ENGELLİLİK FARKINDALIK OLABİLİRMİ?
Geçen haftaydı ..
Hava kapalıydı.. Poyrazın ayazı dışarıda duranları ısırıyordu, rahat bırakmıyordu..
O sarışın geldi.. Alımlıydı, havalıydı.. Her hareketinde, ben kadınlığın tüm özelliklerini taşıyorum üstümde işareti vardı.. Oysa sahilde oturan, çay kahve yudumlayan binlerden birisiydi.. Üç aşağı beş yukarı diğerlerinden birisiydi.. Farklı olduğunu göstermek için doğmuştu o (hala aynı düşünüyorum) .. Var oluş nedenini bu farklı olmaya endekslemişti..
Açtı deniz havlusunu (pembeydi) büyük bir dikkatle ve yavaş hareketlerle kumlara serdi..
Sahilde dolandı muhteşem fiziğiyle.. Alışılmış olandan boylu, orta yaşından gençti.. Ve yine pembe bikinileriyle (siz tanga deyin) koca sahilde, topuklu pembe terlikleri üzerinde gezerken kalça hareketlerini gösterdi herkese.. Tek ve biricik olmanın bütün hazzıyla dalıverdi sulara.. Yüzdü, yüzdü, yüzdü.. Öyle bir dalıp çıkma değil, bir saate yakın daldı çıktı buz gibi sulara.. Binlerce kişinin gözlerinin kendisinde olduğunu bilmenin hazzı, mutluluğu yetiyordu ona.. Sonra kıpkırmızı olmuş teniyle sakince kurulandı, ıslak olanları değiştirdi ve geldiği gibi gitti.. Tek kişiye yakalanmadı gözleri.. Asla teşhirci değildi.. Yazı kışta yaşıyordu hepsi bu..
Çok mutluydu ama.. Herkesi imrendirdi kendisine.. Herkesi utandırdı kendi kendisinden.. Otomobillerinin kaloriferleri ve boğazlı kazaklarla oturan bizlerden farklı olduğunu gösterdi..
Herkes farklı olduğunu anlatmaya çalışıyor günümüzde.. Bilinçaltında bir yerlerde sürüleşmiş olduğumuza inanç tam.. Herkes üstelik sürü olmaktan nefret ediyor.. Ancak bu zincir kırılamıyor bir türlü.. Çoğunluk başlıyor farklılık yaratmaya.. Sürü olmaya karşı tepki bu.. Farklı olmak zorunda insanlar.. ‘’Diğer’’ leri sayılan sürüden farklılıklarını bulmaya adanıyor tüm konuşmalar ve düşünceler..
-‘’Ahhhhh ben farklıyım, bir anlatabilsem kendimi, bir ifade edebilsem.. Çok farklıyım ben çok.’’ Yada ‘’ Bir tanısan beni ne kadar farklı olduğumu anlarsın ve hak verirsin yaptıklarıma’’ Diye her fırsatta haykırılan farklı olma özlemi.. Farklı olmak, Kaf Dağının arkasındaki düşler cennetidir insanoğlunun..
Farklı olmak, farkındalık yaratmakla mümkün oysa.. Bu kişinin ve toplumun kendisine bakış açısına inanmasıyla orantılı bir şeydir.. Kendisinde olan farkındalığı kendisi ve toplum bilmeli, bilmiyorsa sezmeli, olmazsa gösterip kanıtlamalı insan.. Bu işin en güçlü olanı ise kişi bu farkındalığını yaşamalı.. Farklılık kutsal, bilgece, bilimsel ve inançsal bir şey değil oysa.. İnsanın kendini oluşturmak istediği, farklı görmek istediği yanı.. Yaşamıyla öne çıkan yönü.. Kimsenin farklılığı yarışmıyor birbiriyle.. Daha değersiz değil..
Ne dersiniz sakatlık bir farkındalık haline gelebilir mi? Doğanın ‘’bahşettiği’’, farkındalık..
Bakım derdimiz, ekonomik sıkıntımız olmasa.. İstediğimize ulaşabilir olsak, erişebilir olsak,
Sakatlık farkındalıktr bence.. Seçilen bir farkındalık olmasa da yaşanılan farkındalık diyeyim..
Bu sezgi bende çok sık gidip gelir.. Farkındalığı sevmek zorunda olmadığımı yeni anladım çünkü.. O sarışın anlattı bana bunu.. Baya bir bedel ödeniyor ve fedakarlık yapılıyor..
Geçen haftaydı ..
Hava kapalıydı.. Poyrazın ayazı dışarıda duranları ısırıyordu, rahat bırakmıyordu..
O sarışın geldi.. Alımlıydı, havalıydı.. Her hareketinde, ben kadınlığın tüm özelliklerini taşıyorum üstümde işareti vardı.. Oysa sahilde oturan, çay kahve yudumlayan binlerden birisiydi.. Üç aşağı beş yukarı diğerlerinden birisiydi.. Farklı olduğunu göstermek için doğmuştu o (hala aynı düşünüyorum) .. Var oluş nedenini bu farklı olmaya endekslemişti..
Açtı deniz havlusunu (pembeydi) büyük bir dikkatle ve yavaş hareketlerle kumlara serdi..
Sahilde dolandı muhteşem fiziğiyle.. Alışılmış olandan boylu, orta yaşından gençti.. Ve yine pembe bikinileriyle (siz tanga deyin) koca sahilde, topuklu pembe terlikleri üzerinde gezerken kalça hareketlerini gösterdi herkese.. Tek ve biricik olmanın bütün hazzıyla dalıverdi sulara.. Yüzdü, yüzdü, yüzdü.. Öyle bir dalıp çıkma değil, bir saate yakın daldı çıktı buz gibi sulara.. Binlerce kişinin gözlerinin kendisinde olduğunu bilmenin hazzı, mutluluğu yetiyordu ona.. Sonra kıpkırmızı olmuş teniyle sakince kurulandı, ıslak olanları değiştirdi ve geldiği gibi gitti.. Tek kişiye yakalanmadı gözleri.. Asla teşhirci değildi.. Yazı kışta yaşıyordu hepsi bu..
Çok mutluydu ama.. Herkesi imrendirdi kendisine.. Herkesi utandırdı kendi kendisinden.. Otomobillerinin kaloriferleri ve boğazlı kazaklarla oturan bizlerden farklı olduğunu gösterdi..
Herkes farklı olduğunu anlatmaya çalışıyor günümüzde.. Bilinçaltında bir yerlerde sürüleşmiş olduğumuza inanç tam.. Herkes üstelik sürü olmaktan nefret ediyor.. Ancak bu zincir kırılamıyor bir türlü.. Çoğunluk başlıyor farklılık yaratmaya.. Sürü olmaya karşı tepki bu.. Farklı olmak zorunda insanlar.. ‘’Diğer’’ leri sayılan sürüden farklılıklarını bulmaya adanıyor tüm konuşmalar ve düşünceler..
-‘’Ahhhhh ben farklıyım, bir anlatabilsem kendimi, bir ifade edebilsem.. Çok farklıyım ben çok.’’ Yada ‘’ Bir tanısan beni ne kadar farklı olduğumu anlarsın ve hak verirsin yaptıklarıma’’ Diye her fırsatta haykırılan farklı olma özlemi.. Farklı olmak, Kaf Dağının arkasındaki düşler cennetidir insanoğlunun..
Farklı olmak, farkındalık yaratmakla mümkün oysa.. Bu kişinin ve toplumun kendisine bakış açısına inanmasıyla orantılı bir şeydir.. Kendisinde olan farkındalığı kendisi ve toplum bilmeli, bilmiyorsa sezmeli, olmazsa gösterip kanıtlamalı insan.. Bu işin en güçlü olanı ise kişi bu farkındalığını yaşamalı.. Farklılık kutsal, bilgece, bilimsel ve inançsal bir şey değil oysa.. İnsanın kendini oluşturmak istediği, farklı görmek istediği yanı.. Yaşamıyla öne çıkan yönü.. Kimsenin farklılığı yarışmıyor birbiriyle.. Daha değersiz değil..
Ne dersiniz sakatlık bir farkındalık haline gelebilir mi? Doğanın ‘’bahşettiği’’, farkındalık..
Bakım derdimiz, ekonomik sıkıntımız olmasa.. İstediğimize ulaşabilir olsak, erişebilir olsak,
Sakatlık farkındalıktr bence.. Seçilen bir farkındalık olmasa da yaşanılan farkındalık diyeyim..
Bu sezgi bende çok sık gidip gelir.. Farkındalığı sevmek zorunda olmadığımı yeni anladım çünkü.. O sarışın anlattı bana bunu.. Baya bir bedel ödeniyor ve fedakarlık yapılıyor..