Avrupada engelli bir çocuğun sahip olduğu haklar... [Tartışma]

Aslinda bunu yazmamdaki amac, Turkiye'de yasayan engelli insanlarin hic bir hakka sahip olamadigini goz onune koyabilmek.
Ben, kendi oglumun sahib oldugu imkanlardan bahsedecegim...
aslinda ozurlerin farkliligina gore sahip oldugun imkanlar da farklilasiyor.
benim oglum ilk dogdugunda hemen ambulansla cocuk hastanesine alindi. ikinci gunu bel ameliyatini oldu, bu arada onu takip eden diger ameliyatlar...
hemen bize bir danisman ve psikolog temin edildi. anne ve baba olarak, engelli bir cocukla nasil yasanilacagina dair bilgiler aldik, sorularimizin hepsi yanitlandi. bu cok buyuk bir destek...
oglum 3 ay hastanede kaldi. dogumundan sonra 2 buyuk ameliyat, 2 kez mr'i cekildi ve biz bes kurus odemeden hastaneden ciktik -ki diger ameliyatlari da aynen boyle oldu-...

arif daha 6 aylikken gorevliler evimize gelip baktilar ve evimizi kucuk buldular. kadinin bana soyledigi cok ilgincti: "arif size kizdiginda tekerlekli sandalyesini cevirip odasina girip kapisini carpabilicegi bir eviniz olmasi gerekli".
ve biz hic bir sekilde ugrasmadan evimiz ayarlandi.
ev cift banyolu. arif'in banyosu kendine ait, ozel, oldukca buyuk ve banyoda duvara monte edilmis kumandali bir yatak var. arif bonyoya girdiginde onu kumandasıyla asagiya indiriyor, ustune oturup kumandayla kaldiriyor ve muslugu acip rahatca yikanabiliyor.
aslinda su an daha kucuk ve ben yapiyorum bunlari, ama bunlar ilerisi icin, simdiden alinmis hazirlanmis seyler...
ve tuvaleti. tuvaleti yuksek yapilmis, aslinda bu da buyuklar icin tasarlanmis -hani egilemezler diye-, ama arif icin su an yukseklik koyduk. hic zorlanmadan tekerlekli sandalyeyle oturabiliyor ve tuvalet elektrikli, cocuk kendini cevirip temizliyemeyecegi icin poposunu hem yikiyor hem de kurutuyor. boylece birey her zaman temiz ve saglikli oluyor, kimseye ihtiyac duymuyor.
gelelim yatagina; o da ozel, o da kumandali. cocuk kumandayla yatagi indiriyor, emekleyerek uzerine cikiyor ve yatagini havaya cikartip uyuyor. boylece annesi ve babasi onu kaldirip indirirken hic zorlanmiyor.

gelelim tekerlekli sandalyesi, ozel ayakkabilari ya da ihtiyaci olabilecek her sey...
bunlarin hepsi ucretsiz ve cocugunuzu surekli takip eden rehebilite doktorunuz ve fizyoterapistiniz var; bunları zamani gelmeden ismarlayip getirtiyorlar...
arabanizi da ozel yaptiriyor devlet; genelde munibusleri. cocuk sandalyeyle icine giriyor arkadan bir sistemle ve koltuklarin tam ararsina gecebiliyor ve sandalyesiyle seyahat ediyor. bu da devletin bir hizmeti...
burda her cocuk cocuk parasi aliyor. engelli cocuklar iki cocugun aldigi parayi aliyorlar, ailesi onun icin daha guzel imkanlar verebilsin her istedigini alabilsin diye...
anne babaya pekte bir sey birakmiyorlar, herseyi ayarlaniyor...
yuzme dersleri, ata binmeler, ozel judo dersleri, fizyoterapi, ergoterapi, logopedi, pedegog hizmeti; bunlar tamamen ucretsiz.
ve taksi hizmeti. engelli bir cocuk her nereye gidiyor olursa olsun, onu taksi evinden alir, yaninda bir velisi ya da kimse olmadan onu oraya goturur ve dedigi saatte alip eve birakir.
inanin bu mukemmel bir hizmet.
onlarda hep ozel tekerlekli sandalyeye uygun minibuslerdir ve cocuk hic yipranmadan, hic sorun yasamadan gidecegi yere birakilip alinir.
bu cocugun arkadas gezmesine, bakkala gitmesine, yuzmeye, akliniza gelebilecek her yer icin gecerli ve UCRETSIZ!..

su an aklima gelen en onemliler bunlar
Turkiye'deki engelli bir cocugun imkanlariyle arada baya bir fark var galiba. ne dersiniz?!.

Aman Allah'ım inanamıyorum yaaa...
Yazdıklarını masal okur gibi okudum.....
En azından çocuklarımız için o da olmadı torunlarımız için böyle bir ülke hayal ediyorum ve dilerim bu sadece hayallerde kalmaz...
Bunun için bizlerin sonuna kadar mücadele etmesi şart....

Bana da masal gibi geldi. Tüm temennim bunların Ülkemizde de yaşanıyor olması. Bu tamamen bir gelişmişlik göstergesi, bu yazıyı bir kaç yetkiliye göndermeliyiz ki aradaki farkı daha iyi anlıyabilsinler.
Saygı ve sevgilerimle.

AB ye girmek için bütün kriterleri yerine getirsek bile sırf bu engelli kriterleri yüzünden asla giremeyiz.

Daha öncede belirttiğim gibi sanki peri masalı.
Sizin yapabileceğiniz şey bulunduğunuz yerdeki engelli dernekleri vasıtası ile Türkiye-AB müzakereleri sürecinde bu konuya gereken hassasiyetin gösterilmesi için baskıda bulunmak.

Haklarınızın düzenlendiği bir kanun veya yönetmelik varsa bunları bu sitede yayınlayabilirsiniz. Bizde engelli yasasının çıkması ile ilgili taleplerimize onları da ilave ederiz.

arife selamlar

Re: Avrupada engelli bir çocuğun sahip olduğu haklar...

Sizinde bu farkın farkına varmanızla farkı farketmeyen kimse kalmadı galiba...
gelin bu farkı beraber kapatalım... Herkesten farklı olarak farktan bahsetmek yerine, buyrun bu taşın altına sizde elinizi sokun... hem farklı bişey yapmış olur hem farkın daha hızlı kapanmasına sebep olan farklı biri olursunuz belki... Ne dersiniz?...

hmmm... adriaan, benim yashadiim avrupa senin yashadiin avrupaya pek benzemio

inanin arkadashlar, 4 yashimdan beri almanya'da yashadiim halde, adriaa.nin yasdiklarinin hepsi olmasada bi kismi bana da masal gibi geldi...

mesela:

adriaan' Alıntı:

...arabanizi da ozel yaptiriyor devlet; genelde munibusleri. cocuk sandalyeyle icine giriyor arkadan bir sistemle ve koltuklarin tam ararsina gecebiliyor ve sandalyesiyle seyahat ediyor. bu da devletin bir hizmeti...

Genişletmek için tıkla ...

arti:

adriaan' Alıntı:

...ve taksi hizmeti. engelli bir cocuk her nereye gidiyor olursa olsun, onu taksi evinden alir, yaninda bir velisi ya da kimse olmadan onu oraya goturur ve dedigi saatte alip eve birakir.
inanin bu mukemmel bir hizmet...

Genişletmek için tıkla ...

gercekten mükemmel, ama burda (yani tr.den bahsetmiom almanya.da) olucak devlet sana hem özel otomobil vericek hem de böle taksi hizmeti?! bi de üstüne üstlük engelli cocuk nereye gidio olursa olsun, hemde yaninda bi velisi olduu halde, ha??? gercekten masal gibi geldi bana...

okula taksiile gidebilmek icin epey uurashtik, kalmishki gezmek icin taksi hismeti, peah!!!... 13 yil (pardon 14 yil... biri cift dikish ) boyunca taksiile gittim geldim okula, tamam, ama üniversiteye bashladiimda unut dediler taksii... özel araban olduunda birakin taksi hizmetini, otobüse ücretsis binme hakkin bile iptal oluo...

hem, kücükken kullanamiicaa kumandali mumandali banyoyu ilerde belki kullanir die yillar önce bisürü masraf edip hazirlamanin ne anlami varmish?!... her sene teknoloji o kadar ilerlioki... oglun büyüdüünde kimbili ne sistemler cikar... hollandanin bu kadarda zengin olduunu bilmiodum... ben de mi yerleshsem oraya ne?!

neyse, yüreinize souk su serpiim avrupada olmianlar: ben adrian kadar hava atamiicam cünkü sanildii gibi süper diil buralar... basit bi reha icin bile sigortamla savash halindeim 2 aydir...
siyah.in da dedii gibi herkes hershein yeteri kadar farkinda zaten... vah zavallilar, bakin neler kaciriosunus ayaklarina gerek yok...

not:
siyahpelerinlibilmemne, bu yaziyi farkedersen farkediceksin ki bu yaziyi farketmen veya farketmemen hic farketmess, sen en iisi bu yazii hic farketme

Mesajın üzerinden neredeyse iki yıl geçmiş, üstelik adriaan da birbuçuk yıldır foruma uğramamış görünüyor.

Eğer Hollanda'da yaşayan arkadaş varsa orada bu tür bir karşılık alabilmek için ödenen sağlık sigortasını ve bu tür bir tedavi ve rehabilitasyon için ödenecek fark ücretini merak ediyorum.

Eğer büyük bir kısmını devlet sübvanse ediyorsa da mutlaka sağlık sektörü için özel bir vergilendirme ya da bütçeden büyük bir yüzde koymuş olmalı. Ayrıca toplanan parayı da mutlaka akıllıca değerlendiriyordur, popülist bir yaklaşımla değil. Ben Hollanda'dan buraya yıllık izinde gelip de orada tüm hamilelikleri boyunca bir doktor ile karşılaşmamış, ultrasonografisi çekilmemiş gebeler biliyorum. Tüm takiplerini ve doğumunu ebeler yapıyor. (Riski olmayan gebeler için daha fazlasına da gerek yoktur zaten) Buraya izinde gelince ultrasonografi çektiriyorlar. Bizde her ay hatta ayda iki kez ultrason yapılıp cinsiyete göre elbiseler bile hazırlanıyor. Amerika'da bile tüm hamilelik boyunca iki ultrason yapılması öneriliyor, daha fazlası değil. İşte bu küçük örnek bile sağlık sektöründeki potansiyel kaynağın akılcı kullanımı ve yalnızca gereken yerde harcanmasının birçok ülkede nasıl ciddiyetle uygulandığını gösteriyor. Ama popülizme kaymak hem kaynak israfını getiriyor hem de hizmetin gerçekten uygun yerde uygun olduğu kadar kullanılmasını engelliyor.

) Kardesim bende avrupada kaliyorum ustelik engelli haklari yonunde en cok hakka sahip olunan ulke ingilterede ...

bir baska baslikta anlatmistim yasadigim ev bana uygun degil diye bin kere bildirdim rica ettim ev bulmalari icin hatta bugun agladim...

herseyi gectim sandalyem eski olmakla birlikte iki bacagi olmayanlar icin dizayn edilmis tekerlekler geri oturma yeri uzun ve genis...
kissaca kas hastasiyim ilerlemis durumda kollarim zayif vs.... kesinlikle lazim bir sandalye ... bir randevu verdiler sosyal devlet ya 6 ayda bir randevu kopardim geldi ev uygun degil dediler vermediler yine bir manuel bir sandalye verecekler cooook sukur ....

bakin bana gunde bakici gelir bir saat yatagimi yapar odami temizler gerekirse beni tras eder hepten kotu degil elbette ... ancak bir bakiciya gunde beni bir saat disari gotur demek bir zulumdur ...
bir dusunun evde hazirlaniyorum 15 dakika geciyor bir cafeye gitmem 10 dakika birde 10 dakika gelisi var 30 dakika maksimum disaridayim...

simdi yukarida arkadasin dedikleri dogru olabilir hatta dahada ilerisi olabilir mumkundur ancaak benim durumumda olanlarda var ...

way way way hollanda hıı bekle beni avrupa geliyorummmmmmmmmmmm

Avrupada yasiyorumm . Bende engelliyim %70 oraninda .
Türkiyede Kemik kanserinden bacagimi kaybettim.Yillarca Türkiyede Ankara Onkoloji hastenesinde tedavi gördüm doktorlarimdan ve hemsirelerimden inanilmaz güzel muameleler gördüm.
Ve 6 yil önce Avusturyaya yerlestim.buraya gelmeden önce burada yasanlarda ayni sizin gibi buradaki olanakladan bahsediyorlardii. Bende agzim acik yukaridaki yorumlardaki gibi sasiriyordum.
6 yildir buradayim ve 22 yasindayim.ve cok öfkeliyim avusturyaya, avrupaya.
BIlmezdim bu sekilde bi muamele görecegim.Keske keske Türkiyede olsaydim.Orada daha iyi sartlar altinda yasayacagimi düsünüyorum.
Engelliyim 3 yildir AMs(isci bulma kurumunda) kayitliyim birkez dahi olsun is gönderilmedi.Nedenise %70 engelli olman dediler.HAtta ve hatta isci bulma kurumu almanca kursu yada is istedigimi söyledigimde Benim bu insanlardan olmadigimi söyledi.
VE Pflegegeld (sakat ayligi )icin basvurdugumda seninkisi engel degil denildi. Ama biz sana cep harsligi olsun verelim denildi Ben dilenmiyorumki ben sadece hakkimi istiyordum halbuki.3 kez itiraz ettim ve 3´de basamagin yükseltilmesini reddettiler.
VE Kanser hastalgiini atlatmis olsam bile heryilki yapilan kontrollerimi yaptiramiyorum nedeni ise Avusturya devletinin Benim sigortami kesmis olmasi. eylülden beri sigortam yok.3 ay önce sigortaya (Krankenkasse) formlar doldurdum ve redddildi sebep olarakta sen calisabilirsin,ukala bi sekilde calismayacaksanda privat kendi cebinden ödeyeceksin denildi.Peki devletimiz bana aylik baglasin dedim bukeezde sen babanla yasiyorsun baban sana bakmak zorunda denildi.madem babamla yasiyordumda neden babamin sigortasindan yararlanamiyorum bukezde ögrenci dengilsil denildi.kontorllerimi gidemiyorum, Saglam kalan bacagim hergün agriyorr muayene olamiyorum,yeni protez yaptirmaliyim ama sigorta olmadan oda olmuyor, koltuk deyneklerimi dahi ödemediler ilk yil.banyo yaparken düserim dedim ozaman oturaklar var git al denildi. bicok kuruma basvurdum ama hic birisinden olumlu bi cevap alamadim.
NEFRET EDIYORUM AVRUPADAN .psikolojim berbat durumda psikolojik danisman degilde ben ev doktoruma muayene olmaya bile gidemiyorum.
AGLANACAK HALIME GÜLERIm...

allahtan bedava .AUTOBANVIGENETTEM VAR ALNIMA YAPISTIRIP OTOBANA CIKIYORUmmm

GULGUZELI bakin arkadaslar iki farkli dusunce var avrupa konusunda birinde cennet digerinde kotu tercubeler gulguzeli ve ben maalesef birseyini gormedik ,,,

bakin uc gun once bir haber okudum ingilterede bacaklari olmayan bir engelli buranin ev bulma kurumuna basvurmus basvurdugu kurum yanit olarak ev yok size ev veremeyiz cevabini almis...
cocuk face'de yazmis derdini 250 bin kisi imza toplamis veeeee iki hafta icinde jet hiziyla bungolow dedikleri duz tek katli 3 yatak odali bir yemek odali ev yapmislar anahtari teslim etmisler cocuga...

isterseler pek hala yaparlar hemde en iyisini ki yaptiklari var

beni henuz maasa baglamadilar yillar oldu yakin bir zamanda baglayacaklar yazismalarimiz suruyor 1000 euro kadar bir para alacagim ...

avrupa gibi biraz zoroluruz

şu anda benim 14 yaşında spastik 00/88 özürlü kımzım var ne konuşuyor nede yürüyor 1998 de evimi 1.200 liraya satıp kızım bir adım atması için amiliyat ettirdim hergün allaha dua ettim sadece bir adımını göreyim ve gördüm araba derdinden kurtuldum elinden tutup yürüyoz şu anda kiracıym kızım için bir evim duasını yapıyorum ugraşıyorum işte avrupayla aramızdaki fark bu

son zamanlarda yasanan iki olay var olumlu haberler bunlar...engellinin biri bir bilardo salonu hakkinda sikayette bulunuyor gerekce olarak herkese acik olan salonun engellilere kapali oldugu ve ikinci katta oldugu icin gidemedigini bildirir... belediye incelemede bulunur ve salon sahibine sure tanir bir ay icinde bir asansor yapilmassa ruhsat iptal edilecek diye uyarida bulunur ve dukkan sahibi yapamayacagini pahali oldugunu bildirince ruhsat iptal ... bir diger olay bir ilce buyuklugunde bir yere iki sinema salonu aciliyor ancak engelliler dusunulmeden imar ediliyor bir engelli sikayette bulununca once gostermelik bir rampa yapiliyor sonra tekrar sikayet ediyor ve akulu sandalye sandalyesine uygun giris yapiliyor...

Ingiliz saglik sisteminin cokusu ... ben bir kashastasi olarak bir aydir diş sorunu yasiyordum oncelikle saglikla ilgili nhs denen kurumu aradik durumun acil oldugunu agridan sizidan uyayamadigimi belirttim ...

ertesi gun bir hastaneye gonderdiler beni curumus iltihaplanmis disin uzerine is olsun torba dolsun hesabi dolgu yaptikkari malzeme ile duvar boyar gibi uzerinden gectiler...

Aslinda bu anlattigim konu genel olarak kapitalizmin icinde bulunmus oldugu durumu ozetliyor...
hastane doktoru bana ev doktoruma gitmem gerektigini onlarinda engelliler icin duzenlenmis bir hastaneden randevu almasi gerektigini belirttiler ... doktora sordugumda ne kadar surer randevunun verilmesi 3 ay dedi yanlis duymadiniz 3 ay ...

Dun hic uyuyanadim bugun ambulans cagirdim hastaneye gittim tekrar agri kesici verdiler sozde en tesirli olan hemen uyutur dediler cin gibi sandalyemde oturuyorum ) bu gidisler bu saglik sistemini carpacagim
o zaman gorurler ..

sonuc itibari ile kapitalizmin bir canavar oldugunu hemde tek disli bir canavar oldugunu bir kes daha gormus olduk ...

kapitalizm burjuva demokrasisi bizim gibi geri biraktirilmis ulkelere gore nnispeten daha iyi gorunmekle birlikte insani temel almaz paran varsa gidersin ozele paran varsa yasarsin ...

derhal sirinlerin sistemini gecerli kilmali yarin yanagindan gayri her yerde hep birlikte tek disli canavar olan gargemele karsi şirinlerin birlikteligi

YASASIN SIRINLER KAHROLSUN GARGEMELLER

sevgili kuzey,
bende birkaç örnekle ,bizim buralardan bahsedeyim.
önce kendimle ilgili:acil yazısı ile emg ,çektirmem gerekti.ancak tedavimin yapıldığı tam teşeküllü hastanede,ne gariptir ki,bu işlem yapılmıyordu.acil yazılı sevk evrağı ile,meşhur bakırköydeki hastaneye gittim.sağ olsunlar çok ilgilendiler.tam 5 ay sonraya gün verdiler.
diğer olay kızımın diş tedavisi ile ilgili:valla senesini dahi unuttum.haklarını yemek de istemem.tam 5 yıl sonraya gün verdiler.siz arayın,belki bizde arayabiliriz dediler.sizin yazınızı okuyunca aklıma geldi.ne yalan söyleyeyim ,ben aramadım.onlarında aklına gelmedi herhalde.ama 7 yıl geçmişti.kızım orta okula gidiyordu.şimdi ise üniversiteye.ben bile artık emekli oldum.adını ne koyarsan koy....
sevgilerimle

Avrupa birliğine girmek ayrı fakat yukarda anlatılanların daha fazlasını yaşamak bizim engellilerimiz içinde bir hak...biz daha binalarımızın giriş çıkışını kendimiz için uygun hale getiremiyoruz..engelliler evlerde mahpus insan hakları savunucuları azda bu zorunlu mahkumiyeti dile getirip..çevreciler..cevreden uzak kalanları gündeme getirseler ya

Bizim için bunlar şuan ütop ya gibi bişey yaa ))

Biraz abartma var. eyvallah avrupa kesinlikle türkiyeden önde engellilere karşı ama, bu kadar değil.. ha keşke böyle olsa ama.. malasef.

7 yılda ne değişti?

her şey maddi güce bakar , adamlar dünyayı sömürüyor onlar yapmıyacakda bizmi yapacaz,

Türkiyede bırakın bu dediklerinizi neredeyse engellileri hiç insandan sayılmayacak durumda gerçi azıcık ucundan engelli için çalışmalar varda eh işte o çalışmalarda engellilerin ihtiyaçlarının urubuna yetmemekte gerçi bunada şükür demekten de başka birşey gelmiyor elimizden yabancı devletlerde şu anlattıklarınızı insan okuyunca yabancı bir ülkede engelli omayan bir insan bile engelli olası gelir yahu nedeyelim darısı başımıza inşallah diye dua edelim ilerde inş bizlerde yabancı ükeler gibi arkadaşımızın anlattığı hizmetleri almaya başlarız Türkiye için hayal gerçi ama olsun umut herzaman garibanın ekmeği

Rekursion

Cennet le cehennme arasında ne fark var sence?

mobile.de ye bakıyorum. 300 € ya bile araba var
Türkiyede sana 300 € ya direksiyorn vermezler!.

Beğenmediysen buyur gel Turkey cennet sana. Made in 5 tl ye benzinde var.

Arabaya gerkmi var? Avrupada ? Aşamadığın mimari engel bürokrasi mi var?

Arkadaşım beğenmiyorsan değiş tokuşalım

Ev kiranı faturalarını ödeyen yabancı bir devlet i eleştirmen ise ayrı bir ironi. Biz önce kendi çöplüğümüze bakalım.

Ben devletimden adil bir hukuksal zeminden başka bişey istemiyorum.

Tazminatım verilsin ben mimarisi neresi uygunsa gider oraya yerleşirim.
Avrupada araçlarda ucuz nasılsa. Atla otona karavanına bi gün hollanda bigün belçika bi gün paris...

Yuh be arkadaşlar. Bırakın engelliyi İnsan haklarında avrupa nire biz nire...

KUZEY

Tv lerde izlediğimiz kadarı ile ingiltere özellikle londra tarihi bir sehir. Yani engelliye göre mimari evler yapmak için yıkmak lazım.
O dediğinizde mümkün değil. Biliyorsunuz tarihi binaların orjinalliği ile oynanmaz.

Valla benim devletim yanlız yaşamam için günde 10 dk bakıcı yollasa ben o devlete 24 sa duacı olurdum.

Evet ingilterenin sağlık sistemi çok kötüymüş. Ama bunu avrupa ile kıyaslayamayız. Nihayetinde farkında iseniz onlar € kullanmıyorla.
Lord lar kamarası olduklarından olsa gerek sağlık sektörünün iyileşmemesi. Adamlarda para gani yani demekki kendi paralarıyla hastaneye gidiyorlar.

İtalya da bir kuruş hastaneye para vermiyormuşsunuz. Okan Bayülken anlattı. Seyahatte gitmişler hastaneye. Para vermişler adamlar almamışlar.
Adamlar bırakın vatandaşını elin vatandaşından bile ücret almıyorlar....

Şimdi hükümeti eleştirsem suçlanırım, işte hollanda devletini tebrik ediyorum bizimkiler ellerini tutana akülü vermiyor halbu ki ayaklarımız tutmadığı için yürüyemiyoruz.

GuLGuZeLi

Evet sende haklısın. Orda yaşayan arkadaşımda senin gibi gavura küfredip duruyor.
Ama bana sarhoşun yere düştüğünü ve helikopter ambulansın geldiğini de anlattı.

Rahmetli dedem kalp krizi geçirdi. Hastaneye götürdüler. Dr. bey amca sen üşütmüşsün deyip eve yolluyor.
İkinci kez dr. a gidiliyor. Dedem rahmetli oluyor.
Elalem sarhoşa bile ne olur ne olmaz diye bakıyor.
Bizimkiler kalp krizi geçirene gözleri ile bakıp bunun bişiyi yok deyip ölüme sebebiyet veriyor. Adam yaşlı ulen bi tetkik yapmak çokmu zor.
Allah cezanızı versin katiller!

İtalyada deprem oluyor. İnsanlar ölüyor. Savcılar bilim adamlarını mahkemeye seck ediyorlar.
Ölüme sebebiyet vermekten yargılanıyora. Niye devleti vatandaşı uyarmadınız diye!

Bizde 10 sene öncesinden bilim amcalar, marmara için devleti uyarmışlar!
Sonuç 50000 kişi öldü sakatlıklar cabası...
Eee kim yargılandı? Kimse Allah tan geldi deyip üstü örtüldü.

Daha yeni van ufacık sallandı. Sonuç aynı Allah tan lokal(ufak) bi bölge.
Orda 72 saattir enkaz altında olan bir vatandaş var. Vatandaş bakana yalvarıyor. Cocuğum göcük altında çalışmayı aramayı durudrdular diye..
Bakan emir veriyor. Aaaa bi bakmışlar cocuk yaşıyor. Kurtarılıyor. PESSS..

Siz hiç diri diri gömülüpde devlet tarafından ölüme terk edilmek ne demektir bilirmisiniz?

Gidin o cocuğa sorun anlatsın size. Her başınıza bişey geldiğinde medya veya bakanı nerden bulacağız.

Türkiye cennetttir.
Nereye göre somaliye göre veya bunun gibi 3. dünya ülkelerinde açlıkla boğuşan insanlara göre cennettir.

Öbür türlü neresini tutsan dökülür.

Çok şükür Elhamdulillah Hamd olsun en azından mevla karnımızı doyuruyor.

Hukuk yok ama en azından simitimiz var. Allah a hamd olsun...

enderture

Ben engelliyim ve param yok ki gidip marketten kendime kepek ekmek alayım, midem rahatsız da onun için kepek ekmek alıyorum. En son abimden bir 50 tl harçlık aldım o da bitti. Yani bizim halimiz ortada, belediyenin verdiği tekerlekli sandalye çürüdü gitti, tekerleğini değiştirecek param yok.

ben de yurtdışında nakil olmuş biri olarak şunu söyleyebilirim
devlet 18 yaş altına son derece özenle bakıyor ama 18 yaş doldu mu yandın, tabii ben henüz reşit olmadan dönüş yaptığımızdan sonrası nasıl olcaktı bu konuda yeterli bilgim yok ama maddi açıdan zor olacaktı sanırım
birkaç yıl sonra yurtdışına eğitim için gitmeyi planlıyorum, Almanya'daki bir arkadaşım engellilerin hakları olduğundan bahsetti demek ki yeterli değimişl

Okullar ve sağlık merkezleri
Fransa’da engelli grupları için yaklaşık 10 farklı işlevde sağlık merkezi ve okul tipi bulunuyor. Otistik hastalar için yaş grubuna göre üç değişik tip ve özellikte okul ve sağlık merkezi hizmet veriyor. Bunlar (çocuklar için, ergenlik çağında olanlar için ve 18 yaş üzerinde olanlar için). Tuğba’nın gittiği merkez (Foyer d’accueil mÈdicalisÈ) yalnız kalamayan, yardıma muhtaç olan ve sağlık ekibi kontrolü altında olması gereken kişilerle ilgileniyor. Bu merkezlerde yapılan çalışmalar da engellilerin yaşlarına göre değişiklikler gösteriyor. Mesela çocuklukta otistik “hastanın zekâsını açmak”, “iletişim kurmak” gibi çalışmalar yapılıyorsa, 18 yaşını aştıktan sonra hastanın bağımsız bir şekilde yaşayabilmesi için çeşitli programlar uygulanıyor.
Tabii ki bu okullar/merkezler tamamıyla devlet tarafından yönetiliyor.
Tüm masrafları sigortadan
Fransa’da engellilerin hastalıklarına bağlı olan tüm sağlık masrafları (doktor, hastane, ilaç vb) sağlık sigortasından ve devlet tarafından karşılanıyor. Örneğin Tuğba epilepsi hastası (bir başka deyimle sara hastası) ve bu hastalık için bir ilaç alıyor ve doktor tarafından kontrol ediliyor. Bu hastalık için her doktora gidişinde ve ilaç alışında hiçbir ödeme yapmıyor. Ancak, grip için doktora gider veya ilaç alırsa herkes gibi masrafları kendisi karşılıyor.

Tekerlekli sandalye devletten
Her çocuk gibi otistik çocuklar için de devlet aileye aylık maaş ödüyor ancak çocuğun hastalığına göre bu miktar değişiyor. Ayrıca çocuğun hastalığı özel ve fazla masrafa yol açtığı takdirde, bu masraflar devlet tarafından karşılanıyor (Örneğin: Tekerlekli sandalye evde veya arabada çocuğun rahat hareket edebilmesi için gerekli özel mekanik/elektronik sistemler vb).

Her engelliden biri sorumlu
Çocuk 18 yaşını doldurduğunda bu maaş kesiliyor ve yeni bir sistem uygulanıyor.
İlk olarak, hâkim bir kişiyi (genelde aile fertlerinden biri olmak üzere) veya özel bir kurulu (bu konularda uzman ve devlet tarafından izin almış kurullar) engelli için “sorumlu” olarak atıyor.
Bu sorumluluk hastanın zekâ seviyesine ve karar alabilme kabiliyetine göre değişiklikler gösteriyor. Mesela Tuğba’nın yüzde 80 oranında hasta olduğu uzman bir doktor tarafından tespit edildi ve sorumlu kişi olarak hâkim avukatlık yapan ablasını seçti.
Avukat abla Tuğba ile ilgili tüm işlemleri yapma (imza, banka hesabında olan paranın kullanımı vb) ve kararları alma hakkına sahip oluyor.

Hem engelliye hem aileye maaş
Daha sonra hastaya maaş bağlanıyor (ortalama 780 euro). Yasalar uyarınca, bu maaş sadece engelli hasta için kullanılabiliyor. Tüm bu işlemler ve Tuğba’nın parasının nasıl kullanıldığı her yıl bir raporda detaylı bir şekilde anlatılıyor ve ilgili hâkime sunuluyor.
Bunun yanı sıra, ailenin bir ferdine (anne veya baba) eğer engelli hastaya bakmak için çalışamıyorsa maaş ödeniyor (ortalama 800 euro). Bu maaşın miktarı engellinin sağlık durumunun derecesine göre ve özel bir okula ya da sağlık merkezine gidip gitmediğine göre belirleniyor. Bu maaş engelli kişi gündüz okula/sağlık merkezine gitse dahi, gidiş ve dönüş saatleri nedeniyle çalışmanın mümkün olmadığı durumda ödeniyor. Bu paranın nasıl kullanıldığı ise denetlenmiyor.

İşte engellinin bir günü...
Paris’te ailesiyle birlikte yaşayan Tuğba, sabah ve akşam özel arabayla evinden alınıp yine evine bırakılıyor. Tuğba’nın gittiği merkezde tüm gün kendisiyle bir bakıcı, doktor, hemşire ve bir psikolog ilgileniyor.
Okulda yapılan aktiviteler grupla veya yalnız gerçekleşiyor. Bu aktiviteler sağlık ekibi tarafından hastanın ihtiyaçlarına göre belirleniyor.
Tuğba’nın hafta içi yaptığı aktiviteler arasında; spor, müzik, şan dersi (yani şarki söyletmeye çalışıyorlar), resim, at binme ve havuz programı (yüzme) yer alıyor.

Aileyle düzenli iletişim
Ayrıca aile, psikolog ve hastayla ilgilenen ekiple düzenli şekilde toplantılar yapılıyor. Bu toplantılarda engellinin durumu, gerçekleşen ilerlemeler ve aşılması gereken problemlerden bahsediliyor. Böylece aileyle okul arasında sürekli bir ilişki kuruluyor, evde ve okul/merkezde aynı metotlar uygulanıyor.
Ayrıca, psikologla yapılan toplantılar esnasında ailenin psikolojik durumu inceleniyor. Yani hissedilen korkular, üzüntüler vb. konuşuluyor.

Fransa’da günlük hayatta engelliler için birçok sorun aşılmış durumda. Engelli kişinin faydalandığı tesislerde özel duşlar, özel tuvaletler, engellilerin bekletilmediği kasalar, araç park yerleri, her mağazada özel kabinler (elbiseleri rahatlıkla deneyebilmeleri için vb) de yer alıyor.

Tanınan kolaylıklar
Engelliler tüm kamu ulaşım yollarındaki toplu ulaşım vasıtalarından bedava faydalanıyor. Ayrıca engelli kartı veriliyor. Bu kartla engelli kişinin taşındığı araba özel yerlere park edebiliyor ve ücret ödenmiyor. Engelliler alışveriş yaparkende asla sıra beklemiyor. Mağazalarda kendileri için düzenlenen özel bölümlerde giyinip alışveriş yapabiliyorlar.

Binalarda düzenleme zorunlu
Fransa’da 2008’de kabul edilen kanun uyarınca tüm yeni yapılan binalar, kamu ve özel ayrımı olmaksızın engellilere uygun olarak inşa edilmek zorunda. Binaların engellilere göre düzenlenmesi için birçok yapı kanunu bulunuyor. Kanunlarla örneğin kapıların, merdivenlerin, asansörlerin genişliği, büyüklüğü, hatta kapı kollarının yüksekliği, şekli ve rengi bile düzenleniyor. Ayrıca 2015’e kadar tüm kamu binaları ve alışveriş merkezleri engellilere uygun olarak düzenlenmek zorunda.

Problemler çözülmüş değil
Bu imkânlara ve yasal düzenlemelere rağmen engelliler birçok problemle karşılaşıyor. Bu problemler bazen kamuoyunun gündemine getiriliyor. Metro ve otobüslerin tümünün engellilere uygun olmaması bunlar arasında... Engellilere yönelik yeterince sağlık merkezi bulunmaması da problemler arasında. Bazı engelliler zorunlu olarak evde aileleri ile kalıyor ya da Belçika’ya (Fransa ile Belçika arasında yapılan anlaşma uyarınca) gönderiliyor.

‘Çocuğuma ölene kadar bakacaklar’
Tuğba’nın annesi Nevriye Turgut, Fransa’daki sistemle ilgili şunları söylüyor:
“Ben buradan çok memnunum ve Türkiye’ye dönmeyi düşünemiyorum. Çocuğumun geleceği için ve ilerlemesi için buranın yaşam şekli çok uygun. Biz öldükten sonra da hayatı garanti altında. Çünkü ortada kalmayacağından eminim. En kötü ihtimalde devletin yatılı olarak Tuğba’ya hayatının sonuna kadar bakacağını biliyorum. Burada hem Tuğba’ya iyi bakıyorlar hem de bizim psikolojimizi düşünüyorlar, çocuklarımın psikolojisini düşünüyorlar. Her şeyden çok memnunum, tek hoşuma gitmeyen, bakımı sadece kadınlar tarafından yapılmıyor. İtirazda bulundum ancak bana erkek ve kadınların aynı eğitimi gördüklerini ve böyle bir ayrım yapılamayacağını belirttiler.”

Milliyet - Paris

**************************************************************************************

Demek ki neymiş?
Türkiye'de engelli hariç her şeye para var.
Ha birde asgari ücretli hariç herşeye para var.

Asgari ücretli çalışandan 6,5 milyar vergi toplayan devletin dini olsa ne olur, olmasa ne olur?

Topladığının milyonda biri hakiki ihtiyaca harcanıyormu acaba?

tamda hayallerimi tarif etmişsiniz.

bizi bu kafayla zor alırlar avrupa birliğine çünkü bizim ülkedeki ayrımcılık hiç bir yerde yoktur,benim%32 engelli raporum var işe girmek istiyorum sen engellisin diyorlar almıyorlar,rapor çıkarmak istiyorum vermediler %32 kadar alabildim, biz neyiz bu ülkede insan değilmiyiz bunuda anlamış değilim, bence biz avrupa birliğine bu geri kalmış kanunlarımızla hak etmiyoruz zaten almazlarda,bizim siyasetçiler başka ülkede bişey olsa onla ilgilenirler kendi ülkemiz oralardan daha beter bundan masus bahsetmezler,işin özü bu ülke durumu iyi olanlar için cennet bizim gibiler içinde cehennemden farkı yok!!!!!!!!

Vatanını çok seven bir milleti göç'e ve devlete düşman etmeye çok yarayan en eski ama en etkili oyunlardan biri bu!
Ne yazıktır ki bu oyunu bütün ortadoğuya oynayan güçler hala dünyaya hükmetmektedirler.
Lakin bu oynunu istedikleri kıvam da oynayamadıkları yegane ülkedir Türkiye...
Bugün imkanımız olsa hangimiz gitmez ki böyle fırsatların olduğu bir ülkeye???
Ortadoğudaki milletler bu imkanları görünce memleketlerini unutur ve avrupalıyım deyip vatanlarına sırt çevirirler!
Soruyorum size avrupadaki kardeşlerim!!! Hangi imkanlara sahipsiniz bilmiyorum ama Vatan deyince ne düşünüyor ve ne diyor diliniz???

Bu başlıktaki ilk mesajdan bu yana geçen zamana ve engelliler açısından kat edilen yola bakarsak hedef 2023 herhalde diye avunmaktan başkaca bir şey kalmıyor elde.