Bir düşe doğru yola çıktım ben tıngır mıngır
Trenler, vagonlar, kompartımanlar, raylar, insanlar…
Düşler düşünceler
Ne çok severim tren yolculuğunu bilirsin,
Ne çok şey düşlerim, düşünürüm,
Sırtımı dayadığım, bağdaş kurup başımı camına yasladığım o kompartıman..
Dostlarımın yorgun ama mutlu uyuyan yüzlerini barındıran o kompartıman…
Az önce kahkahalardan çınlattığımız kompartıman..
Dedim ya çok şey düşündüm, düşledim,
kimini paylaştım kimini yüreğime hapsettim…
Trenleri sevmez ya bir çok kişi, oysa bilmezler ki nice yürekler kavuşturmuş,
nice sevenleri taşımıştır usanmadan bıkmadan…
Yazamam elbet şimdi o çıkardığı sesi,
tıkırık tıkırık tıkırık gibi bi şey, ya da hiç alakasız..
Ama ben pek severim trenin namelerini, lakırdısını..
Şurada oturduğum, şu cam kenarında kaç kişi ben gibi düşüncelere daldı kim bilir,
kaç kişi gözünden damlayan bi kaç damla yaşı gizledi,
Kaç kişinin yüreği pır pır atıyordu sevdiğine kavuşma düşüncesiyle…
Kim bilir ki kaç kişi..
Hani düz gider sanırsın içindeyken trenin, oysa kıvrım kıvrımdır rayları, dağları deler kimi zaman (korkarsın)
Kimi zaman nehirleri aşar…
Tıpkı hayat gibi…
Tıpkı hayat gibi
İşte!!
Evet işte bu..
Nerede hata yaptığımın farkına vardım yine,
Unutmasam keşke
Ahh keşke unutmasam
Ben yaşantıma dışarıdan bakıyorum,
engebeler, kıvrımlar, öte tarafı görünmeyen virajlar,
dağlar taşlar korkutuyor beni…
Oysa girebilsem yaşantımın içine göreceğim dümdüz ilerlediğimi
hatta dağları taşları delip, nehirleri aştığımı..
Evet evet yaşantımın içine girmeliyim artık,
dışarıdan seyirci kalmak hem korkutup hem de tüketmedi mi yüreğimi..
Karanlık tüneller korkutmamalı beni,
Bak bak bak şuracıkta bitiyor belli,
süzülen gün ışığı bak işte gördün mü
Şuracıkta….
Her zaman karanlık tünellere girebilirim…
Ama artık korkmuyorum
İleriliyorum çünkü
Tıkırık
Tıkırık
Tıkırık
Ah unutmasam keşke,
Unutursam hatırlat emi…
09,02,06
Çiğdem Yuksel