Biz engellerin tüketici olmaktan gelen maduriyetimiz, sağlıklı bireylerin cep telefonu-bilgisayar gibi tüketim maddelerinin ayıplı mal olmalarından kaynaklı meduriyetleriyle asla eş tutulamaz: hatta karşilaştırılamaz bile! Çünkü bu kullanmamız gereken sağlık cihazları, aynı zamanda gözümüz, kulağımız, elimiz, ayağımızdır. Dolayısıyla 'hakimlerimiz davayı' değerlendirirken, gözümüzün, kulağımızın, elimizin, ayağımızın biz engellilerden kesilip koparıldığının farkındalığına vararak yargılarını bu gerceklikle hüküm verebilmeliler:
Ki böylelikle 1. maduriyetimiz katlanarak adaletçe de büyütülmesin, hak yerini bulsun. 2. haksızlığı yapanların karşısında caydırıcı bir duruş sergilensin, adaletin yavaşlığına vs güvenerek, 'günü kurtarma vs kurgusuyla' baskalarının da canı bu kadar kolay yakılamasın.
Nasıl oluyorda, pozitif ayrımcılığın yasalaşacağı günümüzde (bu nasıl çelişkidir ki) engelimiz sürünerekte olsa mahkemelerde bırakın pozitif ayrımcılığı, eşitçe-hakça adalet dileniyor?
Evet ben de,
BEN DE BU ULUSUN, ULUSUMUN EVLADIYIM!
ve mücadelem, bu dava yargıya ulasamayan yada nasılsa bir sey çıkmaz diye adaletten hakkını almak istemekten kaçınan, engelli vatadaşlarımıza emsal olsun dileğidir. UMUDUM MÜCALE EDİN Kİ, YAPANIN YANINA KAR KALMASIN!