Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Aranızda yaratıcı yazarlığa vs. meraklı kimse var mı?

Üyelik
25 Şub 2017
Konular
16
Mesajlar
68
Reaksiyonlar
0
Merhaba arkadaşlar, aramızda yaratıcı yazarlıga,senaristliğe ve edebiyata ilgi duyan var mı? Eğer varsa birbirimizle fikirlerimizi paylaşıp kimbilir ortaya bieseyl çıkarabiliriz, ne dersiniz?
 
3-4 yıldır amatör olarak şiir yazıyorum kendi çapımda
 
İnsan kendinden başkasını çok sever mi? Aşk, öyle bir şey ki sevdirir. Hayatta bir çizgi vardır çizginin sağ tarafı mutluluk sol tarafı hüzündür. İnsanlar genelde çizgidedirler, duygularını dengeler. Ne hüzün ne mutluluk? Eğer kendinden çok sevdiğin biri varsa o sana dengeni şaşırtır. Çok mutlu olduğun an, bir anda çok mutsuz da olabilirsin. İşte sevgi böyle bir şeydir. Dünyada iki kelimeyle cenneti, küçük bir kırgınlıkla cehennemi yaşatır. engüzelmesajlar.com Ama ne kadar küs olsan da, kızgın olsan da, onun var olduğunu, senin olduğunu bildiğin sürece en mutlu sensindir. Sadece gururun bu gerçeği o anlarda saklar, ama bu hep böyledir. Onu gördüğün an kendini unutursun. Tek düşündüğün tek hissettiğin onu çok sevdiğin, onsuz yaşayamayacağındır. Elini tuttuğunda dünya yıkılsa sana zarar gelmeyecekmiş gibi hissedersin. Bilirsin ki oda seni, senin sevdiğin kadar seviyordur. İki seven kalp, aşkın verdiği sıcaklık ve sahiplik hissi.
 
senarist olmak şuan en büyük hedeflerimden biri diyebilirim, özellikle de son 2,3 yıldır çok ilgimi çekiyor. amatör animasyon çalışmalar bile yaptım
 
Eskiden di pek yazamıyorum artık :)
 
Son düzenleme:
benim de bloğumda şiirlerim var. ayrıca bir roman projemde var. çok ta kitap okudum ve okuyorum merak çok :)
 
Ne çok sevindim anlatamam,benim gibi düşünmenize, benim tiyatro sevgimi okumuşsunuzdur herhalde, her yere yazıyorum çünkü;) tiyatroyu sahnede yapamayacaksam bende tiyatroyu yaratirim dedim ve 2 yıldır senaristliğe çok büyük bir ilgi duyuyorum hatta bu işi yaapmak istiyorum diyebilirim ancak hiç deneyimin yok yani yazıya nasıl başlarım bilemiyorum.bana yardımcı olabilecek arkadaşım vaat mı?
 
Tiyatro gösterilerine sürekli git. Ödül almış kısa filimler başta olmak üzere hepsini izlemeye gayret et. En kötü filim kategorilerine de göz at vs vs...
 
Neredeyse her hafta tiyatroya ​gidiyorum :) kısa filmlerede İlgim var izliyorum.ama yazının başına oturduğunda başlamakta zorluk yaşıyorum kurgulamada problem var;) @@Yusuf islam
 
25 yıldır kendimce adına şiir dediğim karalamalar yapıyorum. bazen de yırtıp atıyorum kitap çıkarmadıktan sonra ne anlamı var diye.
küçük bir ajandam var. oğluma miras :) kimbilir belki ben ölünce bakar da beni yad eder.
 
Medusanınkutusu Başarılar diliyorum kardeşim
Benim naçiz tavsiyem
Çok oku çok dinle çok yaz
Ve yazdığın her şeyi biraz dinlendir
Bazi şairler dillendirmeye karşı olsalarda
Sen yazılarını şiirlerini dinlendirerek sabırla yaz
Defalarca oku ve okut
Ve em önemlisi eleştiriye açik ol
Ne eleştiriler seni yıldırsın
Nede övgüler seni şımartsin
 
Son düzenleme:
güzel fantastik bir hikaye yazabilirsin kesinlikle, izlediğin film dizilerden ilham alarak klasik konulara takılmadan.
bende çok düşünüyorum fakat uygulamıyorum
 
Ben roman yazıyorum 270.sayfayı tamamladım son sayfalar sonra düzenlemeler falan olur ama senaristlik nasıldır bilmiyorum
 
Bir hanımefendi anlatıyor:
1919 yılı idi. İstanbul baştan aşağı İngilizlerin işgali altındaydı .

Liseyi yeni bitirmiştim. Güzel bir kızdım. Dünür gelmeye başladılar.

Biri avukatmış, gösterdiler uzaktan, boylu poslu yakışıklı bir delikanlıydı, beğendim. Nişanlandık. Nişanlımı seviyordum. Mutlu bir yuva kurmak hevesi ile lamba ışığının altında sabahlara kadar oyalar örüyor, çeyizler
hazırlıyordum. Ama çok geçmedi ki, mahallede bir dedikodu yayıldı. (Ayşe’nin nişanlısı avukat değilmiş, ipsizin biriymiş, üstelik cami önlerinden tabut taşıyarak karnını doyuruyormuş..) dediler.

Alt üst oldum. Babam götürdü, uzaktan izledik, gerçekten de tabut taşıyordu…Yıkıldım. Nişanı atıp, ayrıldık.
Aradan 5 yıl geçti. Evlenmiştim, Bir de çocuğum olmuştu. 1924 yılıydı. Artık ülkemiz özgürdü. Bir gün Beyoğlu’nda rastladım O’na. Oğlum yanımdaydı. Beni görünce titredi, çeketini düğmeledi. Saygı göstererek durdu önümde.

– Vaktiniz varsa size bir çay ikram etmek isterim, dedi.

– Olur, dedim. Bir büroya girdik. Burası bir bürosuydu ve kapıda adı yazıyordu. İçeride yardımcıları çalışıyordu.
– Siz gerçekten avukat mısınız? dedim.

– Evet, dedi.

– Peki, avukatsınız da neden cami önlerinden tabut taşıyordunuz? diye sordum.

Durdu, başı öne eğildi.

– Beni affedin , dedi. İstanbul işgal altındaydı, Her taraf İngiliz askeri kaynıyordu. Her şeyi didik didik arıyorlardı. Biz de Anadolu’ya, Milli kuvvetlere ancak, cenaze süsü vererek tabutlarla silah kaçırıyorduk.

Bu ülke için yaşamsal bir işti. Bunu size bile söyleyemezdim!…

BU VATANI, CANLARINI ve AŞKLARINI FEDA EDEBİLENLERE BORÇLUYUZ.
 
Kitap yazdım içindekiler çok küfür içeriyor kötü intiba bırakıyor diye yayınevleri basmaz diyorlar doğru mu? Tür: (Epik, Fantastik, Macera, Kült)
 
Gercekci kitap olduktan sonra.
Basar.
 
Çok şükür ilk şiir kitabım çıktı. İkincinin de bitmesine az kaldı. Sonra iki roman projem var inşallah :)
 
Ben varım daha önce bir kitap çıkardım yeni çalışmam bir seri roman projesi bir film senaryosu yaptım o bitmek üzere ayrıca da bir dizi senaryom mevcut halen devam ediyorum yazmaya kafamda en az üç farklı roman projesi var 150 tane şiirim var bir çoğu beste olmuş durumda istesem şu an bile şiir kitabı çıkartabilirim. Yazmak için doğmuşum diyebilirim.. İsterseniz tanışabiliriz ortak proje? Neden olmasın?
 
Medusanınkutusu

Aynı sıkıntıyı bende yaşıyorum. Kafamda bilerce kelime uçuşuyor bazen doğru sıralama koyabiliyorum fakat klavyenin başına geçince aynı büyü kayboluyor.
 
Türklerin çoğu ya yazardır ya şair, ha önemsenecek derecede hem yazar hem şair olanımız da mevcuttur. Sadece biz okumasını sevmeyiz ama iyi yazarız :)
 
Açıkcası çalışmanın büyüsüne inansam da yazarlığın yada şairliğin çok çalışılarak olabilecek birşey olduğuna inanmıyorum. Bu farklı bir yetenek , çalışılarak çok ileri boyutlara taşınabilir fakat eğer filiz yoksa sadece çok sulamayla bitki elde edilemeyeceği gibi.
 
Üst Alt