Sabancı Üniversitesi Üretim Sistemleri Mühendisliği Programı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bahattin Koç ve ekibi, canlı hücreler kullanarak, üç boyutlu biyobasım yöntemiyle yapay doku üretti.
Sabancı Üniversitesi Karaköy Bilim ve Kültür Akademisi'nde düzenlenen basın toplantısında konuşan Koç, Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi'nde (SUNUM) yaptıkları çalışmalarla üç boyutlu biyoyazıcıyla insanın canlı hücrelerini kullanarak, aort damarı örneğini oluşturduklarını söyledi.
Koç, bunu yaparken de doğrudan MR gibi medikal görüntüleri kullandıklarını ifade ederek, "Bu görüntüleri alıp bilgisayar ortamında geliştirdiğimiz algoritmalarla nerelere hücre basılacağını en optimum şekilde hesapladık. Daha sonra biyoyazıcıya gönderdik. Biyoyazıcıda da el değmeden, doğrudan hücreleri alıp otomatik olarak kat kat basılmasıyla üç boyutlu dokuyu oluşturduk" diye konuştu.
Bu üç boyutlu dokuyu inkübatör denilen bir cihaz içerisinde 5-7 gün arasında beklettiklerini ve aort dokusunu oluşturduklarını anlatan Koç, şu bilgileri verdi:
"Bundaki amacımız, doku veya çok ileriki aşamalarda organları bu şekilde üretebilmek. Burada doğrudan insanın veya hastanın kendi hücrelerini kullandığımız için vücudun ret etmesi gibi bir durum olmayacak. Tabii bunda başlangıç aşamasındayız, klinik aşamaları uzun sürecek. Ancak bunun için çalışmalarımız devam ediyor. Bundan sonraki aşamalarda farklı doku veya organ örnekleri içerisinde çalışıyoruz. Damarların kompleks yapıları, yani çatallanmış damarlar üzerinde çalışıyoruz. Kök hücreleri kullanıp, kök hücreleri üç boyutlu yapı içerisinde farklılaştırıp kompleks dokular veya organlar oluşturmak için çalışmalarımız devam ediyor."
"Birebir doku veya organın bir parçasını tasarlıyoruz"
Koç, aort damarının insandaki en büyük ve tek damar olduğu için, bunun otolog greft ile tedavisinin mümkün olmadığını, bunun tedavisi için şu anda plastikten (dacron) yapılmış sentetik damarlar kullanıldığını ve bunların da hiçbir zaman normal insan damarı gibi olmadığını ifade etti.
Çalışmaları sonucunda, abdominal aort damarının hastanın kendi hücre veya kök hücrelerini kullanarak üretilebileceğini ve yapay damarın bu tür hastalara nakil edileceğini belirten Koç, şöyle devam etti:
"Şu anda bu çalışmaların başlangıç aşamasındayız ve klinik uygulamaları uzun yıllar alabilir. Sonuçta anatomik yapıya yakın ve fizyolojik gereksinimleri karşılayabilecek yapay aort damar dokusunun elde edilmesini hedefliyoruz. Projede fonksiyonel organ veya doku yapmıyoruz ama birebir doku veya organın bir parçasını, geliştirdiğimiz algoritma ve programlar ile tasarlıyoruz. Daha sonra 3B biyoyazıcıyı kontrol edecek komutlar haline getirip, kat kat canlı hücre ve biyomalzemeler ile basımını gerçekleştiriyoruz. Şu anda tam fonksiyonlu bir yapay doku üretme aşamasında değiliz ama bunun için çalışmalarımız devam ediyor."
Toplantıya, Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat Berker, Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Yusuf Menceloğlu, SUNUM Direktörü Volkan Özgüz de katıldı.
Kaynak: AA
Sabancı Üniversitesi Karaköy Bilim ve Kültür Akademisi'nde düzenlenen basın toplantısında konuşan Koç, Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi'nde (SUNUM) yaptıkları çalışmalarla üç boyutlu biyoyazıcıyla insanın canlı hücrelerini kullanarak, aort damarı örneğini oluşturduklarını söyledi.
Koç, bunu yaparken de doğrudan MR gibi medikal görüntüleri kullandıklarını ifade ederek, "Bu görüntüleri alıp bilgisayar ortamında geliştirdiğimiz algoritmalarla nerelere hücre basılacağını en optimum şekilde hesapladık. Daha sonra biyoyazıcıya gönderdik. Biyoyazıcıda da el değmeden, doğrudan hücreleri alıp otomatik olarak kat kat basılmasıyla üç boyutlu dokuyu oluşturduk" diye konuştu.
Bu üç boyutlu dokuyu inkübatör denilen bir cihaz içerisinde 5-7 gün arasında beklettiklerini ve aort dokusunu oluşturduklarını anlatan Koç, şu bilgileri verdi:
"Bundaki amacımız, doku veya çok ileriki aşamalarda organları bu şekilde üretebilmek. Burada doğrudan insanın veya hastanın kendi hücrelerini kullandığımız için vücudun ret etmesi gibi bir durum olmayacak. Tabii bunda başlangıç aşamasındayız, klinik aşamaları uzun sürecek. Ancak bunun için çalışmalarımız devam ediyor. Bundan sonraki aşamalarda farklı doku veya organ örnekleri içerisinde çalışıyoruz. Damarların kompleks yapıları, yani çatallanmış damarlar üzerinde çalışıyoruz. Kök hücreleri kullanıp, kök hücreleri üç boyutlu yapı içerisinde farklılaştırıp kompleks dokular veya organlar oluşturmak için çalışmalarımız devam ediyor."
"Birebir doku veya organın bir parçasını tasarlıyoruz"
Koç, aort damarının insandaki en büyük ve tek damar olduğu için, bunun otolog greft ile tedavisinin mümkün olmadığını, bunun tedavisi için şu anda plastikten (dacron) yapılmış sentetik damarlar kullanıldığını ve bunların da hiçbir zaman normal insan damarı gibi olmadığını ifade etti.
Çalışmaları sonucunda, abdominal aort damarının hastanın kendi hücre veya kök hücrelerini kullanarak üretilebileceğini ve yapay damarın bu tür hastalara nakil edileceğini belirten Koç, şöyle devam etti:
"Şu anda bu çalışmaların başlangıç aşamasındayız ve klinik uygulamaları uzun yıllar alabilir. Sonuçta anatomik yapıya yakın ve fizyolojik gereksinimleri karşılayabilecek yapay aort damar dokusunun elde edilmesini hedefliyoruz. Projede fonksiyonel organ veya doku yapmıyoruz ama birebir doku veya organın bir parçasını, geliştirdiğimiz algoritma ve programlar ile tasarlıyoruz. Daha sonra 3B biyoyazıcıyı kontrol edecek komutlar haline getirip, kat kat canlı hücre ve biyomalzemeler ile basımını gerçekleştiriyoruz. Şu anda tam fonksiyonlu bir yapay doku üretme aşamasında değiliz ama bunun için çalışmalarımız devam ediyor."
Toplantıya, Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat Berker, Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Yusuf Menceloğlu, SUNUM Direktörü Volkan Özgüz de katıldı.
Kaynak: AA