Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

Şizofreni engelli vatandaşa Cumhurbaşkanına hakaret iddiası ile açılan soruşturma

VAAS

Üye
Üyelik
3 Eyl 2015
Konular
17
Mesajlar
212
Reaksiyonlar
2
Cumhurbaşkanına hakaret iddiası ile savcılık tarafından şizofreni engelli vatandaş hakkında soruşturma yürütülüyor. Bu kişi savcılık tarafından cezai ehliyetinin sorgulanması için hastaneye yatırılmış ve hastane tarafından kısmi cezai ehliyeti olduğuna dair rapor verilmiş. Soruşturma konusu olan sosyal medya üzerinden yazılan yazıları kendisinin yazmadığını, hesabın çalındığını ve bu yazıların başkaları tarafından yazıldığını söylüyor. Ayrıca yazılan yazıları okuduğumuzda sadece eleştiri yapıldığını, yazılarda hiç bir küfür veya hakaret unsuru görünmüyor. Yazılarda suçu oluşturan bir unsur olmamasına rağmen savcılık, şizofreni engelli olan bu vatandaş hakkında soruşturmaya devam ederek dosyayı kapatmıyor. Bu engelli vatandaşın avukat tutacak maddi durumu yok ve savunma hakkını kullanamıyor. Dosya soruşturma aşamasında olduğu için adli yardım talebinde de bulunamıyor. Baroya adli yardım başvurusu yapmak istediğinde dava açılmadan avukat yardımı verilemeyeceği söylendi. Avukat tutamadığı için cezai ehliyet sorgulaması için hastaneye zorla yatırıldı. Halbuki cezai ehliyetinin sorgulanması için hastaneye yatırılması şart değil, bu kişinin zaten mevcutta sürekli şizofreni engelli olduğuna dair raporu var daha önce hiç bir suça karışmamış adli sicili temiz. Bu durumda ayaktan gözlem ile cezai ehliyet raporu düzenlenebilecekken avukat tutamadığı için savcılık tarafından kişiye bir avukat atanmış ancak atanan avukatta bu kanunlara vakıf olmadığı için bu kişinin hakkını tam olarak savunamamış ve bu kişiyi zorla hastanede haftalarca gözlem altına alarak özgürlüğünü kısıtlamışlar. Özgürlüğü kısıtlandığı için orada daha çok psikolojisi bozulmuş. Şuan bu soruşturmadan dolayı bu kişinin insan hakları ihlal ediliyor. Bu konuda yardım alabileceği kimsesi yok. Aranızda ceza avukatı olan varsa bu arkadaşımıza yardımcı olabilir mi ?
 
Doğruyu söylemekte suç olmuş. Kasa kasa götürdüler. Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan ihalelerden yüzde 20 alıyor. Emekliye doğru düzgün bir maaş veremiyorlar. Ülkeye 13 milyon suriyeliyi doldurdular.
 
@VAAS, şizofreni hastası olarak anlatmak istediklerim var. Atak dönemi kendinizi çok önemli bir sanıyorsunuz. Herkesten üstün olanüstü bilge falan ayrıca ne yaptığınızı bilmiyorsunuz. Herkese laf yetiştirmeye çalışıyorsunuz. Ağzınıza ne gelirse söylüyorsunuz. Kendiniz yönetici üstün başarılı bir gördüğünüz için ve hastalığınızı kabul etmiyorsunuz.

Sizin hasta olduğunuzu en yakınındaki aileniz ve iş arkadaşlarnız anlayabiliyor. Bu kendini büyük görme sanrılarına GRANDİYÖZ sanrılar deniyor.
Tamamen kendinizden geçmiş oluyorsunuz. Ailenizin dilekçe vermesi ile zorla hastaneye yatırıyorsunuz. Burda belli bir süre sizi kontrol ve gözlem altında tutuyorlar. Herşey yasak İNTİHAR etmeyin diye ayakkabı bağlıklarına kadar alıyorlar.

Doktorlar belli bir süre geçince sizin hastalığınızın alevli döneminde yani atak döneminde olduğunu anlıyor. Size vasi atamadı uygun kendine bile bakamaz ve akli yaşam sürmesi mümkün değildir diye rapor veriyor.

SONRA zorunlu tedavi başlıyorlar ailenizin isteği ve vasinizi isteği üzerine (yine kapalı ortam) ilaçları aldıktan 3 ay sonra kendinize geliyorsunuz.

Doktorlar bu durumu hemen anlıyor ama ayrı olarakta benim ailem adliyeye dilekçe vermişti oğlumuz hasta ilaçlarını kullanmıyor zorunlu yatışını istiyoruz diye

Demen o ki hastalığın alevli döneminde ise doktor ona göre rapor verecektir. Rapor o yönde olmazsa avukatta bişe yapamaz.

Kendini MEHDİ sanan çok önemli devlet görevlisi sanabilir ve bu konumda olduğunu düşündüğü için SAÇMA SAPAN konuşmuş olabilir.

Şizofreni olduğu önemli ama remisyonda mı atak döneminde mi onu doktor karar veriyor.

KISACA HASTANEDE YATMASI GEREKİYOR.
Tedavi olması gerekiyor. Sonra kendiliğinden ilaçları alınca düzeliyorsunuz.

Büyüklük Sanrıları (Grandiyöz): Kişinin kendini oldukça önemli, güçlü veya ünlü olarak algılamasıdır. Bazıları kendini tanrısal bir figür ya da olağanüstü bir kişilik olarak görür.
 
Son düzenleme:
Hakaret etmeyi doğru bulmuyorum. Bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Recep Tayyip Erdoğan'ı sevmek zorunda değil. Kimse AKP li olmak zorunda değil. Her Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı Cumhurbaşkanına, Cumhurbaşkanlık makamına saygılı olmak zorundadır.
 
@VAAS, Demek istediğim sizin hastanıza özel bir durum değil. Atak durumunda ve hastalığın alevli döneminde hastanede müşahade altında tutuluyor. Hastanın durumuna göre kimi 2 ay kimi 15 gün

AMA HASTA OLAN KİŞİYİ HEMEN ANLARSINIZ. Doktorda anlıyor
 
  • Beğen
Reaksiyonlar: VAAS
Avukat tutsa da değişen bir şey olmaz. O cezayı bir türlü alacak. Ülkenin hakimi, savcısı hepsi bunun tarafında. Kimi kime şikayet edeceksiniz ki. Ceza olarak en kötüsü hapis adli sicil kaydı oluşur hagb verilmez ise idari para cezası verilebilir. Ödenmezse / ödeyemez ise de hapis cezasına dönebilir. Tecrübe ile sabit.

Devir bunların devri kendileri her şeyi söyler ama bunlara laf söylendiğinde jet hızı ile dava açılır ve sonuçlanır. Üstteki arkadaşta sevmeyebilir ve ama saygılı olmak zorunda diyor sevmediğim kişiye saygı duymam zorunda da değilim. Kendisi Atatürk'e nasıl saygı duymuyor ise bende ona duymam nokta
 
Böyle bir konuda hasta gariban bir insana devletin tüm gücünü kullanarak saldırmak ve onu cezalandırmaya çalışmak ne kadar doğru ? Bu yapılan insanlık suçudur ve kişinin şizofreni engelli olduğunu gördüğü halde soruşturmaya devam edilmesi hasta kişinin hastalığının alevlenerek geri dönülmez sonuçlar doğurmasına yol açabilir. Tüm suçlar için bunu söylemiyorum ancak böyle bir şeyden ötürü hasta bir insanın üzerine gitmek vicdansızlık, merhametsizlik olur. Halk bile kendi arasında böyle kişileri idare eder, böyle ufak tefek şeyleri hastalığına verir görmezden gelir ancak dışarıda takip edilmesi gereken o kadar suç varken onlara dokunmayanlar konu hükümet olduğunda jet hızıyla soruşturma ve dava açarak suç olmayan şeyler için bile suç uydurup engelli gariban insanları içeri tıkmak için tüm güçlerini kullanıyorlar. Ülkedeki bu hukuksuzlukları adaletsizlikleri ve bunlara seyirci kalan milleti gördükçe insanlardan daha çok uzaklaşmaya başladım. Adalete ve insanlara olan güvenimi kaybettim.
 
Her liderin iyi ve kötü olduğu yönü var hiçbir zaman tam anlamıyla inanmadığım liderdir Tayyip bunun nedeni bu memleketin has evlatlarının ekonomik sebepler altında ezilmesidir. Bu insanlar gayri meşru yollara meyledip savrulup gidiyor. Hani derler ya "yiğit muhtaç olmuş kuru soğana"... Türkiye bize en fazla acı çektiren ülke. Buna rağmen biz vatanımızı seviyoruz. Diğer acı gerçek bizim insanlarımız zayıf. Avrupa’da engelli aylığı geçimi karşılıyorken bizdeki şaka gibi. Emekli aylığı desen fiyasko. Öğrenci burs ve kredileri keza ortada. O nedenle bu saatten sonra hangi lider olursa olsun eğer ki muhtaç kesimin refahını yükselmezse ona itiba ve güven yok. Yeter artık insanların çektiği eziyetler herşeye kaynak var iken insanımıza olmaması bence bilinçli yapılan bir zulm. "insanı yaşat ki devlet yaşasın."
 
@VAAS, Ülkedeki adalet alt kesimlere hitap ediyor. Bizi medeni hukuk kesmez. Türk milleti zıvanadan çıkmış durumda. Geçim için gayri meşru yollara meyl etmiş nice güzel insanımız var. Bir şizofren olarak hastalandıktan sonra hayatın zorluklarını gördüm. Bizim insanımız normal değil. Bu ülke benim kaderim çekiyorum. Özel veya devlet iş vermek istemiyor. Babamdan ev kaldı hissem var. Oda olmasa halim perişan.Artık insanlara güven konusunda çok titizim. Bazen insanları neden Türkiye de yaşamak istemiyorlar diye eleştiriyorum yaşam standartlarını yakalayamamış ve geçim sıkıntısını insanların üzerine yüklemiş. Çok zoruma gidiyor bu ülkenin nimetlerinden dürüst bir insan olarak mahrum olmak ve doğru olmanın bedelini ödemek! Herşey para oldu. Eskiden güven önemliydi. Bazen herkesi herşeyi terk edip doğada yaşamak istiyorum. Çok yoruldum.
 
@Breh81, Ben, şahsen hiçbir şekilde inanmıyorum. Narsist, Babam pandemi öncesi birlikte memleketteyken bizzat söylemişti eniştesine sen harbi Tayyip'in Allah, Din, Kitap ve Peygamber dediğine inanıyor musun? Şeklinde, o dönemler narsist babamla kavgalı değildim. Malum Lise 2 dönemlerim.
 
Üst Alt