Uzun zamandır takip ettiğim bir site ve çok faydasını gördüğümü de belirtmek isterim.
Yine uzun zaman önce forumdaki bir tartışma ortamında muhtemelen of lu veya kol veya bacak gibi bir uzvunu kaybetmiş biraz agresif bir arkadaşımızın yazısına baya içerlenmiştim. Şunun gibi bir yazıydı. “ne o böbreği hasta olan kalbi hasta olanlar yüzünden onlarda özürlü sayıldığından bizlerde rapor almakta sorun yaşıyoruz.” gibi buna yakın bir yazıydı. Hani derler ya neren ağrıyorsa ve acıyorsa canın ordadır diye, bu arkadaşımız özürlülüğü sadece görünen organlarla olduğunu sanıyordu.
Oysaki insan hatta her canlı için her organının aynı derecede önemli olduğu unutmuştu. Felçli ve kol, bacak gibi uzuvlarını kaybetmiş kişiler için hayatın ne kadar zor olduğunu onlar kadar bilemesemde çok iyi anlıyorum. Böbreklerini kaybetmiş, kalbi hasar görmüş kişiler içinde inanın hayat onlarınki kadar zor. Her an ölüme yakın olmak o korkuyu sürekli yaşamak belkide uzuv kaybına uğramış, of lu arkadaşlarımızdan daha fazla bu korku ile yaşamaktadırlar. Bir kol bacak gibi uzvunuz kaybedildiğinde nasıl özürlü iseniz bir böbrek, kalp gibi uzuvlarınızıda kaybettiğinizde özürlüsünüz. Adı üstünde özür.
Ben de 35 yaşında kalp krizi geçirmiş belli oranda kalp kasını kaybetmiş, kalp damarları tıkanmış 5 senedir sürekli tedavi, ilaç, kontrol çıkmazında dolaşıp her an ölüm korkusunu taşıyan ve bunu beyninden silemediği için ruhsal tedaviler görmek zorunda kalan kalp özürlüyüm. Bu özür iyi, bu özür kötü gibi bir ayrım yapmadan birbirimizi anlayarak başında sıkıntı olan herkes için dua edelim ve Yaradandan şifa dileyelim.
Yine uzun zaman önce forumdaki bir tartışma ortamında muhtemelen of lu veya kol veya bacak gibi bir uzvunu kaybetmiş biraz agresif bir arkadaşımızın yazısına baya içerlenmiştim. Şunun gibi bir yazıydı. “ne o böbreği hasta olan kalbi hasta olanlar yüzünden onlarda özürlü sayıldığından bizlerde rapor almakta sorun yaşıyoruz.” gibi buna yakın bir yazıydı. Hani derler ya neren ağrıyorsa ve acıyorsa canın ordadır diye, bu arkadaşımız özürlülüğü sadece görünen organlarla olduğunu sanıyordu.
Oysaki insan hatta her canlı için her organının aynı derecede önemli olduğu unutmuştu. Felçli ve kol, bacak gibi uzuvlarını kaybetmiş kişiler için hayatın ne kadar zor olduğunu onlar kadar bilemesemde çok iyi anlıyorum. Böbreklerini kaybetmiş, kalbi hasar görmüş kişiler içinde inanın hayat onlarınki kadar zor. Her an ölüme yakın olmak o korkuyu sürekli yaşamak belkide uzuv kaybına uğramış, of lu arkadaşlarımızdan daha fazla bu korku ile yaşamaktadırlar. Bir kol bacak gibi uzvunuz kaybedildiğinde nasıl özürlü iseniz bir böbrek, kalp gibi uzuvlarınızıda kaybettiğinizde özürlüsünüz. Adı üstünde özür.
Ben de 35 yaşında kalp krizi geçirmiş belli oranda kalp kasını kaybetmiş, kalp damarları tıkanmış 5 senedir sürekli tedavi, ilaç, kontrol çıkmazında dolaşıp her an ölüm korkusunu taşıyan ve bunu beyninden silemediği için ruhsal tedaviler görmek zorunda kalan kalp özürlüyüm. Bu özür iyi, bu özür kötü gibi bir ayrım yapmadan birbirimizi anlayarak başında sıkıntı olan herkes için dua edelim ve Yaradandan şifa dileyelim.