Öncelikle herkese merhaba.
Zihinsel engelli, okuma yazması olmayan, imza atmayı bilmeyen, bırakın f
doğum tarihini adini soyadını bile yazamayan kardeşime Turkcell tarafından faturalı hat satılmış. Kardeşimin engelli olduğu açıkça belli olmasına rağmen, herhangi bir bilgilendirme veya onay süreci işletilmeden bu hat nasıl verilmiş.
Dört yıl boyunca yakın takipte sürekli kontrol ederek kullandı ve faturalarını düzenli olarak ödedim. Ancak son bir yılda faturalar birdenbire 7 bin tl, ardından 6 bin tl gibi çok yüksek tutarlarda gelmeye başladı. Yoğunluktan dolayı ilk aylarda sebebini araştırmaya fırsat bulamadım ve ödemeleri yaptım. Ancak bu yüksek faturalar devam edince müşteri hizmetlerini aradım. Hattın yasal sahibinin araması gerektiği söylendi. Kardeşimin engelli olduğunu ve kendini ifade edemeyeceğini belirtmeme rağmen, vasisi olmam gerektiği cevabını aldım. Vasilik sürecinin uzun sürdüğünü, bu süreçte faturaların kabarmaya devam edeceğini söylediğimde ise herhangi bir kolaylık sağlanmadı. Hattı satarken aramadıkları vasilik müessesi nasıl birden kafalarına dank etmişti. Oysa tek isteğim faturanın kabarık gelme sebebini söylemleriydi. Örneğin yurtdışı araması demeleri yeterli ki ben de ona göre önlem alayım. Veya oyun satın alma diyecekler ve ben önlemini alıp telefonu kullandırmaya faturalarını ödemeye devam edeceğim. Çünkü sonucta engelli ve belki de birileri onun telefonundan kendine dakika veya gb gonderiyor. Veya belki de kendisi bilmeden kanunen suç sayılan bir seyler yapiyor vesaire. Bunu önlemek aileyi bilgilendirmek tüm toplumun sorumluluğu iken turkcell yüksek gelen faturaların kesilmesini istemediğinden midir bilinmez iki de bir kvkk, kisisel bilgiler verilmez diyerek her ay bizden ortalama 7bin ödeme almaya devam etti. Oysa engelli bireyli aileler de bilir ki bu tür bireylerin özel bir yaşamları maalesef ki yok. Çünkü özel yaşamları dahil hayatlarının hiç bir bölümünü kendi başlarına karar alıp idame ettirecek yeterlilikte değiller.
Bu arada kardeşime hat satıldıktan kısa bir süre sonra da gittim iptal ettirmek için ama hem cayma bedeli çıkıyordu hem de yine ille de kendisi gelsin dediler. Kendisi köyde tek başına gelemez ben farklı bir ilde yaşıyorum ilgilenemiyorum. Yanında yaşadığı yaşlı annem de okuma yazma yol yordam bilmez.
İş yüksek gelen faturaların sebebini soylemeye gelince kvkk kisisel bilgiler diyen turkcellin çalıştığı hukuk bürosu benim ve diger aile bireylerimin iletisim numaralarını yasadışı sekilde ele gecirerek bizleri taciz etmeye başladı.
Sonuç olarak yüksek faturaların geldiği süreçte hiçbir çözüm önerisi sunulmadı ve müşteri temsilcileri yalnızca haklı olduğumu belirtmekle yetindi. Faturalar ödenmediği için borç icraya düştü ve babamın taziyesinin olduğu dönemde hacze gelmeden önce arayan hukuk bürosuna bu durumu izah etmeme rağmen eve haciz için işlemler başlatıldı. Maddi olarak zarara uğradiğımız yetmezmiş gibi manevi olarak daçbir darbe yedik ve taziye ortasinda haciz olmasın diye borcu ödemek zorunda kaldım. ve toplamda yaklaşık 40 bin tl civarında bir mağduriyet yaşadım.
Aslında evde haczedilecek bir şey yoktu. Kardeşim ve birlikte yaşadığı annem depremzede olup şu an hala konteynerda yaşamaktalar. Ancak taziye olan yere icra memurlarının gitmesini turkcellin vicdanına ahlakına erdemine bırakıyorum.
Gerek türkcell gerek turkcellin hukuk burosu ile ilgili yasal süreci başlattım. Avukatı da Baroya şikayet edeceğim. Bu şikayeti burada yazmaktaki tek amacım, benzer durumların başkalarının başına gelmemesi ve insanların Turkcell’in bu tür durumlarda nasıl davrandığını görmesidir.
Zihinsel engelli, okuma yazması olmayan, imza atmayı bilmeyen, bırakın f
doğum tarihini adini soyadını bile yazamayan kardeşime Turkcell tarafından faturalı hat satılmış. Kardeşimin engelli olduğu açıkça belli olmasına rağmen, herhangi bir bilgilendirme veya onay süreci işletilmeden bu hat nasıl verilmiş.
Dört yıl boyunca yakın takipte sürekli kontrol ederek kullandı ve faturalarını düzenli olarak ödedim. Ancak son bir yılda faturalar birdenbire 7 bin tl, ardından 6 bin tl gibi çok yüksek tutarlarda gelmeye başladı. Yoğunluktan dolayı ilk aylarda sebebini araştırmaya fırsat bulamadım ve ödemeleri yaptım. Ancak bu yüksek faturalar devam edince müşteri hizmetlerini aradım. Hattın yasal sahibinin araması gerektiği söylendi. Kardeşimin engelli olduğunu ve kendini ifade edemeyeceğini belirtmeme rağmen, vasisi olmam gerektiği cevabını aldım. Vasilik sürecinin uzun sürdüğünü, bu süreçte faturaların kabarmaya devam edeceğini söylediğimde ise herhangi bir kolaylık sağlanmadı. Hattı satarken aramadıkları vasilik müessesi nasıl birden kafalarına dank etmişti. Oysa tek isteğim faturanın kabarık gelme sebebini söylemleriydi. Örneğin yurtdışı araması demeleri yeterli ki ben de ona göre önlem alayım. Veya oyun satın alma diyecekler ve ben önlemini alıp telefonu kullandırmaya faturalarını ödemeye devam edeceğim. Çünkü sonucta engelli ve belki de birileri onun telefonundan kendine dakika veya gb gonderiyor. Veya belki de kendisi bilmeden kanunen suç sayılan bir seyler yapiyor vesaire. Bunu önlemek aileyi bilgilendirmek tüm toplumun sorumluluğu iken turkcell yüksek gelen faturaların kesilmesini istemediğinden midir bilinmez iki de bir kvkk, kisisel bilgiler verilmez diyerek her ay bizden ortalama 7bin ödeme almaya devam etti. Oysa engelli bireyli aileler de bilir ki bu tür bireylerin özel bir yaşamları maalesef ki yok. Çünkü özel yaşamları dahil hayatlarının hiç bir bölümünü kendi başlarına karar alıp idame ettirecek yeterlilikte değiller.
Bu arada kardeşime hat satıldıktan kısa bir süre sonra da gittim iptal ettirmek için ama hem cayma bedeli çıkıyordu hem de yine ille de kendisi gelsin dediler. Kendisi köyde tek başına gelemez ben farklı bir ilde yaşıyorum ilgilenemiyorum. Yanında yaşadığı yaşlı annem de okuma yazma yol yordam bilmez.
İş yüksek gelen faturaların sebebini soylemeye gelince kvkk kisisel bilgiler diyen turkcellin çalıştığı hukuk bürosu benim ve diger aile bireylerimin iletisim numaralarını yasadışı sekilde ele gecirerek bizleri taciz etmeye başladı.
Sonuç olarak yüksek faturaların geldiği süreçte hiçbir çözüm önerisi sunulmadı ve müşteri temsilcileri yalnızca haklı olduğumu belirtmekle yetindi. Faturalar ödenmediği için borç icraya düştü ve babamın taziyesinin olduğu dönemde hacze gelmeden önce arayan hukuk bürosuna bu durumu izah etmeme rağmen eve haciz için işlemler başlatıldı. Maddi olarak zarara uğradiğımız yetmezmiş gibi manevi olarak daçbir darbe yedik ve taziye ortasinda haciz olmasın diye borcu ödemek zorunda kaldım. ve toplamda yaklaşık 40 bin tl civarında bir mağduriyet yaşadım.
Aslında evde haczedilecek bir şey yoktu. Kardeşim ve birlikte yaşadığı annem depremzede olup şu an hala konteynerda yaşamaktalar. Ancak taziye olan yere icra memurlarının gitmesini turkcellin vicdanına ahlakına erdemine bırakıyorum.
Gerek türkcell gerek turkcellin hukuk burosu ile ilgili yasal süreci başlattım. Avukatı da Baroya şikayet edeceğim. Bu şikayeti burada yazmaktaki tek amacım, benzer durumların başkalarının başına gelmemesi ve insanların Turkcell’in bu tür durumlarda nasıl davrandığını görmesidir.