaktır. KEndi söylediğimizi önce kendimiz uygulayarak diğer insanlar için örnek teşkil edebilmeliyiz.

Güzel yürümek, güzel konuşmak elbetteki insanlara güzel kazanımlar sağlar. Fakat bunlar birazda yetenek meselesi olduğu kadar klendimizi geliştirmekte bir o kadar önemlidir.

Az ve öz konuşanı severim.Ne kadar bilgili olursan ol, konuştuğun kelimeler, karşınızdaki insanın anlıyacağı kadardır.Yürüme konusuna gelince, hiç yürüyemeyen insan, kötü de olsa yürümek istemez mi ?

Sevgili arkadaşm çok güzel yazıosun hepimiz anlıyruz ne demek istedğini sen aşmışssn bazı şeyleri azminden dolayı kutluyorum sizi

ahhh bu yazımdaki hayatı bide kendi hayatıma geçirsem

Kendine zaman,şans ver kafaya koyduktan sonra neler yapmıyoruz düşündüklerin yapamayacağın şeyler değilki,gözünde büyütme ve kendine daha fazla güven yapabilirsin ..

ruh halime bağlı herşey ya bazen diom Allah ın takdirin bazen de diomki gençliğimi istediğim gibi yaşamayınca yaşama sevinci kalmıyor koskocaman hayat dört duvar hapihane oluyor

Ziyaret sayfana geldim daha öğrencisin küçüksün büyüdükçe düşüncelerin ve kendine güvenin iyice gelişir kafana takma ve yapabildiğinin en iyisini yapmaya çalış olurmuilerde sen bile bu kafana takılanların aslında ne kadar önemsiz olduğunu fark edeceksin,güzelde konuşacaksın çok güzel yerlerdede olacaksın yeterki önce sen kendine inan ve güven sevgi ile kal..

parmak güneşi gösterdiginde dar kafalılar yalnızca parmaga bakar.amacım kimseye ders vermek degil.yazınıza yorum yapmak istedim sadece.Entellektüel insan kafasında nasıl neden sorularını sorar ve bunlara cevap bulabilmek için kafa yorar.dediginiz gibi pek çok insan bunu irdelemez. Kimbilir belkide irdeleyemez.İona kuçuradi derki insan ilişkileri ve davranışları kaygan bir zeminde yol almaya benzer.İnsanları bir genellemenin içine sokmak oldukça yanlıştır.Ben sizden farklı düşünüyorum.Güzel konuşmak,güzel yürümek kime göre ve neye göre daha güzel.Bu konudaki kıstasınız nedir.Olumsuzlamalarınızı örneklerken olumluları görmezden gelmişsiniz.Yüz metre yarışıyla,podyumdaki yürümeyi kıyaslarken birinde ölçüt hızlılık diğerinde zerafettir.Neye baktıgınız degil nerden baktıgınız önemlidir.Yani şunu diyorum bir eylemi degerlendirmedeki en güzel kıstas İşe yaraması toplumu geliştirip daha iyiye kanalize etmesiyle alakalı bir durumdur.zeki mürenin o fevkalade türkçesiyle küfür etmesi mi yoksa köylü bir kardeşimizin iyilik dolu kaba türkçesiyle verdigi mesaj mı daha yegdir.ama son sözünüze hak vermeden edemeyecegim. insanı yaşama baglayan azmi ve hırsıdır.

bana göre güzel konuşabilmek içimizdeki sevgiyi ve samimiyeti saflığı doğruluğu dışarıya yansıtabilerek konuşmaktır.Ne demiş atalarımız; tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır. Önemli olan sözün özüdür,kullandığımız kelimeler kurşun gibi çıakr dilden yanlış ifade edersek dönüşü yoktur belki karşımızdakini kırar yada yanlış anlamasına neden olabiliriz. Yürümeye gelince tabiki yürüme sanatı vardır ama bana göre sağlık açısından dik durmak dik yürümek en güzeli.ama mesela bende eskiden hep ayağıma bakarak yürürdüm yada biri bana bakıyor tedirginliğinde şimdi ise sağlığımneyi elveriyorsa kendimi kasmadan hareket ediyorum.
duygularını paylaşımın için kalbine sağlık daha da güzel şeyler yazabileceğine inanıyorum.

güzel yorumlarınız ve eleştirileriniz için sağolun

vallahi ne kadar özgüven olursa olsun kendinle barışık olursan ol kendini kabul etmiş olursan ol
toplum içindeki bir bakış
hepsini yerle bir ediyor
gerisi hikaye

Toplumun ne düşündüğü degil, bezim neler yapabildiğimizdir önemli olan.

nuriye taşçı

Belkide içimizdeki tabuları yikamadigimiz için, toplumun düşünceleriyle hayatımıza kendi istemimizin dışında yön veriyor olabilir miyiz acaba?

Güzel konuşmak ve güzel yürümek tabi ki önemlidir. Neden bunu söylüyorum çünkü eğer önemsiz olsaydı , sen yukarda ki başlığı acmazdın ve bu konu hakkında fikir yürütmezdin. Sen fikir yürütmeninde ötesinde bu konuyu kamuya açmışsın demek ki önemli.

Fakat burada hangi yürüyüşü güzel hangi konuşmayı güzel diye değerlendirirken kullandığının paradigma ve ölçüt önemli.

Neyi hangi ölçütleri baz alarak güzel yada çirkin buluyor insan. Dış görünüşlerine yani fiziksel ölçütlere göre mi ? Yoksa daha çok kimyasal olarak adlandırdığım içeriğine yada anlamına göre mi ? Değerlendirme yapıyor. yoksa iki kavramı da birbirinden ayırmayarak hem fizikselliğine hem içeriğine mi bakıyor.

Bu acıdan bakıldığında çelişik duygu ve düşüncelere gark olabiliyoruz. Yani bir olguyu fiziksel acıdan çok güzel fakat biçimsel acıdan güzel bulmayabiliyoruz

Zaman acısından bakıldığında ise bambaşka bir hal alıyor durum , yine farklı bir olguyu beş yıl önce çok güzel bulurken beş yıl sonra geriye baktığımız o kadar da güzel bulmayabiliyoruz

Popüler kültür acısından bakıldığında ise yine olay bambaşka bir hal alıyor. O zamanda hakim olan kültür bize bu güzel bu güzeldir diye günde 50 defa gözümüze soktuğunda bir bakıyoruz güzel buluvermişiz kendimizi.

Güzelliğin göreceli bir kavram olduğunu düşünürsek kafaya takmaya gerek yok.Hani hatırlarsınız ilkokulda öğretmenlerimiz okuma yarışması yaptırırlardı.Bir dakikada kaç kelime okuyabildiğimizi.Hiç sevemediğim bir uygulamaydı.Bazı arkadaşlarımız hece ,harf yutardı.Doğru ve güzel okumazken sayısı bizden çok çıktığı için sınıfın en çok okuyanı olurdu.

Siz de belirtmişsiniz zaten.Mühim olan meramını karşıdakine anlatabilmen.Gideceğin yere başın dik ulaşabilmen.İnsanlar hele de vakti çok olup boşa çıkan hem konuşur hem de boş konuşur.

-güzel- nedir?

Güzel konuşmak, sesinin tonunu çok yükseltmeden bağırmadan konuşmak bilemiyorum bazıları çok yüksek sesle konuşuyor bazen düşünüyorum kulaklarında sorunmu var ama bakıyorum öyle sorunlarıda yok,az konuşmak öz konuşmak lafı lastik gibi çok uzatmamak karşındakine söz hakkı vermek sözünü bölmemek,
Forum köşelerinde bir şeyleri yazıyoruz düşüncelerimizi ve burda olmayan şey yüzümüz,mimiklerimiz,gözlerimiz yani burda birini anlamak konuda biri hakkında bir şey yazmak daha zor yüzyüze geldiğimiz birini anlamak daha kolay yüz,göz,mimik devreye giriyor ve bunlar olmasına rağmen bazen yine yanlış anlaşılıyoruz ki forumda yazmak ve anlaşılmak daha zor,

Konuşurken ne anlattığımız çok önemli bazı insanlar çok boş gereksiz konuşuyorlar bir şeylere takıyor mesela geçim derdi böyle kişilerde otur evinin faturalarını dinle ama her zaman,kimi çocuğunu anlatır kimi kardeşini,kaynana,eşini,dertlerini kadar anlatırki gına getirirler bu konuşmaları ile insanı çatlatırlar,kardeşini,eşini,kaynana,görümce sürekli kötülerler,sürekli sürekli çok dert anlatan insanları böyle konuşmaları sevmiyorum çünkü bunları bu kadar anlatırken çoğu asıl kendinin ne mal olduğunu ortaya koyuyor,

"Mümin yolda yürürken yavaş adımlarla yürür." tabi bu nasıl yavaşlık her konu olsa gerek heralde

İster sokakta,ister komşuda,ister işyerinde nerde olursan ol insanların çoğu konuşmuyor aslında gözlemliyorum birbirlerine okkalı okkalı laf sokmalar yani normal konuşuyor bir anda bakıyorsun içinde bir kinaye sokuyor lafları mesela kalabalık yanımda olanlar birbirlerine sokuyorlar hiç sevmiyorum laf sokmayı ne diyeceksen de bazen birileride bana laf sokardı durduk yere diyorum ya sevmiyorum lafı soksam ben alasını derimde laf sokmak şeytandan biliyorum bu nedenle aman der geçerim bazende bana pis pis laf sokma içindekini çıkar söyle
ama bakıyorum biri gelip bana lafı soktu görüyormusun sırası gelsin ben diyeceğimi biliyorum içinden hiddet ve genelde kadınlarda çok daha fazla,

Konuşmuyoruz işte,küfür ediyoruz yani küfür bir tek düz yol attırmak değil kötü konuşmakta bir küfür,hakaret,karşımızdakinin duygularına aldırmadan kırılırmı, incinirmi,ne hissediyor çoğu kişinin umrunda değil,kavga ediyoruz,tartışma oluyor kavga ya da nerdeyse kavgaya dönüyor,

İnsan konuştuğu zaman sevgisini vermeli kim olursa olsun,ister çocuk,ister yaşlı,ister hasta vs.konuşmaları ile kişiye bir şeyler öğretmeli
Güzel konuşan insan sayısı çok az ve konuştukları zaman saatlerce dinlemek istersin çünkü ruhunu dinlendiriyor ve bunların anlatacak çok şeyleri oluyor hep aynı şeyleri ısıtıp ısıtıp anlatmıyorlar lakin berbat konuşan ve aşırı dertleri ile karşısındakini boğan meşgul eden insanı çatlatan kimseye beş dakika tahammül edemez çünkü hep aynı şeyi anlattığı için ve çünkü herkesin bir derdi var herkes kendi yüküyle uğraşırken başkasının derdi insanı gerçekten fazla geriyor hep aynı hep aynı,birde para sıkıntısını dert edinenler bunun için bunu dile getirip ağlanıp zırlananlar sanki bir o başka kimse yok dünya onun etrafında dönüyor, ayrıca yalanlar

Çok güzel konuşan insanın yalanı olamaz işin içinde yalan varsa zaten dinlenmez mutlaka sırıtır bir köşeden

İnsanın fıtratıyla ameli ile ilgili insanın kalbi dilinde oluyor bir şekilde bir şeyleri ne kadar söylemek istemesede mutlaka kaçıracak dilinden bir şeyleri küçükte olsa bir sözü,

İnsan kekeme olabilir ama söyledikleri,sözleri çok güzel olabilir

Bazı insanlar düzgün Türkçesi olan çok düzgün konuşmayı bilen insanlar bile o dilleri ile akrep gibi sokuyorlar,

İnsan engelli olabilir konuşma güçlüğü çekebilir belki anlamakta zorlanabiliriz ama ne dediğini anladığımızda eve güzel bir düşünce diyebiliriz, lakin söylediklerini çok düzgün bir konuşmayla diyor ama ne diyor pek anlaşılmıyor çünkü kendi anlamamış ki anlamsız saçmalıyor
Bende yazmaya başlayınca hızımı alamıyorum lakin bu konu dahil burdaki konular boş konular değil,yazsan yazsan bitmez ama konuşurken çok uzatmaya gerek yok çünkü karşındakine bağlı anlayacağı kadarı ne kadar alabilir ne anlar bu meseleden kapasite ne kadar

işte böyle

Vesselam

Affedersin podyuma mı çıkılacak