Kullanıcı:
Filtreler
Güncel İçerik
Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Giriş yap Şimdi kayıt ol
Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Kilitlenmiş Bedenler

mrb

mrb Bülent bey harika üslupla yazmışsınız ...
Harika çünkü gerçek ve yaşandığınız olaylar ...
allah hepimizin yardımcısı olsun ...
 
mrb tebrik ederim çok güzel anlatmışsınız bu durumu.hakkaten gülelim mi ağlayalım mı bilemiyorum.ümitsiz yaşanmaz ama şunu yap bunu yap herkes birşey söylüyor ve bir ümit ile yapmaya çalışıp derman arıyoruz.olmayacak şeylerle umutlanıyoruz sonra da hayal kırıklığıyla yerimize oturuyoruz.
engelliğim haricinde çocukken tahtıravandan düşüp kolumu kırdığımda çiğ et sardırıp kolumu davul gibi şişmesine sebeb oldukları aklıma geldi de...:)
 
Ellerine sağlık, komik ve düşündürücü olmuş.:)

Aç kapa...
tut çek...
iç dış...
 
Geçmiş olsun.

Güldürmeyen Levent Kırca skeçleri gibi bir anlatımla yazmışsınız. Tıpkı o skeçlerdeki gibi mesaj anlatımı boğmuş.
 
Aç kapa yapılan kişinin yaşı kireçlenme ve kas gelişimi konusunda nekadar etkili bunun taktirini uzmanlara bırakıyorum, Ancak bir on yıl sonra tıbbın ozaman geldiği noktada geriye bakarak keşke ihmal etmeseymişiz dememek adına değer diye düşünüyorum. Enazından vaktimi harcayacak daha kıymetli bir uğraş bulana kadar.

Umut tacirlerine gelince, "herşey zıddıyla kaimdir" karanlık olmasa aydınlığı, açlık olmasa tokluğu, üzüntü olmasa sevinci anlamamız mümkün değildir. hayatta sadece siyah yada beyaz yoktur.

Bir kalça çıkığı ameliyatı için gata, florence ve çapadaki proflarda dahil olmak üzere yaklaşık 8-10 ortopedi doktoruyla görüştük, ulaştığımız sonuç ameliyat olması durumunda kalçasının tekrar çıkacağı ve kaslarının daha çok zayıflayacağı oldu, elimizdeki imkanlar dahilinde bu konda doğru kararı verdiğimize vicdanen ikna olmuş olduk, enazından kafamızda bir soru işareti kalmamış oldu. Ümit fakirin ekmeği falan değil hangi durumda olursanız olun hayatın kaynağıdır.
 
sevgili bület oyle güzel yazmışınızki roman gibi okudum

gercekten harika yazmı8şınız
 
Bu usluba bayıldım ben süper :) Gelir dedim gelir dedi gelir dedik hep bir ağızdan :D

Yazıyı okurken aceba biyerden alıntımı bu yazı diye düşündüm ama değilmiş sanırım :)

Yerinde bir iğneleme :)
 
ahh çaresizlik ahhh..kurban bayramınız kutlu olsun..
 
tik tak tik tak
hihi, ne güzel yazıydı bu yahu... kaç yıl olmuş, klasiklerden :)
 
biz bir kobay onlarda asistan

denizde boğulan saman çöpünüde bile kurtuluş arar bizimde o misal Nasrettin hoca bile göle maya çaldığında ya tutarsa demiş onların yaptığıda ya tedavi ederse Allahıma kurban olam şifa yı hepimize Allah versin.
 
bu yazı beni, 3 yıl önce, inanılmaz acılarla yaşadığım ve sonra kurtulduğum hastalığıma geri götürdü...:(

hastalıklar aynı değil ama konu aynı...:(
 
bülent agabey 2006'da yazmıssın ama ben daha yeni okudum bu yazını ve gercekten bayıldım.müzikli oyun olur diyen arkadasların düşüncelerine ben de katılıyorum zaten okurken o tekrarları bi tiyatro sahnesinde melodik bi sekilde canlandırmıstım kafamda.bi kac tasarım yaptım ben yani ilgilenirsen burdayım ben :)
 
çok güzel olmuş yazınız bülent bey ,birçok insanın acısını ne güzel de ifade etmişsiniz..kelimelerin tükendiği anlar vardır işte o anı yaşıyorum çaresizliğin tükenmişliği..
 
Bedenen kireçlenmiş olsanızda umarım ruhunuzda kayıplar vermezsiniz...Mutluluk her daim sizinle olsun ...
 
yüreğine sağlık bülent abi çok güzel olmuş
o kadar akıcıki bi solukta okudum
 
yine yeni yeniden severek okudum... umut dolu mucizevi bir bekleyişi ne güzel anlatıyorsun... tekrar teşekkürler sevgili yöneticim :)
 
oturanboğa tekrar okudum yazını, bazı yazıları zaman zaman tekrar okumak gerektiğine inanıyorum.
Yazının tam akademik makale olacak nitelikte olması değerini daha da arttırıyor.
 
Çok güzel ve bir o kadar da anlamlı bir yazı ellerinize sağlık. Yalnız bir şeyi itiraf etmeden de geçemeyecem yazınızı okurken Yaşar Kemal'den bir hikaye okuyormuş gibi bir tat aldım bunu için ayrıca teşekkürler.:)
 
28 yaşındayım...hiç bi vücutsal engelim yok, lakin 1 saat sonramızın da garantisi yok.. hayat her şeye gebe. yazı çok çok etkiledi beni, tüylerim diken diken oldu..
bir kez daha anladım ki, hayat bir hayalden ibaret.. içi boş hayaller,hayaller,hayaller... bugün var yarın yokuz, kimbilir belki bugünde yok olabiliriz. .aslında hepimiz varlık içinde yokluk çekiyoruz.. bundan başka bişey değil, ne bir eksik ne de bir fazla..
 
Harika Bir Yazı ..
İnsanın Okudukça Okuyası Geliyor.
Güldürürken Düşündüren,
Muhteşem Bir Üslup Ve Kara Mizah Anlatım ..
Tebrik Ediyorum Adminim.
Eline Koluna Yorumuna Sağlık.

Tek Parça Sen___Kalemin Hiiç Susmasın ..:)
 
Sevgili adminim harika bir yazı olmuş. Okurken güldürüyor, düşündürüyor ve bir o kadarda anlamlı. Ellerine, yüreğine, kalemine sağlık.
 
Anlatımı akıcı ve düşündürücü bir yazı. Gülerken düşündürüyor. Hani bir söz var ya "Güleriz Ağlanacak Halimize" diye. Öyle güzel hicvetmişsiniz ki yaşadıklarımızı; hem yaşamdan kesit hem trajedi hem komik...Hani bazen "iyileşeceğim mi-yatalak yürüdü mü" diye soruyorsunuz ya o sırada bizde iyileşecek galiba diye belli olan bir hikayenin sonucunu aç-kapayla iyileştirmeyi bekliyoruz. Bu tarz yazılarınızın devamını bekler, başarılarınızın daim olmasını diler, tebrik ederim.
 
Yazıyla ilgili yorumlarımı geçmişte ilk sayfada yapmıştım. Ben başka bir şeyi merak ettim. Yazının başlığını "Tekparça Ben" olarak kaydetmişim hafızama, gerçi alt başlık olarak yine aynı, başlığı "Kilitlenmiş Bedenler" olarak neden değiştirdin?

Not: Yazıyı tekrar okumadım, bir ara okuyacağım.
 
Neden bu değişikliği yaptığımı hiç anımsamıyorum :)
 
Ben bir daha okuyayım belki anlarım. :) Ama şimdilik "Tekparça Ben" daha güzel duruyor gibi...
 
Çok zaman geçti üstünden

Bugünlerde, “Şu dağlarda” dedi biri, “şu dağlarda porsuklar yaşarmış...”
Tamam dedim, tamam, biliyorum.
“Sen de mi duydun?” diye şaşkınlıkla sordu öteki.
Duymam mı ya dedim, duymam mı! Yüce dağların yüce ormanlarında yaşayan, ardı sıra yedi kat ışıklar saçarak yüce derelerden su içen yüce porsuk, herbişeye iyi gelirmiş...
“Gelirmiş” dedi öteki, “Allahın izniyle”
Gelir, dedim, gelir. Bizde bu talih ve bu kafa olduktan sonra, başımıza herbişey gelir!



okumaktan zevk aldığım ve hiç bıkmadan okuyacağım bir yazı...........yine yeni yeniden çok teşekkürler sevgili yöneticim.. yüreğine sağlık :)
 
Bekir Coşkun'u okuyormuşum gibi hissettim. Kalemine sağlık.
 
biz tanışalı 10 sene oldu. nasıl görmemişim ben bu yazıyı?! işten güçten fırsat bulup giremediğimden olsa gerek :)
 
Umut fakirin ekmeği deilmiki,çok güzel bir anlatımdı zevkle okudum yüreğinize sağlık...
 
Cevap yazmak için giriş yap yada kayıt ol.
Üst Alt