Konjenita myotonia bildiginiz gibi kas hastalıgıdır.Hastalıgın belirtileri ise,kaslarda kasılma olup,ğevşemede zorluk çekmektir.
Bendeniz bu hastalığa tabi oldugum için,bu hastalıgın sıkıntılarını sizinle paylaşmak ve çektiğim çileleri sizlere anlatmak istiyorum..
Myotonia bende küçüklükten beri işlevini sürdürmekte ve hayatımın sonuna kadar işlevini sürdürmeye devam etmekte olaçaktır.Bu ise bariz bellidir..
Küçüklükten beri bu konuda çok sıkıntılar çektim,bir türlü istediğim gibi hayat yaşayamadıgımdan dolayı ise üzüntüler yaşadım.İstediğim gibi hayattan kastım ise,zenginlik içinde bir hayat degil,yapmak istediğim şeyleri yapamamaktır.Zaten en büyük zenginlik,insanın istediği şeyleri yapması ve belirlediği hedevlerde zafere ulaşmasıdır.Bundan büyükte zenginlikte yoktur bence...
Yapı olarak hiperaktif bir insanımdır ama bunu hastalıgımdan dolayı bir türlü dışa vuramıyorum.Bir türlü istediğim gibi hayat yaşayamadıgımdan dolayı ise üzüntüler yaşıyorum.Bazen egoistçe düşünüp neden ben diyorum,neden bu hastalık geldide benim gibi bir insanı buldu diye düşünüyorum.
Sonrada yine egoistçe düşünüp;benim yine durumum iyi,elleri ayakları olmayan insanlara göre ben daha iyim diyorum.Elleri ve ayakları olmıyan insanlarda benim gibi düşünüp,bizden daha kötüleride ver deyip kendilerini tatmin ediyorlarmı acaba!Ya dünyadaki en kötü hastalığa sahip olan insan ne yapıyordur,oda benden daha kötüsü var deyip kendini tatmin edemeyeçegine göre ne yapıyordur acaba!
Aslında burda anlatmak istediğim,kötünün kötüsü var deyip bir yerlere teşekküretmek bana tuhaf geliyor.Neden benden kötü hastalıgı olan insanı görüp bir yerlere teşekkürü bir borç bileyim!Neden iyikide ben öyle değilim deyip benden kötü olan insana acınası bir varlıkmış gibi bakayım!Açıkcası bu bana tuhaf geliyor,benden kötü hastalıga sahip olan insanlarıda gördügüm zaman,sizi görüpte teşekküredenler utansın diyorum..
Ötedünya dünşünçelerine sahip olan insanlar için bu yazılarım biraz tuhaf geliyordur.Çünkü o insan bu dünyasına sırf ötedünyada mutluluğa kavuşaçagı için sabrediyordur.Ama malesef buna ben inanamıyorum,kendimi bir türlü kandırıp adaletli bir yaratıcı var diyemiyorum.
Bu dünyaya sonuçta biz insanlar isteğimiz dışında geldik ve bu sıkıntılara maruz kaldık.Biri bana gelip,seni böyle bir hastalıkla dünya diye bir yere atcam deseydi,bunu asla kabuletmez ve varlıgı yokluğa tercihederdim.Ama var olduk ve bu sıkıntıları istegimiz dışında yaşıyoruz işte..Bu arada biri ''ADALET''mi dedi....!
Yazımın içine felsefi düşünçelerimide kattıgım için sizlerden özürdilerim,ama bu düşünçemide belirtmeden edemedim işte..
Başa dönersek,hastalıgımdan dolayı iş ve sosyal hayatım biraz zor geçiyor.Aslında şuan herhangi bir işte çalışmıyor ve bununda zorlugunu çekiyorum tabii.Hastalıgımdan dolayı ise bazı istediğim işleri yapamıyorum.
Mesela polis olmak,spor akedemisinde ögretim görevlisi olmak,askerde komutan olmak yada güvenlik görevlisi olmak isterdim.Ama sevgili devletimiz benim bu işleri hastalıgımdan dolayı yapamıyaçagımı söylüyor ve beni bu işlerden men ediyor!Yukarda saydıgım 3 meslek sadece teferruattan ibarettir,bu işler ğibi çok işlerde çalışmama hakkına sahibiz..
Devletimiz bizim gibi hastaların yapamayacagı işleri söylüyor ama yapaçak oldukları işleri neden söylemiyor, buda muamma tabi.Keşke devletimiz bizim gibi hastaların çalışabileçeği ortamlar hazırlasada bizim gibi insanlarda maruz kalmasa..
Bu konudan dolayı heyete girmiştim,%40 rapor alırsam devlet tarafından geri hizmet olarak çalıştırılaçagımı duymuştum.Bu raporu bazı konuştugum arkadaşlarım almış,bende alırım diye umut ediyordum!
Sonuç ise hüsran oldu,heyetin bana verdiği rapor sadece %9'idi.Bu da bir işe yaramıyor tabi.Dokturlarımla bu konunun mantıksızlıgını konuştugumda ise,porosödürün bu oldugunu ve bunun dışına çıkamıyaçaklarını söylediler.Bunun saçma oldugunu dokturlarıma söyledigim zaman ise onlarda bana haklı oldugumu söylediler.
Sonuç olarak sağlık bakanlıgına bir dilekçe yazıp bu konuyu dile getireçeğim.Eğer hüsranlı bir sonuçla karşılasırsam'ki bu olasılıklar içinde var.Ozmanda ne yaparım artık bilmiyorum!
Anlataçaklarım bunlardan ibaretti,kafanızı agırtıysam özürdilerim.
Sonuç olarakta,ENGELLİYİZ BİZ AMA ÖLÜME TER EDİLMEMELİYİZ deyip yazıma son veriyorum....
Saygılar.
Bendeniz bu hastalığa tabi oldugum için,bu hastalıgın sıkıntılarını sizinle paylaşmak ve çektiğim çileleri sizlere anlatmak istiyorum..
Myotonia bende küçüklükten beri işlevini sürdürmekte ve hayatımın sonuna kadar işlevini sürdürmeye devam etmekte olaçaktır.Bu ise bariz bellidir..
Küçüklükten beri bu konuda çok sıkıntılar çektim,bir türlü istediğim gibi hayat yaşayamadıgımdan dolayı ise üzüntüler yaşadım.İstediğim gibi hayattan kastım ise,zenginlik içinde bir hayat degil,yapmak istediğim şeyleri yapamamaktır.Zaten en büyük zenginlik,insanın istediği şeyleri yapması ve belirlediği hedevlerde zafere ulaşmasıdır.Bundan büyükte zenginlikte yoktur bence...
Yapı olarak hiperaktif bir insanımdır ama bunu hastalıgımdan dolayı bir türlü dışa vuramıyorum.Bir türlü istediğim gibi hayat yaşayamadıgımdan dolayı ise üzüntüler yaşıyorum.Bazen egoistçe düşünüp neden ben diyorum,neden bu hastalık geldide benim gibi bir insanı buldu diye düşünüyorum.
Sonrada yine egoistçe düşünüp;benim yine durumum iyi,elleri ayakları olmayan insanlara göre ben daha iyim diyorum.Elleri ve ayakları olmıyan insanlarda benim gibi düşünüp,bizden daha kötüleride ver deyip kendilerini tatmin ediyorlarmı acaba!Ya dünyadaki en kötü hastalığa sahip olan insan ne yapıyordur,oda benden daha kötüsü var deyip kendini tatmin edemeyeçegine göre ne yapıyordur acaba!
Aslında burda anlatmak istediğim,kötünün kötüsü var deyip bir yerlere teşekküretmek bana tuhaf geliyor.Neden benden kötü hastalıgı olan insanı görüp bir yerlere teşekkürü bir borç bileyim!Neden iyikide ben öyle değilim deyip benden kötü olan insana acınası bir varlıkmış gibi bakayım!Açıkcası bu bana tuhaf geliyor,benden kötü hastalıga sahip olan insanlarıda gördügüm zaman,sizi görüpte teşekküredenler utansın diyorum..
Ötedünya dünşünçelerine sahip olan insanlar için bu yazılarım biraz tuhaf geliyordur.Çünkü o insan bu dünyasına sırf ötedünyada mutluluğa kavuşaçagı için sabrediyordur.Ama malesef buna ben inanamıyorum,kendimi bir türlü kandırıp adaletli bir yaratıcı var diyemiyorum.
Bu dünyaya sonuçta biz insanlar isteğimiz dışında geldik ve bu sıkıntılara maruz kaldık.Biri bana gelip,seni böyle bir hastalıkla dünya diye bir yere atcam deseydi,bunu asla kabuletmez ve varlıgı yokluğa tercihederdim.Ama var olduk ve bu sıkıntıları istegimiz dışında yaşıyoruz işte..Bu arada biri ''ADALET''mi dedi....!
Yazımın içine felsefi düşünçelerimide kattıgım için sizlerden özürdilerim,ama bu düşünçemide belirtmeden edemedim işte..
Başa dönersek,hastalıgımdan dolayı iş ve sosyal hayatım biraz zor geçiyor.Aslında şuan herhangi bir işte çalışmıyor ve bununda zorlugunu çekiyorum tabii.Hastalıgımdan dolayı ise bazı istediğim işleri yapamıyorum.
Mesela polis olmak,spor akedemisinde ögretim görevlisi olmak,askerde komutan olmak yada güvenlik görevlisi olmak isterdim.Ama sevgili devletimiz benim bu işleri hastalıgımdan dolayı yapamıyaçagımı söylüyor ve beni bu işlerden men ediyor!Yukarda saydıgım 3 meslek sadece teferruattan ibarettir,bu işler ğibi çok işlerde çalışmama hakkına sahibiz..
Devletimiz bizim gibi hastaların yapamayacagı işleri söylüyor ama yapaçak oldukları işleri neden söylemiyor, buda muamma tabi.Keşke devletimiz bizim gibi hastaların çalışabileçeği ortamlar hazırlasada bizim gibi insanlarda maruz kalmasa..
Bu konudan dolayı heyete girmiştim,%40 rapor alırsam devlet tarafından geri hizmet olarak çalıştırılaçagımı duymuştum.Bu raporu bazı konuştugum arkadaşlarım almış,bende alırım diye umut ediyordum!
Sonuç ise hüsran oldu,heyetin bana verdiği rapor sadece %9'idi.Bu da bir işe yaramıyor tabi.Dokturlarımla bu konunun mantıksızlıgını konuştugumda ise,porosödürün bu oldugunu ve bunun dışına çıkamıyaçaklarını söylediler.Bunun saçma oldugunu dokturlarıma söyledigim zaman ise onlarda bana haklı oldugumu söylediler.
Sonuç olarak sağlık bakanlıgına bir dilekçe yazıp bu konuyu dile getireçeğim.Eğer hüsranlı bir sonuçla karşılasırsam'ki bu olasılıklar içinde var.Ozmanda ne yaparım artık bilmiyorum!
Anlataçaklarım bunlardan ibaretti,kafanızı agırtıysam özürdilerim.
Sonuç olarakta,ENGELLİYİZ BİZ AMA ÖLÜME TER EDİLMEMELİYİZ deyip yazıma son veriyorum....
Saygılar.