Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Sabah neşeniz...

ahmedd29

Üye
Üyelik
22 May 2009
Konular
48
Mesajlar
667
Reaksiyonlar
0
85 yaşından da bir adam doğum hanenin kapısında beklemektedir.
Doğumhaneden çıkan doktor şöyle bir bakındıktan sonra yaşlı adama sorar:
Doktor- "içerde doğum yapan bayan yakınınız mı?"
Adam- "Evet,eşim.”
Doktor- "Ama bayan 25 yaşlarında..."
Adam- "Tamam işte, eşim o. Niye şaşırdınız, baba olamaz mıyım yani?"
Doktor- "Yoo, aklıma benim dedem geldi de."
Adam- "Nesi varmış dedenizin?"
Doktor- "Kendisi av meraklısı idi. sürekli ava çıkardı. Ancak yaşlanınca zorlanmaya başladı. Bir gün ava çıkacakken kendisini uyardık, aman yapma dedecim, sen yaşlandın, ava gidemezsin diye. Kendisi Israr etti ve hazırlandı. E, tabi yaşlılık, çıkarken tüfek yerine baston aldı eline. Ben de kendisiyle gittim. Ormanda bayağı yol yürüdükten sonra bir geyik gördük. Dedim ya, dedem yaşlı. Bastonu omzuna koydu, doğrulttu ve geyiğe bastonla ateş etti. Geyik o anda vurulup yere düştü..."
Adam- "Olur mu, başkası vurmuştur onu."
Doktor- "Ben de onu demeye çalışıyorum işte


Vantrolok eline geçirdiği kukla ile konuşuyor ve aptal sarışın fıkraları anlatıyormuş. Gösterisi biraz ilerledikten sonra birden orta sıralardan sarışın bir kadın ayağa kalkmış ve yükses sesle: - "Afedersiniz!" Bu çıkış üzerine vantrolok ve kalabalık durmuşlar ve sarışına bakmaya başlamışlar... Sarışın: - "Görüyorum ki sarışınların ne kadar aptal olduğuna dair şakalar yapmaktasınız. Peki söyler misiniz, bu kanıya nereden vardınız? Tek suçumuz saçımızın rengi mi yani? Sizin bu yaptığınız ırkçılık olmuyor mu? Kadınların bir çoğunun sarışın olduğu ülkelerdeki kadınlara hakaret etmiş olmuyor musunuz? Tanımadığınız bu kadar kadına ettiğiniz hakaretler sizi rahatsız etmiyor mu? Söyler misiniz?" Bunun üzerine vantrolok çok mahçup ve üzgün bir yüz ifadesi ile: - "Şey... Ben özür dilerim... Sadece şaka yapıyordum. Eğer sizi..." Sarışın Vantrolok'un sözünü keser ve: - "Ben sizle konuşmuyorum bayım. O elinizdeki küçük terbiyesiz adamla konuşuyorum! Siz onu savunmayın, bırakın o cevap versin!"
 
ilk fikra superdi ahmet kardesim:D:D
Ama warya doktor olayi iyi cewirip cewirip adama baglamis:p
 
zamane doktoru ve her zamanki gibi sarışınların faciaları :D:D:D güzeldi emeğine sağlık Ahmet kardeş.. :)
 
İdris'le Dursun, kahvede ayri masalarda hafif sıkkın oturuyorlarmış.
İdris sesleniyor:
-"Bana "ayran" desena..."
-"Ayran!"
-"Uyy, ben da senun karuna hayran!"
Fena halde bozulan Dursun, biraz sonra Idris'e sesleniyor:
-"Bana "gazoz" desena...''
-"Gazoz...
-"Uyy, ben da senun karini öptum..."
İdris, dudak büküyor:
-"Bu söyledigunun kafiyesi yoktur..."
Dursun sözü bagliyor:
-"Kafiyesi yoktur ama asli vardur!.."

Kayseri'nin bir köyünde imece yöntemiyle yol yapılıyor. Bunun için de eşekten yararlanılıyor: Eşek hangi yolu izlerse, orası genişletip araba yoluna dönüştürülüyor.. Köye gelmiş olan Amerikalı Barış Gönüllüsü, ne olup bittiğini kavrayamadığı için sorar: - Ne yapıyorsunuz böyle? - Yol yapıyoruz. - Bu eşek ne için? - O, yolun mühendizi. Yola uygun geçeneği o gösterir. Barış Gönüllüsü katıla katıla güler: - Ya eşek bulamasaydınız? - İşte o zaman Amerika'dan mühendiz getirirdik
 
Temel'in kotu huylarindan biri de her sabah uyanir uyanmaz, gok gurultusu kadar yuksek sesle gaz cikartmakmis.
Karisi Fadime de bu densizlige pek icerler, "Cozu cikasu heruf, ha pir sabah poyle fosururken, tum pagursaklarun donuna dokulsun da cor cununi" dermis.
Derken, Kurban bayraminin ikinci sabahi, Fadime mutfakta kurban etlerini ayiklarken ve Temel hala uyurken, Temel'i yola getirme niyetiyle, bir gun once kurban olarak kestikleri kocun barsaklarini toparlayip bir guzelce Temel'in donunun icine koymus!
Az sonra Temel uyannca, adeti uzere, keyifle ve gok gumburtusu timsali, gaz atinca bir de bakmis ki tum barsaklari donunun icinde.
saskinlik ve korku ile rengi benzi atmis akli ucup gitmis.
Temel, Bir muddet sonra kendine gelmis kalkip tuvalete gitmis epey zaman sonra, sararmis yuzunden soguk terler damlayarak bitap yorgun bir halde mutfaga gelen Temel;
-"Hacan dedigun oldi be Fadime, fosururken tum pagirsaklarum donuma dokuldu da" dediginde,
Fadime:
-"Oh olsun, ama pagirsaklarun cikarken canun da pek yanmistur be Temel'im" diyerekten gonlunu almaya calisirken;
Temel yanitlamis hemen :
- Yok be Fadime, ha cikarken acumadi da, geri sokarken az kalsun ceberiydum....


8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ KUTLU OLSUN...
ÇEŞİTLİ ÜLKELERDEN KADINA BAKIŞ AÇISI...

DÜNYA FEMİNİSTLER KONGRESİNDE,
Amerikan Delegesi Hanımefendi kürsüye gelmiş ;
Geçen yılın kararlarını aynen uyguladım. Eve gider gitmez kocama:
“ Bundan sonra temiz çamaşır istersen , kendi çamaşırını kendin yıka. Işte makine orda” dedim.
- Ilk gün bir şey görmedim,
- Ikinci gün bir şey görmedim,

- Üçüncü gün bir baktım, makinenin başında sade kendi çamaşırlarını değil, benimkileri de yıkıyor!

Alman Delegesi söz almış ;
Ben de kararımız gereğince kocama:
“ Bundan böyle temiz tabakta yemek istiyorsan bulaşığını kendin yıka işte makine orda” dedim.
- Birinci gün birşey görmedim.
- Ikinci gün bir şey görmedim.

- Üçüncü gün baktım makinenin başında sadece kendininkileri değil, benim bulaşıklarımı da yıkıyor!

Üçüncü konuşmacı bizden,TÜRK , feminist kardeşimiz ;
Türkiye'ye döner dönmez kararımız gereğince kocama :
“Bundan böyle yemek yemek istiyorsan kendin pişirmen gerekecek. Işte mutfak orada” dedim.
-Birinci gün bir şey görmedim.
-Ikinci gün birşey görmedim.

-Üçüncü gün sol gözüm biraz açılır gibi oldu! hafiften görmeye başladım !!!
 
Üst Alt