YAŞADIĞINIZ HİKÂYEDEN MEMNUN MUSUNUZ?
Bu güne kadar sizin adınıza yazılmış hikâyeden memnun musunuz?
Sizi mutlu eti mi?
Beğenmediğiniz yanları ne?
Bu yaşınıza kadar yaşadıklarınızdan ne anladınız?
Hep çile ve sıkıntı mı çektiniz?
Hep yokuş mu çıktınız?
Arada bir mutluluk serpiştirilmiş miydi?
Yaratıcı güç kader defterimize bizim adımıza bir senaryo yazmış ve bizi de bu senaryoda başrol oyuncusu yapmış…
Bugüne kadarki hikâyemizi yaşadığımız ve oynadığımız rolden biliyoruz… Ama senaryonun bugünden sonraki kısmını bilemiyoruz.
Yaratıcı güç senaryoyu bizim yazmamıza imkân tanısaydı hayatımızın geçen bölümlerinden neleri siler yeniden yazardık? Bu güne kadar yaşadığımız acıları çileleri çıkarır mıydık?
Gelecekte yaşayacaklarımıza dair neler eklerdik
Senaryoda araya serpiştirilmiş çileleri silip onun yerine mutluluk yazsaydık gerçekten mutlu olur muyduk?
Sürekli mutluluk da bir süreden sonra sıkmaz mı insanı? Nereye kadar mutlu olacaksın? Mutluluğun ölçüsü yok ki… Hüzünler olmasa lügatlerde mutluluk kelimesini bulabilir miydik?
Ölüm tarihimizi ne zamana ayarlardık ve nasıl bir ölüm düşünürdük? Mesela ölüm tarihini bilmenin bizlere ne faydası olurdu her gün her dakika o tarih yaklaştı diye bunalımlara girmez miydik?
Sonuz sayıda sıfırlara sahip paranızın olmasını senaryoya ekleseydik… Bu parayla ne yapardık. Her dilediğimize sahip olmak her istediğimizi almak ruhumuzu
Kanatlandırır mıydı?
…
Peki, hayat acısıyla tatlısıyla güzel değimlidir…
Kaybetme olmasa kazanmanın tadını nasıl anlayacaktık,
Hastalık olmazsa sağlığın ne olduğunu nereden bilecektik…
Senaryonun bazı kesitlerinde yokuşlar olmazsa inişlerdeki zevki nasıl tadabilecektik
Kış mevsimini yaşamayan yüreklerimiz, baharın tadını nereden bilecekti…
…
Hayatın içinde üzülmek de olacak sevinmekte bizler senaryoyu sadece dünyayı düşünerek planlarız. Yüce yaratıcı bu dünyada adımıza kurduğu senaryoyu planlarken hem bu dünyayı hem diğer dünyayı planlayarak kuruyor…
…
Bu konuyu bazen düşünmüyor değilim...
Acaba bana böyle bir imkân verilse ne yapardım?
Bazen diyorum ki beni yoran çileleri, hastalıkları ve imkânsızlıkları siler atar onların yerine acıların, hastalıkların ve maddi imkânsızlıkların olmadığı güzel şeyler yazardım kendime…
Ama sonra düşünüyorum da çekilenlerde
Hayatın Tuzu. Biberi, baharatı değil mi?
Tuzsuz, acısız, baharatsız bir yemek neye yarar…
Diyet bir hayat istemediğimin farkına varıyorum…
Yaratıcı tarafından bana yazgımı değiştirme hakkı verilse idi;
Hikâyemi değiştirmek istemezdim...
Mutluyum ben hüzünlerimle…
Mutluyum acısı ve tatlısı ile hayattan…
Yaşanmışları bir tecrübe ve hayat dersi olarak kabul edip,
Yarınlarda ise güzel günler yaşayacağım ümidi ile
Bir sürprizi bekler gibi,
Gizemli hikâyeme razı bir şekilde yaşamak istiyorum…
Mehmet Orhan DURDU
Bu güne kadar sizin adınıza yazılmış hikâyeden memnun musunuz?
Sizi mutlu eti mi?
Beğenmediğiniz yanları ne?
Bu yaşınıza kadar yaşadıklarınızdan ne anladınız?
Hep çile ve sıkıntı mı çektiniz?
Hep yokuş mu çıktınız?
Arada bir mutluluk serpiştirilmiş miydi?
Yaratıcı güç kader defterimize bizim adımıza bir senaryo yazmış ve bizi de bu senaryoda başrol oyuncusu yapmış…
Bugüne kadarki hikâyemizi yaşadığımız ve oynadığımız rolden biliyoruz… Ama senaryonun bugünden sonraki kısmını bilemiyoruz.
Yaratıcı güç senaryoyu bizim yazmamıza imkân tanısaydı hayatımızın geçen bölümlerinden neleri siler yeniden yazardık? Bu güne kadar yaşadığımız acıları çileleri çıkarır mıydık?
Gelecekte yaşayacaklarımıza dair neler eklerdik
Senaryoda araya serpiştirilmiş çileleri silip onun yerine mutluluk yazsaydık gerçekten mutlu olur muyduk?
Sürekli mutluluk da bir süreden sonra sıkmaz mı insanı? Nereye kadar mutlu olacaksın? Mutluluğun ölçüsü yok ki… Hüzünler olmasa lügatlerde mutluluk kelimesini bulabilir miydik?
Ölüm tarihimizi ne zamana ayarlardık ve nasıl bir ölüm düşünürdük? Mesela ölüm tarihini bilmenin bizlere ne faydası olurdu her gün her dakika o tarih yaklaştı diye bunalımlara girmez miydik?
Sonuz sayıda sıfırlara sahip paranızın olmasını senaryoya ekleseydik… Bu parayla ne yapardık. Her dilediğimize sahip olmak her istediğimizi almak ruhumuzu
Kanatlandırır mıydı?
…
Peki, hayat acısıyla tatlısıyla güzel değimlidir…
Kaybetme olmasa kazanmanın tadını nasıl anlayacaktık,
Hastalık olmazsa sağlığın ne olduğunu nereden bilecektik…
Senaryonun bazı kesitlerinde yokuşlar olmazsa inişlerdeki zevki nasıl tadabilecektik
Kış mevsimini yaşamayan yüreklerimiz, baharın tadını nereden bilecekti…
…
Hayatın içinde üzülmek de olacak sevinmekte bizler senaryoyu sadece dünyayı düşünerek planlarız. Yüce yaratıcı bu dünyada adımıza kurduğu senaryoyu planlarken hem bu dünyayı hem diğer dünyayı planlayarak kuruyor…
…
Bu konuyu bazen düşünmüyor değilim...
Acaba bana böyle bir imkân verilse ne yapardım?
Bazen diyorum ki beni yoran çileleri, hastalıkları ve imkânsızlıkları siler atar onların yerine acıların, hastalıkların ve maddi imkânsızlıkların olmadığı güzel şeyler yazardım kendime…
Ama sonra düşünüyorum da çekilenlerde
Hayatın Tuzu. Biberi, baharatı değil mi?
Tuzsuz, acısız, baharatsız bir yemek neye yarar…
Diyet bir hayat istemediğimin farkına varıyorum…
Yaratıcı tarafından bana yazgımı değiştirme hakkı verilse idi;
Hikâyemi değiştirmek istemezdim...
Mutluyum ben hüzünlerimle…
Mutluyum acısı ve tatlısı ile hayattan…
Yaşanmışları bir tecrübe ve hayat dersi olarak kabul edip,
Yarınlarda ise güzel günler yaşayacağım ümidi ile
Bir sürprizi bekler gibi,
Gizemli hikâyeme razı bir şekilde yaşamak istiyorum…
Mehmet Orhan DURDU