Olmuyorsa üzülme, belki daha iyisi olacaktır.

Ocak 1996 yılında B iline bağlı memleketim olan bir ilçede yeni bir süt fabrikasının açılması nedeniyle ,oraya başvurdum.Fabrika sahipleri(biri eski Doğruyol partisi milletvekili),söz vermelerine rağmen,işe almadılar.Sözlerinde durmadılar. Haziran 1996 yılında B ilinde Türk Telekom( o zaman devlete aitti),kurumdışı engelli personel alımı için sınav açtı.( o zaman KPSS ,EKPSS yoktu) O sınava girdim.2 kişi alınacaktı.17 müracaat vardı.O sınavda 1.olarak Türk Telekom muhasebe servisinde işe başladım.(Olmuyorsa üzülme,belki daha iyisi olacaktır.1-Asgari ücretle süt fabrikasına giremedim ama,B kentinde en yüksek maaş veren Türk Telekoma girdim).(SONUÇaha sonra o fabrika iflas etti.Geçen ay baktığımda iflas edeli çok olmasına rağmen fabrika vergi yüzsüzleri listesinde yer alıyordu.DYP eski milletvekili şu an yatağa bağlı yaşamını devam ettiriyor.Diğer fabrika ortağı da ilçede çiftçilik yapıyor şu an.
................................................................................................................................................................
Türk Telekomun özelleşmesi sonucu 2 seçenek vardı.ya ,iş güvencesini bırakıp işçiliğe geçmek yada başka kuruma nakil olmak.Ben başka kuruma nakil olma seçeneğini seçtim.Fakat Türk telekom yönetimi,işçiliğe geçmeyenler için isterlerse kurumda ,5 yıl kalabileceklerini belirtti.5 yıl kalıp sonra nakil olmak için dilekçe verdim. B ilindeki Türk telekom il müdürü ,benim kurumda kalmamı istemedi.mecburen başka kuruma nakil için devlet personel başkanlığına aktarıldım.DPB beni B ilindeki BAĞKUR kurumuna memur olarak atadı.O zaman Bağkur ile SSK birleşmişti.Bağkurun maaşı da iyiydi İkramiye ,yüksek maaş,mesai ve havuz parası vardı.(Olmuyorsa üzülme,belki daha iyisi olacaktır.2-Türk Telekomda istenmedim ama gene B ilindeki en iyi kuruma tayinim çıktı).(SONUÇ:Türk Telekom, o il müdürüne de kalmadı. o nun da 5 yıllık süresi dolmadan benden 2 yıl sonra,Ankaradaki genel müdürlük tarafından istenmeyerek,nakil için DPB na aktarıldı.DPB ONU il müdürü olarak değil,genel idare sınıfı Araştırmacı (maaş ve ünvan olarak şef kadrosunun bir altı), B ilindeki tarım ve hayvancılık müdürlüğüne atadı.O kurum kendisine de kalmadı,hemde ünvanı 3 basamak düştü)
..........................................................................................................................................................
Tayinim Bağkura çıkmasına rağmen bu kurumun SSK ve Emekli sandığı ile birleşmesi sonucu,tayinim iptal oldu.Sadece benim değil ,tüm telekom dan yapılan personelin atamaları iptal oldu.Bunun üzerine tekrar DPB na nakil için aktarıldım.DPB beni B ilindeki merkez ilçe Nüfus müdürlüğüne Veri hazırlama ve kontrol işletmeni olarak atadı.(Olmuyorsa üzülme,belki daha iyisi olacaktır.3-Bağkur olmadı ama,Nüfusa memur değil VHKİ olarak atantım.Daha sonraki safhalarda görevde yükseldim nufusta.((dAHA SONRA Bağkurun iyi olan maaşı azaldı.İkramiyeihavuz parası ve mesai verilmedi,Bağkurun bir özelliği kalmadı.Maaşlar eşitlenince Nüfusun maaşı arttı, yeni kimlik ehliyet ve pasaportlar için mesai ödemesi verildi nufusa.
)

.................................................................................................................................................................
Nüfusta İçişleri bakanlığı görevde yükselme sınavına girerek B ilinde 25 kişinin katıldığı sınavda birinci olarak şef oldum./Olmuyorsa üzülme,belki daha iyisi olacaktır.4.(Sonuç:görevde yükselme olarak bana yansıdı.
.............................................................................................................................................
2015 yılında bu sefer ilçe nüfus müdürlüğüne Ç ilinden girdim.4 kişinin atanacağı ve 17 kişinin girdiği sınavda ç ilinde 2.olarak ,Ç ilininin bir ilçesine atandım.Olmuyorsa üzülme,belki daha iyisi olacaktır.5-(SONUÇ:gÖREVDE YÜKSELME.
Ç ili beni telekomda istemeyen il müdürünün memleketi.Ben onun memleketinde ilçe nüfus müdürüyüm.O benim emleketimde Genel idaresınıfı Araştırmacı kadrosu.Akademik ve Kariyer araştırmacı kadrosu değil,Genel idare sınıfı araştırmacı kadrosu./Olmuyorsa üzülme,belki daha iyisi olacaktır.5-(SONUÇ:Görevde yükselme.....KESERDÖNER SAP DÖNER BİRGÜN GELİR HESAP DÖNER.
...........................................................................................................................................................
en son olarak 2019 yılında yapılacak olan ,içişleri bakanlığı görevde yükselme sınavına kendi memleketim B ilinde İL müdürlüğü veya Şube müdürlüğü sınavına girerek bu kadrolardan emekli olmak.
...........................................................................................................................................................................
OLMUYORSA ÜZÜLME, ALLAH en iyisini verecektir zamanı geldiğinde.Haksızlığa uğradık,engeller konuldu ama ALLAH en büyük yardımları bana yaptı.Bana bu haksızlıkları yapanların durumu da yazdığım gibi ortada.

Maşallah ne güzel bir teslimiyet. Rızkımıza kefil olan Allah'tır. Ondan büyük kefil varmıdır Tebrik ederim

Daha ne denir ki sevgili Turkuaz.

Rabbim işlerinizi hep kolaylaştırsın,güzelleştirsin.

Herkesin adaleti şaşar da, Allah'ın adaleti şaşmaz..

ben türk telekomdan 03 nisan 2006 yılında ayrılmak zorunda kaldım il telekom müdürü istemediği için.Allahın takdirine bakın ki telekom genel müdürlüğü de onu istemedi . o da 3 basamak ünvan düşerek 2 yıl sonra aynı tarihte 03 nisan 2008 de telekomdan ayrılmak zorunda kaldı.

Benzer bir durum da benim başıma geldi. Yaşadıklarım film gibi. Anlatam inanmazsınız. İş hayatına ilk başladığımda bir çok firma ile görüşmüştüm. Sigorta şirketleri bankalar. Hele İBM beni almadığı için çok üzülmüştüm.. "Hayalim yazılımcı olmaktı" Neyse bunu yapamadım.

Sonra bir hazır beton firmasına girdim. Beni TEKNİKER yaptılar , Oradaki patronum yeteneğimi gördü ve tespit etti. Bu arada psikolojik engelli olduğumu belirtmeliyim.. Sonra, Nasıl olduysa bir iftira ya uğrayarak oradaki işimden ayrılmak zorunda kaldım. Beni patrona gammazlayan eleman kendisinin yerini alacağımı düşünmüştü. Zira yaptığım iş teknikerlikti ve bu gün yüksekokul mezunlarının yaptığı bir işti. İşi biliyordum öğrenmiştim ve sertifika allırsam 17 ağustos depreminin hemen sonrasında kurulan yapı denetim kurumlarında hatta belki de TOKİ de görev alabilirdim. "Olmuyorsa üzülme" diyor ya.. Uzun süre işsiz kaldım tabii.

Ne yaparım ne ederim diye düşünürken, Bir kargo firması buldum. Bu seferki maaşım orada aldığımın iki katıydı resmen.. Üstelik beni şube yetkilisi yapmışlardı. Eğer o işten kovulmasaydım kargo ya giremeyecektim.. Sonrasında ne yapabilirim diye düşündüm.. Hedefim Yazılım eğitimi alıp Sistem mühendisi olmaktı. Çok istiyordum yazılım sektörünü. İBM olayından dolayı.. Ama şirket beni tamamen başka amaçlarda "kullanmak istiyordu" Geçirdiğim bir kaza" her şeyin başlangıcı oldu. Neden rapor alıyorsun? diye işten kovdular beni. Bende konuyu mahkemeye taşıdım. Dava devam ederken İstanbul Büyükşehir Belediyesinden teklif geldi bana. Üstelik bu teklifi aldığım gün bir denizcilik firmasında işe başlamıştım. Emekliliği tatttım diyebilirim... Çok güzel günlerdi. Her maaşımda kendimi bir şekilde ödüllendiriyordum diyebilirim..

Sonra, sonra Sağlık Bakanlığının kurum alım ilanını duydum. 2000 kişi alınacaktı 2011 de sınavı duydum ve başvurdum. Diploman yok ! ,dediler bana.. Üzülmedim. "Olmuyorsa üzülme", dedim.. Sonra bir gün telefon aldım. Telefondaki ses; Siz Sağlık Bakanlığı ilanına başvurdunuz mu dedi.. Ben de hayır, Diploma yetmedi dedim.. Gidin başvurun dediler.. Gittim başvurdum.. Aman Allah m; O da ne? Ana baba günü. "Buradan altın yağsa, Benim kafama taş düşer" düşüncesiyle işlemleri yaptım.. Başvuru tamamlandığında sınav günü geldi çattı. Ben halen daha son çalıştığım yerden maaş almaya devam ediyordum. İşsiz değildim aa memur olmak istiyordum. sınav sonucu açıklandığında yaşadığım sevinci görmeliydiniz.. 94 PUAN la Türkiye genelinde 7 sıradan atandığımı öğrenince resmen çığlık atmıştım. Kuruma gittim, kaydımı yaptım. Ama artık yeterince zamanım oluyordu. Boş durmuyordum.

Yazmak içimdeki ukdelerden biriydi. Oturdum ve yıllar önce kaybettiğim bir hikaye taslağımın temel kurgusunu değiştirerek yazmaya başladım. Niyetim bir roman çıkartmaktı. Tam 3 yıl yazdım. 700 Sayfa ya ulaştığında kontrolümü kaybetmiştim. Dinlenme zamanlarımda şiirler yazıyordum. Düşünün yaani Şiir yazarak dinleniyordum. Peki sonra ne oldu dersiniz! Olmuyorsa Üzülme, Diyelim ve devam edelim.. Bu eser gittikçe büyüdü ve ben bir ilan gördüm! Şiirleriniz Değerlendirilir yazıyordu ilanda. Aradım karşıma bir hanım efendi çıktı! Kendimi takdim ettim. Mesam üyesi bir bestekar ve Senarist vardı karşımda dosyayı gönder bakalım dedi.. Uzman hocalarımıza inceletelim.. Gittik incelemeyi yaptılar ve dediler ki, Bu hikaye den film olmaz, Eee ne olur peki dedim? En az 400 bölümlük bir dizi olur eserlerinizi de besteleyceğiz.. Tabii bir bedeli vardı bu işin. Hayal bile edemeyeceğim bir şey yapmıştım ama farkında dahi değildim içimdeki cevherin. İşin tuhaf yanı bunu bırakın tahmin etmeyi düşünemiştim bile. Tamam geçmişte sinemada çalıışmıştım ama senaristlik ve bestekarlık hayal gibi bir şeydi benim için.

Şimdi ise bana ortaklık teklif eden üç yapımcı görüşüyorum projemi TRT ye sundum biçilen rakamları bırakın memuriyeti ömrümün sonuna kadar çalışsam kazanamam. Açık ve net. Sadece dizi nin bir bölümünün 1,5 milyon tl ye satın alınacağını ve bunun 500,000 tl sinin maliyet olduğunu söylersem ve telif haklarının da bu rakamın en az %7 ila %12 si araında belirlendiğini söylersem nasıl bir şeyle karşı karşıya olduğumu anlarsınız sanırım. İşin ilginci bir de sinema filmi var bu işin içinde o daha değişik bir şey oluyor. Hayallerim benden bir adım uzakta anlayacağınız.

Şiirlerime ne oldu diye soruyorsunuz değil mi? 60 tane beste var elimde diğer 60 tane de beste yapılmayı bekleyen şiir toplam 120 tane tsm fantazi ve özgün müzik tarzında yüksek niltelikli eserler. Mesam la görüştüğümde bir parçanın sadece sözlerinden 70,000 tl kazanabileceğimi ve bunun "mekanik hakları içermediğini" söylemeyi unuttum. Haa neyi hedefliyorsun diyrosanız, Vallahi kurumdan SAĞLIK YÖNETİMİ ni okuduktan sonra MÜDÜR olarak emekli olup YAPIMCILIĞIN TADINI ÇIKARMAK istiyorum ne yapabilirim ki başka Siz söyleyin. Film gibi değil mi?

maşallah ne güzel bir teslimiyet, başka birinin yatağa bağlı kalmasına seviniyor adam, sanki Allah senin adına onu bunu yatağa bağlı hale getiriyor. Aynı düzende öüğütülüp duruyorsunuz sadece çarkların arasında ufalanırken "aaa bak o benden daha çok parçalanmış" diyorsunuz.
dantenin ilahi komedyası gibiyiz, Botticelli nin cehennem haritasında herkes kendince rahat bir yer kapmış


ülkede ne sağlam ne engelli aklı başında insan yok
turkuaz06

o zaman,devleti soyanlara,daha fazla soyması için dua edelim kardeşim.

turkuaz06

Bende tt de 1 sene staj yaptim oraya baskalarinin ( torpil)yuzunden giremedim. 1 yil sonra tt satildi.oradaki bazi sef ve mudurrleri sacma sapan yerlerde vermisler kendi goslerimle gordum .insallah daha beter gunler gorurler.tt en sonunda batti 3 kredisinide odeyemedi.allah tumunun belasini verdi .internetimi bile tt baglatmadim.tt diyince sinirim zipliyo.

Ne mutlu size...bana haksizlik yapanlara hicbir şey olmadı bugüne kadar )) olsun diye de bakmıyorum.ahirete de kalabilir cezası.sorun degil.fakat niye olmadı diye üzülüp sonra daha iyisinin olması başıma geldi benim de zaman zaman...sabretmek lazim.Allah sabreder,sabretmeyi sever

Tek kelimeyle bravo helal olsun pes etmemişsiniz

o senin şansınmış usta herkes senin gibi olmuyor maalesef benim başvurmadığım yer çalmadığım kapı gitmediğim sınav kalmadı allah kahretsin batsın bu dünya ....

Bu baslik altinda herkes yasadigi
Haksizliklari yazmis
Kimi teslimiyetle kabul etmis
Kimi intikamla oh olsun EDEN BULDU demis kin ve nefretle icini doldurmus
Arkadaslar
Hayatimizda bir suru olumsuzluk yasiyoruz
Bunlarin hepsini kuldan bilmeyin
Imtihan dunyasindayiz
Yapaninda sinavi bu cekeninde
Affedin
Affedin ve rahatlayin
Affedin ki affedilesiniz
Sirtinizda kocaman bir cuvalla kosmak ister misiniz?