Safiye Samyeli

Ahh Be Kadın

Zemherinin ayazı kavururken ortalığı
Gökkubbenin dibi delinmişcesine
Yas tutuyordu semalar
Tam köşede duran
İsli sokak lambası yalnız değildi bu gece
Elinde telleri kırık, kırmızı bir şemsiye
Sırtını sokak lambasının direğine yaslamış
Bir kadın ağlıyordu sessizce
Belli ki çok üşümüş
Soğuktan tirtir titriyordu her yeri

Küfür küfür yanan bir soba
Sıcacık bir tas çorba
Ya da ne bileyim
Belki bir fincan kahve
Belki de bir bardak sıcak çay
Isıtırmıydı acaba
Ayaz vurgunu yüreğini

Belli ki bir derdi vardı genç kadının
Gökyüzünü kucaklayacakmışcasına
Arşa kaldırmış kollarını
Yağmur tanelerine karışıyor gözünden akan selleri
Ahhh be kadın
Can evimden vurdun bu halinle beni

Kim bilir kimler kırdı kanatlarını
Kim bilir kimler çaldı yarınlarını
Kim bilir kimler kirletti düşlerini
Belli ki bir isyanı, bin sitemi var
Düğüm düğüm boğazında hıçkırıkların
Kan damlayan sıktığı yumruklarından belli

Ahhh be kadın

''Ölüye üç ğün ağlar deliye, her gün gülerler''

Hadi deliler kervanına katılmadan toparla kendini
Sanma ki umutları tükenen
Hayalleri kaybolan bir tek sensin
Sen ne ilktin, nede son olacaksın
Felek sana vurdukca
Sen inadına düştüğün yerden kalkacak
Hayatın bir ucundan tutunup
Yanan küllerinden yeniden, yeniden doğacaksın

Yıldız yıldız sen yağarsın gecelerime

Bir garip haldeyim,
Bilmem ki neden?
İçim den bir nebze gülmek gelmiyor.
Keşmekeşlerden yoruldu beden.
Gönlüm de bir hüzün,
Gözümde yaş.
Kaç vakit oldu gün geceye esir düşeli?
Sokaklar bile bomboş,
Bir kaç akşamcı ile,
Bir de it sürüsü sokakların efendisi.
İnceden bir baş ağrısı yürekte sızı
Gecenin girdabı boğuyor,
Çarmağa geriyor ruhumu.
Soyundum üzerimden,çıkartıp attım
Geçmişin küf kokulu libasını.
Bütün duygular tekmil akışta
Ne zaman sokaklardan el ayak çekilse,
Aralan tül perdemin arasından,
Ihlamur kokularına karışıp,
Yıldız yıldız sen yağarsın gecelerime.

Bir Avuç Yıldız Uyansın

Bir düşün
Ne güzel şeydir gökyüzünün
Maviliklerine gülümseyerek bakabilmek
Aşk her zaman kolaylaştırır
Bu güzelliği görmeyi

Dudaklarındaki gülümsemeyi
Gözlerindeki pırıltı ile birleştirir
Düş alemin de sonu olmayan
Bir yolculuğa çıkarır seni
Tepeden tırnağa mavi olursun

Biliyorsun mavi
Umut demektir
Umut senden ne kadar yüksekte ise
Sen daha çok sıçramalısın
Ona ulaşmak için
Ulaştığın an da ise
Daha çok gayret sarf etmelisin
Kanatlarından düşmemek
Avuçlarından kayıp gitmesine seyirci kalmamak için

Sakın ardına bakma umudu yakaladığın anda
Yoksa geçmişin dehlizlerinde kaybolur gidersin
Ne o kalbim yoksa sen ağlıyor musun

//Sus kalbim
Sus
Ağlamak istiyorsan
Akşamı bekle
Hiç olmazsa sesine
Bir avuç yıldız uyansın//

Ne de olsa yıldızlar senin tek sırdaşın değil mi


Safiye Samyeli

Diçle İle Fırat Olsak

Sen ve ben
Yani biz
Hazan da baharı bekleyen
İki yorgun neferiz

Gönül heybemizde biriktirdiğimiz
Pembe düşlerimizi
Yasaklı sevişmelerimizi
Dilimiz de bitmeyen ahlarla
Yarından bir önceki günde
Yakamoz ışıltılarına emanet ederiz

Oysa
Sen gonca gül olsan
Açsan gönül bağım da
Ben bir çiğ tanesi olup
Düşsem zümrüt yeşili yapraklarına

Ya da
Binlerce yağmur damlasından oluşan
Aktığı yönü bilmeyen
İki deli nehir olsak
Sen azgın Fırat olup,
En mahrem hücrelerime aksan
Ben sessiz dicle olup ayaklarına sarılsam

Ya da ne bileyim
Kovalasam bu sevdayı başımdan
Benden çok uzaklara taa
Fizana gider mi
Kırkbir Yasin okusam yalvarsam Allaha
Sil bu kaderi desem siler mi

''Zorla güzellik olmaz'' bilirim
Sana beni sev diyemem
Yakıştıramam kendime
Sevdamı da inkar edemem
Düş kurmak suç ise, bil ki ben suçluyum
Haydi zindanlarına hapset beni
Ben zaten doğdum doğalı huzura oruçluyum

Aydınlandı Meken Yıldızım Nurdan

Anzer balı gibi karıştım ona
Bu gün bayramım var miladım olsun
Nihayet sonunda kavuştum cana
Rabbime binlerce şükürler olsun

Aylardır içimi kemirdi acım
Başımda kalmadı bir tutam saçım
Boynuma sarıldı son buldu sızım
Rabbime binlerce şükürler olsun

Sitemler etsemde gitmemiş güce
Vatan için nöbet beklemiş gece
Yüreğinde vatan sevgisi yüce
Rabbime binlerce şükürler olsun

Gözün aydın deyin dostlar yarenler
Üstatlar, hocalar, hanımlar, beyler
Vuslata ermişim dar gelir yerler
Rabbime binlerce şükürler osun

Aydınlandı mekan yıldızım nurdan
Göz yaşım sevinçten anlamaz durdan
Azrail de gelse al derim burdan
Rabbime binlere şükürler olsun

SAMYELİ esiyor, gamlar kaçıktır
Hazlar binlerce neşe saçıktır
Dilim güller açtı, gönlüm bağ,cıktır
Rabbime binlerce şükürler olsun

Siz mi geldiniz canlarımm

Hoş geldiniz hele geçin şöyle
Evimize benzemez burası
Çömeşi verin münasip bir yere
İki gözüm üç kuzummm
Neredeydiniz bunca zaman
Çok bekletmeyin özlemekteyim sizi
Durun hele şöyle doya doya bir bakayım
Suretinizi unuttum nerdeyse
Şu bayramlarda olmasa
Uğramayacaksınız buralara
İlk göz ağrımmm!!!!yiğidim
Bir bilseniz sizleri ne çok özledim
Hiç değişmemişsin, hala dalgacı
Hala deli dolu, toparlan oğlum
Bak burası yolun sonu
Yürek sızımmm
Dermansız derdim, sen yine mi boy verdin
Abini yine geçmişsin
Dön yüzünü birkez daha seyredeyim
Çok çökmüşsün be evladım
dünyanın kahrınımı çektin
Yıpratma kendini, bırak olacağı yere varsın
Ben bile tüketemedim çekmekle, sen mi tüketeceksin
Minik kuşummmm
Tombişim, hele bir adım daha yaklaş
Otur şöyle sağıma
Hiç değişmemişsin, hala tombiş hala sevimli
Kuran'ını hatmettin mi be buraya geleli
Evdeyken dinlemezdin ya beni
Kızma annem, insan biraz yediklerine dikkat etmeli
Ne o ağlıyormusunuz yine
Kıyamam göz yaşınızın bir zerresine
Hadi bırakın toprağımı koklamayı
Ben burada rahatım, üzmeyin kendinizi
Artık ne başımdaki o deli sancı var
Nede yüreğimdeki ince sızı
Meleklere anlatıyorum her zaman sizi
Hadi yavaştan toparlanın kuzularım, olan akşam
Bekletmeyin sevenlerinizi
Arada bir gelin, çiçeklerimi sulayıp
Mezar taşımı silin, evimizde göz yaşımı sildiğiniz gibi
Bu bahaneyle seyredeyim sizi
Bekletmeyin beni, çok özlemekteyim sizi
Bayramları beklemeyin
Arayı açmayın emi


Safiye Samyeli

Güfteler Besteler Seni Özlüyor

Kalemim uzundur sanma ki minik
Defterden bir sor neler gizliyor
Duygular nağmeye deme ki yenik
Notalar imrenip seni izliyor

Bu nasıl sazdır nasıl tezene
Kurban olam sol,a basan eline
İnceden dokun bak hele teline
Nağmeler dil verip seni söylüyor

Hüzün âleminde seyir eylerken
Hüzzam makamında şarkı dinlerken
Plaklar kırılıp yere düşerken
Güfteler besteler seni özlüyor

Bilirim lisanım yetmez hitaba
Eksik kalır tümce sığmaz kitaba
Heceleri bir bir çektim nisaba
Dizeler mısralar seni süslüyor

Duygular coşupta şaha vurunca
Kalemler elimle raksa durunca
Sayfalar yetmiyor defter dolunca
Hokkalar divitler seni gözlüyor

Dünya denen hanı gezdim dolaştım
Sessiz dere idim nehre karıştım
Sevdana düştüm yönümü şaştım
Hasretle bu gönül seni bekliyor

Sevda girdabıymış aktığım kuyu
Yürek yangınımdan kalmamış suyu
Çok aradım seni bir ömür boyu
İllede bu gönül seni istiyor

Aşkın secdesinde erirken solum
Deme ki sakın ben oyunda yokum
Sevdana esirdir biçare ruhum
Rukuda secdede seni diliyor

Bu Gece

Bir emanetim var sen de hey yarim
Geriye almaya geldim bu gece
Dersen ki emanetin ben de ömürlük
Yanında kalmaya geldim bu gece

Boş yere harcadım gençlik çağımı
Dizelere döktüm onca ağımı
sevdanla yeşerttin talan bağımı
Algülleri dermeye geldim bu gece

Gönlümde açan bu aşkın gülüdür
Aşkı yaşamayan gönül ölüdür
İster güldür beni istersen öldür
Kararı duymaya geldim bu gece

Derim ki cennetim tek sensin şolum
İçtiğim şerbetsin ballarda dolum
Kadehleri kırdım yoruldu kolum
Gülteni sarmaya geldim bu gece

Isınmaz hiç odam donuk ışığım
Anlasan derdimi sana aşığım
Akıl mı firari ben mi kaçığım
Vuslata ermeye geldim bu gece

Sevdana düşeli sararır tenim
Çevreşamın derki yanıyor serim
Mevlam yazmış ise buysa kaderim
Koynun da ölmeye geldim bu gece


Safiye Samyeli