Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

[lara belen] Kitabımdan...

Yazılarını okudum laracığım,

Evet, sen bir yıldızsın tıpkı yazılarında söz ettiğin gibi... Öyle bir yıldız ki, çok uzaklarda olsa da, senin ışığın birdenbire içimi kuşatıverdi... Neyi gördüm yazılarında? İçtenliğini... Kendini arama, kendini bulma isteğini... Evet, bu dönem sancılı bir dönem... Tüm bu sancılarını yansıtmışsın yazılarında... Duyumsadıklarını anlatmışsın yazılarında... Karanlıklar içinde bir ışık arıyorsun... Ama o ışık senin içinde... Ben o ışığı görebiliyorum... İnsan kendine baktığında kimileyin, kendinde olan cevherlerin ayrımında olamaz. Ama ben uzaklardan o ışığın gücünü görebiliyorum...

İçindeki tüm karanlıklardan kurtulmak için yaz. At o içindeki irinleri... Yazmak hafifletir insanı... Paylaş tüm duygularını... Zaten insan bunun için yok mudur?

Yazılarını okudukça sana bir adım daha yaklaşıyorum...

Ellerine sağlık, yazıların çok güzel olmuş...
 
çok teşekürler arkadaşım evet ben kendimi anlatıyım yazılarımdan her gün düşünüyüm hayatım ne olucak diye çok kütü yaaaa sen beğendine sevindim

AZRAİL ALICAK CANIMI


biliyorum ki birgün canım çıkıcak azrail alıcak canımı hiç kokmuyorum ben insan kokarmı rabbine giderse ah insanlar siz de kokmayın artık ölümden ey insanlar durun artık işkençeye veda edin sevgiye koşun kalpleri kırmayın artık rabbinize koşun ona yönelin onun isteğini yerine getirin ki oda size versin dilediklerinizi bu hayat güzel değilse biz onu güzeleştirelim sevgiyle saygıla gülümsyek neyşele nasıl olursa olsun arkadaşlıkla barışık olalım

BİR YOLCU


bugün bir insan gördüm yolun kenarında oturmuş kendisini ısıtmaya çalışıyordu hava kaylıdı çok soğuktu ben o insana baktığım zaman içim çok acıyordu ah hayat sen bu kadarsın işte dedim kendi kendime divane gibi dolaşıyor o insan aç susuz çüplükte ekmek arar olmuştu insan ne yapaçaklarını şaşırmıştı bu insanlar bu hayattan bezmişti o insan her gece sokaklarda yata kalka çökmuştü hali perişandı ne yapaçağını şaşırıyordu hali kalmamış perişandı

Gönderen hayat dersi zaman

EY HAYAT BİZ SENİNLE ANASAMICAĞIZ


ey hayat sen nasıl hayatsın çok zorsun seninle anaşamıyoruz azap çektiriyorsun bana kalbim karardı artık düzelmiyor küredi artık ne yapsam olmuyordu içim daralıyor nefes alamıyordum sanki ölüyorum hı ölmek isterdim ama ölemiyorum herkes aşktan söz eder oldu biliyormusun aşk nedir bilmem ben aşık olmadım ki hiç ben nefes aldığım sürede içime kapanık yaşamak zorundayım bu böyle gerekiyordu hiç kimse anlamaz olmuştu artık beni nasıl yaşayacğımı bilmiyordum bilemiyorum zor yaşıyordum artık yaşamak bile istemiyorum her günüm üzünle geçiyor neden böyle hayatım nasıl bir hayat ya anlamak istiyor ama anlayamıyorum çok zordu anlamak kendimi çok kütü hissetiyordum

KURBANIMIZA EZİYET EDEYEK KESMİYELİM


sevgili insanlarımız bu bayramda da kurbanımıza sakin sabırlı davranalım lütfen sokaklarımızıda temiz tutalım vede kurbanımızın parçalarını gömerken iyi gömelim çöpe atmayalım kurbanımızın kanını iyi akıtalım kanıyla boğmayalım kurbanımızı bu bayramda küs kalmayalım birbirimizle kavgalı olmayalım yardıma muhtaç olanlara yardımcı olalım.

20010 YILI


sevgili insanlarımız bu yılda da kanlar tüküimesin tirafik kazalarına da çok dikat edelim lüten silah patlatmayalım gençlerimz ölmesin silahları patlatıyorsnuz yanlışlıkla da gençlerimize geliyor lütfen dikat edelim bu yılda barşlık kardeşlik diliyorum sizden hakımıza ve de miletimize harılı olur inşalah ben artık kanlar akmasın istiyorum cinayetler sona ersin istiyorum bu yıl çok güzel gelmesini vede çok güzel geçmesini dilerim sizden hakımızdan miletimizden savaşlar bitsin sona ersin gözyaşları sona ersin miletimizdeki tatışmaları da bitsin kalp kırmyalım cinayetler olmasın şehit annaların da gözyaşları dinsin didrelim biz adımcı olalım gelin hep beraber kanlara ve savaşlara dur diyelim silahlara veda edelim silah patlatmak yerine güllerle sevgile sargıla kardeşce yaklaşalım hakımıza miletimize sesleniyrun durun sesimi

EY HAYAT SEN NASIL HAYATSIN


ey hayat sen nasıl hayatsın çok zorsun seninle anaşamıyoruz azap çektiriyorsun bana kalpim karadı artık düzelmiyor küredi artık ne yapsam olmuyordu içim daralıyor nefes alamıyordum sanki ölüyordum hı ölmek isterdim ama ölemiyordum herkes aşktan söz eder oldu biliyormusun aşk nedir bilmem ben aşık olmadım ki hiç ben nefes aldığım sürede içime kapanık yaşamak zorundayım bu böyle gerekiyordu hiç kimse anlamaz olmuştu artık beni nasıl yaşayacağımı bilmiyordum bilemiyorum zor yaşıyordum artık yaşamak bile istemiyorum her günüm hüzünle geçiyor neden böyle hayatım nasıl bir hayat ya anlamak istiyor ama anlayamıyorum çok zordu anlamak kendimi çok kütü hissetiyordum

BİLİYORUM Kİ BİRGÜN


biliyorum ki birgün canım çıkıçak azrail alıcak canımı hiç kokmuyorum ben insan kokaymı rabbine giderse ah insanlar sizde kokmayın artık ölümden ey insanlar durun artık işkençeye veda edin sevgiye koşun kalpleri kırmayın artık rabbinize koşun ona yönelin onun istediklerini yapn ki oda size versin istediklerinizi bu hayat çok güzel değilse biz onu güzeleştirelim sevgiyle saygıla gülümseyrek neşeyle nasıl olursa olsun arkadaşlıkla barışık olalım yani sevgimizle bu hayatı gül gibi yapalım işknçelere son verelim hayat çok zorsa bile garet edelim lütfen sevgili insanlarımız gelin benim gibi düşünün ve gelin düşünçelerim ve hayellerime ortak olun

gelecek kaygısı


düşünüyorum ,geleceğimi görür gibiyim
her gün geleceği görüyorum korkuyorum
yalnızlık korkusu sarıyor tüm hayatımı
ne olacağım kaygısı korkutmakta dünyamı
bir serçe kadar ürkek bir tilki kadar endişeli
yaşıyorum günlerimi

SOLAN YAPRAKLAR


solan yaprakları rüzgar alıp başka yerlere götürüyordu onlar benim içimde ki solan yapraklarımdı o yapraklardan birisi bendim birisi de sendin

AH HAYAT


sen beni kendinden uzaklaştırdın ailemi bile benden çaldın beni ölüme itiyorsun ah hayat sen yoksun artık benim için gözyaşlarım artık hiç durmuyordu ailem bile benden çok uzaklaşıyordu ben penceremden dışarıyı seyrederken yüreğim çok acıyordu ben hep böyle kalıçaktım ölüm gelmiyordu ki bir gelse alsa beni götürse çok uzaklara gitmek istiyorum yüreğim kan toplamıştım adeta gözbebeklerim ağlıyordu benim halime ağlıyordu


ENGELLİ KIZ

EY DÜNYA BENİ BANA ANLAT


ey dünya beni bana anlat ben kendimi anlatamıyorum artık kendimi tanımaz hale geldim sen anlat beni bana anlatabilirsen anlat artık sana dayanamıyorum insanlar birvirlerinin canlarını alıyorlar bu hayatmı şimdi bebekler can veriken analar feryat ederken ben seni çok iyi tanıdım ben seni hiç anlatamıyordum insanlara ey dünya zalim dünya beni bana anlatamıyorsun ama ben seni sana anlatabilirim ama ben bu yaşama ayak uduramıyordum sende biliyorsun ki gecelerim gündüzüm gündüzüm ise gecelerim oluyordu ne olur beni bana anlat sanki bir kafesteydim yada ben öyle zanediyordum sen beni bana anlatabilirmisin ki hayır anlatamazsın hemde hiç bir zaman

ÖLÜM VE ÖLMEK


ölüm ve ölmek rabbime kavuşmak çok güzel hep iyilik yapmak güzel ölürsende iyi kal ben rabbime kavuşmak istiyorum cennet için deiğil rabbin için iyilik yap rabbin için iyi ol cennet için dinini seçme rabbini seviyorsan dinine bağlan günah işleme günah işlersen cehennemde azrail meleğinin yanında bulursun bunu ömrün boyunca unutma ki doğru yaşayasın

SEVGİLİ ANELER VE BABALAR


engelli çocuklarınıza engel koymayalım onları hayata yönetelim hayata bağlıyalım lütfen onları anlıyalım istediklerini yapsınlar yani demek istiyorum ki mesela resim yapmayı seveler bir şey yapmayı severlese engel olmayalım bir yere gelmelerine yardımcı olalım bende bir engelliyim o yüzden size sesleniyorum yani annelere ve babalara lütfen onları eve hapis etmiyelim neye hevesleri varsa yapsınlar yoksa içine kapanıyorlar ve hayata küşüyorlar intaharı deniyorlar bile gelin onlara bir şanş verelim dertlerini dilerelim anlayalım yani biiz engellilere sakın üzmeyin

ENGEL


benim bir engelim vardı o engel bacaklarımdı bacaklarım bana bir engeldi hayatı yaşamama engeldi deli dolu veya acı tatlı yaşayamazdım sadece acı vardı benim hayatım da engel vardı hayatın güzeliğini yaşayamıyordum ben engelsiz hayat istiyordum bacaklarım bana büyük engeldi çok ağır geliyordu ah bu engeller vara hatımı yok ediyordu bu engel benim engelimdi

FİLİSTİN AĞLIYOR


filistin ağlama sen sil gözyaşlarını bir gün savaş bitetecek kanlar dinecek bomba sesleri susacak umudunu kaybetme güneş senin içinde doğacak senin de umutların yeşerecek ağlama sen gözyaşlarını akıtma kan kokusunu artık koklayamacaksın acılar sona erecek bir gün seninde yüzün gülecek artık kanlar akmayacak yürek acıları dinecek gözyaşları sona erecek artık feryatlar da sona erecek ey filistin ağlama sen yeter ki umutlarını yitirme

ARTIK HAYAT BANA ÇOK AĞIR GELİYOR


bugün ben kendimi iyi hissetmiyorum artık hayat bana çok ağır geliyordu ben dört duvar arasındayım sanki hiç ışığı göremiyorum gibiydim çok yorgunum artık ateş vardı bedenimde bedenimi hissetmez olmuştum zaten bu dünya bana ağır geliyor çok zor taşıyordum dertlerimi ne yapsam etsem olmazdı ne vardı ne yoktu içimde hiç kimse anlamazdı beni ya

KADAR DERİNLİK VARDI Kİ DÜŞLERİMDE VE KAFAMDA

bugün çok derin düşünüyordum ben o kadar derinlik vardı ki düşlerimde ve kafamda içimde bir sıkıntı vardı hiç anlamıyordum bir anlam veremiyordum bu içimdeki sıkıntıya ateş düşmüş gibiydi içime bende anlayamıyordum bu düşünçelerden bazı bazı kendim kendime sorardım ben neden bunları düşünüyorum diye sonrada anlıyordum ki ben bu hayattan hiç bir şey beceremiyordum kendim kendime bir şeyler yapmak için düşünüyordum ve ailemi kardeşlerimi zamanla ben çok istiyordum bir kardeşim olmasını beni anlarlar diye dertlerimi istediklerimi parlaşırım diye ama hiçte öyle değldi anlıyoruz derler ama anlamıyorlardı beni asla ben artık içime kapanıyordum yavaş yavaş artık konuşmucak ve gülmiçektim kendimi kabuğuma çekilmiş kablumba gibi olmak istiyordum artık her şeyi unutmaK istiyordum ne varsa kendimi bile bu hayata ne varsa unutmak geliyordu içimden anlamak hiç istemiyordum bunlar

O KADAR DERİNLİK VARDI Kİ DÜŞLERİMDE VE KAFAMDA


bugün çok derin düşünüyordum ben o kadar derinlik vardı ki düşlerimde ve kafamda içimde bir sıkıntı vardı hiç anlamıyordum bir anlam veremiyordum bu içimdeki sıkıntıya ateş düşmüş gibiydi içime bende anlayamıyordum bu düşünçelerden bazı bazı kendim kendime sorardım ben neden bunları düşünüyorum diye sonrada anlıyordum ki ben bu hayattan hiç bir şey beceremiyordum kendim kendime bir şeyler yapmak için düşünüyordum ve ailemi kardeşlerimi zamanla ben çok istiyordum bir kardeşim olmasını beni anlarlar diye dertlerimi istediklerimi parlaşırım diye ama hiçte öyle değldi anlıyoruz derler ama anlamıyorlardı beni asla ben artık içime kapanıyordum yavaş yavaş artık konuşmucak ve gülmiçektim kendimi kabuğuma çekilmiş kablumba gibi olmak istiyordum artık her şeyi unutmaK istiyordum ne varsa kendimi bile bu hayata ne varsa unutmak geliyordu içimden anlamak hiç istemiyordum bunlar

YA HAYAT SEN NEDEN BU KADAR ZORSUN


ya hayat sen neden bukadar zorsun be neden insanları kendine esir ediyorsun be sen çok açımasızsın biliyormusun çok senin yüzünden insanlar işkençe yapıyorlar can alıyorlar kan düküyorlar sen vara çok alıcısın insanlar sana baktığı zaman akları başlarından gidiyordu sen böylesin işte ben seni anlamıyorum anlamak zor hemde çok zor be

BUNDAN SONRASI BİR İŞKENCE


bugün ben çok yorgundum nasıl olim ki neler olabilise oluyor iste hayat çok acımasız biliyormusun arkadaş bugünden sonrası bir işkençe var bu hayatta evet çok açımasızdı kanlar akıyor ölümler var varda var ne dersin ki sen bunlara nasılsa hayat bir ölümcü hayatı hı ben artık acımak istemiyorum onlarda bana acımasınlar bilinmez tabiki

BUGÜ HAYAT BİR ACARİPTİ


bugün hayat bir acaripti nasılsa ben hayattan sayılmam ben bu hayattan çok bıktım ya çok hemde yani ben nefes alamıyordum hiç yoktu halim ya neyse be çok kütü bu hayat ne yapıcaktım hiç bilmiyordum ben anlamazdım hir be

ÇOK YORGUNDUM


bugün benim halim yine yokdu çok yorgundum ya nasıl iyi olurum ben söylesinlede öyle yaşayabilim anlatsınlar bana nasıl kendimi bulurum nasıl hayatımı düzene sokarım anlatsınlar ki haytım neşele yaşim bende yok arkadaşım yo olamaz böyle yaşam benim yaşamam hata gibi geliyor herkese yada bana öyle görünüyorlar ya öylese benim yaşamam lazımdı yoksa ne yapabilirim ki o zaman zaten yaşamak bana zor geliyorsa başka türlü yaşayaam ki dertlerim çok be

AH BE İÇİMDEKİ BU DÜŞÜNÇELER OLMASADI


bugün neden böyledi ben hiç iyi hissetmiyordum kendimi ne oldu da böyle hissediyordum ah be içimde bu düşünçeler olmasaydı ne olurdu bir de halim tabiki halimden şikaretçidim ben bir türlü kabulenmedim ne olursa olsun yine olumucaktım öyledi ve hepte böyle olucaktı ne dersem olmazdı ne yapsamda olmazdı ne varsa ne yoksa odu ben yani benliğim

EYYYY DÜNYALI


ey dünyalı sen nasıl bir insansın ki bu hayatta yaşayamaz hale geldin anlat bana dinlerim seni anlarım çünkü bende bu hayatan çok bıktım sende beni anlarsan gel anlat kendini bana yaşadıklarını anlat ki dertlerin dinsin azalsın biraz biliyorum azalmaz ama ne yapalım bende senin gibiyim dert küpüym dertlerimi anlaran yok dinleren yok içim paçalanıyordu sanki içimde kan birikmiş haldedi ya senin ne derdin vardıda bu kadar ağlıyorsun benim gibi söyle
 
çizimlerin, yazıların çok güzel lara ben.. yüreğine ellerine sağlık canım :)
 
ne güzel bir yürek .. herşeyi barındırıyor içinde tüm olumlu ve olumsuz herşeyi ve her ikisiylede güzel geçinip arkadaş olup , yürüyor yollunda .. yüreğine gözünün nuruna ve ellerine sağlık lara belen ...
 
teşekür arkadaşım ne güzel yazmışın yorumunu çooooooooooooook teşekürler
 
[SIZE=5]kitap filistin ağlıyor
[/SIZE][SIZE=4][SIZE=4]ve kılon komutan ayşe anayı öldürmüştü
kimsenin haberi yoktu bile yusuf bildiği
halde hiç bir şey yapamıyordu filistin
yine ağıt yakıyor bu sefer ayşe analarına
ağıt yakıyordular bir gün bir yolcu
yusufa gelip dedi ki evladım benim oğlum
burda asker tanıyormusun yusuf amca oğlunun
adı ne ali bey adı ebuzerdi yusuf çok
şaşırdı düşündü filistinliler ve melisanın
anlattıkları kişi değilmiydi amca gözyaşları
ile oğlunu anlatıyordu benim oğlum çok güzel
şiir okuyordu yusuf ali amcayı böyle görünce
içi çok acıdı şehit olduğunu bilmiyormuş
yusuf hiç sesini çıkarmadı diyemezdi ki
senin oğlun artık yok nasıl söyleyecekti ki
ali bey gözyaşları ile yusufun cevapını bekliyordu
yusuf ise ali amcanın üşüyen ellerini tutmuş
ne söyleyeceğini bilmiyordu o an melisa geldi
ali amcayı görunce çok şaşırdı ebuzer abisi
şehit olmuştu artık yoktu ki ali bey
küçük kıza yaklaştı sarı saçlarını okşarken
o mavi gözlerine derin derin bakarak güzel
evladım ebuzer abin nerde seni hiç yanından
ayırmastı ebuzer oğlumu görmeye geldim
buralara kadar kışta gözlerim az görüyor
yusuf ali amcanın bu haline daha fazla
dayanamamış yanına oturdu ali amcayı
sakinleştirmeye çalışıyordu daha sonra
uygun bir dille anlatmayı düşünüyordu
bir süre öylece kaldılar yusuf ali
amcaya dedi senin oğlun üç yıl önce
şehit olmuş ben de tanımk isterdim
ama ben bura geleli iki yıl oluyor
ali bey yusufun bu sözleri karşısında
şok geçirmişti fenahlaştı yusuf
şimdi ne yapacağını şaşırmıştı
savaşın ortasında kalmıştılar yusuf
ali amcayı sırtına almıştı hava çok
kötüydü sibilya soğukları vardı
insanı donduruyordu yusuf ali amcayı
çadıya yetiştirmek için bütün gücüyle
koşuyor kara bata bata çok zor
gidebibiliyordu ama mecburdu az
bir yol kalmıştı bu sefer daha da
büyük savaş çıkıcaktı pek çok insan
yok olcaktı mehmecikler birbirlerine
giriyorlar ancak öyle ısınıyorlardı
aç susuz kaldıkları da oluyordu zaman
zaman bazıları da şehit oluyordu yusuf
hala yoldaydı bu yoldan bir insan zor
yürürken yusuf sırtında bir insan
daha taşıyor soluk soluğa kalmıştı
nefesi kesiliyordu artık
[/SIZE]
[/SIZE]
[SIZE=4][SIZE=4][/SIZE][/SIZE]
 
Hiç okula gitmeyen bir insan olarak maşallah iyi yazıyorsunuz.
 
evet ben kendimi geliştiyorum kitap alıyorum okuyorum ablamdan biraz öğendim
 
[SIZE=6] [/SIZE] 1.bölümü kitap engellerin gözyaşları
[SIZE=4]bizim ülkemizde pek çok engelli yaşar 1.milyona yakın,engelli vatandaşımız bulunmaktadır. engelleri çeşitlidir kimisi zihinsel, kimisi bedensel, kimiside görme engellidir bizim ülkemiz engelli vatandaşımıza iş imkanı sağlamazdı. bazı engellilerimizde aileleriyle sorun yaşarlardı kimisinin gözyaşlarını görmezlerdi bazılarıda onları dışlıyorlardı bazı aileler engelli çocuklarının eğitimini üslenmezler onları eve tıkıyorlardı okula göndermezlerdi ama bazı engelliler vardı ki kendilerini geliştirmek için çalışıyorlardı önlerindeki tüm engellere rağmen bu lara içinde geçerliydi lara 1.miliyon engellerden biriydi lara çok zor günler geçiriyordu ailesi lara yı hiç anlamaz dinlemezdiler lara da geceleri yatağına yattığı zaman hüngür hüngür ağlardı gözyaşları hiç dinmiyordu lara nın gözl eri kan torbasına dönmüştü onun için sabah zor olurdu zaman geçmek bilmiyordu lara bedensel engelliydi daha çok küçüktü kendi yaşıtları sokaklarda oynarken lara da onları sadece seyretmekle yetiniyordu ve hıçkıra hıçkıra ağlıyordu gözyaşları yanaklarına kadar sözülüyordu hep düşünüyordu neden ben böyleyim durmadan ağlardı yılar geçiyor lara genç kız olmuş ama dertleride onunla beraber büyümüştü lara içine kapanık yaşıyordu artık annesi geliyor bakıyor geçiyordu lara buna artık dayanamıyor deli oluyor gözleri hep yaşlıydı hiç durmaksızın bu hayatta yok olmaktaydı hiç arkadaşı bile yoktu hep düşünüyordu çok zekiydi kendi kendine söyleniyordu bu hayattan kurtulmalıyım diye çok televiziyon izlerdi sonra resim yapmayı çok severdi okumayı bile öğrenmiş tek isteği vardı yürümek koşmak delicesine koşmak güneşin altında yanmak soğuk bedenini ısınmasını dilerdi ama olmuyordu birgün daha bitmişti lara için yine azaplı geceler başlamıştı lara için birtek bebeği vardı ona sarılıyor ona sığınıyordu yattığı zaman ona sarılıyor öyle yatıyordu ama hep ağlıyordu öyle yatıyordu ailesi hiç ilgilenmiyordu hiç sormazdılar kızım neyin var neyin yok demezlerdi çok ama çok yanlızdı lara ailesiyle tartışıyor kavga ediyordu artık kendi kendine bir karar vermişti susucaktı artık bir ay iki ay geçti lara konuşmuyor 1 yıl geçmişti lara 27 yaşına girmişti lara nın sesi bir daha çıkmıyordu hep susuyordu lara nın ailesi o zaman biraz olsun lara yı anlamışlardı lara çok derinden ağlıyordu annesi gelmişti lara ya şöyle baktı lara da annesinin yüzüne öyle masum baktı ki sanki annesine bir daha sesimi duymucaksına bakışlarıyla anlatıyordu lara annesine dışarıya çık işareti yaptı lara hala ağlamaktaydı gözlerine kan dolmuştu selma hanım yerinden kalkıp çıktı lara yine yanlız kalmıştı odada pencereden yine dışarıya dalmıştı öylece dışarıya bakıyordu insanlar karınca gibi gidip geliyorlar biryerlere lara nın babası işten geliyordu lara babasını görünce sevindi ama ahmet bey lara yı görünce çok kızmıştı başıyla içeriye gir işareti yaptı lara da gözyaşlarıyla pencere önünden ayrıldı ve bebeği ile dertleşiyordu vede sımsıkı sarılıyordu ne yiyor nede içiyordu lara hep susgundu bebeğini kucağına almış öylece düşünüyordu odaya ablası girdi lale lara yı ağlarken görünce çok üzülmüştü lara ya şöyle dedi birtanem neden ağlıyorsun bana derdini söyle lara ablasına dertli dertli baktı ve hıçkıra hıçkıra ağlamaya devam etti lale lara ya sımsıkı sarıldı ve gözyaşlarını sildi lara ablasının yüzüne bakarak birşey anlatmak istiyor ama anlatamıyordu yine ablasına masum masum baktı ablası lara ya der ben gidim misafirler gelicek annem kızar lara misafir kelimesini durunca çok mutlu oldu gözleri ışıl ışıl parlıyordu ablası lara ya şöyle cevap verdi senide gelir alırım misafirin yanına gideriz lara başını saladı konuşmadı ablası gitti lara yine yanlız başına kaldı hiç bir zaman misafirlerin yanına çıkmamıştı hiç kimseyi tanımıyordu lara çok umutluydu hayelleri birgün gerçekleşicekti ama ne zaman gerçekleşiceğini bilmiyordu lara ablasının gelmesini dört gözle bekliyordu laranın gözleri kapıda kalmıştı hep kapıya bakıyordu biraz zaman geçti kapı açıldı lale lara nın gözlerinde mutluluğu görebiliyordu ama bir sorun vardı lale lara ya nasıl söyliceğini bilemedi annesi kızmıştı lale ye lara nın ne işi var misafirlerin içinde diye azarlamış lale lara nın yanına oturdu gözlerinin içine derin derin baktı lale lara anlamıştı annesinin izin vermediğini lara ablasının gözlerinin içine baktı ve başını önüne eğdi lale ye odadan çık işareti yaptı lale kalkıp özgünüm lara cığım diyip odadan çıktı lara nın mutluluğu çok kısa süydü lara yine ağladı lara nın engelli olması sucmuydu annesi ondan utanıyormuydu acaba lara en çok onu düşünüyordu lara nın gözlerinden gözyaşı eksik olmuyordu lara bakıma muhtaçtı lara bide ona çok üzülüyordu lara çocuk gibiydi kendinden nefret ediyordu ölmek istiyordu nasıl olsa kimse anlamak istemiyor lara bebeğile konuşuyor tek sırdaşı olmuştu dertlerini ona anlatıyordu çok yanlızdı hep düşünüyordu benim gibi engellerin hepsimi böyledi diye garip garip düşünüyor ama bazı engellerde var aileleri onlar için herşey yapıyorlardı lara nın ailesi lara için bazı şeyleri yapmazlardı mesela okula göndermediler lara okusaydı belkimde böyle olmazdı içine kapanmazdı televiziyonda engelleri görünce vede birşeyleri başardığını görünce lara çok seviniyordu lara kendisininde başarabilir diye düşünüyordu bir karar vermişti kendisininde birşeyleri başarması lazımdı ama nasıl olurdu ki bu evden bile çıkmıyordu çok zordu birgün lara çok sıkılmıştı pencereden dışarıya baktı birde ne görsün lara nın penceresinin karşısında ki eve taşınanlar vardı lara onları seyrediyordu onlarda dört kişilerdi bir kişiyi görmüştü lara abisi yaşlarında vardı lara biraz daha bekledi bir engelli genç geldi sandalliyesiyle oda laranın yaşındaydı oda lara gibi bedensel engelliydi genç pencereden lara yı gördü lara ağlıyordu genç abisinden bilgisayarını istemişti lara da onları seyretmekle meşkul oluyordu zaman çok çabuk geçmişti herkes evlerine girmişti gençte içeriye girmişti lara yine pencereden bakardı genç penceresini açtı lara yı gördü lara da onu gördü genç pencereye adını yazmıştı lara okumuştu gençin adı yusufmuş lara ya yazdı ki sizinki ne lara yazmadı pencerenin önünden arıldı genç anlamadı neden böyle yaptığını biraz zaman geçti lara nın babası geldi lara ya bağdı çağdı engelli demem ayağımın altına alırım seni gözlerini lara nın üstünden arırmadı lale geldi babasına çıkıştı lara ya kızmasını engelledi pencere açıktı herkes durmuştu yusufta durmuştu ahmet bey odadan çıkmıştı lale lara ya sarılıyor saçlarını okşuyor lara doyasıyla ağlıyordu karşıda ki ailede acımıştı lara nın haline yusuf anlamıştı lara nın da engelli olduğunu bir yandan çok üzülmüş bir yandanda kendisi gibi engelli birini tanışmakta çok isterdi ama çok zordu yusufun aklına birşey gelmişti lara nın bilgisayarı varmı acaba diye düşündü böylece bir yıl geçer lara hep pencere önündeydi yıldızları seyrediyordu yusufta seyrediyordu lara yı gördü hemen bilgisayarına büyük haflerle yazdı ki lara adın demi lara fark etti başını saladı diye yusuf tekrar yazdı bilgisayarın varmı lara başını yine saladı yok diye yusufla lara pencere aralarında sesizce konuşuyorlardı ama lara çok yüz vermiyordu bakmıyordu bile yusuf elinden ne geliyorsa yapıyordu lara baksın diye ama lara bir türlü bakmıyordu hep ağlıyordu yusufta aslında lara gibiydi oda çok yanlızdı annesi öveydi gerçek annesi ölmüştü babası yusufa baksın diye evlenmiş yusyfu dövüyor babasıda hiç sesini bile çıkarmazdı o yüzden yusuf odasından hiç çıkmazdı bazen çıkıp yine odasına girerdi hep bilgisayar başında zamanını geçirirdi bilgisayarıda abisi almıştı yusyfun internete arkadaşları olmuş onlarıla konuşuyor dertleşiyor ama aklı lara da kalmıştı yusuf pencere önüne geçmiş lara yı bekliyor lara yoktu ysuf sıkıldı kitap okumaya başladı yusuf çok kitap okurdu hep kitap okuyordu balkonda pencere önünde yani heryerde kitap okumayı çok seviyordu birde bilgisayarıda çok seviyordu lara çok sıkılmıştı pencere önüne geçmişti yine ağlıyordu yusuf onu fark etsin diye ışık tutuyordu lara yusufu fark etti lara yusufa baktı yusuf lara ya gülümsemeye başladı ama lara hiç gülmedi lara için gülüncek birşey yoktu ki yusuf yine yazdı lara da okuyordu yusuf şöyle yazmıştı bilgisayar alsana konuşuruz onunla hiç sıkılmazsında lara hiç aldırmadı bile ama iyi fikirdi bir yandan ama almazlar ki ama ablası alırdı lara ablasına dedi ki abla bana bilgisayar alırmısın ne olur lale bilmiyorum lara cığı lara başını eğdi çok üzüldü lale lara nın üzüldüğünü görünce oda üzüldü zaman çok çabuk geçmişti bir hafta geçti lale lara ya süpriz yaptı lara ya bilgisayar almıştı lara çok mutlu olmuştu gözyaşlarına yenilmişti birkere daha lara bacaklarına çok sertce vurdu şöyle dedi kendine sizden nefret ediyorum bıktım sizden ülkemizde pek çok engelliye eziyet ediliyor vede gelecekleri yok oluyordu lara nın hayatı da yok oluyordu

[/SIZE]
 
Üst Alt