Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Skoyloz ameliyatı sonrası iyileşme süreci ve psikolojik durum..?

swcos

Yeni Üye
Üyelik
6 Nis 2019
Konular
2
Mesajlar
26
Reaksiyonlar
0
Skyloz ameliyatı ile ilgili kafamda soru işaretleri var . Çok zor bir durum hem fiziksel hemde psikolojik olarak.

Psikolojik kısmı nasıl atlatabiliriz?
Dikişler ne kadar süre duruyor?
Ne kadar süre yatağa bağlı kalıyoruz?
Banyo tuvalet vs nasıl gideriyoruz?
Oturmakla geçen ofis işine ne kadar süre sonra dönebilirim?
Zorlukları neler?
 
Merhaba, ben kısaca kendi ameliyat sonrası dönemimi anlatayım:

İlk Gün: Gözümü açtığımda odamdaydım. Her tarafımda hortumlar vardı. Oksijen maskesi, idrar torbası, serum, arkamda drenaj torbaları vs. Çok ağrılarım oldu, ağrı kesiciler ile kısmen ağrılarım bir nebze azalıyordu ama yaşadığım en berbat günlerden biriydi. Tüm günü yatarak geçirdim.

İkinci Gün: Sabah ameliyatımı yapan doktor ve ekibi geldi. Ayağa kaldırdılar. Beş, on adım yürüdüm. Sonra tekrar yatağıma yattım. O günü de hemen hemen tümüyle yatarak geçirdim.

Üçüncü Gün: Oda içinde ve koridorda kısa kısa yürüyüşler yapmaya başladım. Oksijen maskesine pek ihtiyacım kalmadı. İdrar torbası acıtmaya başladığı için çıkarılmasını istedim. Yalnız idrar takibi yapabilmek için ölçekli büyük bir kap verdiler ve ona yapmamı söylediler. Kendi başıma bir taraftan kabı tutup, bir taraftan da idrarımı yapmak çok zor oluyordu. Sağ olsun refakatçi kalan arkadaşlarım destek oldular.

Dördüncü Gün: Yürüyüşlerimin süresi uzamaya başladı. Her saat başı beş dakikaya yakın aralıksız yürüyordum.

Bu arada her gün ameliyat bölgesine pansuman yapılıyordu.

Sürekli serum aldığım için, herhangi bir açlık ve dışkılama ihtiyacı hissetmedim.

Beşinci Gün: Serum kesildi ve ağızdan normal beslenmeye geçtim. Ağrılarım ilk güne göre azaldı ama yine de bazen dayanılmaz oluyordu.

Altıncı Gün: Pansumandan sonra drenaj torbaları da çıkarıldı. Vücuduma bağlı hiçbir hortum falan kalmadı. İlk dışkılamam esnasında pek zorluk yaşamadım, en azından bu konuda kimsenin yardımına ihtiyacım olmadı.

Ameliyattan sonra birkaç defa röntgen çekindim. Sonuçların ve gidişatın gayet iyi olduğu söylendi.

Ertesi gün taburcu edildim. İlk işim saçlarımı kısalttırmak oldu. Sonra eve geçtik, banyoya girdik. Ben öne doğru eğildim ve ailem saçlarımı yıkadı. Dikişler alınıncaya kadar ameliyat bölgesine su değmesi yasaktı. İki gün arayla sadece saçlarımı yıkıyorduk. Geri kalan yerleri ıslak bir mendille temizliyorduk. Günün büyük bir bölümü yatakta geçiyordu. Doktorumun gösterdiği egzersiz hareketlerini yapıyordum. Pansumanları da sağlık ocağında yaptırıyordum.

Sanırım yirminci gün civarında dikişlerimi aldırdım. Sonra ilk banyomu yaptım kendi başıma. Ağrılarım da epeyce azalmıştı. Bir aydan sonra dışarıya çıkıp arkadaşlarımla buluşmaya başladım.

Doktorum bana 45 günlük rapor yazmıştı.

İlk üç ay kendime çok dikkat ettim; ani hareketlerden kaçındım. Ağır kaldırma zaten yasak. Doktorum fazla kilo almamaya çalış dedi.

Ameliyat sonrası hareketsiz yaşamdan dolayı kaslarımın zayıfladığını hissettim. Üçüncü aydan sonra spor salonuna yazıldım. Basit ısınma ve egzersiz hareketlerini yapıyordum. Yaklaşık üç ay devam ettim, sonra yüzmeye yazıldım. Bir üç ayda ona devam ettim.

Bana sorarsan altıncı aydan sonra tam anlamıyla eskisi gibi oluyorsun. Ama yine de kendini tehlikeli işlerden korumalısın.

İşin psikolojik boyutu beni, ilk birkaç haftayı saymazsak hiç zorlamadı. Keşke daha önce ameliyat olsaymışım diye geçirdim hep.

Şimdi ameliyatımın üzerinden yaklaşık on yıl geçti. Bugüne kadar hiçbir sıkıntı yaşamadım. Ameliyattan önceki döneme göre hareketlerimde biraz esneklik kaybı oldu ama bu da son derece normal.

İşine en erken ne zaman başlayabileceğin konusu doktorunun takdirinde ama ben en geç ikinci aydan sonra başlayabileceğini düşünüyorum.

Kısaca anlatayım dedim, epey uzun oldu. Aklına takılan ve öğrenmek istediğin noktalar varsa çekinmeden sorabilirsin.
 
İlk teşhis nasıl oldu? Erken teşhiste sporla ve korseyle geriletebildiğini ve gelişme çağı durduğunda ilerleme olmadığını duydum bu doğru mudur?

Bazı doktorlar düzeltir bazıları düzeltmez diyor. Psikolojik olarak çöktüm ben ameliyat olursam yardımcı olacak kimse yok
 
Aslında ilk babam farketti, hamamda. Daha sonra doktora götürdü, çekilen röntgenlerden sonra tanı kondu. O zaman 15 yaşındaydım ve Eskişehir'de oturuyorduk. Tanıyı koyan doktor, Ankara Dışkapı SSK Hastanesi'nde bu ameliyatın yapılabileceğini ama çok riskli olduğunu söylemiş. Dış görünüş dışında bana fazla bir ağrı ve zorluk yaşatmadığı için ameliyat açısından bekleme kararı aldık. Omurgamda iki bölgede eğrilik vardı. Benim derecelerim ilk ölçümde sırt bölgesinde 80, bel bölgesinde 90 civarındaydı yanlış hatırlamıyorsam.

Küçük dereceli eğriliklerde korse ve egzersiz hareketleri faydalı olabilir ama benim gibi ciddi eğriliklerde herhangi bir yararı yoktu. Hastalığın durumuna göre ilerleme riski vardı. Zaten korse ve egzersiz hareketleri de genelde ilerlemesini yavaşlatma amacıyla kullanılıyor.
 
16 yaşımdayım 20 li yaşlardan sonra ilerlemez diyenler var
Forumda düzeldiğini söyleyenler var bazı doktorlarda düzelmez diyorlar

Psikolojik olarak çöktüm her gün ağlıyorum. İnsanları görüyorum ne kadar mutlular dert ettikleri şeyler ne kadar küçük diyorum. Sağlıklı olmak nasıl bir duygu çok merak ediyorum. Dost sandıklarımın dost olmadığını görüyorum. Yanlızım ve kimse yok. Bir tek ailem var. Küçükken her şey olabilirdim polis görürdüm ben polis olucam derdim, asker görürdüm asker olacağım derdim. Şimdi görüyorum aslında hiç bir şey olamayacağımı. Her gün ağlıyorum. Ameliyat olmaktan korkuyorum. Spor ve korse faydalı olur mu onu bile bilmiyorum. Ağlamaktan başka hiç bir şey yapamıyorum. İçim daralıyor mutlu olamıyorum. Psikolojim düzelse bile bu hastalığa sahip olduğum gerçeği değişmeyecek. Bazen rüyadayım uyanacağım geçecek sanıyorum. Öyle olmadığını anladıkça daha çok ağlıyorum. İntihar etmek istiyorum. Edemiyorum. Bu kadar kötü insan varken neden ben diyorum ama Allah a isyan etmekten korkuyorum. Sessiz sessiz ağlamaktan kendimi kasıyorum gırtlağım acıyor artık. Ailem moral vermek için yalanlar söylüyor o beni daha kötü hale getiriyor. Çevremdekiler umursamaz. Çektiğimi bir ben bir Allah biliyor. Çarşıya indiğim zaman insanları görüyorum keşke bende mutlu şekilde meyve suyumu içip canlı müziği mutlu şekilde dinlesem diyorum. Yada ne bileyim tek derdim sevgilimin bana trip atması olsun.
Bir şarkı dinliyorum ama o şarkıcı görse ne halde dinlediğimi.
 
İnan şu an hissettiklerinin aynısını ben de yaşadım. Hiçbir suçum olmadığı halde çok utanıyordum, insanlardan sürekli kaçıyordum. Arkadaşlar yazın toplanıp denize gidelim dediklerinde, o kadar gitmek istememe rağmen ben ne tür bir bahane uydursam diye düşünüyordum. Giderek daha çok içime kapandım. Çocukluğumdan beri tek hayalim olan Hava Harp Okulu sınavlarını kazandım ama hastalığımdan dolayı elendim, yıkıldım. İsyan ettim, kızdım, ağladım...

Ama bir zaman sonra durumu kabullendim. Bana soracak olursan asıl mesele de bu: Her şeyi olduğu gibi kabullenebilmek! Okul hayatımda hep başarılıydım ama lise döneminde daha da çok çalıştım. Üniversite sınavlarında güzel bir bölüm kazandım. Çevremi inadına daha geniş tutmaya çalıştım, sosyalleşmeye gayret gösterdim hep. Hayattan kopmamaya çalıştım kısacası. İlk önce sen kendine inanmalısın ve güvenmelisin.

Hastalığımın durumunu röntgen filminde ilk gördüğüm andaki şoku anlatamam. Eğri büğrü bir şey... Şu an geçmişi düşündüğümde ne kadar boş şeylerle kendimi harap etmişim diyorum. Belli bir süre röntgen filmlerine bakamamıştım, sanki ben görmeyince hastalığım düzelecekmiş gibi gelirdi.

Şu an ruhsal açıdan zorlandığını hissediyorsan bir uzmandan yardım almayı denemelisin. Ben ergenlik döneminde kendi başıma atlattığıma inanıyordum ama anladığım kadarıyla meseleleri halının altına süpürmüşüm. İleride daha ciddi bir rahatsızlıkla karşı karşıya kaldım. Bu dönemde ruhsal açıdan tedavi almanın, bundan sonraki hayatın süresince de faydasını görürsün emin ol.
 
Bazen ailem bile gereksiz üzüldüğümü söylüyor destek olmayı kesiyor. Ne yaşadığımı bir tek ben biliyorum. Günahlarının kefareti diyen oldu Allah sınıyor diyen oldu. Ben eve gitmeye korkuyorum. İçim daralıyor. Dışarda durmak istiyorum ama kimsem yok. Arkadaşlarımda yok. Dost sandıklarım dost değilmiş. Evde sessiz sessiz ağlıyorum okulda sessiz sessiz ağlıyorum. Arkadaşlarım güzel espiriler yapıp gülüyor o sırada ben hırkamı kapatıp ağlıyorum. Onlar görmesin diye. Görürlerse dalga geçerler. Bazen tuvalete gitme bahanesiyle tuvalette ağlıyorum. Evde gizlice ağlıyorum bazen ağlarken yakalanınca utanıyorum sanki ayıp bir şey yapıyormuşum gibi. Çok merak ediyorum sağlık derdi olmadan yaşamanın hissini. Çok ama çok merak ediyorum. Takım elbise giyen bir insan görüyorum ne güzel diyorum. Türkü dinliyorum arabesk dinliyorum duyguma tercüman şarkılar yok. Sözüm yok artık ve benim hayatım yıkılmışım ben bu şarkıları çok dinliyorum. Hiç bir şarkı bu kadar anlamlı olmamıştı benim için. Keşke rüya olsa ama değil. Rüyama giriyor bu olay kabus görüyorum uyanıyorum ohh be rüyaymış diyorum. Sonra hatırlıyorum gerçektende o durumda olduğumu. Allah ım yok böyle bir şey. Tarif edemiyorum o anki halimi. Ölmeye yaklaşmak gibi ama ölmek değil. Yaşamakta değil bu. En kötü şeyde bu işte. Ölmekle yaşamak arasında kalmak
 
Dediğim gibi ilk etapta ruhsal açıdan profesyonel yardım alman daha yerinde olacaktır, önceliğin bu olmalı. Skolyoz tedavisi ise daha sonra üzerine düşülmesi gereken bir konu. Anladığım kadarıyla skolyoz, sende fiziksel olarak şu an için ciddi ve acil bir tehdit oluşturmuyor. Daha çok mental açıdan yıpranmışsın. Dolayısıyla ilk olarak bu durum tedavi edilmelidir. Skolyoz öldürmez ama ağır bir depresyon süreci insanı intihara kadar sürükler.

Ailen de, dostların da, arkadaşların da sana bu aşamada fazla destek olamaz çünkü iletişime oldukça kapalısın gördüğüm kadarıyla. Söyledikleri bir kulağından girer, diğerinden çıkar. Bence konuyu ailene açmalısın, onların da desteğiyle birlikte ruhsal açıdan profesyonel destek almalısın. Bunda ayıp veya utanılacak bir şey yok sonuçta.
 
Psikiyatrik bir yardım alacağım. Korse ve spor ile atlatabilirim İnşAllah
 
Geçmiş olsun, umarım güzel haberlerini alırız bir an önce. :)
 
Teşekkür ederim
Sporla düzelten yada o konuda bilgisi olan var mı? Düzelir mi geriler mi ömür boyu ilerlemesi risk altında mı? Bununla yaşayan var mı?

Cezaevine girsem sağlık sorunlu şekilde orda bana bakarlar mı? Orda insanlarla arkadaş vs olabilir miyim? Devlet bana sahip çıkar mı? Revirde yatabilir miyim? Ameliyat sürecini orda atlatabilir miyim? Belki biraz kendimi yanlız hissetmem bu sayede.
 
Evet ameliyat olabilirsiniz üniversitede ameliyat olabilirsin devlet hastanesinde yatabilirsin korkma devlet bakar
 
Taburcu edildikten sonra daha fazla yatmak için talepte mi bulunuyoruz
mustafa şahinn
Üniversite dediğin üniversite hastanesi mi
 
Son düzenleme:
Eğriliğin düzelmesi kişinin eğrilik derecesinin yüksekliğiyle alakalı birşey herkeste aynı olacak diye bişey yok.

Yaşla alakalı olabilir
 
Bende senin gibiydim kardeşim. 70 derece kifoz, 45 derece skolyoz vardı. aynanın karşısına geçince çok utanıyordu. ve hiç doktora gitmemiştim , çok üzerinde durmamıştım.ağrılarım başlayınca ve dayanılmaz noktaya gelince doktora gittim ve ameliyat oldum. eğrilik kesinlikle düzelecek dendi. sıfır dereceye indiremeyiz ama eski eğrilik kalmaz dendi . ( her insanda belli derece eğrilik varmış zaten) . 4,5 saat ameliyatım sürmüş.uyandığımda yoğun bakımdaydım.1 gün orda kaldım ve 2.gün odaya geçmemle ayağa kaldırdı doktorum . 3-5 adım atıp yattım. tabi ki sırtımı çok çok merak ediyordum. ilk işim sırtımın fotoğrafı oldu.bandajlı haliyle bile eğrilikten eser kalmamıştı. o kadar güzel görünüyordu ki anlatamam.ilk 5 gün zaten yemek yemediğim için büyük tuvalate çıkamadım. 5 gün sonra eve geldim ve odalar arası yürüyüşler başladı sık sık yürüdüm. ilk 20 gün platinler vücuduma karşı koyuyordu sanki batmalar oluyordu. ve benimki estetik dikiş olmadığı için 25 günde dikişleri aldırdım. 1,5 aydan sonra iyi ki ameliyat oldum demeye başladım. ağrılarım çok çok azalmış ve eski ağrılarımdan eser kalmamıştı. ilk 3 ay asla eğilmedim ve .üçüncü aydan itibaren yüzmeye başladım ve 5 aydır yüzüyorum şimdi. ve 3 ay sonra işe başladım. büro memuruyum bu arada .
 
Benim de oğlum 3 sene önce skolyoz ameliyatı oldu. Engelli raporu almak istiyorum onun için sizce yüzde kaç oranla rapor alabilirim. Nereye başvurulur. Rapor için. Iyi günler.
 
Bende rapor almak istedim ve biraz araştırmıştım.sadece skolyoz hastalarına çok büyük bir oran vermiyorlar. bu hastalığın yanında başka hastalıklarının da olması gerekiyor ki iyi bir oran verilirsin.Bunun için hastahaneye gidip heyet karşısına çıkmanız gerekiyor.
 
Üst Alt