Özürlülük derecelerini belirlemede ''Tek Rapor Çalışması"

17 Aralık 2010 Güncel:

Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik 16 Aralık 2010 günü tüm ekleriyle birlikte yenilendi: http://www.engelliler.biz/forum/sag...-hakkinda-yonetmelik-yenilendi-16-aralik.html


______________
Dinçer: Engellilerin bürokratik işlemleri kısalacak

[...]
''TEK RAPOR ÇALIŞMASI''-
Konuşmalara, hükümet adına Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer yanıt verdi.
Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığının, özürlülerin özürlülük derecelerini belirlemede farklı uygulaması olduğunu belirten Dinçer, bu uygulamanın da makul ve kabul edilebilir gerekçesinin bulunduğunu söyledi.
Sağlık Bakanlığının, herhangi bir özürlüye, özürlülük derecesini belirleyen bir rapor verdiğinde, fiziki olarak ne oranda özürü olduğunu tespit ettiğini belirten Dinçer, bakanlığının ise maliyetle ilgili, maaş bağlayacağından bu raporu esas almadığını anlattı.
Dinçer, kendileri için özürlünün, özürlülüğüyle çalışıp çalışamayacağının esas olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti:
''Özürlülük derecesi Sağlık Bakanlığına göre yüzde 60-70 olmasına rağmen çalışmasına mani bir durum yoksa onun maliyetini belirleyen derecesi daha düşük çıkar, malullük emeklilik maaşı bağlamayız. Çalışma Bakanlığının verdiği rapor, onun iş yapma gücünün kaybıyla ilgili rapordur. Orada verilen özürlülük derecesinin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından kabul edilip edilmediğiyle ilgili tartışma çok anlamlı olmaz.
Buna rağmen biz, Sağlık Bakanlığıyla, acaba vatandaşların her iki kurumdan ayrı ayrı rapor almalarını sağlayan bu bürokratik süreci kısaltmak mümkün mü, tek raporla bu sorun çözülebilir mi diye bir çalışma yürütüyoruz. Tek raporla her iki dereceyi de belirleme imkanı çıkarsa vatandaşlara daha az bürokratik hizmeti sunma fırsatımız olacak.''

Memurlar.Net (Dinçer: Engellilerin bürokratik işlemleri kısalacak).

arkadaşlar bundan bir şey anlayan varmı. devamlı mazeret.bu saglık raporu oranları yoksa başka baharamı kaldı. yarın birileri insan hakları mahkemesine giderse daha iyimi olacak nasıl olsa alıştı turkiye tazminat ödemeye yagmurdan kaçarken toluya tutulacaklar.

hükümetimiz sağ olsun biraz daha hakımızdan kırpında başınız göğe ersin ölene kadar her yıl rapor isterler artık

Bu durumun insan hakları mahkemesiyle bir ilgisi yok ki..

Pek çok ülkede uygulama böyledir.. Özürlülük oranı ile işgücü kaybı aynı şey değildir.

Örneğin bir çocuk için özür oranı %40-50 vs. olabilir. Ama işgücü kaybı oranı olmaz. Çünkü çocuklar çalışamaz.

İşgücü kaybında da bu tür kriterler dikkate alınır. Yani kişinin özür oranına değil, çalışıp çalışamayacağına, çalışabiliyorsa ne kadar verim kaybı olacağına bakılır. Örneğin benim işyerimde biri tek gözü görmeyen, biri tek kulağı duymayan ve bir de böbrek nakli olmuş 3 kişi var. Bunların üçü de diğer çalışanlardan hiç bir farkı olmadan çalışıyorlar. Yani işgücü kayıpları çok düşük.

Burada esas sorun, işgücü kaybını belirleyen Çalışma Bakanlığının bu süreci çok yavaş ve çok eziyetli yürütmesi... Objektif kriterlerden çok bir üst kurulun kanaatine bağlı. Özürlü sağlık kurulu raporlarındaki gibi açık ve net değil. Bununla ilgili mevzuatın basitleştirilmesi ve standartlaştırılması gerekir.

bir insanın sag gözu yuzde seksen sol gözu yuzde yetmiş görmuyor aynı zamanda sol gözde yansıma var renk körlugu var göz sinirleri zayıf hesap tablosuna göre yuzde 27 alıyor bumu adalet iki göz yude seksen görmuyor hesap cetvelinde yude 35 alıyor bumudur özurlu hakları. haksız yere daha önce torpille rapor alanların ceremesini şimdi biz çekiyoruz böyle insanlar yuzde 40 alıp işe giremez vergi indirim belgesi alamaz erken emekli olamaz gidip dilensinmi utanması gerekenler utansın allah her gunahı affeder ama kul hakkını hele özurlu hakını affetmez

Sizin verdiğiniz hesapta sanıyorum bir yanlışlık var.. Bahsettiğiniz şekilde %60 civarında özür puanı alması gerekir.

5378 sayılı Yasa gereğince çıkarılan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik...
5378 sayılı Yasa gereğince çıkarılan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik yayınlandığı 2006 yılından beri çok sayıda engellinin hak kaybına uğramasına neden oldu. Engelliler kadar, yönetmelik gereğince görev yapan yetkili hastanelerdeki kurulları da olumsuz etkiledi, bir çok tartışmaya yol açtı.
TSD tarafından yayınlandığı tarihten itibaren, bu yönetmeliğin engelliler açısından telafi edilemez kayıplar yaratacağı, Dünya Sağlık Örgütü tarafından konulan kriterlere uygun olmadığı özellikle vurgulanarak değiştirilmesi talep edildi.
Yapılan ilgili bakanlıklar, Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı, TBMM'de grubu bulunan siyasi partiler nezdinde çok sayıda girişim yapıldı.
Bizler kadar diğer dernekler, federasyonlar, konfederasyonlar, tek tek çok sayıda engelli vatandaşımız şikayetlerini iletti.

Nihayetinde, konu Hükümetin ve Hükümeti oluşturan Adalet ve Kalkınma Partisi'nin gündemine alındı.
Akparti Genel Başkan Yardımcısı ve Sosyal İşler Başkanı İzmir Milletvekili Prof. Dr. Nükhet HOTAR ve Akparti Özürlüler Koordinasyon Merkezi Başkanı Konya Milletvekili Orhan ERDEM'in davetiyle ilgili taraflar 4 Haziran, Perşembe günü toplandı.
TBMM'de yapılan toplantıya Akpartiyi temsilen; Adana Milletvekili, Akparti Yaşlılar Koordinasyon Merkezi Başkanı Fatoş GÜRKAN, Gaziantep Milletvekili ve Akparti Kadın Kolları Başkanı Fatma ŞAHİN, Hakkari Milletvekili ve TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Katibi Rüstem ZEYDAN, Akparti Sosyal İşler Başkan Yardımcısı Mazhar BAĞLI katıldı.

Özürlüler İdaresi Başkanı Abdullah GÜVEN'in yanısıra Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, üniversite ve sağlık kurulu olan hastanelerden yetkililer de toplantıda hazır bulundu.
Türkiye Sakatlar Konfederasyonu Genel Başkanı Yusuf ÇELEBİ, Engelliler Konfederasyon Genel Başkanı Av. Turan İÇLİ, Türkiye Sakatlar Derneği Genel Başkanı Şükrü BOYRAZ ile bazı federasyon ve derneklerin başkanları yaşanan sorunlar ve taleplerini sundu.

Engelli örgütlerinin görüşlerini sunmalarının ardından ilgili kurum temsilcileri kendi açılarından yönetmeliğin aksayan yönleri ve yapılması gereken yeni düzenlemelerle ilgili görüşlerini dile getirdi.
Özürlüler İdaresi Başkanı Abdullah GÜVEN ve Sağlık Bakanlığı temel Sağlık Hizmetleri Genel Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Dr. Bekir KESKİNKILIÇ, yaklaşık 2 yıldır yönetmelik üzerinde bir çalışmanın sürdürüldüğünü, gelen şikayetler doğrultusunda hazırlanan yeni yönetmelik ve cetvelinin 2006 sonrasında yaşanan sorunları önemli ölçüde gidereceğini belirttiler.

Hastaneler arasındaki farklı yorum ve oran belirlemelerinin engellenmesi, vatandaşlarımızın çeşitli kurumlar için ayrı ayrı rapor almalarının önüne geçilmesi için yeni bir otomasyon sisteminin de son aşamasında olduğu aktarıldı.
İlgililer yeni yönetmeliğin beklentileri önemli oranda karşılayacağını, bir yıllık uygulama süresinin sonunda pratikteki sorunlardan yola çıkılarak yeni bir düzenlemenin yapılabileceğini vurguladılar.
Toplantı, hazırlıkların çok kısa bir süre içinde tamamlanarak ilgili engelli kuruluşları ile yeni bir toplantıda ele alınacağı, yönetmeliğe son şeklinin verileceği açıklaması ile tamamlandı.
Şimdi de tüm gözler, yapılacak davet yazısında odaklanmış bulunuyor.
Umuyoruz ki engellileri bu kez hayal kırıklığına uğramayacak bir sonuç alınır, bunca emek boşa gitmez

yüzde 25,30,35,39 engellinin engelli statusune giremediği bir toplumda sürekli hayal kırıklıgı içinde olacaz orası bir gerçek . (tek rapor çalışması) gerçekleştiğini düşünün ne olacak 1998 ve 2006 yılında ne oldu ise o olacak . eski raporlar kabul edilmeyecek tekrar rapor cıkartmak için hastane köşelerinde olacak herkes . tek gözü görmeyenin, tek bacağı diz altından olmayanın sağlam raporu aldıgı bir sistem içindeyiz.

Özürlüler İdaresi Başkanı Abdullah GÜVEN ve Sağlık Bakanlığı temel Sağlık Hizmetleri Genel Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Dr. Bekir KESKİNKILIÇ, yaklaşık 2 yıldır yönetmelik üzerinde bir çalışmanın sürdürüldüğünü, gelen şikayetler doğrultusunda hazırlanan yeni yönetmelik ve cetvelinin 2006 sonrasında yaşanan sorunları önemli ölçüde gidereceğini belirttiler.

bugun bana doktor anlattı 10 sene içinde değişen birşeyler olacakmış . engelli istihdamında oranlar düşürülecekmiş işkur %40 altı engelli istihdam etmiyor bu oran düşürülecekmiş

sayın mete bende heyet doktoruna aynı şeyi söyledim yuzde altmış vermeniz gerek dedim. buyur dedi bizim elimize verilen hesap cetveli gözunle gör dedi başka hastaneye gittim durum aynı o doktorunda elide aynı hesap cetveli

hesap cetveliymiş. bunu icat edenlerin başında paralansın. engeli olmayan engellinin halinden ne anlar. ancak başına gelince.

çaluşma bakanı demiş saglık bakanlıgını raporuyl bizimki aynı degil tek rapor için çalışıyoruz demiş zaten aynı rapor yönetmeligi uygulanıyor vergi indirimi içinde iş kur içinde ayrı ayrı heyete girdim aynı hesap cetveli uygulanıyor yinetmelige dair bir çalışma yok hayal kırıklıgı. daha birde şikkayetleri önlemek için hastanelerede aynı cetveli vermişler ankarayla çelişki olup şikayetleri önlemek için

dün akşam hilal tv de sakatlar derneği başkanının konuşmasını ve hükümetten taleplerini izledim. direk olarak başbakandan engelli sorunları ile ilgili özellikle rapor oranları hakkındaki isteklerine vurgu yapmıştı. bende bunu yapmasını bekliyordum. inşaAllah etkili olur diyorum.

hayırlısı bıkmadan devam taci çeçe arkadaşımız uluslararası rapor hakkında yazmış oranlar aynı ama yuzdelikler yuzde yirmi diyor

zaten başkanında oranlar hakkında illaki % 40 olması şart değil iş gücü çalışabilme oranları % 20 lere çekilsin diye beyanat verdiği oldu. doğrusu da budur. bugün herhangi bir organından amputasyonu veya sakatlığı olan engellinin % 40 alması zordur. en azından % 20 lere çekilirse iyi olur

Ben bu işlerin pek düzeleceğini pek zannetmiyorum onların işi gücü bizler değiliz işleri güçleri kömür makarna dağıtmak bize ayıracakları vakit zaman kısıtlı ve kıymetli bu yüzden bir türlü bize sıra gelmiyor gelsede yarım yamalak düzenlemeler yapılıyor ha bugün ha yarın diyerek ömrümüz bitti yapacak bişey yok umudumda aklıma tek gelen bi kaç arkadaşımında dediği gibi yeni yasa ve düzenlemeyle gene hastaneler bize yol olacak gene ezilen bizler olacağız ancak onlara göre herşey düzelmiş olcak bütün canlarıma selamlar saygılar sağlıcakla kalın mutlu kalın....

ginede elimizden geldigi kadar gundemde tutalım ulaşabildigimiz yerlere mesaj atalım