Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Engelinizle ilgili olarak, geleceğe yönelik kaygılarınız var mıdır?

Aslında insan tek başına olmayınca yanındakilere çok güvenir. Yani onlar olmazsa hiç bir şey yapamam zanneder. Oysa yalnız kalsa bile çok şeyleri başarabilir. Yani kendi ayakları üzerinde durabilir.

Bu birazda insanın kendisine güvenmesi ile alakalıdır. Biz kendimize ne kadar güvenirsek o kadar cesaretli olur o kadarda başarılı oluruz. Tabi ister istemez insan hayatında bazı talihsilikler oluyor. Bunlarda hayatın cilveleri olmalıdır.

Herşeye rağmen yaşayabildiğince güzel yaşamak...:)
 
Bizler geleceğimiz hakkında elbette endişeliyiz. Avrupa'da yada Amerika'da yaşayan engelliler bizim korkularımızı, endişelerimizi taşımıyorlardır bence. Demek istediğim; devlet bizi bu konularda rahatlatmalı. Anne ve babalarımız hayattayken bize sahip çıkmalı ki gelecekte ne olacak halimiz diye kimse korkmamalı.
 
Geleceğe yönelik kaygılarımız var. Fakat bu kaygılarımızın bugünümüzü etkilemesine izin vermemeliyiz. Kaygılarımızı en aza indirgemeliyiz.
 
eshatcım ben sana kıyamam. hayat cici güzel korkma emi:)

espiri bi yana Türkiye koşulları meydanda engelli ol olma yarınını kestiremiyorsun kaygı duymak çok normal velakin bunu aşırıya kaçırıp kendi elimizle psikolojiyi bozup sıkıntıyı katmerlemeyelim derim .herşeyi olacğına bırakın insanoğlu neler atlatmıyor ki.
 
Tamam bak şimdi oldu işte..:)

Aslında her gerçeği o kadar ivdelersek inanın mutlu olmaya fırsatımız olmaz. kaygı duymamak mümkün olmaz. Ama biz bazı gerçekleri yok sayarak bazılarını kabul ederek bazılarınıda yaşayarak mutlu olmalıyız. Kaygısız olmaz tabi... Ama bunu takıntı haline getirmemeliyiz..:)
 
Kaygı derken bu sadece engelli insanları kapsamaz ki.Normal insanlarda da hayata dair kaygı muhakkak vardır.Çünkü yarının ne getireceği hiçte belli olmaz.
 
feyyam;
aynen katılıyorum. Ama birazda geleceğimiz için elimizden gelen birşeyler varsa yapmamız gerektiğine inanıyorum. ben ne kadar işitme engelli olsamda halimden memnunum ve inanın bana kulaklarımı geri vermek isteseler kabul etmezdim, çünkü yoksa 2 sene sonra değil 22 sene sonra emekli olurdum, engelillere tanınmış birsürü haktan mahrum kalırdım, engelli olduğum için birazda iyi durumda olmamdan dolayı zırt pırt o işi beğenmeyip, şu işte problem bulup bırakıp hemen engelli çalıştırma zorunluluğundan faydalanıp tekrar güzel bir iş bulamazdım. Ben memnunum valla, iyiki işitme engelliyim çok şükürrr halimee.
 
Ben sizin kadar kolay iş bulamıyorum ama iyi ki diyebilmem için sebepler yok arkadaşım.Ama hamd etmek şükretmek tabikide gerekli.Bu bizim kulluk görevimiz...
 
valla engelli olmanın hiçde benim için öyle cazip bir yanı yok insandan alıp götürdüğü aslında hiç vermediği öyle şeyler var ki .napcan piyango bikere vurdu ahlanmak vahlanmak da durumu değiştirmeyeceğinden hayatımı yapabildiklerimle mutlu yaşamaya çalışıyorum.bu sebeple yazdıklarımdan karamsar biri olduğumu çıkarmayın aksine ben çok pozitifimdir sadece kendimi kandırıp poliyanacılık da oynayamıyorum.
 
Maddi açıdan tedbirler almak, fiziken de çalışmak ve vücudunu geliştirmek, zayıf yönlerini kapatmak lazım. Yaş ilerledikçe kilo almamak ve kendini idare edebilme kabiliyetini geliştirmek lazım.

Benim en büyük kaygım, erken emekli olup olamayacağım, düşünsenize 65 yaşını beklemek zorunda kaldığınızı... Zaten biz engelliler o kadar fzla yaşayamayız, yaşam kelitemiz o kadar değil....
 
Ayyüzlü;

Senin karamsar olmadığnı zaten biliyorum ben. Çünkü yazılarınız ve hayata bakış açınız hiçte karmasar değil. Aksine yapıcı ve aktifsn...Böyle düşündüğümüzü düşünemyin. :)
 
evet engellilerle ilğili kaygım

basit ve az engeli olup hayatını sürdürenler için bir kaygım yok ama birinin bakımına muhtaç olanlar için var.
ve yaşadığım bir gerçek olayı sizlerle paylaşmak isterim.
ben bir görme engelliyim ama az bir engelim var karşı komşumun benim yaşlarımda bir kızı vardı ve bunu anne ve babası sırtlarında taşır ve onu çiçek gibi bakarlardı dünyaya bu anne ve babası birer ay arayla mefat ettiler ve bu kardeşim üç oğlan bir kız kardeşin bakımına bırakıldı ve esas bundan sonra başladı acılar itilip kakılmalar çocukları olmadık hakaretler ediyorlardı her o cama bakışımda o hıkcırıklar hiç kulağımdan gitmiyor sosyal hizmetlere telefon ediyorduk kurtarın diye ama her nasılsa bir yolunu bulup kız yine onların ellerine kalıyordu sordugum zamanda nasılsın diye iyiyi diyor hiç eziyet ettiklerini söylemiyordu
bir ğün kamalyeye bırakıp gezmeye gitmişler bizde sonradan kamalyede gördük iemekten çatlayacak duruma gelmiştiki yardım istedi ve o zaman keşke annem babam öleceyineönce ben ölseydim dedi ölmeyi istiyorum ama allahtan korkup canıma kıyamıyorum diyordu eşim ve ben yardımcı olduk ve bütün mücadelemiz onu kurtarmaktı v şimdi bakım evinde mutlu aldıgı üç kuruş engelli maaşına ve bakım parasına tenezül eden kardeşleri nasıl yataga başını koyup uyuduguna şaşıyorum her o cama baktığımda sankı o bugulu cam hiç bugusu kalkmıyor ibret için duruyor düşüncesindeyim bizler ve daha fazla engeli olan arkadaşlarımızı düşünelim vede basit oyunlarla kendimizi kandırmayalım ibret istiyorsanız gelin rebitoysonlara gidin engellilere bakın ibret olsun sitelerde süslü kelimelerle kendimizi oyalamayalım saygılarımla
 
bende gerçekler acı diyorum

nereye bakarsanız bakın tabiki ümitli olmak lazım ümidimizi kırmamak ama süslü kelimelerlede yaşadıklarımız unutulmuyor her kez madi imkana sahip diye bir şey dünya senin olsa sağlıgın olmasa neye yarar ve paranında sana faydası olmadığı anda var. hem eşlerimize hemde bize bakan insanlara allahım horlamayan itmeyen iyi insanlar olmasını niyaz etsin ben ayrıca yaşadığım gerçeyi yazdım kimseninde ümidini kırmak haddim deyil.
ama birazda düşünelim derim
 
Engelim nedeniyle hayata dair kaygılarım var mı ?Dürüst olmak gerekirse kesinlikle var,engelli olupta kaygılarımızın olmaması hayatımız adına bir takım önlemleri almak zorunda hissetmemek durumu bence anormal olurdu !

Bir kas hastası olarak yavaş ilerliyen bir seyrine sahibim ama yinede bu ilermesinin önüne geçemediğimi her yıl benden alıp götürdükleriyle bariz bir şekilde hissedebiliyorum henüz tıpta bu alanda somut bir gelişmede yok(sadece ümit vaat eden çalışmaların devam ettiğini duyuyoruz,e bu da güzel diyelim:)) peki çok çaresiz görünen bir durumda ben neler yapabilirim hayatımdaki kaygları azaltmak adına bunlara odaklanmak hayatım adına daha yapıcı bir davranış olacak.

Şu an için işim,ailem var sağlık durumumun ne kadar çalışmaya elvereceğini şimdiden kestirmek mümkün değil keza ailem benimle ne kadar daha birlikte olacak çok kontrol altında olan alanlar değil bunlar hatta hiç !

O zaman ben kendimle ilgili kontrol edebileceğim durumlarda dikkatli olmam gerekir.Örneğin sağlık durumumun daha kötüye gitmemesi için yapmam gereken günlük egzersiz hareketlerimi kesinlikle yapmalıyım !(En çok ihmal ettiğim durum ne yazık ki:( ),beslenmeme dikkat etmeliyim,düzenli bir hayat yaşamak için yeterince uykumu almaya,kendimi çok yormamaya ama hareketsizde kalmamaya çalışmalıyım,kilo almamalıyım,maddi yönden geleceğe yönelik biraz birikim yapmalıyım,bir araba almalıyım belki sonrada bir ev engelli iseniz sağlıklı bir insandan daha çok paraya ihtiyacınız var bu gerçek çünkü evden dışarı çıktığım andana itibaren para harcamaya başlıyorum en basitinden herkesin yürüyerek rahatlıkla gidebileceği en kısa mesafelere bile taksi ile gitmek zorundayım gibi.

Fazlada uzatmak istemiyorum tek diyebileceğim hayatımızın kontrol edebileceğimiz alanlarında üstümüze düşeni yapıp takdiri Allaha bırakmak diyebilirim.
 
ben bu durum olduğunda samsunda bi abi ile tanıştım oda engelli 25 senedir bi gün beni evden alıp spor salonuna götürürken dediki şu dışardaki insanlara bak onlara şu anda felç olacaksın deseler hemen hepsi intihar ederim yada ölmek daha iyi die cvp verir dedi ama...böyle bi durum olursa hiçbirisi intihar etmez veya ölümü istemez dedi bu çümle beni çok etkiledi ama çok doğru bir laf
 
Geçmişte pişmanlıkları, Gelecekte kaygıları yaşarken "Anı"kaçırırsınız.

Boşver bunları Anı yaşa Anı !
 
Beni ilk muhayene eden ve aynı zamanda akrabamız olan doktorumu sene de en az 1 kere ziyaretlerde falan görürüm ve her defasında bana aynı soruyu sorar; "Yutkunmakta ve nefes alıp vermekte zorluk çekiyor musun ?" der.
Her defasın da bu soru aklıma şunu getirir ve kendi kendime sormaya başlarım ister istemez ; "bu olacak da ne zaman olacak ve ne gibi sorunları beraberinde getirecek ?"
Biraz araştırdım ve neden her seferinde aynı soruyu sorduğunu buldum. :)
Benim hastalığımın bazı türlerinde ölüm gerçekleşince bu genelde nefes darlığından kaynaklanıyormuş nadiren de olsa..
Şimdi doktorum sorduğunda aklıma takılmıyor "neden" ve "ne zaman" gibi sorular.
Akraba değil sanki Azrail'in memuru, :D Bu yüzden soruyormuş :)
Ve şöyle diyorum kendi kendime o soru geldiği zaman.
"Hadi leen ! Bende bu inat olduktan sonra sen daha çoook sorarsın bu soruyu"
Wale'nin dediği gibi anı yaşayın ve gelecek kaygısına bi de siz "hadii leen!" çekin... :)
 
Hadi hep beraber işaretimle birlikte :)

1..
2..
3..

Hadi leen ! :D
 
Üst Alt