Merhabalar,
Öncelikle hukuki kariyeri olmayan lütfen yorum yazmasın. Bu çok ciddi bir sakatlık- insan hakları konusudur. Herkezin başına gelebilir, başkaları mağdur edilmesin diye paylaşıyor. Anlayışınız için, sayın hukukçu ve avukatlara şimdiden saygı ve teşekkürlerimi sunuyorum.
Maruz Kalınan Olay; Ankara beyaz masa kulübelerinde hizmet almakta idim. Bir ben bir hizmetli vardı. Bir şahıs içeri dalıp, görevliye siz burada siyaset yapamazsınız diye saldırmaya başladı. Görevlinin suspus kalması üzerine ben hakkımı arayıp, görevliye ithamlarının yanlış olduğunu, banada saygısızlık yaptığını belirterek, şahsı uyardım. Uyarmaz olaydım!. Şahıs ağırsakat olduğumu görüp, sakatlığım üzerinden şahsımı aşağılamaya,bizlere maaş verdiğini iddia edip, nankörlük yapma, ş*rsizköpek diyiyerek, tehtidler savurmaya başladı. Siyasi görüşünün- taraftarlarının ne kadar güçlü olduğunu, sizi böcek gibi ezeriz, seni geberttiririm tehtidleri ile devam etti. Olayda,açıkçası Nefsi müdafadan başka(hakarete karşılık) fiilim olmadı, ister inanın ister inanmayın gerçek bu. Can güvenliğimle Tehtid edildiğim için devlete şikayet ettim. Ortamda bir kamera vardı. Deliller kısmına bunu belirttim. Kamera kayıtları devletçe adil yargı hakkı anayasal hakkım çerçevsinde temin edilmek zorunda olduğu halde. Ne olsa buyurursunuz? Ortada kamera görüntüleri olmadığı gibi, şikayetimden 2 ay sonra şikayet edilip, şikayetçi oldum diye sanırım başıma, olmayan, hayali bir tanık ifadesi ile reisicumhura hakaret suçlaması ve şahsı tehtid hakaret suçlaması ile sanıklıkla muhatap kaldım. Şaka değil evet gerçek.
Şimdi bu eşsiz cennet memleketimde ne yapmamı önerirsiniz, sayın hukuksever, avukat büyüklerim, küçüklerim.
Değerli öneri ve yol gösteriniz için şimdiden teşekkrülerimi saygı ile sunarım.
Öncelikle hukuki kariyeri olmayan lütfen yorum yazmasın. Bu çok ciddi bir sakatlık- insan hakları konusudur. Herkezin başına gelebilir, başkaları mağdur edilmesin diye paylaşıyor. Anlayışınız için, sayın hukukçu ve avukatlara şimdiden saygı ve teşekkürlerimi sunuyorum.
Maruz Kalınan Olay; Ankara beyaz masa kulübelerinde hizmet almakta idim. Bir ben bir hizmetli vardı. Bir şahıs içeri dalıp, görevliye siz burada siyaset yapamazsınız diye saldırmaya başladı. Görevlinin suspus kalması üzerine ben hakkımı arayıp, görevliye ithamlarının yanlış olduğunu, banada saygısızlık yaptığını belirterek, şahsı uyardım. Uyarmaz olaydım!. Şahıs ağırsakat olduğumu görüp, sakatlığım üzerinden şahsımı aşağılamaya,bizlere maaş verdiğini iddia edip, nankörlük yapma, ş*rsizköpek diyiyerek, tehtidler savurmaya başladı. Siyasi görüşünün- taraftarlarının ne kadar güçlü olduğunu, sizi böcek gibi ezeriz, seni geberttiririm tehtidleri ile devam etti. Olayda,açıkçası Nefsi müdafadan başka(hakarete karşılık) fiilim olmadı, ister inanın ister inanmayın gerçek bu. Can güvenliğimle Tehtid edildiğim için devlete şikayet ettim. Ortamda bir kamera vardı. Deliller kısmına bunu belirttim. Kamera kayıtları devletçe adil yargı hakkı anayasal hakkım çerçevsinde temin edilmek zorunda olduğu halde. Ne olsa buyurursunuz? Ortada kamera görüntüleri olmadığı gibi, şikayetimden 2 ay sonra şikayet edilip, şikayetçi oldum diye sanırım başıma, olmayan, hayali bir tanık ifadesi ile reisicumhura hakaret suçlaması ve şahsı tehtid hakaret suçlaması ile sanıklıkla muhatap kaldım. Şaka değil evet gerçek.
Şimdi bu eşsiz cennet memleketimde ne yapmamı önerirsiniz, sayın hukuksever, avukat büyüklerim, küçüklerim.
Değerli öneri ve yol gösteriniz için şimdiden teşekkrülerimi saygı ile sunarım.