https://www.ictihatlar.com.tr/ictih...1-12858-Esas-2022-745-Karar-Sayili-Ilami.html .
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/12858
Karar No: 2022/745
Karar Tarihi: 19.01.2022
"İçtihat Metni"
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/12858
Karar No: 2022/745
Karar Tarihi: 19.01.2022
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/12858 Esas 2022/745 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2021/12858 E. , 2022/745 K."İçtihat Metni"
Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
No : 2021/2083-2021/1442
İlk Derece
Mahkemesi : Çerkezköy İş Mahkemesi
No : 2017/734-2021/457
Dava, maluliyet aylığı bağlanması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili, Davacının vesayeti altındaki kısıtlı ...'nın ilk defa 12.04.2005 tarihinde çalışmaya başladığını, kısıtlının Sizoaffektif Bozukluk-A Tipik Psikoz tanısı ile tedavi gördüğünü, kısıtlının malulen emeklilik talebiyle Kuruma müracaatının işyerine maluliyetini gerektiren hastalık veya arızasıyla girdiği iddiasıyla talebin reddedildiğini, YSK tarafından aynı kararın verildiğini, sigortalının ilk işe girdiği tarihte %60 malul olmadığını, 1800 prim gün ve 10 yıllık sigortalılık şartlarına haiz olduğunu belirterek YSK'nın 2014/11825 Esas, 80/14373 sayılı 17.10.2017 tarihli kararının iptaline karar verilmesini, sigortalının malulen emekliliğinin tespiti ile tahsis talep tarihi olan 05.06.2014 tarihinden geçerli olmak üzere malulen emekli aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
II-CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Davanın reddine karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmadığından bahisle, istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı vekili, Bölge Adliye Mahkemesi kararının çelişkili olduğunu, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı’ndan alınan raporun lehe olduğunu ve buna göre karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Dosya kapsamı incelendiğinde, 05.06.2014 tarihinde tahsis talebinde bulunan davacıya, maluliyetinin bulunmadığının belirtilmesi sonrası Yüksek Sağlık Kurulunun 14.01.2015 tarihli raporunda, maluliyeti gerektirecek hastalık ve arıza ile işe girdiğinin belirtildiği, 09.06.2017 tarihli tahsis talep üzerine, Yüksek Sağlık Kurulu’nun aynı hususu tekrar belirttiği, Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu ile son olarak Adli Tıp 2. Üst Kurulu’ndan alınan raporlarda ise davacının çalışma gücünün en az %60 (yüzdealtmış)'ını kaybetmemiş olduğu, malul sayılamayacağının belirtildiği, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı’ndan alınan 09.04.20221 tarihli raporda ise şahsın işe giriş sırasında malul olmadığı, sonrasında hastalığının ilerlemesi ve tedaviye yanıt vermemesi nedeniyle malul hale geldiği, maluliyet oranın da zaman geçtikçe artarak, son durumda %80’e ulaştığı, halihazırda şahsının durumunun “tedaviyle çalışma olanağı vermeyen” şeklinde nitelendirelebileceği” şeklinde kanaat belirtildiği, davacının ilk sigortalılık tarihinin 12.04.2005 olduğu anlaşılmıştır.
Belirtilen açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, en son Adli Tıp 2. Üst Kurulu’ndan alınan raporda çalışma gücünün en az %60 ını kaybetmediğinin bildirildiği, davalı Kurum nezdindeki Yüksek Sağlık Kurulu tarafından ise davacının çalışma gücünün en az %60 ını kaybettiği ne var ki, bu durumun ilk işe giriş tarihinden önce olduğunun belirtildiği ve bu durumun davalı ... bağladığı belirgin olmakla, dosyadaki tüm raporlar nazarında, davacının ilk işe giriş tarihi olan 12.04.2005 tarihinde maluliyetin bulunup bulunmadığı hususunda Adli Tıp 2. Üst Kurulu’ndan rapor alınıp sonucuna göre hüküm kurulması gerekmektedir.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin, eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi kararının, HMK'nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine ve kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 19.01.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi
No : 2021/2083-2021/1442
İlk Derece
Mahkemesi : Çerkezköy İş Mahkemesi
No : 2017/734-2021/457
Dava, maluliyet aylığı bağlanması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesince verilen kararın temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili, Davacının vesayeti altındaki kısıtlı ...'nın ilk defa 12.04.2005 tarihinde çalışmaya başladığını, kısıtlının Sizoaffektif Bozukluk-A Tipik Psikoz tanısı ile tedavi gördüğünü, kısıtlının malulen emeklilik talebiyle Kuruma müracaatının işyerine maluliyetini gerektiren hastalık veya arızasıyla girdiği iddiasıyla talebin reddedildiğini, YSK tarafından aynı kararın verildiğini, sigortalının ilk işe girdiği tarihte %60 malul olmadığını, 1800 prim gün ve 10 yıllık sigortalılık şartlarına haiz olduğunu belirterek YSK'nın 2014/11825 Esas, 80/14373 sayılı 17.10.2017 tarihli kararının iptaline karar verilmesini, sigortalının malulen emekliliğinin tespiti ile tahsis talep tarihi olan 05.06.2014 tarihinden geçerli olmak üzere malulen emekli aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
II-CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Davanın reddine karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmadığından bahisle, istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davacı vekili, Bölge Adliye Mahkemesi kararının çelişkili olduğunu, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı’ndan alınan raporun lehe olduğunu ve buna göre karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Dosya kapsamı incelendiğinde, 05.06.2014 tarihinde tahsis talebinde bulunan davacıya, maluliyetinin bulunmadığının belirtilmesi sonrası Yüksek Sağlık Kurulunun 14.01.2015 tarihli raporunda, maluliyeti gerektirecek hastalık ve arıza ile işe girdiğinin belirtildiği, 09.06.2017 tarihli tahsis talep üzerine, Yüksek Sağlık Kurulu’nun aynı hususu tekrar belirttiği, Adli Tıp Kurumu 3. Adli Tıp İhtisas Kurulu ile son olarak Adli Tıp 2. Üst Kurulu’ndan alınan raporlarda ise davacının çalışma gücünün en az %60 (yüzdealtmış)'ını kaybetmemiş olduğu, malul sayılamayacağının belirtildiği, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı’ndan alınan 09.04.20221 tarihli raporda ise şahsın işe giriş sırasında malul olmadığı, sonrasında hastalığının ilerlemesi ve tedaviye yanıt vermemesi nedeniyle malul hale geldiği, maluliyet oranın da zaman geçtikçe artarak, son durumda %80’e ulaştığı, halihazırda şahsının durumunun “tedaviyle çalışma olanağı vermeyen” şeklinde nitelendirelebileceği” şeklinde kanaat belirtildiği, davacının ilk sigortalılık tarihinin 12.04.2005 olduğu anlaşılmıştır.
Belirtilen açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, en son Adli Tıp 2. Üst Kurulu’ndan alınan raporda çalışma gücünün en az %60 ını kaybetmediğinin bildirildiği, davalı Kurum nezdindeki Yüksek Sağlık Kurulu tarafından ise davacının çalışma gücünün en az %60 ını kaybettiği ne var ki, bu durumun ilk işe giriş tarihinden önce olduğunun belirtildiği ve bu durumun davalı ... bağladığı belirgin olmakla, dosyadaki tüm raporlar nazarında, davacının ilk işe giriş tarihi olan 12.04.2005 tarihinde maluliyetin bulunup bulunmadığı hususunda Adli Tıp 2. Üst Kurulu’ndan rapor alınıp sonucuna göre hüküm kurulması gerekmektedir.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin, eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesi kararının, HMK'nın 373/1 maddesi gereğince kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine ve kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 19.01.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.