Güncel İçerik

Merhabalar

Engelli haklarına dair tüm içerikten üye olmaksızın yararlanabilirsiniz.

Soru sormak veya üyelere özel forumlarlardan ve özelliklerden yararlanabilmek içinse sitemize üye olmalısınız.

Teksan İnovatif Medikal: Engelliler, Engelli Çocuklar, Hasta ve Yaşlılar için emsalsiz ürünler

[Tartışma] Sayın Lokman Ayva'nın Hakaretleri Artıyor.

CANIM ARKADAŞIM SELÇUK AĞZINA ,GÖNLÜNE ,DÜŞÜNCENE SAĞLIK SANA KATILIYORUM DÜŞÜNCELERİNDE ÇOK HAKLISIN.
AMA BEN ŞAHSIN ADINA SÖYLÜYORUM SAYIN AYVADAN BUNUN DIŞINDA FAZLA BİŞEY HİÇ BEKLEMEDİM AMAÇ SADECE CEBİNİ DOLDURMAK
 
SAYIN LOKMAN AYVA BUN BİRKAÇ AY ÖNCE İST KADIKÖYDE ENGELLİLERLE İLGİLİ TOPLANTILARA KATILDI VE SÖYLADİKLERİNDEN FARKLI BİR ŞEY ANLATMADI VE SALONDAN ÇOK BÜBÜYÜK TEPKİ GÖRDÜ VE CAREYİ KAÇMAKTA BULDU.GELİN HEP BİRLİKTE AKP VE TBMM TEPKİMİZİ MEİL ATARAK GÖSTERELİM NEDERSİNİZ BU SIRADA DİĞER MİLLET VEKİLİMİZ GÜRSOY EROL NEDEN BUNLARA TEPKİSİZ KALIYOR BUNUDA SORGULAMAK LAZIM GELİN HEP BİRLİKTE İKİ MİLLET VEKİLİMİZEDE TEPKİMİZİ KOYALIM


ABALI
 
Pegasus' Alıntı:
Sadece siyaset sayesindedir ki insanlar birbirlerinin çıkarlarına saygı duymayı, önemsemeyi ve kendi beklentilerini insana yakışır şekilde ifade etmeyi başarabilmektedir.

Sevgili Pegasus,

Siyaset ile demokrasiyi birbirine karıştırmamak gerek. Söylediklerinin aracısı demokrasidir. Siyaset söylediklerin için kullanılabileceği gibi sıklıkla tam tersi, güç elde etmek ve uygulamak için de rahatlıkla kullanılan bir süreç. Bunlar birbiriyle pek ilgisi olmayan kavramlar. Siyaset Feodal toplumlarda da, Nazi Almanyası'nda da, eski SSCB'de de yapılıyordu. Üstelik sadece insana ait bir kavram bile değil. Bugün de muz cumhuriyetlerinde de ama engelli haklarına saygılı çağdaş ülkelerde de yapılıyor. Siyaseti yalnızca soyut bir kavram olarak ele alıp idealize etmek pek doğru değil, hangi amaçla ve hangi platformda yapıldığına bakmak gerek. :)

Selamlar, sevgiler. :)
 
Neptune, siyasetin farklı formları olduğu tabi ki doğrudur. Faşizm, anarşizm, devrimci sendikalizm, sosyalizm...Bu liste uzar gider. Hatta bunları iki ana sistemle irdeleyecek olursak kollektivist ve kapitalist olarak da değerlendirebiliriz.

Bunların hepsi tabi ki siyasi konulardır. Siyaset derken bunların hiçbirinden tek başına bahsetmiyor aksine çözüm arayışlarından bahsediyorum. Kaldı ki demokrasi, bizzat siyasette olduğunu söylediğin gibi farklı yorumlanmıyor mu? Bugün Lübnan da bebekleri katledenler kendilerine "demokrat" demiyor mu?


Senin kullandığın "demokrasi" tanımlaması özellikle küresel algı oluşturucular sayesinde belirlenmiş bir "şey" dir ve ima ettiğin anlamda hiçbir zaman gerçekleşmemiştir.

Kaldı ki demokrasi de kökeni yunanca olan siyasi bir tanımdır ve “halk egemenliği” anlamına gelir. Bu anlamda Sovyetlerde devrimi yapanlar da halkın egemenliğini gerçekleştirdikleri için kendilerini "gerçek demokratlar" olarak kabul ediyorlardı. Yani aslında demokrasi olarak idealize ettiğin kavram da kendi içinde inanılmaz tutarsızlıklara sahiptir. Tıpkı bu kavramı ortaya atan eski Yunanlıların bu dönemde halkı, adına demokrasi dedikleri sistemle yönetirken halkın büyük çoğunluğunun köle olması ve oy hakkının da sadece bu köle sahiplerinin tekelinde olması gibi. Oysa o dönemde de insanlar uyguladıkları sistemin demokrasi yani halk egemenliği olduğunu sanıyordu(Gerçek manasıyla) Bugünde dünyayı keyiflerine göre yönetenler uyguladıkları bu sisteme "Demokrasi" demiyor mu?

Siyaset konuşalım derken gerekirse kolektivizmi bile konuşabilmeliyiz. Adına demokrasi denen ve işine gelenin istediği gibi şekil verdiği genel anlamı konusunda hala ortak bir mutabakatın olmadığı bir kavramı totemleştirip ona hakedip etmediğini tamda bilemeyeceğimiz ulviyetler atfetmeden ama onuda dışlamadan, daha genel olarak bu kavramların hepsini konuşmak, tatrtışmak, üzerinde düşünmek anlamında bir 'siyaset' söylemi kullandım. Yoksa herkes her kavramı işine geldiği gibi anlamakta günümüzde....
 
neptune' Alıntı:
Siyaset ile demokrasiyi birbirine karıştırmamak gerek. Söylediklerinin aracısı demokrasidir. Siyaset söylediklerin için kullanılabileceği gibi sıklıkla tam tersi, güç elde etmek ve uygulamak için de rahatlıkla kullanılan bir süreç.

Sevgili neptune,

Vatandaş küfrederken; "lanet olsun demokrasinize" demiyor ki.. "Lanet olsun siyasetinize de, size de" deyip apolitize oluyor! :evil: Bu durumdaki kişilere, demokrasinin nimetlerini ve nasıl olması gerektiğini, velhasıl siyaseti öğretmeden demokrasiyi öğretmenin nasıl olacağını düşünüp dururum ben. İstersen beraber düşünelim. ;)
 
At yönetme sanatı

Siyaset: At yönetme sanatı.
Evet sözlerime siyasetin farklı bir anlamıyla başlamak istedim bu kez; At yönetme sanatından kaynaklanan ve günümüzde insanları yönetme anlamı kazanan siyaset, bütün gelişmiş toplumlarda kamuoyuna göre biçimlenir. Tek tek insanlar kamuoyu oluşturamaz. Kamuoyunun oluştuğu yerler demokrasinin vazgeçilmez oyuncuları olan sivil toplum örgütleridir. Örgütlenmemiş toplum güçsüzdür, yönsüzdür, her zaman, özel amaçların peşinde istenen yere çekilebilir. Sivil toplum örgütleri, demokrasi denilen yönetim biçiminin motorudur. Oluşan kamuoyunu toplumsal sahneye, ulusal boyuta taşıyacak olan sivil toplum örgütlerinin en doğal “iş ortağı” da iletişim araçlarıdır, medyadır. Hatta günümüzde internet en güçlü ses duyurma, insanlara ulaşabilme aracı olmuştur. Sivil toplum örgütleri iyi örgütlenip, sorunlarına zamanında ve akılca çözümler bulabilirlerse etkilerini artıracaklardır. Öte yandan siyasi mekanizmalarda kuruluşlardan gelen mesajları öncelikle taşımaya çalışır, sorunları göz ardı etmezse etkilerini artıracak doğal olarak onları iktidara taşıyan oyları almaları daha da kolaylaşacaktır.

Şimdi bu noktadan bakınca örgütlenmemiz şart. Sorunlarımızın çözümü noktasında baskıcı bir yol izleyebilirsek, diğer bir değişle siyasetçiye yada vekilimize sorunların çözümü noktasında baskı yapabilinirsek o zaman belki istediğimiz kanunları yasa ve tasarılar bize hitap etmiş olacak.

Formulüze edersek : Örgüt + Kendi içimizden vekil + takipçi,baskıcı sivil toplum örgütleri
= İstediğin alan bir Engelli grubu.

Hadi içimizden bir vekil çıkarmak için burada bu sitede örgütlenelim siyasi mekanizmalara gücümüzü gösterelim .

Ve bir çağrıda dernek yöneticilerine; egolarınızı, benlerinizi bir kenara bırakıp buradan çıkan sonuçlara destek verin. İşin en zor kısmı sanırım burası :)
 
Hangi dernek yöneticilerine?
Dağbaşında düzenledikleri geceye polis zoruyla esnafa davetiye sattıran zihniyettekilerlemi?
"İzmirde gaziemir merkezli bir dernek,yöneticisi ali isimli bir belediye müdürü"
Umarıum butür edepsiz dernekler erir giderde,ismimimz zorla davetiye sattıran engelli kitleye çıkmaz daha fazla...
 
Bencede görme engelli biri ortopedik engellilerin sorunlarını bilemez anlayamaz.Her sakatlık gurbundan birer milletvekilimiz olabilseydi keşke.

Ayrıca Lokman Ayva nezaketten uzak ve bencede sorumsuz bir milletvekili.
 
hadi meclise

Evet arkadaşlar form bayağı ilgi görüyor herkesin bu konu hakkında öyle yada böyle bir fikri var. Ama ortak nokta sayın ayva konusu sayın ayvanın bizleri temsil edemediği düşüncesi. Öyleyse ne yapılmalı yapılacaklardan bir tanesini sayın abalı sunmuş abalı şöyle demiş ;

GELİN HEP BİRLİKTE AKP VE TBMM TEPKİMİZİ MEİL ATARAK GÖSTERELİM NEDERSİNİZ.............

Sayın abalı fikrinize saygı duymakla birlikte böyle bir tepkinin yetersiz kalacağı inancındayım nitekim bir çok vekil yada bakan tepkiler almasına rağmen parti içinde korunduğunu gözlemekteyiz. Bizim tepkimizle sayın ayva AKP nin kanatlarını altına girecektir hiçbir sonuç çıkmayacaktır. Bunun yanında ne yapmalıyız derseniz ısrarla üzerinde durduğum çözüm önerisi belli, içimizden bu siteden arkadaşlarımızı meclis sıralarına taşımalıyız. Daha önce zikredilen birkaç isim vardı arkadaşlarımızla sohbet ederken iki isim ön plana çıktı. Bu arkadaşlımızdan birisi değerli yazar ağabeyimiz, Sayın; Yavuz KOCAÖMER bir diğer arkadaşımız ise selselnet Selçuk DEMİRCİ idi. Çok iyi tanımıyorum ama arkadaşlarımız bizim içimizden çıkmış birileri ve bu noktada desteklenmeli. Ama arkadaşlarımızın aklına hep şu soru geliyor ya bu desteklediğimiz arkadaşlarımızda diğerleri gibi olursa.

Öyle olursa böyle olursa şüpheyle yaşamak kötüdür bundan kurtulmalıyız. Her şeyden önce ve ne kadar kötü olurlarsa olsunlar inanıyorum ki bizim içimizden çıkmış birileri olarak bizim sorunlarımıza çözüm bulabileceklerdir.
 
Değerli arkadaşlarım yazılan yazıların tümünü okudum.eleştiri yaparken okumadan ve yazılanlara bakarak yapmak işin kolay yanı oluyor değil mi!!! Medya denilen tek dişi kalmış canavar işine geldimi bizleri köşelerine koyar işine gelmedimi yüzümüze bakmaz.Yavuz kocaömer özürlüler üzerinden hükümete olan hıncını pek güzel çıkarmıştır.Hangi iktidar zamanında bu kadar çok anıldık merak ediyorum.Yaşım itibarı ve yaşadığım siyasi olaylar sonucunda zamanın da mensubu olduğum ve iktidara gelişimizi"koalisyon" sevinçle kutlarken yapılan fizibilite ve iyileştirme çalışmalarımız hep ortakların gündeminde yok denilerek rafa kaldırılmıştır.Ülkede hükümete karşı yapılan eleştirilerde hep birileri kullanılarak muhalefet yapılmaktadır.Genel anlamda bakıldığında kim gelirse gelsin sistemin çarkları bir yere kadar izin verip sonra dur demektedir.Bürokratların hepsi şuandaki iktidar mensubu değildir.Resmi işlemlerde çıkarılan bir çok zorluklarda işlerine gelmedimi AKP ye oy vermeseydin diyerek görevini yapmamakla birlikte siyaset yapmaktadırlar.Belediyelerde en iyi hizmeti yapanlar şiddetle eleştirdiğimiz refah ve ondan sonra gelen misyonun insanları olmuştur."Saadet ve AKP"Özürlüyü adam yerine koyup evlerine kadar gidip dertlerini dinlemiş ve imkanlar ölçüsünde hizmet vermiştir.Yaşadığım ilçede"İst/ümraniye"belediyenin hizmetlerini kimse inkar edemez bu hizmetlerden faydalanan bir çok arkadaşımız şuan sitemizde üyedir.Beğenmiyerek eleştirdiğimiz bu hükümetin üyeleridir.Engelli dernekleri malesef kendi çıkarlarına ters düştüğü zaman üyeleri aracılığı ile yanlış bilgilerle kamuoyunu yanıltmaktadırlar.Bir örneğide oturanboğanın da eleştirdiği bir dernek temsilciliği'dir.Sayın Lokman Ayva bir partinin oyları ile seçilmiş bir milletvekilidir.Bireysel hizmetlerinin yanında uymakla mükellef olduğu bir partininde üyesidir.Forumlarda okuduğum kadarıyla kendisine iletilen bir çok konuda cevap vererek yardımcı olacağını beyan etmiştir.Özürlüler yasası çıkarılırken kaçınız TRT 3 te yaınlanan oturumları izlemiştir."Meclis TV"Ben sonuna kadar izledim ve muhalefet adına yapılan oyalamaları ve sırf iş olsun diye söz alan muhalefet mensuplarının konu ile ilgisi olmayan sözlerini dinlediğim zaman acı ile tebessüm ettim.Meydanlarda ahkam kesenlerin bizleri ne kadar düşündüğüne şahit oldum. :x Kendi içizden en güvendiğimizi meclise gönderelim her türlü bahse varım;hiç bir şey yapamaz çoğunluğun katkısı olmadan ve o da sisteme ayak uydurmak zorunda kalacaktır.Bizler siyaset üstü olarak eleştiri ve önerilerde bulunmayız.Bir partinin şemsiyesine girmek demek diğer partinin karşısında yer almaktır.
 
partiler

Sayın Aydın ve Arkadaşlar burada ki yazılarımız yada görüş ve önerileriz yanlış anlaşılmasın lütfen bizlerin kişiler yada partilerle bir derdi yok. Hiçbir işi kişiselleştirmedik buradan engelliler için yapılanları yada yapılmayanları da eleştirmedik sadece mecliste bizleri temsil eden vekillerimizin tam anlamıyla bizleri temsil edemediğini dile getirmeye çalıştık .

Gerek Sayın ayvayla yada mensubu olduğu partiyle buradaki hiç kimsenin şahsi bir sorunu olduğunu düşünmüyorum. Biz yola çıkarken şu nokta üzerinde durduk

1-Son seçimlere kaç parti katıldı ?
2-Katılan partilerin kaçında engelli vekil adayları vardı?
3-Katılan vekil adayları kaçıncı sıradaydılar?
4-Kaç partinin engellilerle ilgili parti programı vardı?

1- 23 parti katıldı
2- Sadece ikisinde
3- İlk 5 de aday yoktu (Sayın ayva ve sayın görsoy dahil)
4- Üç partinin ( tam anlamıyla hiç birini sadece göstermelik)

Yapmaya çalıştığımız önümüzdeki seçimlerde sorunlarımıza tüm partilerin sahip çıkması ve hepsinin engellilere yer vermesi. Bizler kendi sorunlarımıza sahip çıkmazsak hiç kimse çıkmaz bunu unutmayın. Birlik ve beraberlik içinde baskı yaratmalı gücümüzü ortaya koymalıyız.

Artık böl yönet diyenlere ve bu oyunlara gelenlere, bu oyunlara çanak tutanlara dur diyebilmeliyiz.
 
'Kendi içizden en güvendiğimizi meclise gönderelim her türlü bahse varım;hiç bir şey yapamaz çoğunluğun katkısı olmadan ve o da sisteme ayak uydurmak zorunda kalacaktır.Bizler siyaset üstü olarak eleştiri ve önerilerde bulunmayız'

Bu Aydın adlı arkadaşımızın yazdığı yazı.. Bence bu konu içinde okuduğum en isabetli bir cümle.. Bugün 'Engellilerin Siyaseti' konusunda ne konuşuyoruz. Nerede benim STK larım.. Demokrasi siyasilerin değil STK ların ön planda olduğu bir kurum olmalı. Bakın gelişmiş ülkelerdeki STK lara... Bence sorun siyasilerde değil. Kendini bir türlü siyaset üstüne çekememiş STK lardadır. Güçlü bir engelli STK sı olmazsa meclisin yarısı engelli olsa bile birşey ifade etmez.
 
ön yargı

Çok önyargılıyız içimizden birileri de gitse aynı şeyi yapar tek takıntımız, tek üzerinde durduğumuz bu. Arkadaşlar şu da önemli değimli sizce saygı duyulmak saygın olmak, bence beklide en önemlisi bu. Bizlerinde sizlerinde hakkı değimli saygın olmak.

Bizim içimizden giden insanlarında belki bizim istediklerimizi veremeyecekler ama Lokman Ayva gibide kendi gibi engelli olan insanlara hakarette etmeyeceklerdir. Ben burada ki bir çok arkadaşımla tanıştım bir çoğuyla konuşup görüşüyoruz ben buradan çıkıp meclise giden hiçbir insanın bizleri azarlayacağını yada hakaret derecesinde bir davranış içine girebileceğine inanmıyorum.

Bence onlarda aynısı yapar diyeceğimize onları destekleyelim siyasetin üzerinde bir mekanizma arıyorsak işte bu site her şeyin üzerinde gelin bu siteden siyasetçileri yönlendirelim kendi içimizden birilerini meclis sıralarına taşıyalım.

İsmi geçen arkadaşları ( Selçuk demirci, yıldıray çınar, yavuz kocaömer, Bülent Küçükaslan )Selçuk hariç birebirde tanımasamda eminim ki birbirinden değerli iyi insanlar en azından bizden birileri içinizden birileri, destek vermekten çekinmeyelim. İnanın bundan daha kötüsü olamaz.

Siyasetin farklı bir anlamını okudum bugün .....şöyle diyordu;

Siyaset, dünyada devlet yönetimiyle ilgili icrayı sanatın adı;....... Türkiye'de kör döğüşü

Lokman beyde görme engelli değil mi? O yüzden mi dövüşüyor acaba...şaka şaka kızmayın :)
 
Sevgili sema biz önyargılı bir tutum sergilemiyoruz. Bu sistemin yahut bu sistemsizliğin bulunduğu ortamda başka birşey beklenmemesi gerektiğini savunuyorum. Güçlü bir STK olsa mecliste bir engelli olmasa da engelliler hakkını alabilmeli. Bu gücü bulamıyorum. Ve hiçbirimiz bunun için ÇALIŞMIYORUZ.......
 
m

Sevgili Serkan söylediklerine sonuna kadar katılıyorum. Bizler burada çoğulcu bir katılım yaratabilmeliyiz. Aslında dikkat edersek yazılanlara özetle herkesin temennisi bu yönde birlik beraberlik içerisinde siyasetinde üstünde bir katılım sağlayabilmek. Ancak sistemi eleştirirken sistemin işleyişine de biraz bakmalıyız. Bu işleşiş içerisinde daha önce arkadaşlarımızın da dile getirdiği gibi buradan bu siteden, kendi içimizden birilerini meclise taşımamız gerekiyor.

Selselnetin de ifade ettiği gibi ;
En kısa sürede formumuzda yeni bir topik açılmalı, bu topiğin görevi, yaklaşan secimler öncesi siyasi partilere yol göstericilik, gerekirse tavsiye ve yorumlarıyla danışmanlık yapabilmeli ve siyasi partilere bire birde tavsiyelerde bulunabilmek olmalıdır.
Hatta siyasi partilere buradan baskı yaparak içimizden birilerini aday gösterilmesini sağlayabilmek olmalıdır.

Arkadaşlarımızın da ifade ettiği gibi; aranılan siyasetin üzerindeki en güzel yer işte bu site. Kazanmak istiyorsak sahip çıkalım bu fikirlere. Birlikten kuvvet doğar bu güne kadar pek yapılmadı ama bir kez olsun birlik beraberlik içerisinde bu taşın altına elimizi sokalım.

Sağlıcakla kalın.
 
Ben gitsem aynı şeyleri yapmam. kendimden eminim.
Ben engelli bir anneyim. Engelli bir eşim ve engelli bir çalışanım.
Sorunlarımızı gayet iyi biliyorum. Kendi özür grubum için fazlası ile çalışacağıma ve elimden gelenin fazlasını yapacağıma yüzde yüz inanıyorum. Sırf milletvekili olmak için milletvekili olacaksam hiç olmayayım daha iyi.
 
bende adayım

Arkadaşlar hadi bir de parti kuralım. Partinin adını Tuğba Özay koysun neden mi geçenlerde nette bir yazı okudum hoşuma gitti. Sizinle de paylaşayım istedim.

'90-60-90 Bir Türkiye' sloganıyla yola çıkan GİP(Güzel İnsanlar Partisi) Genel Başkanı Tuğba Özay İleride DİP (Dayanışan İnsanlar Partisi) adı altında bir parti kuracağını açıkladı.
Bilindiği Gibi GİP Lideri Daha öncede CHP nin açılımını Cumhuriyetçi Halkçı Parti olarak tanımlamış ve farklı bir bakış açısı getirmişti....
Hürriyetten Özaya Parti İsimleri Hakkında bi teklif gelince bizde yardımcı olalım istedik

1: İDŞP: İlahi Dedirten Şuursuzlar Partisi (bu hüriyyetin teklifi)
2: AZP: Akıllara Ziyan Partisi
3: DBP: Düşman Başına Partisi
4: FVSYP: Firikikte Veririm Siyasette Yaparım Partisi

Bizim partinin adı ne olurdu acaba.

Neyse aslında ben farklı bir konuya değinmek istiyorum. Selselnet insanların egolarından kurtulup burada çıkabilecek adaylara destek vermeliyiz demiş. Ama ben burada bunu mümkün olacağını düşünmüyorum. Çünkü insan egoları yüksektir kolay kolay kimse bu egolardan kurtulamaz. İş aday noktasına gelirse birilerin desteklemek yerine aday olmaya tercih edeceğizdir. Aday olmak içinde bir sürü nedenimiz var demi. Ben engelliyim....ben engelli annesiyim...ben engelli eşiyim vs... gibi.

Bence siyasetle uğraşmış bu işi bilen bizim içimizden birilerini desteklemeliyiz. O yapmaz, bu yapmaz, oda aynısını yapar demeden... ve geç kalınmadan. Artık birilerinin elini taşın altına sokma zamanı geldi.
Hem ben bütün engelli camiasının düzenlediği seminer ve konferanslarda en çok dikkatimi şu söz çeker... ne kadar doğru bilmiyorum ama aileleriyle birlikte engelliler 12 milyon kişilik bir camia. Hemen hemen her yerde söylenir bu söz...Böylesine büyük bir camia neler yapamaz ki ama nerdeyiz. Hadi sahip çıkalım arkadaşlarımıza.

A a a bu arada bende adayım vekilliğe... neden mi adayım.. çünkü ben çok güzelim :) :) :)

bu arada bayağı çok yazmışım yazıya başlarken böyle olacağını sanmamıştım :)

hoşçakalınnn
 
Aylin hanım yazdıklarınızda hedef benim anladığım kadarı ile. Dönüp yazdıklarımı bir kez daha okumanızı rica edeceğim.

Ben milletvekilliğine adayım demedim. Bu hiç aklımdan bile geçmedi. Sadece serkan beyin '
Kendi içizden en güvendiğimizi meclise gönderelim her türlü bahse varım;hiç bir şey yapamaz çoğunluğun katkısı olmadan ve o da sisteme ayak uydurmak zorunda kalacaktır.Bizler siyaset üstü olarak eleştiri ve önerilerde bulunmayız'

satırlarına karşılık idi yazdıklarım. ben o makama gelsem o çarka ayak uydurmam diyorum satırlarımda.
Ayrıca pozisyonunuzu kim olduğunuzu ne iş yaptığınızı hiç bilmem bildiğim tek şey Selselnet yani Selçuğa olan hayranlığınız. Bunu da sanırım sitede bilmeyen yoktur.

Benim engelli anne engelli eş ve engelli bir çalışan olmamla dalga geçmeden önce lütfen durup düşünün ve siz şu anda hayatın neresindesiniz benim saydıklarım arasında hangi gruptasınız onu bir tayin edin.

İnsanları rencide ederken karşı tarafında sizi rencide edebileceğini hesaplayarak yazın yazdıklarınızı.
 
Serkana sonuna kadar katılıyorum.

Bence bizlere gerekli olan ,şimdiki anlamıyla, siyasete kafası işlemeyen, insancıl bir vicdanı ve kalbi olan ve sürekli gözetmesi gereken çıkarları olmayan bir insan...

Var mı sizce böyle biri. Helede getirdikleri şu çirkinliklerin içinde :!: :!: :?:
 
ilgisi yok

sevgili derya sende beni yanlış anlamışsın. ben her zaman sizlerin mücadelesini taktir ettim. ben size değil selselnetin egoları yenelim cağrısı üzerine yazdım yazımı.

ayrıca selsel e olan hayranlığımın burada bu şekilde dile getirilmesini çok çirkin buldum. konuyla hiç bir ilgisi yok çünkü. siz benim kime hayranlığımı takip edeceğinize sizler için neler yapılıyor onu takip edin. yada benim hayranlığımı dile getireceğinize sorunlarınızı dile getirin.

umarım cvp vermeme nezaketinde bulunursunuz. tekrar ediyorum benim yazdıklarımın sizinle nede bir başkasıyla ilgisi yok. sadece düşncelerimi paylaştım.

ve bir kez daha diyoru ki 12 milyon oldugu idaa edilen bu camia büyüklüğünü göstersin mücadele etsin haklarımız için.

hoşçakalınn
 
Sevgili Derya.. Yazdıklarını çok dikkatli okudum. Senin gerçekten iyiniyetli olduğuna inanıyorum. Lakin partilerinin kendi çıkarları içinde senin bu iyiniyetin ne kadar yer tutar onu bilemiyorum. Bende mecliste bizi hakkıyla temsil edecek ve sorunlarımıza çözüm bulacak arkadaşların olmasını istiyorum. Ama bu arkadaşlar sadece bir kesimin desteklediği adaylar olmamalı!!!! Bu sözüme açıklık getirirsem, bir soru sorayım? Engellilerin tek ses olduğuna inanıyor musunuz? Ben inanmıyorum. Temel sıkıntılar konusunda bir fikir birlikteliğimiz yok... Herkes kendi grubu içinde söz sahibi olmuş durumda.. İşte biz bunu değiştiremeliyiz..

Sevgili arkadaşlarım, hepimiz eleştiriyoruz. Bu bizim en doğal hakkımız.. Ama sadece eleştirmekle kalmakta ne kadar doğru? En azından biz site olarak bir proje üretip Lokman Ayva biz bunu yapacağız destekle diye baskı kurduk.

Arkadaşlarım, size kendimle ilgili bir örnek vereceğim.. Ben yaklaşık 1 yıldır sorunlarımıza çözüm bulmak için yazı yazıyorum. Benim gibi Yavuz Kocaömer ve Cemallettin Gürsoy gibi meslektaşlarımla birlikte.. En azından ben bu sitede kaç aydır bankır bankır bağırdım. Gelin bunu birlikte yapalım, kendimizi anlatalım, çözüm üretelim.. Birkaç kişi haricinde ses çıkmadı arkadaşlarım...

Dediğim gibi eleştirmek doğal bir haktır.. Ama bu hakkı elde eldebilmek için seninde taşın üstüne taş koyman gerek...
 
Serkan bey bir nebze haklsınız tabiki.
malesef doğu söyleyeni dokuz köyden kovarlar misali bende haksızlıklara karşı pek sessiz kalamadığımdan olsa gerek bizim camianın kymağını yiyip sefasını sürenler tarafından pek sevilmem. Onlar kendilerini bilir.

Ama benimde sadece talepte bulunmak ve isteyen olmak dışında sesimi yükselteceğim yeter artık bırakın yemeyi sefa sürmeyi engelliler için çalışma vakti diyeceğim günler gelecek.

Şu an 4 yaşında ikiz çocuk annesiyim. Onları büyütmek vazifem. Hele bir okula başlasınlar bende şu ODTÜden emekli olayım.
Herşeyin bir zamanı var tabiki. Seyrediyorum şu anda ama bomboş da oturmuyorum takipteyim. Pasif de olsa müdahele edilmesi gereken yerlerde dışlanacağımı bile bile gerekli yerlere itirazımı yapmaktayım.
 
serkanerol' Alıntı:
Arkadaşlarım, size kendimle ilgili bir örnek vereceğim.. Ben yaklaşık 1 yıldır sorunlarımıza çözüm bulmak için yazı yazıyorum. Benim gibi Yavuz Kocaömer ve Cemallettin Gürsoy gibi meslektaşlarımla birlikte.. En azından ben bu sitede kaç aydır bankır bankır bağırdım. Gelin bunu birlikte yapalım, kendimizi anlatalım, çözüm üretelim.. Birkaç kişi haricinde ses çıkmadı arkadaşlarım...

Sevgili Serkan, bir ağabey öğüdü vereyim. (Sadece sana değil, bu yazıyı okuyan herkese olsun!)

Sakın ha sakın, bir topluluğa hele burası gibi sanal bir topluluğa sitem etmeyin!!!

Çünkü;

Çünkü, sitem, kişisel bir şeydir. Çok yakından tanıdığın bir kimseye, onun anlayabileceği biçimde kırgınlığını dile getirirsin. O, ikiniz arasında bir şeydir. Başka kimseyi ilgilendirmez!

Ama bir topluluktaki herkesin ayrı bir dünyası vardır. Ayrı ayrı problemleri vardır.. Bunlar için, ortak noktalar aranır. Bulduğunu sanırsın.. Doğruysa eyvallah!! O noktadan sonra ilerleyebilirsin. Ama önerine her hangi bir "olumlu tepki" alamadıysan topluluğa sitem etmek yerine, önce yanlışı kendinde aramalısın!!

İnsan kazanmak kolay değildir! İğneyle kuyu kazmaya benzer.. Bazen yıllarca üzerinde uğraştığın bir kişiyi; kullanılan bir yanlış kelime yüzünden kaybedebilirsin ya da o seni kaybedebilir! O nedenle, çok çok dikkatli olunması gerekir.

Topluluğun tepkisi ise çok daha farklıdır. Sen toplumu kaybedersin ama topluma bişeycik olmaz! (bkz. Tavşan dağa küsmüş, dağın haberi olmamış!) Çünkü, insanların her hangi bir kişiyi farklı farklı özellikleriyle tanıma durumu vardır! Kimi siyasi görüşünü, kimi karakterini vb. önyargılı ya da tanıdıkça önyargılardan sıyırarak tanır ve kendine uygun buluyorsa seninle birlikte yürür. Uygun bulmuyorsa bir başkasını bulur!

Ama bütün gayretlerine rağmen istediğin olumlu tepkiyi alamıyorsan, yukarıda dediğim gibi; şapkanı önüne koyup düşünmelisin.. Bir hata varsa -ki büyük olasılıkla sendedir! Gerçi, hiç kimse, yaptığı bir hareketi "hatalı yapıyorum" diye yapmaz! Mutlaka bir gerekçesi vardır! Ama ortada bir "hata" varsa bununla ilgili olarak topluluğa sitem etmek hem çok kolay, hem de yanlıştır!



[size=2]Serkancığım, bu not da sana: Bazen sen dahi düş kırıklığı yaratabiliyorsun!:
http://www.engelliler.biz/forum/viewtopic.php?p=144907#144907 [/size]
 
Önceki sayfalarda söylenen, milletvekilleri bizi değil hiç kimseyi temsil etmiyor düşüncesine katılıyorum. Milletvekilleri adaylıklarını parayı basıp (kaz gelecek yerden..) koyduğu sürece milleti ve dolayısıyla bizi temsil eden insanları mecliste göremeyeceğiz.

Sistem değişmedikçe AB uyumu sayesinde bazı gelişmeler olabilir ama onlarda göstermelik olacaktır. Millet olarak uyanıp adaylarını millete hizmet için seçen, birbiriyle dalaşmak yerine hizmet için çözüm üretmeye çalışanları seçebilirsek ilerleyebileceğiz. Burjuva parlamentosu devam ettikçe halka değil, sermayelere ve ceplere hizmet devam eder.
 
Baben, beni uyardığın için çok teşekkür ederim. Süphesiz ki benim de hatalarım oldu. İşte benim istediğim şeyde bu.. Birbirimize isteklerimizi veya hatalarımızı anlatmak.. Ama şunu söyleyelim ben kimseyi hayal kırıklığına uğratmak istemiyorum. Evet yoğunluğum nedeniyle bu siteye giremediğim doğru.. Ama senin önerinden sonra bu konuda daha dikkatli davranacağım.
 
Üst Alt