BEDENSEL ZARARA UĞRAYAN EV KADINLARININ TAZMİNAT HESAPLARI HAKINDA YARGITAY KARARLARI
(1) Ev kadını olan davacının normal yaşama süresince, ev işlerini ve hizmetlerini yürütürken, beden gücündeki eksilme nedeniyle sarfedeceği fazla efor karşılığı hesap ettirilip, bulunacak maddi tazminatın ödetilmesine karar verilmelidir.
Dava dilekçesinde, trafik olayı sonucu sol gözünün 8/10 görme gücünü yitiren davacının bu yüzden gelir kaybı olarak uğradığı zarar karşılığının ödetilmesi istenilmiştir. Böylece sol gözdeki görmemenin genel beden gücünde doğuracağı eksilme nedeniyle davacının bir zarara uğradığı iddiasına yer verilmiş demektir. Evlenen ve evine çekilen davacının ev işleri ve hizmetlerini yürütürken bu beden gücündeki eksilme nedeniyle fazla efor sarfetmesi karşılığı olarak maddi tazminatın ödetilmesine hak kazandığı kabul edilebilir ki, yerel mahkemece dayanılan bilirkişi raporunda, 26 yaşından 60 yaşına değin "gelir kaybına" uğradığından hareketle maddi tazminatın belirlenmesi, davacının evlenip evine çekilmesi gerçeği ile bağdaşmamıştır.
Öyleyse mahkemece yapılacak iş, sol gözdeki görmemenin genel beden gücünde yaratacağı eksilmeyi usulüne göre saptamak ve davacının normal yaşama süresinde ev işlerini ve hizmetlerini yürütürken bu beden gücündeki eksilme nedeniyle sarfedeceği fazla efor karşılığını hesap ettirip peşin sermaye değerine indirilmesi yoluyla bulunacak maddi tazminatın ödetilmesine karar vermekten ibarettir. Böyle bir durumu yansıtmayan bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilmesi yerinde olmadığından, davalılar vekilinin temyiz itirazları yalnızca bu yönden kabul edilmeli ve hüküm davalılar yararına bozulmalıdır.
15.HD. 20.10.1975, E. 1975/3787- K. 1975/4103 (YKD. 1976/6-879)
(2) Ev kadını yönünden zararın saptanmasında yaşam süresi gözönüne alınmalıdır. Evinin hizmeti yönünden çalışma gücündeki kaybın yaşam süresince devam edeceğinin kabulü gerekir.
Davacının kazada yaralanma sonucu malul kalan kızı Z.Ö.'in Adli Tıp İhtisas Kurulundan verilen raporla %13 oranında çalışma gücünü kaybettiği saptanmıştır.
Halen reşit bulunmayan ve belli bir meslek edinmemiş olan küçük Z.Ö.'in bilirkişi incelemesinin yapıldığı tarihe kadar gerçek ve bu tarihten son¬raki ileriye yönelik olarak muhtemel zararının bilirkişi incelemesinin yapıla¬cağı tarih itibariyle geçerli asgari ücret üzerinden hesaplanması Yargıtay'ın yerleşmiş kuralıdır. Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde bu kurala uyulmuş ise de, ev kadını olarak hesaplanan muhtemel zarar yönünden fa¬al çalışma süresi 55 yaş üzerinden hesaplama yapılmışıtr. Oysa evinin hiz¬meti yönünden çalışma gücündeki kaybın yaşam. süresince devam edece¬ğinin kabulü gerekir. Küçük Z.'in ömür sürecinin P.M.F. tablosu gözetilerek saptanmalı, raporda kabul edildiği şekilde 18 yaşından itibaren ömür boyun¬ca devam edecek çalışma gücü kaybından doğan zararı hesaplanmalıdır.
Bu durumda mahkemece yeniden uzman bilirkişi incelemesi yaptırılarak alınacak rapor tarihine kadar geçen süre için gerçek zararın ve bu tarihten sonra yaşam sürecindeki muhtemel zararının da rapor tarihindeki asgari üc¬ret gözetilerek hesaplanması ve nihai zararın saptanması gerekmektedir.
Yukarıda yazılı nedenlerle davacının karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 19.4.1993 tarih 92/7/61-93/2936 sayılı ilamına anılan bentlerin bozma nedeni olarak ilavesine 14.10.1993 gününde oy¬birliğiyle karar verildi.
19.HD.14.10.1993, E.1993/7605 - K.1993/6582 (İBD. 2001/3-939)
(3) Davacının yaşam süresi sonuna kadar ev kadını olarak yaşamını sürdüreceği ve sakatlığı oranında fazla güç harcayacağı kabul edilerek asgari ücret baz alınmak suretiyle, zararının hesaplatılması gerekir.
Davacının emeklilik yaşından başlayarak yaşam süresi sonuna kadar geçecek pasif dönem içinde ev kadını olarak yaşamını sürdüreceği ve maluliyeti oranında fazla efor sarfedeceği kabul edilerek asgari ücret baz alınmak suretiyle pasif dönem zararının uzman bilirkişiye hesaplattırılarak uygun bir sonuç dairesinde bir karar verilmek gerekirken yazılı şekilde bu konudaki istemin reddi doğru görülmemiştir.
19.HD.03.10.1995, E.1995/1076 K.1995/7783 (Şişli 1.As. Huk. Mah. 1994/464-765)
(4) Ev kadını trafik olayı nedeniyle yaralanmıştır. Bu yaralanma sonucu istenen tazminat, ev kadınının ölüm tarihine kadar çalışacağı kabul edilerek hesaplanmalıdır.
11. HD. 27.06.1996, 3356-4735 (G.Eriş, Kara Taşıma Hukuku, sf.722,no:253)
(5) Davacının ev kadını olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece %16 oranında iş gücü kaybına uğrayan davacının pasif dönemde de bu durumdan zarar göreceği düşünülmeden, 506 sayılı Yasada kadınlar için emeklilik yaşı olarak belirlenen 58 yaşına kadar tazminat hesabı yapılması doğru olmamıştır.
11.HD.03.07.2006, E.2005/7647- K.2006/7791 (S.Çelik-M.Lale, Sigorta Hukuku,sf.1015)
(6) Davalıların yüzde yüz kusurlu davranışları sonucunda meydana gelen trafik kazasında bedensel zarara uğrayarak tedavi gören ve boynundaki arıza nedeniyle uzun süre (serrikal) boyunluk kullanmak zorunda kalan davacının, iki küçük çocuklu bir ev kadını olarak olağan ve günlük ev işlerini tek başına yardımcısız yürütmesinin mümkün olup olmadığı, ödetilmesi istenen hizmetçi giderlerinin yapılmasında gerçekten zorunluluk bulunup bulunmadığı araştırıldıktan sonra, uzman bilirkişi görüşüne başvurulmak suretiyle isteğih hüküm altına alınması gerekir.
4.HD.29.05.1979, E.1979/2093 - K.1979/7151 (Yasa HD.1979/9-1369, no:533)
(7) Davacının ev işleriyle yükümlü bulunmasına göre, bilirkişi aracılığıyla, bu işlerin bir başkası tarafından yapılması halinde, ne gibi bir ücret ödemek zorunda kalacağı tespit olunarak hasıl olacak sonuca göre hüküm verilmesi gerekir.
Davacı vekili, davalı sürücülerin kusurlu hareketleri sonucu kamyon ile minibüsün çarpıştıklarını, minibüste yolcu olan davacının yaralandığını, karnındaki sekiz aylık çocuğunun ölü olarak alındığını, hayati tehlike nedeniylede rahminin çıkarıldığını belirterek, iş ve güçten kalma ile çeşitli harcamalarının, ölü doğan çocuğu nedeniyle ömür boyu destekten yoksun kalma karşılığının ve ayrıca manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunmalar, bilirkişi raporu ilgili dosya ve belgelere göre, davalılara ait kamyon ile minibüsün çarpışmaları sonucu, minibüste yolcu olan davacının yaralandığı ve 8 aylık çocuğunun ve rahminin ameliyat ile alındığı, davalıların belirlenen oranlarda kusurlu bulundukları; davacının herhangi bir işte çalışmaması nedeniyle, iş ve gücünden kalma tazminatı ile sağ olarak doğmamış cenin için destekten yoksun kalma tazminatı istenemeyeceği gerekçeleriyle bunlara ilişkin maddi tazminat isteklerinin reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre çocuğa şahsiyet kazanması için MK.nun 27. maddesine göre sağ olarak tamamıyla doğmuş olması lazım gelmesine, olayda ise böyle bir durumun söz konusu bulunmamasına, bu itibarla hak ve borçlarının izafesinde olanak dışı olmasına göre davalıların temyiz itirazlarının reddi gerekir.
Davacının temyizine gelince, sair itirazları yerinde değilse de, davacının çalışamadığı günler için istediği maddi tazminat yönünden, kendisinin sosyal durumuna ev işlerindeki beceri derecesine ve ev işleriyle yükümlü bulunduğu aile efradı sayısına göre bilirkişi marifetiyle bu işlerin bir başkası tarafından yapılması halinde ne gibi bir ücret ödemek zorunda kalacağı tespit olunarak hasıl olacak sonuca göre hüküm tesisi gerekir.
11.HD. 18.01.1979, E.1978/5550 - K.1979/93 (Kazancı Yazılım)
geçmiş olsun .ALLAH şifalar versin.bu tür konularda kesin konuşmak ve fazla yorum yapmak istemem ama benim bir tanığım 110 bin para almıştı.kaza ile ilgili tazminat tutarının hesaplanmasında bazı faktörler var bildiğiniz gibi bunlar kişiden kişiye değişiklik gösteriyor.haliylede tazmınat tutarını etkiliyor.bu sitede bazı arkadaşlar var onlar az çok hesaplıyor.onlardan yardım alabılırsınız.