Nişan yüzüğü
Rebeka, parmağındaki nişan yüzüğünü çıkarıp nişanlısına uzattı:
"Artık seni sevmiyorum Salamon. Ayrılalım."
"Peki kimi seveorsun?"
"Moiz'i..."
"Ya... Nerede şimdi o kerata?"
Rebeka ağlayarak Salamon'un ellerine sarıldı:
"Sakin ona bir şey yapma!.."
"Yapacayim."
"Yapma Salamon..."
"Yapacayim Rebeka!.."
"Ne yapacaksin? Üldürecek misin?"
"Yok be kuzum. Şu nişan yuzüğini satacayim."
Trafik Polisi
Adamın birini gece vakti çevirir trafik polisi ceza yazacak ya sorar ;
- Beyefendi ruhsat lütfen !
- Buyrun Memur Bey .
- Alkol ?!
- Yok Memur Bey .
- Kemer takılımıydı ?!
- Evet Memur Bey .
- İlk yardım çantanız ?!
- Tastamam yerinde Memur Bey .
Bakmış olacağı yok memur ;
- Mezdeke kasetin varmı ?!
- Var Memur Bey .
- Koy kaseti !
- Tamam Memur Bey .
- 3. Parçayı çal !!
- Tamamdır memur bey ??...
- Şimdi ben oynuyorum sen Para Yapıştırıyorsun !!!
YARDIMSEVER
Sehrin hayirsever vakiflarindan birindeki çalisanlar sehrin en
basarili avukatindan henüz herhangi bir bagis almamis olduklarini fark
ettiler.
Bagis toplama görevindeki kisi avukati bagista bulunmasi için
ikna etmeye çalisiyordu:
"-Arastirmalarimiza göre yillik geliriniz en az 500.000 dolar,
ancak bugüne kadar hiç bir hayir isine bir kurus bagista
bulunmamissiniz. O paranin bir kismini bir sekilde topluma iade etmek
istemez miydiniz?"
Avukat bir süre düsündü, sonra:
"-Önce, arastimalariniz annemin uzun bir hastaliktan sonra ölmek
üzere oldugunu ve hastane masraflarinin onun yillik gelirinin bir kaç
kat üstünde oldugunu da gösterdi mi?"
Görevli utandi:
"-Sey, hayir."
"-Sonra, kardesimin malul bir gazi, kör ve tekerlekli iskemleye
mahkum oldugunu?"
Görevli utancindan kipkirmizi kesilmis bir halde özür dilemeye
çalisirken avukat onun sözünü kesti:
"-Ya da kizkardesimin kocasinin bir trafik kazasinda öldügünü ve
onu üç çocuguyla bes parasiz biraktigini?"
Görevli yerin dibine geçmisti, sadece,
"-Hayir, hiç bir bilgim yoktu ..." diye mirildanabildi.
Avukat bir kez daha onun sözünü keserek devam etti:
"-Pekala, ben onlara zerre miktar para vermezken size niçin vereyim