YÖK bünyesinde oluşturulan komisyon tüm üniversitelerdeki engelli öğrenci ve personel için çalışma başlattı.
YÖK bünyesinde Prof. Dr. Atilla Eriş başkanlığında oluşturulan komisyon, ''engelli öğrencilerin hem üniversiteye giriş sınavlarında hem de üniversitede yaşamlarını kolaylaştırmak amacıyla önlemler alınması için'' çalışma yürütüyor.
Komisyon Başkanı Eriş, komisyonun ''engelsiz üniversite'' oluşturmak amacıyla kurulduğunu ifade etti.
Çalışmaların üniversitelerin yanı sıra Başbakanlık Özürlüler İdaresi, Sağlık ve Milli Eğitim bakanlıkları, ÖSYM ve Yükseköğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirildiğini ifade eden Eriş, tüm üniversitelerde bir rektör yardımcısının sorumluluğunda engelli birimleri oluşturulması ve istatistik hazırlanması talimatı verdiklerini anlattı. Eriş, üniversitelerde engelli öğrencilerin yanı sıra engelli öğretim elemanı ve diğer personelin de belirleneceğini söyledi.
2008 yılı verilerine göre devlet üniversitelerinde 3 bin 375, vakıf üniversitelerinde 207 engelli öğrenci bulunduğunu kaydeden Eriş, bunlardan yüzde 38'inin görme, yüzde 25'inin fiziksel engelli olduğunu belirtti.
Üniversitelere, fiziki altyapı ve eğitim ortamlarında engellilere yönelik düzenlemeler yapmaları konusunda yazı gönderdiklerini anımsatan Eriş, ayrıca her üniversitenin engelli öğrenciler için bilgilendirici web sayfası hazırlayacağını ifade etti. Eriş, ''Her üniversite engellilere ne gibi kolaylıklar sağladığını, engellilere yönelik hizmetlerini web sayfasında açıklamak zorunda. Engelli öğrenci üniversiteyi tercih ederken bu durumu göz önünde bulunduracak. Engelli bir öğrencinin engellilere hiç imkan sunmayan bir üniversite yerine imkan sunan bir üniversiteyi tercih etmesi, onun hayatının kolaylaşması açısından önem taşıyor'' dedi.
YÖK'ün engellilere yönelik çalışmalarına konunun tüm taraflarının katılımını sağlamaya çalıştıklarını söyleyen Eriş, engellilerle ilgili tüm sivil toplum kuruluşlarının listesinin çıkarılacağını ve çalışmaların onlarla paylaşılacağını ifade etti.
YÖK'te gerçekleştirilen son toplantıya Dünya Engelliler Vakfı Başkanı sıfatıyla sanatçı Metin Şentürk'ün de katıldığını ve vakfın projeleri hakkında sunum yapıldığını anlatan Eriş, engellilerle ilgili çalışmaların sadece belirli kurumlarla sınırlı kalmaması gerektiğini vurguladı. Eriş, ''Bu konu sadece üniversitelerin sınırları içinde yürütülecek bir konu değil. Çünkü engelli öğrenci de bu toplumda yaşıyor. Dolayısıyla tüm toplumun bu konuyu benimsemesi lazım'' diye konuştu.
Engellilerle ilgili çalışmaların üniversiteye giriş sınavı ve üniversite ortamı olmak üzere iki aşamasının bulunduğunu belirten Eriş, ÖSYM'nin gerçekleştirdiği sınavlarda bütün tedbirleri ald etti.
YÖK'te gerçekleştirilen son toplantıya Dünya Engelliler Vakfı Başkanı sıfatıyla sanatçı Metin Şentürk'ün de katıldığını ve vakfın projeleri hakkında sunum yapıldığını anlatan Eriş, engellilerle ilgili çalışmaların sadece belirli kurumlarla sınırlı kalmaması gerektiğini vurguladı. Eriş, ''Bu konu sadece üniversitelerin sınırları içinde yürütülecek bir konu değil. Çünkü engelli öğrenci de bu toplumda yaşıyor. Dolayısıyla tüm toplumun bu konuyu benimsemesi lazım'' diye konuştu.
Engellilerle ilgili çalışmaların üniversiteye giriş sınavı ve üniversite ortamı olmak üzere iki aşamasının bulunduğunu belirten Eriş, ÖSYM'nin gerçekleştirdiği sınavlarda bütün tedbirleri aldığını, engellilerin uzman görevliler eşliğinde ayrı yerlerde sınava girdiğini anlattı. Eriş, ÖSYM'nin bunlara ilave olarak neler yapabileceği üzerinde çalıştığını aktardı.
Belediyelerin de özellikle engellilerin ulaşımı konusunda üniversitelerle işbirliği yapması gerektiğini belirten Eriş, ''Engelli öğrencilerin hem üniversiteye giriş sınavında hem de üniversiteye başladıktan sonra yaşamlarını kolaylaştırmaya yönelik önlemler alınıyor'' dedi.
''2012'DE TAMAMLANACAK''
Amaçlarının hem mevcut durumu iyileştirmek hem de hizmetleri yaygınlaştırmak olduğunu söyleyen Eriş, ''Bizim BM nezdinde imza altına aldığımız yükümlülüklerimiz var. O yükümlülüklerimizin 2012'ye kadar yerine getirilmesi lazım. Dolayısıyla hedefimiz 2012'ye kadar tüm üniversitelerimizde bu hizmetleri verebilmek'' diye konuştu.
Engellilere yönelik hizmetlerin devam edebilmesinin önem taşıdığını belirten Eriş, her türlü imkan sağlanmış bile olsa çalışmalarının süreklilik göstereceğini ifade etti.
Yükseköğretim Kurumları Engelli Öğrenciler Danışma ve Koordinasyon Yönetmeliği Taslağı hazırladıklarını da bildiren Eriş, yönetmeliğin, ''Yükseköğrenim gören engelli öğrencilerin öğrenim hayatlarını kolaylaştırabilmek için destekleyici bir akademik ortam hazırlamayı'' amaçladığını kaydetti. Eriş%2
YÖK bünyesinde Prof. Dr. Atilla Eriş başkanlığında oluşturulan komisyon, ''engelli öğrencilerin hem üniversiteye giriş sınavlarında hem de üniversitede yaşamlarını kolaylaştırmak amacıyla önlemler alınması için'' çalışma yürütüyor.
Komisyon Başkanı Eriş, komisyonun ''engelsiz üniversite'' oluşturmak amacıyla kurulduğunu ifade etti.
Çalışmaların üniversitelerin yanı sıra Başbakanlık Özürlüler İdaresi, Sağlık ve Milli Eğitim bakanlıkları, ÖSYM ve Yükseköğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirildiğini ifade eden Eriş, tüm üniversitelerde bir rektör yardımcısının sorumluluğunda engelli birimleri oluşturulması ve istatistik hazırlanması talimatı verdiklerini anlattı. Eriş, üniversitelerde engelli öğrencilerin yanı sıra engelli öğretim elemanı ve diğer personelin de belirleneceğini söyledi.
2008 yılı verilerine göre devlet üniversitelerinde 3 bin 375, vakıf üniversitelerinde 207 engelli öğrenci bulunduğunu kaydeden Eriş, bunlardan yüzde 38'inin görme, yüzde 25'inin fiziksel engelli olduğunu belirtti.
Üniversitelere, fiziki altyapı ve eğitim ortamlarında engellilere yönelik düzenlemeler yapmaları konusunda yazı gönderdiklerini anımsatan Eriş, ayrıca her üniversitenin engelli öğrenciler için bilgilendirici web sayfası hazırlayacağını ifade etti. Eriş, ''Her üniversite engellilere ne gibi kolaylıklar sağladığını, engellilere yönelik hizmetlerini web sayfasında açıklamak zorunda. Engelli öğrenci üniversiteyi tercih ederken bu durumu göz önünde bulunduracak. Engelli bir öğrencinin engellilere hiç imkan sunmayan bir üniversite yerine imkan sunan bir üniversiteyi tercih etmesi, onun hayatının kolaylaşması açısından önem taşıyor'' dedi.
YÖK'ün engellilere yönelik çalışmalarına konunun tüm taraflarının katılımını sağlamaya çalıştıklarını söyleyen Eriş, engellilerle ilgili tüm sivil toplum kuruluşlarının listesinin çıkarılacağını ve çalışmaların onlarla paylaşılacağını ifade etti.
YÖK'te gerçekleştirilen son toplantıya Dünya Engelliler Vakfı Başkanı sıfatıyla sanatçı Metin Şentürk'ün de katıldığını ve vakfın projeleri hakkında sunum yapıldığını anlatan Eriş, engellilerle ilgili çalışmaların sadece belirli kurumlarla sınırlı kalmaması gerektiğini vurguladı. Eriş, ''Bu konu sadece üniversitelerin sınırları içinde yürütülecek bir konu değil. Çünkü engelli öğrenci de bu toplumda yaşıyor. Dolayısıyla tüm toplumun bu konuyu benimsemesi lazım'' diye konuştu.
Engellilerle ilgili çalışmaların üniversiteye giriş sınavı ve üniversite ortamı olmak üzere iki aşamasının bulunduğunu belirten Eriş, ÖSYM'nin gerçekleştirdiği sınavlarda bütün tedbirleri ald etti.
YÖK'te gerçekleştirilen son toplantıya Dünya Engelliler Vakfı Başkanı sıfatıyla sanatçı Metin Şentürk'ün de katıldığını ve vakfın projeleri hakkında sunum yapıldığını anlatan Eriş, engellilerle ilgili çalışmaların sadece belirli kurumlarla sınırlı kalmaması gerektiğini vurguladı. Eriş, ''Bu konu sadece üniversitelerin sınırları içinde yürütülecek bir konu değil. Çünkü engelli öğrenci de bu toplumda yaşıyor. Dolayısıyla tüm toplumun bu konuyu benimsemesi lazım'' diye konuştu.
Engellilerle ilgili çalışmaların üniversiteye giriş sınavı ve üniversite ortamı olmak üzere iki aşamasının bulunduğunu belirten Eriş, ÖSYM'nin gerçekleştirdiği sınavlarda bütün tedbirleri aldığını, engellilerin uzman görevliler eşliğinde ayrı yerlerde sınava girdiğini anlattı. Eriş, ÖSYM'nin bunlara ilave olarak neler yapabileceği üzerinde çalıştığını aktardı.
Belediyelerin de özellikle engellilerin ulaşımı konusunda üniversitelerle işbirliği yapması gerektiğini belirten Eriş, ''Engelli öğrencilerin hem üniversiteye giriş sınavında hem de üniversiteye başladıktan sonra yaşamlarını kolaylaştırmaya yönelik önlemler alınıyor'' dedi.
''2012'DE TAMAMLANACAK''
Amaçlarının hem mevcut durumu iyileştirmek hem de hizmetleri yaygınlaştırmak olduğunu söyleyen Eriş, ''Bizim BM nezdinde imza altına aldığımız yükümlülüklerimiz var. O yükümlülüklerimizin 2012'ye kadar yerine getirilmesi lazım. Dolayısıyla hedefimiz 2012'ye kadar tüm üniversitelerimizde bu hizmetleri verebilmek'' diye konuştu.
Engellilere yönelik hizmetlerin devam edebilmesinin önem taşıdığını belirten Eriş, her türlü imkan sağlanmış bile olsa çalışmalarının süreklilik göstereceğini ifade etti.
Yükseköğretim Kurumları Engelli Öğrenciler Danışma ve Koordinasyon Yönetmeliği Taslağı hazırladıklarını da bildiren Eriş, yönetmeliğin, ''Yükseköğrenim gören engelli öğrencilerin öğrenim hayatlarını kolaylaştırabilmek için destekleyici bir akademik ortam hazırlamayı'' amaçladığını kaydetti. Eriş%2