Normalde biyolojik kapaklar çok tercih edilmez. Çünkü kısa ömürlüdür. Ancak sizin durumunuzda bence doktorlarınız doğru öneride bulunmuşlar. Çünkü mekanik kapakta sürekli pıhtılaşmayı engelleyici ilaç kullanmanız gerekir. Bu ilaçlar riskli eylemlerden kaçınmanızı gerektirir. Örneğin spor yapamazsınız, sağınızı solunuzu yaralayacak işlere girişemezsiniz, çocuk doğuramazsınız, kontrol altında olmadan diş çektiremezsiniz, ameliyat olamazsınız.
Mekanik kapakların da ömürlük oldukları söylenemez. Bunlarda da zaman zaman mekanik arızalar oluşabilir, veya üstünde pıhtı, doku oluşabilir. Bu durumda değiştirilmesi gerekir. Herhangi bir sorun olmazsa mekanik kalp kapakları genelde 30 yıldan uzun dayanır.
Biyolojik kapaklar genelde 10-15 yıl dayanır. Ancak, pıhtılaşma önleyici tedavi gerektirmezler. Günlük aspirin alımı genellikle yeterli olur. Biyolojik oldukları için zaman içinde yıpranırlar, yenilenmeleri gerekir.
Kalp ameliyatları teknolojisi son 30 yılda en hızlı ilerleyen alanlardan biridir. Bundan 20 yıl önce bir kapak ameliyatı için 15-16 ünite kana gerek duyulurdu. Bugün aynı ameliyatlar dörtte biri kadar kanla yapılabilmektedir.
İlk mekanik kapaklar da bir kafes içindeki pinpon topu şeklinde idi... Bu top kanın akışıyla yukarı aşağı hareket ediyordu. Şimdiki mekanik kapaklar genellikle mikro karbon teknolojisi ile üretilir.
Biyolojik kapaklar hayvan dokusundan üretilir. Ancak, organ reddi yaşanmaması için özel işlemlerden geçirilirler.