Ed bir gece eve ickili geldi.
Yatakta uyuyan karisinin yanina sessizce uzandi ve derin bir uykuya daldi.
Obur dunyadaki incili kapilarin onunde uyandiginda Aziz Petrus ona soyle diyordu:
-Uykunda oldun sen Ed!
Nasil yani? Yok canim... olamaz! Yaa! daha yapacak cok isim vardi... N'olur beni geri gonderin!
Aziz Petrus dedi:
-Geri? Bu olamaz... Ancaak, geri gondermemin bir tek yolu var, o da tavuk olarak gidersin!
Ed manen cokmustu, yapacagi hicbir sey olmadigi icin, hic degilse evine en yakin ciftlige gonderilmeyi rica etti...
Bundan sonra tek bildigi, her tarafinin tuylerle kapli oldugu ve yerden yem gagalamaya calistigi....
Horoz yanindan gecerken, durakladi... ona soyle bir bakip:
-Hey, yeni gelen tavuk sen misin!? dedi... Nasil geciyor buradaki ilk gunun?
-Valla fena diil sanki de... icimde garip bir his var... sanki patlayiverecegim?
-Tabii ki dedi horoz... yumurtlayacaksin! Ne o? Bugune kadar hic yumurtlamadim deme bana!
-He valla...dedi Ed... hic yumurtlamadim!
-Iyi ya, o zaman sal kendini, gevse... birak gelsin... merak etme atla deve bisi diil!
Gercekten de biraz ikinip sıkındıktan, azicik da zorlandiktan sonra, Plop diye yumurtlayiverdi! Aman efendim icini nasil bir ferahlik, nasil bir huzur kapladi... Annelik duygusu boyle miydi yahu? Hemen az sonrasinda, ikinci bir yumurta geldi. Plop! duygusal olarak doruklardaydi! Anne olmustu boru mu? Taam ucuncu yumurtayi yumurtlayacakti ki, ensesinde bir saplak patladi ve bir ses:
-Ed!.. Ed! Uyannnn! Yataga siciyorsun be salak adam!
Yatakta uyuyan karisinin yanina sessizce uzandi ve derin bir uykuya daldi.
Obur dunyadaki incili kapilarin onunde uyandiginda Aziz Petrus ona soyle diyordu:
-Uykunda oldun sen Ed!
Nasil yani? Yok canim... olamaz! Yaa! daha yapacak cok isim vardi... N'olur beni geri gonderin!
Aziz Petrus dedi:
-Geri? Bu olamaz... Ancaak, geri gondermemin bir tek yolu var, o da tavuk olarak gidersin!
Ed manen cokmustu, yapacagi hicbir sey olmadigi icin, hic degilse evine en yakin ciftlige gonderilmeyi rica etti...
Bundan sonra tek bildigi, her tarafinin tuylerle kapli oldugu ve yerden yem gagalamaya calistigi....
Horoz yanindan gecerken, durakladi... ona soyle bir bakip:
-Hey, yeni gelen tavuk sen misin!? dedi... Nasil geciyor buradaki ilk gunun?
-Valla fena diil sanki de... icimde garip bir his var... sanki patlayiverecegim?
-Tabii ki dedi horoz... yumurtlayacaksin! Ne o? Bugune kadar hic yumurtlamadim deme bana!
-He valla...dedi Ed... hic yumurtlamadim!
-Iyi ya, o zaman sal kendini, gevse... birak gelsin... merak etme atla deve bisi diil!
Gercekten de biraz ikinip sıkındıktan, azicik da zorlandiktan sonra, Plop diye yumurtlayiverdi! Aman efendim icini nasil bir ferahlik, nasil bir huzur kapladi... Annelik duygusu boyle miydi yahu? Hemen az sonrasinda, ikinci bir yumurta geldi. Plop! duygusal olarak doruklardaydi! Anne olmustu boru mu? Taam ucuncu yumurtayi yumurtlayacakti ki, ensesinde bir saplak patladi ve bir ses:
-Ed!.. Ed! Uyannnn! Yataga siciyorsun be salak adam!
