B
bulenters0506
Evet hayat;yaşamda,toplumda olmak veya olmamakdır tüm mesele bundan ibaret değilmidir?
Söylermisiniz bana bir insan hayatta nasıl var olur nasıl var olmaz. Kimi
si var olmak aşktır diyebilir, kimisi paran varsa varsın bu hayatta dediğini duyuyor gibiyim, kimi de sağlıkla der.Ama bence hayat düşünmek ve kabullenmekle başlar vitrin oluşturulur,vizyon ve misyon belirlenir ve o hedefte üretmekle var oluş başlar.yani özetle üretmek le bu hayatta var olabiliriz.
Pek çok sohbette duyduğum şey; bende dahil olmak kaydı ile yaşammımızın bazı dönemlerinde dibe vurma tabirini yaşamışız ve genelde bu bir gönül ilişkisi ile olmuş.dipten kurtulmak için mücadeleler verilmiş başarılmış veya başarılamamış.Ama her iki durumdada bu olayları bilinç altımıza (ben buna kara kutu diyorum) atmışız.Ve yalnız kaldığımız zamanlarda kutuyu açarak hayattan birazdaha kendimizi soyutlamışız.Ne için?Kimin İçin? belki bunu gerçek manada düşünmayarek kendimize bu kötülüğü yapmışız.
Tüm bu düşünceler bizi korkulara,acabalara,nedelere öz güven eksiliği yetisinin azalmasına sürüklemişmi?
Bizim aslında insan olarak hiç bir eksikliğimiz yok bunda herkez hem fikirdir kanımca.Ama bunu pratiğe geçirmekte belki teorik olarak eksikliğimizin olduğunu düşünüyorum.Gelin vitrinimizi oluşturalım,vizyonumuzu ve misyonumuzu belirleyip kararlar alalım kendimizle ilgili sonrada üretelim.düşüce üretelim nesne üretelim...yeter ki üretelim.biz buyuz diyelim.hayatta varız bizde,siz bizi üzenler, ne kadarda siz bize ön yargı ile baksanızda ben oluşturduğum vitrinden memnunun üretiyorum ben buyum diyebilelim.
Herkeze saygı ve sevgilerimi sunuyorum...
Söylermisiniz bana bir insan hayatta nasıl var olur nasıl var olmaz. Kimi
si var olmak aşktır diyebilir, kimisi paran varsa varsın bu hayatta dediğini duyuyor gibiyim, kimi de sağlıkla der.Ama bence hayat düşünmek ve kabullenmekle başlar vitrin oluşturulur,vizyon ve misyon belirlenir ve o hedefte üretmekle var oluş başlar.yani özetle üretmek le bu hayatta var olabiliriz.
Pek çok sohbette duyduğum şey; bende dahil olmak kaydı ile yaşammımızın bazı dönemlerinde dibe vurma tabirini yaşamışız ve genelde bu bir gönül ilişkisi ile olmuş.dipten kurtulmak için mücadeleler verilmiş başarılmış veya başarılamamış.Ama her iki durumdada bu olayları bilinç altımıza (ben buna kara kutu diyorum) atmışız.Ve yalnız kaldığımız zamanlarda kutuyu açarak hayattan birazdaha kendimizi soyutlamışız.Ne için?Kimin İçin? belki bunu gerçek manada düşünmayarek kendimize bu kötülüğü yapmışız.
Tüm bu düşünceler bizi korkulara,acabalara,nedelere öz güven eksiliği yetisinin azalmasına sürüklemişmi?
Bizim aslında insan olarak hiç bir eksikliğimiz yok bunda herkez hem fikirdir kanımca.Ama bunu pratiğe geçirmekte belki teorik olarak eksikliğimizin olduğunu düşünüyorum.Gelin vitrinimizi oluşturalım,vizyonumuzu ve misyonumuzu belirleyip kararlar alalım kendimizle ilgili sonrada üretelim.düşüce üretelim nesne üretelim...yeter ki üretelim.biz buyuz diyelim.hayatta varız bizde,siz bizi üzenler, ne kadarda siz bize ön yargı ile baksanızda ben oluşturduğum vitrinden memnunun üretiyorum ben buyum diyebilelim.
Herkeze saygı ve sevgilerimi sunuyorum...