Orpak97, O düdük sesleri dediğimiz sesler aslında o kadar basit düdük sesleri değil.
bu salyangoz'a benzeyen yapı bizim iç kulağımız da bulunan koklea bir nevi işitme organımız.sensörinöral kayıplı hastaların kayıpları çoğunlukla bu organda meydana gelmekte.Koklea üzerinde tonotopik organizasyon dediğimiz bir harita bulunmaktadır kokleanın en çok kanlanan bölgesi 4000 hertz'dir biz o düdük diye tanımladığınız sesi cihazdan 4000 hertz'e ayarlayıp kulağınıza gönderdiğiniz de , işitme organınızın 4 bin hertz kısmını uyarmış oluyoruz. Hava yolu işitme eşikleri, işitme sisteminin
kulak kepçesi ile iç kulak arasındaki yapılarının ( dış kulak yolu ve orta kulak)
değerlendirilmesi açısından son derece önemli bilgiler verir bizlere.
Örneğin gürültüye bağlı işitme kayıpların da ( iç kulakta gerçekleşir ) odyogramlarda devamlı 4 ve 6 bin hertz 'de çentik görürüz yani düşüş.
Mesela saf ses ortalaması dediğimiz birşey vardır odyogramarımız da 500,1000,2000 hertz'de ki cevaplarınızın ortalamaları alıp yazılır. Bu frekansların tercih edilme nedeni; günlük yaşamda kullandığımız konuşma seslerinin, daha çok bu frekanslar içinde yer almasıdır.
Aslında sandığınız kadar sığ bir bölümde değil.
Hastalarımız bu bölüme "palavra" "sığ" dedikçe şaşırıyorum,içine girebilme imkanınız olsaydı odyolojinin ne kadar ilgi çekici muhteşem bir bilim olduğunu görme imkanınız olabileceğini düşünüyorum.