minerva
Sevgili Minerva...konuyla ne kadar alakalı bilmiyorum ama şahit olduğum bazı olaylardan bahsetmek isterim..
geçen Cumartesi 50 yaşlarında bir abimin ziyaretine gittim..hastane ziyareti...2 hafta önce işyerine gittiğim kişiyi geçen Cumartesi beyin kanaması geçirmiş ve bana kuzu gibi bakarken buldum.....beni anlayıp anlamadığı da belli değil..ama gülümsüyor...1 yaşında bebek masumiyetiyle gözgöze geldik..anlamlandıramıyorsun bu durumları..50 yaşında bir işadamı..geç evlenmiş..3 yaşında oğlu vardı..iş ve hayat stresine bağlı bir beyin kanaması geçirmiş...eşi annesi herşeye rağmen moral motivasyonu yüksek tutmaya çalışıyorlardı...negatif enerjiyi hastaya yansıtmamak adına...
2.olay da buna benzer...yine 50 li yaşlarda memleketim Uşak da Devlet okulunda öğretmen İsa Hocam ile alakalı..kendiside çok basit bir motosiklet kazası sonucu sinir kopması nedeniyle sol eli felç kaldı..2 yıldır kullanamıyor...aynı kazada bir kaç platin takıldı..o platinler enfeksiyon kaptı..farklı hastalıklarda hasıl oldu vs vs...malulen emeklilik düşünüyor....insan içine çıkamıyor nedense yürümekte bile çok zorlanıyor..bir kaza hayatını o kadar değiştirdi ki...kabullenemiyor durumu..kimler ne acılar çekiyor bir bilse...
yani herkesin başına her an birşey gelebiliyor..buna bende dahilim..aktif motosiklet gezginiyim..hem ulaşım hemde zevk anlamında yaz kış bir yerlere gidiyorum... (kurban Bayramı tatiilinde Angaradaydım senin mekanın önünden geçerken bi kulaklarını çınlattım
) yani demem o ki doğuştan veya sonradan başımıza her an herşey gelebiliyor..konu dağılmasın ama bak kader bizim başımıza neleri örebiliyor...yani kader dediğimiz şey işte bu...korkularını anlamaya çalışıyorum...ama sen o güven çemberin dışında olan herşeyden çok çok uzaksın...bence biraz bencilsin...yani yanlış anlama rahatın bozulacak diye değilde bu sorumluluğu alma duygusu seni tedirgin ediyor olabilir... takdir ve hayat senin..düşüncen belkide doğru olandır..kimse seni bu konuda yargılayamaz veya suçlayamaz...ben iyiliğini isterim..senin gibi bir Huysuz Minnoş daha gelsin dünyaya isterim
burada kişisel duygularımızı yazıyoruz tamam ama ben biraz daha geniş açıyla daha evrensel hislerle yazıyorum..yani anneliğin benim lügatımdaki karşılığı çok yüce...bu güzel duyguları her kadın tatsın yaşasın isterim..sadece bu...sende her güzel duygu ve hissi tatmaya layıksın benim için...
arkadaşlığına ve hoş sohbetine doyamadan küstün bu arada
özel hayatında mutluluklar dilerim...(c
[FONT=Tahoma]ân[/FONT]-ı gönülden)
dediğim gibi Angara da senin tükanın önünden 2 kere geçtim ek hizmet binasıydı galiba...
akşam da polisevinde kaldım ve seninle aynı şehirde olmanın mutluluğunu yaşadım...ki benim için Angara doğum yerim olmasına rağmen birşey ifade etmezdi...fotoda görüldüğü gibi gecesi siyah..gündüzü gri kent
))
[FONT=sans-serif](dip not ; Minerva benimle 5 yıl 4 ay 28 gündür küs ) [/FONT]
iddiam devam ediyor...dünyanın en güzel annesi makamı halen boş ve seni bekliyor...