Değerli Dostlar,
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda, Torba Yasa Tasarısı kapsamında yapılmak istenilen değişikliğe yönelik durum tespiti ve önerimizi aşağıda görebilirsiniz. Yapılmak istenilen değişiklikle yeni bir ayrımcı uygulamanın kanunlaşmasına razı olmak mümkün değildir. Lütfen, bu ayrımcı yasa tasarısının, tasarıya ilişkin itirazlarımız dikkate alınmadan, haklarımız verilmeden, komisyonda kabul edildiği şekliyle TBMM Genel Kurulu’ndan geçmemesi için kamuoyu oluşturulmasında hep beraber çalışalım. Tüm siyasi partilere, onların yetkili organlarına ve temsilcilerine konunun önemini hep birlikte anlatalım.
Eğer siz de 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda yapılmak istenilen değişikliğin engelli bireyler aleyhine sonuçlar doğuracağını düşünmekteyseniz; yaşadığınız ilden seçilen milletvekillerinden, siyasi parti il başkanlıklarından ve ilişkide olabileceğiniz tüm siyasi parti temsilcilerinden, fakslarla, e-postalarla, mektuplarla ve bizzat görüşerek yasanın TBMM Genel Kurul’unda red edilmesini talep ediniz.
Saygılarımızla,
Engelli Hakları Çalışma Grubu
_______________________________
MECLİSTE BİR AYRIMCI TASARI DAHA,
Torba Yasa olarak tabir edilen, yasa tasarısı içerisine biz engellileri yakından ilgilendiren 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 50 ve 53. maddelerinde değişiklik öngörülmektedir.
Değişiklik ile engelliler için devlet memurluğuna alımda merkezi bir sınav öngörülmektedir. Düzenleme ile engelliler yine genelden ayrılmakta ve adeta tecride maruz bırakılmaktadırlar. Kurumlar bünyesinde açılan sınavlardaki problemler düşünüldüğünde merkezi engelli sınavını kabul etmek gerekmiştir. Ancak, temelde ayrımcı olan bu uygulamanın muhtemel zararlarını törpüleyebilmek için TASARIYI TOPTAN REDDETMEK YERİNE BİR KISIM EKLEMELER YAPMA ZORUNLULUĞU DOĞMUŞTUR. Ekleme önerilerimiz ve gerekçelerini aşağıda bilgilerinize sunarız. Yine sorunun daha açık anlaşılabilmesi için, TBMM, SGK ve Maliye Bakanlığının ENGELLİ ALEYHİNE AYRIMCI HÜKÜM İÇEREN işe alım ilanlarını ekte sunma zorunluluğu doğmuştur.
Tasarıya, önerdiğimiz eklemelerin gerekçelerini tek tek açıklamak gerekirse,
Madde 53. fıkra 1
Bilindiği üzere, Devlet Memurluğunda Engelliler için öngörülen yüzde 3’lük istihdam zorunluluğu, engelli istihdamında eşitliği sağlamayı amaçlayan pozitif ayrımcı bir düzenlemedir. Dolayısıyla, yüzde 3’lük oran asgari orandır ve kesinlikle azami oran olarak algılanmamalı ve uygulamamalıdır. Ancak, uygulamada özellikle istihdamdaki eşitsizlik nedeniyle oran azami olarak uygulanmaktadır. Bu algı ve uygulamanın AYRIMCI olduğu tartışmasızdır. Bu nedenle yüzde 3’lük oranın önüne “en az” ibaresi eklenmiştir.
YURT DIŞI TEŞKİLATI
Tasarı, gerekçesiz bir şekilde yüzde 3’lük oranın tespitinde “yurt dışı teşkilatının” hesaba katılmayacağını öngörmektedir. Bu öngörü de ayrımcı ve engellilerin yurt dışı teşkilatlarında çalışamayacağı önyargısının sonucudur. Bu hatalı ve ayrımcı düzenlemeye yol açacak ibare tasarıdan çıkarılmıştır.
Madde 53. fıkra 2
Birinci fıkrada ifade ettiğimiz, yüzde 3’lük oranın üst sınır olduğu algı ve uygulamasının sonucu olarak ilk defa devlet memuru olarak atanacaklar için yapılan KPSS sınavına girmek suretiyle başarılı olarak işe giren engellilerden bazılarının atamaları sırf engelli oldukları, özürlü kadrosundan işe girmedikleri gerekçesiyle iptal edilmiştir. Maalesef yargı, bu iptal edilen atamaları yanlış değerlendirerek engellilerin sadece özürlüler için yapılan sınavlara girmek suretiyle devlet memuru olabileceği yönünde, evrensel insan haklarına, başta Anayasa olmak üzere ulusal ve uluslararası mevzuata aykırı bir durum oluşmuştur.
Öte yandan sadece sağlıklı bireyler için olduğu sanılan KPSS sınavına girerek başarılı olan engelliler başta “emeklilik hakkı” olmak üzere, engelli kontenjanından işe girenlere sağlanan özlük haklarını kullanamamaktadırlar. Hatta, son yıllarda işe alım ilanlarında “yüzde 40 ve üzerinde engelli” olmamak ibaresi konulmakla, engellilerin engelli kadrosu dışında işe girmesi engellenmektedir. Bu uygulamaya, TBMM, SGK ve Maliye Bakanlığı’nın ilanları örnek gösterilebilir. Bu uygulamanın ayrımcı ve temel bir hak ihlal olduğu açıktır. İhlal ile, özellikle eğitimli engellilerin, meslek ve eğitim düzeylerine uygun işlerde çalışma olanağı kalmamıştır.
Sorunun bir diğer ve önemli ayağı ise, engelliler için genellikle kariyer olanağı sunan kadrolar ayrılmamaktadır. Günümüzde kamu kurum ve kuruluşları uzmanlaşmaya önem vererek, çalışan personelini uzman kadrosuna almakta, kariyer mesleği dediğimiz uzman kadroları ihdas etmektedir. Ancak engellilerin kariyer mesleklerine atanmaları ülkemizde hayalden öteye gidememektedir.
Mevcut tasarı ile, engelliler girdikleri sınavlar itibariyle de yalıtılacak ve uzmanlık ve kariyer ve yükselme olanağı olan işlere giremeyecektir. Engelli istihdamında bu husus da son derece önemlidir. Zira her engelliyi yardımcı hizmetli, telefon operatörü, büro memuru kadrosuna atamak yüksek öğrenim görmüş, eğitim almış engelli bireylere haksızlıktır. Bu durumunda çözüme kavuşturulmaya ihtiyacı vardır.
Engelli kadrolarının özel olarak ayrılmasından vazgeçilerek, tüm kadrolara herkesin başvurabilme hakkının sağlanması gerekir.
Mevcut uygulama, belirtilen nedenlere ciddi adaletsizlik ve ayrımcı uygulamalara yol açmış ve fakat tasarı ile AYRIMCI VE ADALETSİZ UYGULAMALAR niyetten bağımsız yoğunlaşacaktır. Tasarı, başta BM Engelli Hakları Sözleşmesi olmak üzere, ulusal ve uluslararası mevzuata aykırıdır.
Belirtilen sorunları giderebilmek için, tasarının ikinci fıkrasının sonuna “Bu sınav, özürlülerin özürlü kontenjanı dışındaki kadrolara başvuru hakkını engellemez ve kontenjan dışında istihdam edilen özürlü memur, özürlü kontenjanından işe giren memurun tüm özlük haklarına sahiptir. Açık kadrolara atamalar her iki sınav sonuçlarının açıklamasından sonra yapılır” ibaresi eklenmelidir.
[SIZE="3"]Önerimizi içeren yasa tasarısı metni aşağıdaki gibidir:[/SIZE]
[SIZE=2][FONT=Verdana]Görüşülmekte olan "Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması İle Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı"nın çerçeve 91 inci maddesinin dördüncü fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkranın eklenmesini arz ve teklif ederiz.[/FONT][/SIZE]
[SIZE=2][FONT=Verdana]14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 50 nci maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkraları yürürlükten kaldırılmış, 53 üncü maddesi başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.[/FONT][/SIZE]
Saygılarımızla,
Engelli Hakları Çalışma Grubu
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda, Torba Yasa Tasarısı kapsamında yapılmak istenilen değişikliğe yönelik durum tespiti ve önerimizi aşağıda görebilirsiniz. Yapılmak istenilen değişiklikle yeni bir ayrımcı uygulamanın kanunlaşmasına razı olmak mümkün değildir. Lütfen, bu ayrımcı yasa tasarısının, tasarıya ilişkin itirazlarımız dikkate alınmadan, haklarımız verilmeden, komisyonda kabul edildiği şekliyle TBMM Genel Kurulu’ndan geçmemesi için kamuoyu oluşturulmasında hep beraber çalışalım. Tüm siyasi partilere, onların yetkili organlarına ve temsilcilerine konunun önemini hep birlikte anlatalım.
Eğer siz de 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda yapılmak istenilen değişikliğin engelli bireyler aleyhine sonuçlar doğuracağını düşünmekteyseniz; yaşadığınız ilden seçilen milletvekillerinden, siyasi parti il başkanlıklarından ve ilişkide olabileceğiniz tüm siyasi parti temsilcilerinden, fakslarla, e-postalarla, mektuplarla ve bizzat görüşerek yasanın TBMM Genel Kurul’unda red edilmesini talep ediniz.
Saygılarımızla,
Engelli Hakları Çalışma Grubu
_______________________________
MECLİSTE BİR AYRIMCI TASARI DAHA,
Torba Yasa olarak tabir edilen, yasa tasarısı içerisine biz engellileri yakından ilgilendiren 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 50 ve 53. maddelerinde değişiklik öngörülmektedir.
Değişiklik ile engelliler için devlet memurluğuna alımda merkezi bir sınav öngörülmektedir. Düzenleme ile engelliler yine genelden ayrılmakta ve adeta tecride maruz bırakılmaktadırlar. Kurumlar bünyesinde açılan sınavlardaki problemler düşünüldüğünde merkezi engelli sınavını kabul etmek gerekmiştir. Ancak, temelde ayrımcı olan bu uygulamanın muhtemel zararlarını törpüleyebilmek için TASARIYI TOPTAN REDDETMEK YERİNE BİR KISIM EKLEMELER YAPMA ZORUNLULUĞU DOĞMUŞTUR. Ekleme önerilerimiz ve gerekçelerini aşağıda bilgilerinize sunarız. Yine sorunun daha açık anlaşılabilmesi için, TBMM, SGK ve Maliye Bakanlığının ENGELLİ ALEYHİNE AYRIMCI HÜKÜM İÇEREN işe alım ilanlarını ekte sunma zorunluluğu doğmuştur.
Tasarıya, önerdiğimiz eklemelerin gerekçelerini tek tek açıklamak gerekirse,
Madde 53. fıkra 1
Bilindiği üzere, Devlet Memurluğunda Engelliler için öngörülen yüzde 3’lük istihdam zorunluluğu, engelli istihdamında eşitliği sağlamayı amaçlayan pozitif ayrımcı bir düzenlemedir. Dolayısıyla, yüzde 3’lük oran asgari orandır ve kesinlikle azami oran olarak algılanmamalı ve uygulamamalıdır. Ancak, uygulamada özellikle istihdamdaki eşitsizlik nedeniyle oran azami olarak uygulanmaktadır. Bu algı ve uygulamanın AYRIMCI olduğu tartışmasızdır. Bu nedenle yüzde 3’lük oranın önüne “en az” ibaresi eklenmiştir.
YURT DIŞI TEŞKİLATI
Tasarı, gerekçesiz bir şekilde yüzde 3’lük oranın tespitinde “yurt dışı teşkilatının” hesaba katılmayacağını öngörmektedir. Bu öngörü de ayrımcı ve engellilerin yurt dışı teşkilatlarında çalışamayacağı önyargısının sonucudur. Bu hatalı ve ayrımcı düzenlemeye yol açacak ibare tasarıdan çıkarılmıştır.
Madde 53. fıkra 2
Birinci fıkrada ifade ettiğimiz, yüzde 3’lük oranın üst sınır olduğu algı ve uygulamasının sonucu olarak ilk defa devlet memuru olarak atanacaklar için yapılan KPSS sınavına girmek suretiyle başarılı olarak işe giren engellilerden bazılarının atamaları sırf engelli oldukları, özürlü kadrosundan işe girmedikleri gerekçesiyle iptal edilmiştir. Maalesef yargı, bu iptal edilen atamaları yanlış değerlendirerek engellilerin sadece özürlüler için yapılan sınavlara girmek suretiyle devlet memuru olabileceği yönünde, evrensel insan haklarına, başta Anayasa olmak üzere ulusal ve uluslararası mevzuata aykırı bir durum oluşmuştur.
Öte yandan sadece sağlıklı bireyler için olduğu sanılan KPSS sınavına girerek başarılı olan engelliler başta “emeklilik hakkı” olmak üzere, engelli kontenjanından işe girenlere sağlanan özlük haklarını kullanamamaktadırlar. Hatta, son yıllarda işe alım ilanlarında “yüzde 40 ve üzerinde engelli” olmamak ibaresi konulmakla, engellilerin engelli kadrosu dışında işe girmesi engellenmektedir. Bu uygulamaya, TBMM, SGK ve Maliye Bakanlığı’nın ilanları örnek gösterilebilir. Bu uygulamanın ayrımcı ve temel bir hak ihlal olduğu açıktır. İhlal ile, özellikle eğitimli engellilerin, meslek ve eğitim düzeylerine uygun işlerde çalışma olanağı kalmamıştır.
Sorunun bir diğer ve önemli ayağı ise, engelliler için genellikle kariyer olanağı sunan kadrolar ayrılmamaktadır. Günümüzde kamu kurum ve kuruluşları uzmanlaşmaya önem vererek, çalışan personelini uzman kadrosuna almakta, kariyer mesleği dediğimiz uzman kadroları ihdas etmektedir. Ancak engellilerin kariyer mesleklerine atanmaları ülkemizde hayalden öteye gidememektedir.
Mevcut tasarı ile, engelliler girdikleri sınavlar itibariyle de yalıtılacak ve uzmanlık ve kariyer ve yükselme olanağı olan işlere giremeyecektir. Engelli istihdamında bu husus da son derece önemlidir. Zira her engelliyi yardımcı hizmetli, telefon operatörü, büro memuru kadrosuna atamak yüksek öğrenim görmüş, eğitim almış engelli bireylere haksızlıktır. Bu durumunda çözüme kavuşturulmaya ihtiyacı vardır.
Engelli kadrolarının özel olarak ayrılmasından vazgeçilerek, tüm kadrolara herkesin başvurabilme hakkının sağlanması gerekir.
Mevcut uygulama, belirtilen nedenlere ciddi adaletsizlik ve ayrımcı uygulamalara yol açmış ve fakat tasarı ile AYRIMCI VE ADALETSİZ UYGULAMALAR niyetten bağımsız yoğunlaşacaktır. Tasarı, başta BM Engelli Hakları Sözleşmesi olmak üzere, ulusal ve uluslararası mevzuata aykırıdır.
Belirtilen sorunları giderebilmek için, tasarının ikinci fıkrasının sonuna “Bu sınav, özürlülerin özürlü kontenjanı dışındaki kadrolara başvuru hakkını engellemez ve kontenjan dışında istihdam edilen özürlü memur, özürlü kontenjanından işe giren memurun tüm özlük haklarına sahiptir. Açık kadrolara atamalar her iki sınav sonuçlarının açıklamasından sonra yapılır” ibaresi eklenmelidir.
[SIZE="3"]Önerimizi içeren yasa tasarısı metni aşağıdaki gibidir:[/SIZE]
[SIZE=2][FONT=Verdana]Görüşülmekte olan "Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması İle Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı"nın çerçeve 91 inci maddesinin dördüncü fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkranın eklenmesini arz ve teklif ederiz.[/FONT][/SIZE]
[SIZE=2][FONT=Verdana]14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 50 nci maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkraları yürürlükten kaldırılmış, 53 üncü maddesi başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.[/FONT][/SIZE]
[SIZE=2][FONT=Verdana]"Özürlü personel çalıştırma yükümlülüğü:
MADDE 53- Kurum ve kuruluşlar bu Kanuna göre çalıştırdıkları personele ait kadrolarda en az % 3 oranında özürlü çalıştırmak zorundadır, %3'ün hesaplanmasında ilgili kurum veya kuruluşun toplam dolu kadro sayısı dikkate alınır.[/FONT][/SIZE]
[SIZE=2][FONT=Verdana]Özürlüler için sınavlar ilk defa Devlet memuru olarak atanacaklar için açılan sınavlardan ayrı zamanlı olarak, özürlü kontenjanı açığı bulunduğu sürece özür grupları ve eğitim durumları itibariyle sınav sorusu hazırlanmak ve ulaşılabilirliklerini sağlamak suretiyle merkezi olarak yapılır veya yaptırılır. Bu sınav, özürlülerin özürlü kontenjanı dışındaki kadrolara başvuru hakkını engellemez ve kontenjan dışında istihdam edilen özürlü memur, özürlü kontenjanından işe giren memurun tüm özlük haklarına sahiptir. Açık kadrolara atamalar her iki sınav sonuçlarının açıklamasından sonra yapılır.[/FONT][/SIZE]
[SIZE=2][FONT=Verdana]Özürlü personel çalıştırma yükümlülüğünün yerine getirilmesinin takip ve denetimi ile özürlülerin Devlet memurluğuna yerleştirilmesinden Devlet Personel Başkanlığı sorumludur. Başkanlık bu sorumluluğunu yerine getirirken özürlü açığı bulunan kurum ve kuruluşların talebi üzerine. Özürlü kontejyanlarına yerleştirme yapabilir veya yaptırabilir. [/FONT][/SIZE]
[SIZE=2][FONT=Verdana]Özürlülerin memurluğa alınma şartlarına, merkezi sınav ve yerleştirmenin yapılmasına, eğitim durumu ve özür gruplan dikkate alınarak kura usulü ile yapılacak yerleştirmelere, özürlülerin görevlerini yürütmelerinde hangi yardımcı araç ve gereçlerin kurumlarınca temin edileceğine, kamu kurum ve kuruluşlarınca özürlü personel istihdamı ile ilgili istatistiksel verilerin bildirilmesine ilişkin usûl ve esaslar ile diğer hususlar Özürlüler İdaresi Başkanlığının görüşü alınarak Devlet Personel Başkanlığınca hazırlanacak yönetmelikle düzenlenir.”[/FONT][/SIZE]
MADDE 53- Kurum ve kuruluşlar bu Kanuna göre çalıştırdıkları personele ait kadrolarda en az % 3 oranında özürlü çalıştırmak zorundadır, %3'ün hesaplanmasında ilgili kurum veya kuruluşun toplam dolu kadro sayısı dikkate alınır.[/FONT][/SIZE]
[SIZE=2][FONT=Verdana]Özürlüler için sınavlar ilk defa Devlet memuru olarak atanacaklar için açılan sınavlardan ayrı zamanlı olarak, özürlü kontenjanı açığı bulunduğu sürece özür grupları ve eğitim durumları itibariyle sınav sorusu hazırlanmak ve ulaşılabilirliklerini sağlamak suretiyle merkezi olarak yapılır veya yaptırılır. Bu sınav, özürlülerin özürlü kontenjanı dışındaki kadrolara başvuru hakkını engellemez ve kontenjan dışında istihdam edilen özürlü memur, özürlü kontenjanından işe giren memurun tüm özlük haklarına sahiptir. Açık kadrolara atamalar her iki sınav sonuçlarının açıklamasından sonra yapılır.[/FONT][/SIZE]
[SIZE=2][FONT=Verdana]Özürlü personel çalıştırma yükümlülüğünün yerine getirilmesinin takip ve denetimi ile özürlülerin Devlet memurluğuna yerleştirilmesinden Devlet Personel Başkanlığı sorumludur. Başkanlık bu sorumluluğunu yerine getirirken özürlü açığı bulunan kurum ve kuruluşların talebi üzerine. Özürlü kontejyanlarına yerleştirme yapabilir veya yaptırabilir. [/FONT][/SIZE]
[SIZE=2][FONT=Verdana]Özürlülerin memurluğa alınma şartlarına, merkezi sınav ve yerleştirmenin yapılmasına, eğitim durumu ve özür gruplan dikkate alınarak kura usulü ile yapılacak yerleştirmelere, özürlülerin görevlerini yürütmelerinde hangi yardımcı araç ve gereçlerin kurumlarınca temin edileceğine, kamu kurum ve kuruluşlarınca özürlü personel istihdamı ile ilgili istatistiksel verilerin bildirilmesine ilişkin usûl ve esaslar ile diğer hususlar Özürlüler İdaresi Başkanlığının görüşü alınarak Devlet Personel Başkanlığınca hazırlanacak yönetmelikle düzenlenir.”[/FONT][/SIZE]
Saygılarımızla,
Engelli Hakları Çalışma Grubu