aşağıda e-postama gelen bu çığlığa duyarsız kalmayalım. bu durumda yasa ne diyor, Bu cocuklar icin koruma talep edilemez mi?
Nurten Hn merhaba,
Eskisehir buyuksehir Beld.den yaziyorum siez, az once aradim ama mesguldunuz, mesgul etmek istemedim.
Kader ve Demokrasi Fonu nun Kadin Yurttaslari Gelistirme Projesi kapsamina egitimci egitiminde beraberdik. (Ben laptopunda hem dinleyen hem calisan kisiydim, bir de Nahide Opuz vakasini sunmustum, belki hatirlarsiniz)
Size acil olarak birsey danismam gerekiyor:
Biz ailecek Eskisehir'e kizimizin isitme engeli olmasi ve en iyi egitimi burada İçem isimli okuldan alacagi sebebiyle 4 ay once tasindik.
Bizim gibi degisik illerden gelen birçok aile var.
Bu ailelerin ortak ozelligi, cocuklarinin cogunun cochlear implant kullanicisi olmasi (Cochlear implantasyon: Yaklasik 2-3 saatlik bir operasyonda, cocugun duyma organinin icine kulak arkasindan yapilan cerrahi bir mudahale ile kulaktan gelen sinyalleri beyne tasiyacak elektrotlarin yerlestirilmesi, islemci kulak disinda duruyor, sesleri topluyor, isliyor ve bir magnet yardimi ile cochlea daki elektrotlara gonderiyor, duyma islemi gerceklesiyor; bu islemin diger adi da biyonik kulak operasyonu.)
Kizimin ogretmeni ile dun bir konusma yaparken, ailelerden birinin, cocuklarina takilan implanti cikarmak istedigini duydum. Bunu ilk kez duyuyoruz, cunku bu islem bir kez yapiliyor, eger cihazda (elektrotlarda) bir problem olursa yeniden ameliyata karar veriliyor. Ailenin bunu keyfi olarak yapmak istemesinin ardinda ne yazk ki bir tarikat baglantisi varmis. Tarikat aileyi etkiliyor ve vucudun icinde yabanci bir maddenin durmasinin caiz olmadigini soyluyor. Soyleyen kisi de belli: Dr.Aidin Salih
Bu geri-ameliyatin keyfiligini engellemek (tıbbın keyfi kullanimini engellemek) ve doktorun aileleri bu sekilde etkilemesine, cocuklarin hayatini karartmasiniengellemek ve bir yaptirim uygulamak icin neler yapmamiz gerekli?
Implant sayesinde konusmaya baslayan cocuk implant cikarildiktan sonra konusmasini bir sure sonra yitiriyor!
Bu ciddi bir cocuk haklari ihlali oldugunu dusunuyorum ama yasalarimizin(varsa) yaptirimini bilmiyorum.
Yardimci olursaniz cok sevinirim.
Saygilar,
Hale Kargin Kaynak
İlk başta konuyu açan şahıs çirkin bir iftirada bulunuyor.
Bir kere merhume Aidin Salih Hanımefendi yetiştirdiği talebeleri ve onu destekleyen topluluk bir tarikat ya da cemaat değildir.Bunu neye istinaden söylüyor ? Bu söylemi yapan kişi ispatlamazsa müfteridir.
İslama içten içe kin kusan , dışta şirin gözüken bu tür Allah'tan korkmaz , kuldan utanmaz insanlar her sakallıyı hoca , her mü'mini tarikatçı , cemaatçı diye yaftalıyorlar .Onun bu iftiralarını okuyan , hiç Aidin Salih Hanımı tanıma zahmetine düşmeyen kişiler de yazık ki bu müfterilere inanıyor.
Bu işin aslını yani merhume Aidin Salih Hanımın kendisi ya da "sade yaşam" , "Gerçek Tıp " metodunu benimseyen insanlar böyle bir şey demiş mi ? Bunu bilmek için bizzat doktor ve hastanın konuşmasını işitmek lazım ki ne kast edilmiş ?
"Bu implantı taktırmak günahtır " demekle
"Taktırmasanız daha iyi olurdu . Ameliyatsız , alternatif tıb metodlarıyla tedavisi münkün olabilirdi ."
demek çok başka.
AİDİN SALİH KİMDİR?
Lugansk Ukraynaâda Tıp Fakültesiâni bitirdi. Sovyetler Birliğiânde yıllarca Tıp doktorluğu görevi yaptı. Daha sonra Taşkent Devlet Üniversitesiânde Biyoloji bölümünü bitirdi. Ayrıca Uluslararası Alternatif Tıp Okulunu bitirdi. 40 yaşında Müslüman oldu. Müslüman olduktan sonra Tıbbı-ı Nevevi ve İslâm Tıbbıânı araştırmaya başladı. 20 yıldır ailesiyle birlikte Türkiyeâde yaşıyordu. 5. baskısını yapan Gerçek Tıp isimli kitabında, tüm düşüncelerini ve şifa yöntemlerini anlattı. Talebeleri tarafından Sade Hayat isimli bir dernek kuruldu. Uluslararası Kupa Terapisi isimli sempozyumlar düzenliyor, İslâm tıbbı hakkında araştırmalar yayınlıyorlar. Şöyle diyor Aidin Salih:
- â40 yaşında Müslüman oldum. O zaman Kurâân-ı Kerim okumaya başladım. Bu süreçte Kurâanâda tıp ve biyoloji hakkında en önemli kanunların var olduğunu fark ettim. Tıpta ve biyolojide cevaplarını bulamadığım soruların cevaplarını Kurâânâda buldum. Ve bu kitap Hak kitaptır, ilim kaynağıdır. Bunu anladıktan sonra her şey kolay oldu.â
Onun Müslüman olduktan sonra Tıbba bakışı, dolayısıyla hayata bakışı kökünden değişmişti. Müslüman gibi yaşamadığımız için hastalandığımızı ve şifa bulamadığımızı ısrarla söylüyor, hekimin de Müslüman olduğu için âşifaâ vesilesi olabileceğini söylüyordu:
- âİnsanlar lisanlarındaki en önemli kelimeleri yitirdiler. Mesela bugün akıl kelimesi kullanılmıyor. Herkes benim çocuğum üstün zekâlı diyor ama kimse benim çocuğum akıl sahibi demiyor. Neden? Çünkü akıl kalmadı. Sonra şifa kelimesini kimse kullanmıyor. Tedavi deniyor, nedir tedavi? Anlaşılması mümkün olmayan bir terim. Tıp şifaya ters bir kuruluştur. O yolda şifa bulmak mümkün değil. Şifa vasıtası sadece hekim olabilir. Peki, hekim kimdir? Muhakkak Müslümanâdır. Bilgi sahibi olan kişi bilgisini muhakkak bir dine dayandırmaya mecburdur. Aslında buna bilgi değil ilim demek gerekir. Bilgi sadece maddi dünyada geçerli ama atom altı dünyada bu bilgilerin hiç bir anlamı yok az önce bahsettiğimiz gibi. İlimse hem bu dünyada hem atom altı dünyada geçerli. İlim sahibi sadece Kitaba inanabilir. Tek Kitap da Kurâândır. Ben inancımı sorguladığımda araştırmalarıma Yahudilikâten başladım, sonra Hristiyanlık, Budizm ve diğer bütün dinleri araştırdım. İslâm son araştırdığım dindi. Ben her şeyi İslâm ışığında anladım, diğer dinlerin hatalarını buldum. Ama Kurâânâı tanımayıp İslâmâa girmeseydim anlayamayacaktım. Ben ilk araştırırken bütün dinlere âşık oldum, Budizmâe dahi. Çünkü onlar çok güzel görünüyordu, İslamâı bilmeyenler için gerçekten caziptiler. Ama İslamâa kavuştuktan sonra onların ne kadar ilkel dinler olduğunu anladım.â
ALTERNATİF TIP DEĞİL GERÇEK TIB!
Aidin Salih, İslâm tıbbının alternatif tıp olarak adlandırılmasına da karşı çıkıyor. Şöyle diyor:
- âBen bunun gerçek ve tek tıp olduğunu söylüyorum. Neden? Bugünkü çağdaş tıp yahut Newton tıbbı kanunları tabiata ters ve o yollarla iyileşmek imkânsız. İyileşme yoksa modern tıp nasıl gerçek tıp olur? Aslında bana kalırsa âYitik Şifanın İzindeâ kitabı bile insanlara gerekli değil. Ancak kitabı alınca, insan sadece orada yazanı yapsa, bir insan bütün hastalıklardan -kanser hariç- kurtulabilir. O zaman düşünün insan aslında iyi olmak için kimseye muhtaç değil. Çünkü Allah Cenab-ı Hakk bütün insanları sadece Kendisine muhtaç kıldı, başka hiçbir şeye değil. Modern tıpta önce bir ilaç alıyorsunuz, sonra 2, sonra 3, sonra 4, sonra ameliyat oluyorsunuz. Muhakkak birinci ameliyatın ardından ikincisi geliyor, ikinciden sonra üçüncü, bunun sonu yok. Biz neden ona alternatif olacağız. Biz onlara alternatif olamayız, bizim tavsiyelerimizle insanlar iyi oluyor ediyoruz, onlar ise hastalık üretiyor. Paralellik olmaz kiâ¦â
TEVEKKÜL VE ŞİFA
Aidin Salih, kendisine tedavi için gelenlere, hayat tarzlarını değiştirmeyi tavsiye ediyor, onlara verdiği reçetelerde de bu hayat tarzına nasıl geçeceklerini anlatıyor. Hacamat ve sülük tedavilerinin dışında, kan grubuna yani mizaca göre beslenmeyi tavsiye ediyor ki, tüm bunları da kadîm İslâm tıbbının kaynaklarını bugüne taşıyarak, bugünün diline tercüme ederek yapıyor. Şöyle diyor Salih:
- âBir hadis anlatacağım size, Peygamber Efendimiz bir hastayı ziyarete gitti. âTabipleri getirin onu tedavi etsinler.â dedi. Tabipler geldi, Peygamber Efendimiz, âOnu tedavi edinâ dedi. Onlar da, âEy Allahâın Resulü, biz İslamiyetâe geçmeden önce ilaçlar yapardık, hastaları tedavi ederdik. Ama Müslüman olduktan sonra tevekkülü seçtik.â Hz. Peygamber (sav), âOnu tedavi edinâ diyor, ne demek bu? âO, Allahâa tevekkül edemiyor, onu tedavi edinâ demek. Osmanlı İmparatorluğuânda iki şifa yolu vardı. Birincisi Allahâa tevekkül ile; ikincisi de ilaçlar ile. Sonra Osmanlı İmparatorluğu yıkıldıktan sonra bütün düşünceler değişti. Allahâa tevekkül ne demektir? Benim ateşim yükseldi, ben biliyorum ki bu benim için yükseldi. Kulak akıntıları gibi akıntılar, biliyorum ki bana faydalı olduğu için oluştu. Allahâtan zararlı bir şey gelmez. Tevekkül yolu, müthiş bir yol. Tevekkül ile sadece şifa değil, ilim de geliyor.â
Aidin Salih, özellikle Türkiyeâde İslâm Tıbbı alanında yeni bir çığır açarak, bu konuda insanları bilgilendirerek, talebeler ve hekimler yetiştirerek, kısa sürede büyük bir başarı sağlamış bir hekim ve hakîmdi. Mekânı cennet olsunâ¦
Kaynak:
1-
www.sadehayat.com
2-
http://www.on5yirmi5.com/haber/saglik/hastaliklar/114369/bizimkisi-alternatif-degil-gercek-tip.html